Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerde yıkılan binalarda ruhsatlandırma, yapı denetimi ve işçilikteki aksaklıkların fark edilmesinin ardından farklı illerde yaşayanlar da oturdukları binanın depreme dayanıklılığını sorgulamaya başladı. Depreme dirençli kentler ve yapılar oluşturulması bilinciyle farkındalığın arttığı süreçte internet ortamındaki ilan sitelerinde 'kiralık diploma' duyuruları dikkat çekti.
'DİPLOMAMI KULLANDIRABİLİRİM'
Dijital platformda diplomasını satışa çıkardığını veya kiraya vermek istediğini belirten inşaat mühendislerinin yüzlerce ilanı görüldü. İlanlarda, 'Yap-sat projeleri için şantiye şefi göstermek adına anlaşıldığı takdirde diplomamı kullandırabilirim', '7 yıllık inşaat mühendisi diplomam şantiye şefliği, yapı denetim firmaları veya ihaleler için kiralıktır', 'Yıldız teknik inşaat mühendisliği 1967 yılı mezunu diplomamı satıyorum. DSİ'de 30 yıllık dere ıslahı konularında 100 üzerinde iş bitirme mevcuttur' paylaşımları yer aldı.
İNŞAAT SEKTÖRÜNDE DENETİM VURGUSU
İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi Başkanı Mehmet Soner Akdoğan, şantiyeye gitmeden, denetimi yapmadan çalışan inşaat mühendislerinin depremden sonra yakalanıp tutuklandığını anlattı. Gitmedikleri şantiyelerdeki kusurdan kaynaklı sorumlulukla tutuklanan, gözaltına alınan mühendislerin üzerine kaldığına dikkat çeken Akdoğan, inşaat sektöründe mevzuatların yeterli olduğunu ancak mevzuata uygunluğun denetimi yeterli yapılmadığı için meslek etiğinden uzak kişilerin açıkları kullandığını dile getirdi.
'GİTMEDİĞİ ŞANTİYEDE ŞANTİYE ŞEFLİĞİ YAPAN MÜHENDİSLER'
Sosyal medya ve internet ortamındaki ilan sitelerinde inşaat mühendislerinin 'kiralık diploma' duyurularına ilişkin Akdoğan, "Tüm meslek gruplarında olduğu gibi maalesef mesleğimizde de meslek etiği bilincinde olmayan üyelerimiz mevcut. Bunlar diplomalarını yapı denetim firmalarında, gitmedikleri şantiyelerde ya da kamu ihalesi işi yapan firmalarda kiralıyor. Karşılığında da belli ücret alıyor. Aldıkları riskin karşılığında ücret hiçbir şey değil, yüksek meblağlar almıyor. Yapı denetimlerde hiç gitmediği halde imzacı olarak, denetçi ya da yardımcı kontrol elemanı olarak çalışan ya da hiç gitmediği şantiyede şantiye şefliği yapan üyelerimiz veya firmayla alakası olmadığı, aktif çalışmadığı halde kamu ihalesi yapan firmada çalışıyor gibi gösterilen üyelerimiz mevcut. Bunları ilanlarda, sosyal medyada, internet ortamında görüyoruz. Bizler kamu işi yapan insanlarız. Yapılan hatalarda birçok insan hayatını kaybedebiliyor" dedi.
'MÜTEAHHİTLER USTAYI, MÜHENDİSE TERCİH EDEBİLİYOR'
İnşaat sektöründeki denetimlerin yetersizliğine dikkat çeken Şube Başkanı Akdoğan, denetimlerde şantiyelerde, yapı denetimde mühendislerin bulunması, kamu ihalelerinde adı geçen mühendislerin çalışıyor olmasının incelenmesi gerektiğine değindi. İnşaat yapılırken zemin etüdünden bina aşamasına, çalışan işçilere kadar mevzuata uygun denetimin yapılmasını talep eden Akdoğan, "Yapı denetim firmalarında denetleyen kişinin tecrübeli olması gerekir. Yapı denetim firmalarında yeni mezunlar ya da emekli olmuş, firmadan gelen parayı ek gelir olarak gören meslektaşlarımız bu işi yapıyor. Müteahhitler ustayı, mühendise tercih edebiliyor. Teknik eleman ustanın istemediğini söyleyip düzeltmesini istediği zaman, müteahhit ustadan tarafa pozisyon alıyor. Ülkemizde teknik saygı görmüyor ve para etmiyor. Mühendisler bu tarz yola gidiyor. Meslek etiği bilinci olmadığı için imzacılık söz konusu oluyor. Mevzuat yeterli ama gerçek anlamda işini yapan, zemin etüdünden uygulamasına müteahhidine kadar zincirin tüm halkasında bozukluk olduğu için afetteki tabloyla karşılaşıyoruz. Mevzuata uygun olarak denetimler tam anlamıyla yapılsa bizim teknik, bilgi birikimi anlamında depremde bırakın yıkılmayı, hasar görmeyecek binaları yapmamız mümkün. Teknik, prosedür evrak olarak görülmemeli. Müteahhit ve mühendis olmak bu kadar kolay olmamalı" diye konuştu.
'İMZACI' OLARAK ÇALIŞAN MÜHENDİS ASGARİ ÜCRET ALIYOR
Mehmet Soner Akdoğan, 'imzacı' olarak adlandırılan, diploma kiralayan mühendislerin asgari ücret ya da yarısı ücrete çalıştığını anlattı. Diploma kiralayan ya da 'imzacı' olarak görev yapan mühendislerin belirlenmesi halinde meslekten 1 yıla kadar men cezasına çarptırıldığını aktaran Akdoğan, "Duyumumuza göre, aktif olarak haftanın birkaç günü imzacı olarak çalıştıkları yere gidiyorlarsa asgari ücret, gitmiyorlarsa yarısı kadar ücret alıyor. Bu da işverenin işine geliyor. Gerçek anlamda çalıştırsa asgari ücretin 3-4 katı para ödemek zorunda kalacak. İşveren bu nedenle imzacı olarak çalıştırıyor. Mühendisin imzacı olarak çalıştığı tespit edilmesi halinde meslek odası tarafından belli para cezası ve meslekten 1 yıla kadar men cezası veriliyor. İmzacılığın karşısında suç işlenir, projeye aykırılık olursa tespit ediliyor. Bu durumda kamu davası açılıyor. Meslek örgütümüzün verdiği cezalar caydırıcı olsa insanlar bunu yapmakta tereddüt edebilir" dedi.