Son dakika tümör haberleri ile ilgili DHA'ya eklenen tüm haberler bu sayfada yer almaktadır. Geçmişte yaşanan tümör gelişmeleri, bugün yaşanan en flaş gelişmeler ve çok daha fazlası sürekli güncel olan tümör haber sayfamızda...
haber başlıkları altta listelenmiştir. Son dakika haberleri de dahil olmak üzere şu ana kadar eklenen toplam 768 tumor haberi bulunmuştur.
‘Böbrek tümörleri ürolojik kanserler arasında üçüncü sırada’BÖBREK tümörlerinin ürolojik kanserler arasında üçüncü sırada yer aldığını belirten Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Cevper Ersöz, erken teşhisin tedavi sürecindeki kritik önemini anlattı. Dr. Ersöz, sigara, obezite ve hipertansiyon gibi risk faktörlerinin kontrol altına alınmasının hayati önem taşıdığını vurguladı.
‘Prostat kanserinde kullanılan robotik cerrahi, tedavide ilerleme kaydediyor’PROSTAT kanserinin erkeklerde en sık görülen kanser türlerinden biri olduğunu ve genellikle erken evrede belirti göstermediğini söyleyen Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Fatih Altunrende, “Düzenli sağlık taramaları, erken teşhis imkanı sağlayarak tedavi başarısını artırıyor. Robotik cerrahinin prostat kanserinde kullanılmaya başlanması, tedavide ilerleme kaydedilmesine olanak tanımıştır” dedi.
'Akciğer dokusunda ağrı duyusu olmadığından akciğer kanseri geç anlaşılıyor'AKCİĞER kanserinin geç teşhis edilmesinin ölüm riskini artırdığını belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Berivan Karatekin, “Akciğer dokusunda ağrı duyusu olmadığından, hastalığın erken evresinde semptom bulunmaması tanıda gecikmelere neden olmaktadır. Bu durum hastaların sağ kalım oranlarını düşürmektedir. Sıklıkla belirtiler geçmeyen öksürük, kanlı balgam, göğüs ağrısı, nefes darlığı, kilo kaybı ve halsizliktir” dedi.
‘Çocuk kanserlerinde lösemi oranı yüzde 30’ÇOCUKLARDA görülen tüm kanserlerin yaklaşık yüzde 30'unu löseminin oluşturduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Ömer Doğru “Türkiye ve dünya genelinde çocukluk çağı lösemisinin görülme oranları benzerdir. En sık görülen yaş grubu ise 2 ila 5 yaş arası çocuklardır. Lösemi genellikle ailesel geçiş göstermez, ancak belirli genetik koşullar altında risk faktörü oluşabilir” dedi.
'Sigara içmeyen kişilerde de akciğer kanserinin görülme sıklığı giderek artıyor’Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Saadettin Kılıçkap, “Akciğer kanseri bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de hem en sık görülen hem de en sık ölüme sebebiyet veren bir hastalık. Epidemiyolojik verilere göre yakın zamana kadar tüm akciğer kanserlerinin yüzde 90-95’i sigara ilişkili kanserlerdi. Ancak son dönemlerdeki kayıtlar bu oranın yüzde 80-85’lere kadar gerilediğini gösteriyor. Yani sigara içmeyen kişilerde de kanser sıklığı giderek artıyor. Çevresel faktörler, kimyasalların hayatımıza girmiş olması burada önemli rol oynuyor” dedi.
'Sigara içmeyen kişilerde de akciğer kanserinin görülme sıklığı giderek artıyor’Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Saadettin Kılıçkap, “Akciğer kanseri bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de hem en sık görülen hem de en sık ölüme sebebiyet veren bir hastalık. Epidemiyolojik verilere göre yakın zamana kadar tüm akciğer kanserlerinin yüzde 90-95’i sigara ilişkili kanserlerdi. Ancak son dönemlerdeki kayıtlar bu oranın yüzde 80-85’lere kadar gerilediğini gösteriyor. Yani sigara içmeyen kişilerde de kanser sıklığı giderek artıyor. Çevresel faktörler, kimyasalların hayatımıza girmiş olması burada önemli rol oynuyor” dedi.
‘Yeni nesil akıllı ilaçlarla kanser tedavisinde yeni bir döneme giriyoruz’Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Nail Paksoy, yeni nesil akıllı ilaç tedavilerinin gelişmesiyle son 5 yılda kanser tedavisinde büyük değişikliklerin yaşandığını söyledi. Doç. Dr. Paksoy, “Akıllı ilaç uygulamalarının da yer aldığı yeni nesil tedavi yöntemleriyle, vücuttaki sağlam dokuya zarar vermeden direkt tümörün büyümesi ve yayılmasının önüne geçiliyor” dedi.
Meme Kanserini yenen hastalar buluştuHisar Hospital Intercontinental Bütünleşik Onkoloji Merkezi tarafından düzenlenen ‘Meme Sağlığı Farkındalık Etkinliği’ meme kanserini yenen ve kanserle mücadelesi devam eden hastaları bir araya getirdi. Meme sağlığı alanında öncü doktorların ve sağlık profesyonellerinin de katıldığı etkinlikte erken teşhisin ve rutin kontrollerin önemi vurgulandı.
Meme Kanserini yenen hastalar buluştuHisar Hospital Intercontinental Bütünleşik Onkoloji Merkezi tarafından düzenlenen ‘Meme Sağlığı Farkındalık Etkinliği’ meme kanserini yenen ve kanserle mücadelesi devam eden hastaları bir araya getirdi. Meme sağlığı alanında öncü doktorların ve sağlık profesyonellerinin de katıldığı etkinlikte erken teşhisin ve rutin kontrollerin önemi vurgulandı.
Meme kanseriyle mücadele eden kadınlar hikayelerini anlattıMeme Kanseri Farkındalık Ayına dikkat çekmek amacıyla Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nde bir etkinlik gerçekleştirdi. ‘Bana Bir Şey Olmaz Deme, Kanser Farkındalığı İçin El Ele’ başlığında düzenlenen söyleşide, gazeteci Fulya Soybaş, influencer Demet Işıl ve Milli atlet Nagihan Karadere hikayelerini anlattı. Söyleşide hastalığın belirtileri ve tedavi süreçleri hakkında katılımcılara detaylı bilgi verildi. Ailesinde kanser öyküsü bulunan ve genetik yatkınlığı belirlenebilecek katılımcılara ücretsiz BRCA testi dağıtıldı.
Meme kanseriyle mücadele eden kadınlar hikayelerini anlattıMeme Kanseri Farkındalık Ayına dikkat çekmek amacıyla Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nde bir etkinlik gerçekleştirildi. ‘Bana Bir Şey Olmaz Deme, Kanser Farkındalığı İçin El Ele’ başlığında düzenlenen söyleşide, gazeteci Fulya Soybaş, influencer Demet Işıl ve Milli atlet Nagihan Karadere hikayelerini anlattı. Söyleşide hastalığın belirtileri ve tedavi süreçleri hakkında katılımcılara detaylı bilgi verildi. Ailesinde kanser öyküsü bulunan ve genetik yatkınlığı belirlenebilecek katılımcılara ücretsiz BRCA testi dağıtıldı.
Kızının kolu göğsüne çarpınca meme kanseri olduğunu öğrendi, erken tanıyla kurtulduİstanbul’da yaşayan Çiğdem Telli (33), 1 yıl önce oyun oynadığı kızının kazara dirseğiyle göğsüne çarpması nedeniyle göğsünde bir kitle fark etti. Bunun üzerine doktora başvuran Telli, göğsünde tümör olduğunu öğrenerek tedaviye başladı. 1 yıl süren kemoterapi ve tedavinin ardından meme kanserini atlatan Telli, “Kızımla oyun oynarken, kolunun göğsüme çarpması sonucunda bir acı hissettim. Daha sonra göğsümdeki kitleyi fark ettim. Kızım benim kurtarıcım oldu. Erken tanı ve spor yapmak önemli. Kanser sürecinde moral ve motivasyonunuz yüksekse, atlatmamak için hiçbir neden yok. Bu sayede kanseri çok daha çabuk atlattım. Kanser güçlü değil, güçlü olan bizleriz. Erken teşhis çok önemli. Kanser bir mücadele örneği, en büyük başarı da kadınlar için bunu yenmek” dedi.
Kızının kolu göğsüne çarpınca meme kanseri olduğunu öğrendi, erken tanıyla kurtulduİstanbul’da yaşayan Çiğdem Telli (33), 1 yıl önce oyun oynadığı kızının kazara dirseğiyle göğsüne çarpması nedeniyle göğsünde bir kitle fark etti. Bunun üzerine doktora başvuran Telli, göğsünde tümör olduğunu öğrenerek tedaviye başladı. 1 yıl süren kemoterapi ve tedavinin ardından meme kanserini atlatan Telli, “Kızımla oyun oynarken, kolunun göğsüme çarpması sonucunda bir acı hissettim. Daha sonra göğsümdeki kitleyi fark ettim. Kızım benim kurtarıcım oldu. Erken tanı ve spor yapmak önemli. Kanser sürecinde moral ve motivasyonunuz yüksekse, atlatmamak için hiçbir neden yok. Bu sayede kanseri çok daha çabuk atlattım. Kanser güçlü değil, güçlü olan bizleriz. Erken teşhis çok önemli. Kanser bir mücadele örneği, en büyük başarı da kadınlar için bunu yenmek” dedi.
Erkek hastanın karnından 26 kiloluk tümör çıkaran cerrah: Böyle bir kitleyi literatürde hiç göremedimTrabzon'da karın ağrısı şikayetiyle gittiği hastanede Hasan O.'nun (64) karnından 26 kiloluk tümör çıkarılan ameliyatta yer alan Genel Cerrahi Uzmanı Operatör Dr. İsmet Çelik, "Kocaman kocaman damarlarla ilintileri vardı. Sol böbrekle ilintili olduğunu görünce, tümörü sol böbrekle beraber almak zorunda kaldık. Ameliyat yaklaşık 1,5 saat sürdü. Böyle solid ve böbrek kaynaklı bir kitleyi literatürde hiç göremedim. Bu sadece Türkiye için değil, dünya çapında bir şey" dedi.
'Onkoplastik meme cerrahisi meme kaybı korkusunu azaltıyor’Meme kanserinin, ailesinde benzer öykü olmayan kadınların bile yüzde 20’sinde görülebilen bir kanser türü olduğunu söyleyen ve meme kanseri tanısı alan kişilerin, memesini kaybetme korkusu yaşadığını da belirten Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Kanan Ismayılzada, “Hastaların aklına gelen ilk sorulardan biri, cerrahi sonrası memenin estetik durumu oluyor” dedi. Op. Dr. Ismayılzada, "Klasik meme kanseri cerrahisi ve plastik cerrahi tekniklerinin birleştirildiği onkoplastik meme cerrahisi sayesinde, meme kaybı korkusunu azalıyor. Bu teknikle meme keytümörün çıkarılması sırasında eş zamanlı olarak memenin estetik görüntüsünün de en iyi şekilde korunması hedefleniyor” dedi.
Üniversitesi'nde patoloji müzesiAnkara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı bünyesinde, 1922 yılından itibaren hayvanlarda tümör, enfeksiyon, anomali gibi patolojik bulguların bulunduğu organlar ve bu bulgular sonucu ölen hayvan örneklerinden müze oluşturuldu. Prof. Dr. Sevil Atalay Vural, müzede 700'ün üzerindeki patolojik eserin çeşitli işlemlerden geçirilip, özel solüsyonlarla bugüne kadar korunduğunu söyledi.
Ankara Üniversitesi'nde patoloji müzesiAnkara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı bünyesinde, 1922 yılından itibaren hayvanlarda tümör, enfeksiyon, anomali gibi patolojik bulguların bulunduğu organlar ve bu bulgular sonucu ölen hayvan örneklerinden müze oluşturuldu. Prof. Dr. Sevil Atalay Vural, müzede 700'ün üzerindeki patolojik eserin çeşitli işlemlerden geçirilip, özel solüsyonlarla bugüne kadar korunduğunu söyledi.
Yeni çalışma 40 yaş üstü kadınlarda meme kanseri taramasının önemini bir kez daha ortaya koyduPittsburgh Üniversitesi Radyoloji ve Cerrahi Bölümleri tarafından yapılan ve 8 bin 145 kadın üzerinde gerçekleştirilen bir araştırma, 40 ila 79 yaş arasında her yıl düzenli mamografi taramalarının, meme kanseri nedeniyle yaşam kaybı riskini önemli ölçüde azalttığını ortaya koydu. Çalışmada, meme kanserinin en yaygın görüldüğü 40-49 yaş aralığındaki kadınların yanı sıra, 49 yaşın üzerindeki kadınların da tarama programlarına devam etmeleri gerektiğinin altı çiziliyor. Genel Cerrah Prof. Dr. Özcan Gökçe, "Meme kanserinin ikiye katlanma süresi 180 gündür, yani altı ay. Bir tümör 1 mm iken, altı ay sonra 2 mm’ye, bir yıl sonra ise 4 mm’ye ulaşır. İki yıl sonra ise tümör 1.6 santimetreye, yani tehlikeli bir boyuta gelir. Her yıl düzenli mamografi yaptırmak bu yüzden çok önemli, çünkü erken evre meme kanseri tedavi edilebilecek bir durumdur" dedi.
Yeni çalışma 40 yaş üstü kadınlarda meme kanseri taramasının önemini bir kez daha ortaya koyduPittsburgh Üniversitesi Radyoloji ve Cerrahi Bölümleri tarafından yapılan ve 8 bin 145 kadın üzerinde gerçekleştirilen bir araştırma, 40 ila 79 yaş arasında her yıl düzenli mamografi taramalarının, meme kanseri nedeniyle yaşam kaybı riskini önemli ölçüde azalttığını ortaya koydu. Çalışmada, meme kanserinin en yaygın görüldüğü 40-49 yaş aralığındaki kadınların yanı sıra, 49 yaşın üzerindeki kadınların da tarama programlarına devam etmeleri gerektiğinin altı çiziliyor. Genel Cerrah Prof. Dr. Özcan Gökçe, "Meme kanserinin ikiye katlanma süresi 180 gündür, yani altı ay. Bir tümör 1 mm iken, altı ay sonra 2 mm’ye, bir yıl sonra ise 4 mm’ye ulaşır. İki yıl sonra ise tümör 1.6 santimetreye, yani tehlikeli bir boyuta gelir. Her yıl düzenli mamografi yaptırmak bu yüzden çok önemli, çünkü erken evre meme kanseri tedavi edilebilecek bir durumdur" dedi.
'30 yaşından önce çocuk sahibi olmak, meme kanserinden koruyabilir'Meme kanserinin genelde 50’li yaşlardan sonra görülmeye başladığını ve yaşla birlikte sıklığının arttığını belirten Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Şener Cihan, “Obezite, beslenme, çocuk yapmama, emzirmeme gibi yaşam tarzları kanser oluşumuna katkıda bulunmaktadır. Meme kanserine özgü söylenebilecek en koruyucu yöntemler; 30 yaşından önce çocuk sahibi olmak ve uzun süreli emzirmek olarak söylenebilir. Bunun dışında, tüm kanser türlerine karşı koruyucu olan yaşam tarzı, meme kanserinden korunmak için de uygulanabilir” dedi.
‘Geceleri şiddeti artan ağrılar, kemik tümörünün habercisi olabilir’Ağrının, ortopedik sorunların birçoğunda görülebilen yaygın bir şikayet olduğunu ancak kol ve bacak ağrılarının her zaman kas ve iskelet sistemi travmasını takiben çıkmayabileceğini vurgulayan Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Ömer Yonga “Geceleri şiddeti artan ve ağrı kesicilere yanıtsız kemik ağrıları, uzun süre devam ediyorsa bir kemik tümörünün habercisi olabilir” uyarısında bulundu. Op. Dr. Yonga, “Bu sinsi belirtiler çoğu zaman başka hastalıklarla karıştırılabilse de erken tanıyla hastalığın seyri değiştirilebiliyor ve hastalık başarılı bir şekilde tedavi edilebiliyor” dedi.
‘Geceleri şiddeti artan ağrılar kemik tümörünün habercisi olabilir’Ağrının, ortopedik sorunların birçoğunda görülebilen yaygın bir şikayet olduğunu ancak kol ve bacak ağrılarının her zaman kas ve iskelet sistemi travmasını takiben çıkmayabileceğini vurgulayan Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Ömer Yonga “Geceleri şiddeti artan ve ağrı kesicilere yanıtsız kemik ağrıları, uzun süre devam ediyorsa bir kemik tümörünün habercisi olabilir” uyarısında bulundu. Op. Dr. Yonga, “Bu sinsi belirtiler çoğu zaman başka hastalıklarla karıştırılabilse de erken tanıyla hastalığın seyri değiştirilebiliyor ve hastalık başarılı bir şekilde tedavi edilebiliyor” dedi.
Tümöre ‘canlı takip’ radyoterapi sırasında sağlıklı dokuları koruyorManyetik Rezonans (MR) görüntüleme ile radyoterapiyi birleştiren ve tümörleri bu sayede daha hassas bir şekilde hedefleyen MR Lineer Accelerator (MR Linac) yöntemi kanser tedavilerinde özellikle radyoterapi alanında karşımıza çıkıyor. Sistem son olarak Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nde bir basın toplantısıyla tanıtıldı. Kanser tedavisinde etkili bir uygulama olarak kullanılan bu yönteme yeni eklenen ve organların ‘canlı takip’ edilebilmesini sağlayan ‘Kapsamlı Hareket Yönetimi’ (CMM) özelliği ise ışınların artık hareketli tümöre de doğru şekilde yönlendirilebilmesine olanak tanıyor. Basın toplantısında konuşan Anadolu Sağlık Merkezi Radyasyon Onkolojisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hale Başak Çağlar bu yeni sistem hakkında değerlendirmelerde bulunarak, “Radyoterapiye bağlı görülen yan etkilerin en önemli nedeni hedeflediğimiz tümörün yanındaki sağlıklı organın radyasyon alması oluyordu. Bu iyi görüntülemelerin tedavi cihazına entegre edilmesi sayesinde sağlıklı organların radyasyon dozuna artık daha az maruz kalmasını sağlayacağız” dedi.
Tümöre ‘canlı takip’ radyoterapi sırasında sağlıklı dokuları koruyorManyetik Rezonans (MR) görüntüleme ile radyoterapiyi birleştiren ve tümörleri bu sayede daha hassas bir şekilde hedefleyen MR Lineer Accelerator (MR Linac) yöntemi kanser tedavilerinde özellikle radyoterapi alanında karşımıza çıkıyor. Sistem son olarak Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nde bir basın toplantısıyla tanıtıldı. Kanser tedavisinde etkili bir uygulama olarak kullanılan bu yönteme yeni eklenen ve organların ‘canlı takip’ edilebilmesini sağlayan ‘Kapsamlı Hareket Yönetimi’ (CMM) özelliği ise ışınların artık hareketli tümöre de doğru şekilde yönlendirilebilmesine olanak tanıyor. Basın toplantısında konuşan Anadolu Sağlık Merkezi Radyasyon Onkolojisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hale Başak Çağlar bu yeni sistem hakkında değerlendirmelerde bulunarak, “Radyoterapiye bağlı görülen yan etkilerin en önemli nedeni hedeflediğimiz tümörün yanındaki sağlıklı organın radyasyon alması oluyordu. Bu iyi görüntülemelerin tedavi cihazına entegre edilmesi sayesinde sağlıklı organların radyasyon dozuna artık daha az maruz kalmasını sağlayacağız” dedi.
Tümör ile ilgili olan tüm haber başlıklarını şu an bulunduğunuz sayfa üzerinden takip edebilirsiniz. Haberlerin detaylarını okumak isterseniz haber başlıklarına tıklayabilir, daha eski gelişmeleri görmek isterseniz ise sayfanın altında yer alan sayfa numaralarına tıklayabilirsiniz.