Türkiye genelinde yaşanan kuraklık, Bayramiç Barajı'nı da olumsuz etkiledi. Kuraklık nedeniyle mitolojide 'Bin Pınarlı İda' olarak geçen Kaz Dağları'ndan beslenen 96,5 milyon metreküp su kapasitesi bulunan Bayramiç Barajı'nın doluluk oranı, yüzde 18'lere kadar düştü. Bayramiç Barajı'nı besleyen 4 dere de hem kuraklığın etkisiyle hem de Kaz Dağları'ndaki düşük kar yağışı nedeniyle kurudu.
Dünyada ve Türkiye'de yaşanan iklim krizinden bölgenin de etkilendiğini belirten Bayramiç Ziraat Odası Başkanı Mesut Şen, "Bu yıl, kış ayı çok zayıf geçti. Kaz Dağları'nda istenilen kar seviyesine ulaşılamadı. Yoğun kar yağışının olmaması nedeniyle yer altı kaynaklarımız maalesef istenilen doluluk oranlarına ulaşamadı. Bunun yanında bilinçsiz sulama ve özellikle kaçak çeltik ekimleri, barajımızın su seviyesini olumsuz etkiledi" dedi.
'KÖYLÜLER MEYVECİLİKLE GEÇİMİNİ SAĞLIYOR'
Bayramiç Barajı'nı besleyen suyun Kaz Dağları'ndan gelen dereler olduğuna dikkati çeken Şen, "Şu anda barajımızın mevcut seviyesi, yüzde 18 seviyelerinde. Bu da ortalama 17 milyon metreküp su demek. Mevcut olan suyun 6 milyon metreküpü ölü hacim olduğu için tamamen kullanılamaz durumdadır. Şu anda kullanacağımız su seviyesi, yaklaşık 11 milyon metreküp. Burada, yerleşim alanlarındaki köylülerin birçoğu meyvecilikle geçimini sağlayan kişiler. Bahçelerini bu derelerden ve sulama kanallarında temin ettikleri su ile suluyorlar. Bu da derelerdeki suyun azalmasına neden olan başka bir durum oldu" diye konuştu.
'SUSUZLUKLA YÜZ YÜZE KALACAĞIMIZI GÖSTERİYOR'
Çanakkale'de kurulan Çeltik Komisyonu'nca barajdaki su seviyesi nedeniyle çeltik ekiminin yüzde 50'ye düşürülmesine karar verildiğini hatırlatan Şen, "Daha sonra bu oran yüzde 70'lere çıkarıldı. Buna kaçak ekimler de eklendi. Bu kaçak parseller zaten mevcut suyumuzun az olması nedeniyle sulamayı tamamen etkiledi. Şu an daha eylül ayının yarısını tamamlamadık. Barajımızın seviyesi, yüzde 18. Mevcut sabit testlerimiz şu andaki verilere göre; eylül ayı sonunda susuzluk ile yüz yüze kalacağımızı gösteriyor. Yetkililerden bundan sonraki yıllarda da benzer problemler yaşanabileceği için bu suyun idareli bir şekilde kullanılması ve kaçak ekimlerin tamamının önüne geçilmesini istiyoruz" dedi.