Turizm firmasında satış temsilcisi olarak çalışan Alper Sancaktar, 2009'da bir süre Meksika'da kaldı. Burada karavan üretim işinde çalışan Sancaktar, o yıl Meksika uyruklu Yeni Antonia Rodriguez Gallegos ile tanıştı. 2013 yılında ilk çocukları Larissa (11) dünyaya geldi. Çift 2015'te Kuşadası'nda evlenip buraya yerleşti. Çiftin şu an 5 yaşında olan Kuzey adını verdikleri bir çocukları daha oldu. İddiaya göre, Gallegos, eşi Sancaktar'a çocuklarıyla birlikte Meksika'ya tatile gitmek istediğini söyledi. Alper Sancaktar, eşine 8-30 Ocak tarihleri için gidiş-dönüş uçak bileti aldı. Ancak Gallegos, geri dönmedi. Eşi Sancaktar'ı arayan Gallegos, artık dönmeyeceğini belirtti. Bunun üzerine Sancaktar, avukatı Hasan Emrehan Çetin aracılığıyla çocukların iadesi için konuyu yargıya taşıdı.
'SEVMESEYDİM VE GÜVENMESEYDİM ÇOCUKLARIMLA GÖNDERMEZDİM'
Yaşadıklarını anlatan Alper Sancaktar, "Çocuklarım hem Türk hem Meksika vatandaşı. Gayet düzgün, mutlu bir evliliğimiz vardı. Eşim memleketini, annesini çok özlediğini söyleyince gidiş dönüş bilet aldım. Havaalanından uğurladım. Yanlarına bir miktar döviz ve kredi kartımı da verdim. Meksika'ya varana kadar irtibata geçtik. Meksika'ya varınca da her gün eşim ve çocuklarımla görüntülü ve sesli görüştüm. 21 Ocak'ta bir anda bana Türkiye'ye geri dönmeyeceğini söyledi. Gerekçe sunmadı. Beni her yerden engelledi. Ben eşimi sevmeseydim ve güvenmeseydim 2 çocuğumla Meksika'ya göndermezdim. Hiçbir problemimiz olmadığı için aklıma böyle bir şey yapacağı gelmedi" ifadelerini kullandı.
'ONLAR BENİM HAYATIM'
Yaklaşık 1,5 aydır çocuklarından haber alamadığını söyleyen Sancaktar, "Hiçbir şekilde seslerini duyamıyorum. Hayatımda çocuklarımdan 3 gün bile ayrı kalmadım. İyi bir babayım. Çocuklarıma çok düşkünüm, onlar da bana düşkündür. Onlar için gece gündüz çalışıyorum. Eşimle hiçbir problemim olmadı. Çocuklarımı çok özledim. Endişe ediyorum. Çocuklarım bana aşıktır. İşten eve koşturan bir babayım. Pandemi döneminde turizm sektörü olumsuz etkilendiği için çocuklarımın geleceğini düşünerek o dönemde dolmuş şoförlüğü yapmıştım. Çocuklarım için gecenin yarısına kadar çalışırdım. Pandemide bile çocuğumu özel okuldan almadım. 'En iyi şartlarda okutacağım' dedim. Eşimin de bir dediğini iki etmedim. Havalimanından sarmaş dolaş ayrıldık. Öpüştük, gönderdim. Ne kavgamız var, ne de gürültümüz. Çocuklarımı istiyorum. Çocuklarımı çok özledim, çocuklarım olmadan yaşayamam. Onlar benim her şeyim, hayatım. Onlar için çalışıyorum. Onlar için varım. Onlar için nefes alıyorum. Evlatlarımı istiyorum, ayrı kalmaya dayanamıyorum" dedi.
'ÇOCUKLARIMI BANA GERİ GETİR'
Eşine de seslenen Sancaktar, "Telefonları açabilirsin, konuşabiliriz. Ben yine her zaman olduğu gibi buradayım. Ne istersen yapmaya hazırım. Bir sıkıntı varsa paylaşırız, konuşuruz. Bir derdin varsa bir ortak karar alırız ama lütfen geri dön. Çocuklarımızın geleceğini elinden alma. Burada güzel bir gelecekleri var. Yaşadığınız yer tehlikeli. Amerika sınırındaki Chihuahua kenti. Uyuşturucu kartellerin bulunduğu bir yer. Çocukların geleceğini elinden alma. Gel ülkemize. O çocuklar burada doğdular, burada büyüdüler, burada hayatları var. Arkadaşları, ailesi hepsi burada. Sizi mutlu etmek için elimden ne geliyorsa yine yaparım. Lütfen sesimi duy ve çocuklarımı geri getir" dedi.
'UMUYORUZ Kİ İADESİ SAĞLANACAKTIR'
Konuyla ilgili şikayette bulunduklarını belirten Alper Sancaktar'ın avukatı Hasan Emrehan Çetin ise "Uluslararası çocuk kaçırmalarına ilişkin Lahey Sözleşmesi kapsamında, 2 çocuk kaçırıldı. Kanuna aykırı bir şekilde mutat meskenlerinden yani aktüel yaşamlarının, sosyal çevrelerinin ve ilişkilerinin olduğu yerden, anneleri tarafından kaçırılmış ve alıkonulmuşturlar. Çocuklarımız Kuşadası'nda okula gitmekte, arkadaşları buradadır. Ancak bütün bunlara rağmen çocuklar, anneleri tarafından kanuna aykırı bir şekilde Meksika'ya tatil amaçlı götürüldükten sonra orada alıkonulmuşturlar. Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığı'nda şikayetimizi yaptık. Hukuki süreci de sonuna kadar da takip edeceğiz. Temennimiz, Meksika mahkemelerinin kanuna aykırı bu eyleme karşı hızlı ve adaletli bir karar vermesi yönündedir. Örneğin İngiltere, Güney Afrika, Kanada'da verilen mahkeme kararlarına ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin örnek kararlarına baktığımız zaman, bizim olayımızdaki gibi bir olay gerçekleştiği takdirde, çocuğun derhal iadesinin yapıldığını görmekteyiz. Umuyoruz ki bir an önce çocuklarımızın, Türkiye'ye güvenli bir şekilde iadesi sağlanacaktır" diye konuştu.