Dünyada sadece Van Gölü'nde yaşayan fakat üreme dönemlerinde tatlı suya ihtiyaç duyan inci kefalleri için 15 Nisan-15 Temmuz tarihlerinde av yasağı uygulanıyor. Tuzlu ve sodalı suda yaşayabilen inci kefalleri, bu dönemde neslini sürdürmek için gölden çıkıp, tatlı sulara göç ediyor. Su akışının tersine yüzerek tatlı sulara geçen inci kefalleri, yumurtalarını bırakıp, yeniden göle dönüyor. Daha sonra yavru inci kefalleri de annelerinin izinde göle dönüp, yolculuğunu tamamlıyor. Fakat son yıllarda yaşanan kuraklık, inci kefallerinin göç alanlarını da etkiledi. Geçen yıl göç yolculuğunu sürdüren yavru balıklar, en büyük üreme alanı olan Muradiye ilçesindeki Bendimahi Çayı tarihinde ilk kez kuruduğu için göle dönemedi. Binlerce yavru balık öldü. Barajlarda ise kısıtlı sulama dönemine geçildi.
DEĞİŞİM UYDU GÖRÜNTÜLERİNE YANSIDI
Bu yıl yeterince yağışın olması ile Van'da bulunan 2 baraj yüzde 100 dolarken diğer barajların da seviyesi yükseldi. Geçen yıl kuruyan akarsular ve dereler de suyla dolmaya başladı. Yağışlarla ile barajların ve akarsuların 2023 ile 2024 yılları arasındaki değişimi ise uydu görüntülerine yansıdı. YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, son yıllarda ülkemiz genelinde görülen kuraklığın etkilerinin Van Gölü Havzası’nda da kendini gösterdiğini ve gölde ciddi çekilmelerin olduğunu söyledi. Geçen yıl yaz aylarında birçok akarsuyun kuruma noktasına geldiğini, barajların doluluk oranlarının tarihinin en düşük seviyelerini gördüğünü ve Van Gölü'nde ciddi çekilmelerin yaşandığını vurgulayan Dr. Akkuş, bu yılki yağışların bölgeye ilaç gibi geldiğini ancak Van Gölü'nün eski haline gelmesi için uzun yıllar yağışlı bir sezonun geçirilmesi gerektiğini belirtti.
VAN GÖLÜ İÇİN UZUN YILLAR YAĞIŞ GEREKİR
Dr. Mustafa Akkuş, Van Gölü'nün eski haline dönmesinden söz etmenin mümkün olmadığını dile getirerek, "Van Gölü'nün çekilmesiyle ‘Van Gölü kuruyor mu?’ diye bir tedirginlik ortaya çıktı. 2024 yılı son yıllarda yaşanan kuraklığın ardından adeta hepimize bir ilaç gibi yetişti. 2024 yılı yağışlı bir yıl olarak kayıtlara geçiyor. Özellikle akarsuların debileri son yıllarda olmadığı kadar yüksek gürül gürül akıyor. ‘Van Gölü eski seviyesine gelecek mi?’ diye soru akıllara geliyor. Van Gölü 3712 kilometrekarelik Marmara Denizi’nin üçte bir büyüklüğünde devasa bir ekosistem. Yani evimizin bahçesindeki bir havuz ya da küçük bir gölet değil. Dolayısıyla Van Gölü'nde ortaya çıkan sorun aslında uzun yıllar yaşanan kuraklığın ortaya çıkarmış olduğu bir sorun. Uzun yıllar yağışın ortalamaların altında gerçekleşmesi sonucunda ortaya çıkmış bir durum. Bu nedenle sadece bu yıl yağan yağışla yükselmesi ve eksi günlerine dönmesi mümkün değil. Dolayısıyla biz uzun yıllar boyunca kar ve yağmur yağışının bol olduğu dönemler yaşarsak Van Gölü eski haline döner. Fakat Van Gölü'nün eski haline dönmesinden söz etmemiz mümkün değil" ifadelerini kullandı.
UZUN YILLAR SONRA İLK KEZ SAĞLIKLI ÜREME ŞANSI BULDU
Yağmurların ve kışın kar yağışının olmasının sevindirici olduğunu söyleyen Dr. Akkuş, "Çünkü inci kefalleri uzun yıllar sonra ilk kez bu kadar sağlıklı bir şekilde üreme şansı buldu. Geçen yıl karada olan yerler bugün tamamen su altında. Özellikle Van Gölü'nün kuzeyinden dökülen Bendimahi Çayı tarihinin en yüksek debilerinden birine sahip. Geçen yıl bu mevsimlerde çok cılız bir su varken bugün Bendimahi coşkun bir şekilde akıyor. Bendimahi sulak alanı tamamen sular altında. Bu da inci kefallerinin sağlıklı üreme gerçekleşmesi açısından çok sevindirici bir durum" dedi.
SUYU ETKİN KULLANALIM
Suyun etkin kullanılması gerektiğini belirten Dr. Mustafa Akkuş, "Bu sene yağışlı bir sezon geçiriyoruz. Fakat ülkemiz yarı kurak bir kuşakta yer alıyor ve küresel iklim değişikliğinin etkisi her geçen yıl artarak hissedilecek. Önümüzdeki yıllar tekrar kurak yıllar yaşayabiliriz. Bu sebepten suyu etkin bir şekilde yönetmemiz lazım. Geçen yıl DSİ tam da üreme döneminde Bendimahi Çayı'ndaki bütün suyu tarımsal sulamaya kesti ve dere yatağında su kalmadı. Bu yanlıştır. Bu nedenle suyu etkin kullanmamız lazım. Bu yıl barajlarımız belki de tarihinin son yıllardaki en yüksek oranına sahip. Suyu etkin kullanamazsak 3-5 güne bu barajlardaki suyu bitiririz. İnci kefalini bölgedeki su yönetiminin odak noktasına merkezine koymamız gerek. Bugün inci kefalinden 20 bini aşkın kişi geçimini sağlıyor. Bölgedeki ekoturizmin temel dinamiğini oluşturuyor. Bu sebepten bizim su yönetim politikamız, su yönetim planlarımızın odak noktasını inci kefali oluşturması gerekiyor" diye konuştu.