Rize, Trabzon, Artvin ve Giresun'da 830 bin dekar alanda 1 milyon üretici aile için yaş çay hasat sezonu açıldı. Üreticiler de bahçelere girerek, hasat olgunluğuna erişen çaylarını toplamaya başladı. Hasadını kendisi yapamayan üreticiler için de Türkiye'de oturma izni bulunan Gambiya, Senegal, Sudan ve Zambiya uyruklu işçiler devreye girdi. Afrikalı işçiler, günlük 300-400 TL yevmiye ile çay topluyor. İşçiler, sabah erken saatlerde girdikleri bahçelerde gün boyu hasat yapıyor, topladıkları çayları ise alım yerlerine ulaştırıyor.
'1 MİLYAR TL ÇAY İŞÇİSİNE GİDİYOR'
Çay Üreticileri Dayanışma Derneği (ÇAYÜDAD) Başkanı Mustafa Mavi, bölgede 1,5 milyon ton yaş çay hasadının yapıldığını belirterek, "Bunun yarısını bahçe sahibi, diğer yarısını ise işçiler topluyor. 750 bin ton çayı il dışından gelenler ve yabancı işçiler hasat ediyor. Hesaplamalara göre yaklaşık 1 milyar TL gibi bir rakam, çay işçileri aracılığı ile bölgemizden gidiyor. Bu rakamın bölgemizde kalması için çayımızı biz toplamalıyız" dedi.
'KENDİ ÇAYIMIZI KENDİMİZ TOPLAYALIM'
Çaykur Genel Müdürü Yusuf Ziya Alim de pandemi döneminde sınır kapılarının kapalı olması nedeniyle yabancı işçilerin bölgeye gelemediğini hatırlatarak, üreticilerin ailece çay topladıklarını söyledi. Alim, "Bu yıl da üreticilerimizin kendi çaylarını ailece hasat etmelerini istiyoruz. Kendi çayımızı, kendimiz toplayalım. Böylece işçiye verilecek paralarda kendi aile ekonomilerine kalacaktır" diye konuştu.
Afrikalı işçilere artık alıştıklarını söyleyen çay üreticisi Fatih Aydın Hacıahmetoğlu da "Pandemi dolayısıyla geçen yıllarda Gürcistan'dan işçiler gelemeyince Afrikalı gençler çay hasadına başladı. Şimdi de işleri öğrenince çay işçiliğine devam ediyorlar. İlk başlarda bahçede Afrikalıları görünce ilginç geliyordu, artık alıştık. 300-400 TL günlük gelirleri oluyor. Bu yüzden de çay zamanı artık Afrikalıları bahçelerde görebiliyoruz" dedi.
'KENDİ ÇAYIMIZI KENDİMİZ HASAT EDİYORUZ'
İşçi almayanların imece ile kendi hasadını yaptığını belirten Bülent Dinç ise "Eskiden çayda işçilik yoktu. Herkes birbirine yardım ediyordu sonra işçiler gelmeye başladı. Gürcistanlı, Azeri, şimdi de Afrikalı işçiler var. İşçiye para verince milli servetimiz ülke dışına gidiyor. Çayımızı sahip çıkalım" diye konuştu.
Çay işçiliğinin zor olduğunu kaydeden Serpil Kukul, "Sabah 6'da işbaşı yapıyoruz, gün batana kadar devam ediyoruz. Yağmurda, güneşte hasat devam ediyor. 20 gün içinde taze yaprağı toplamamız gerekiyor. Biz işçi almıyoruz. Kendi çayımızı, kendimiz hasat ediyoruz. Komşuya, akrabalarımıza yardıma gidiyorum, onlar da bana geliyor ve çayımızı işçiye gerek olmadan topluyoruz" dedi.
Çayını imece ile toplayan Hatun Karabela da "İmece usulü ile çayımızı topluyoruz. İşçiye gerek olmadan, işçilik parası da cebimizde kalarak, hasadı tamamlıyoruz. Çayımıza sahip çıkıyoruz" diye konuştu.