İlhami Çil, darbe girişiminden sonra kurulan 15 Temmuz Derneği'nde Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapıyor. Çil o gece büyük bir Türk bayrağı taşıyarak köprüye yürüdüklerini, gişeleri geçtikten sonra ateş edildiğini, o sırada yaralandığını anlattı.
"CAN PAZARIYDI, HERKES BİRBİRİNE YARDIM ETMEYE ÇALIŞIYORDU"
Yaşananları hazmedemediğini ifade eden Çil, darbe gecesiyle ilgili şunları anlattı: "15 Temmuz'da işimiz gereği Avrupa yakasındaydık. Avrupa yakasından Anadolu yakasına geçerken haber geldi. Köprünün kapatıldığını, askerler tarafından eylem yapıldığını söylediler. Polis varken asker neden köprüyü kapatsın diye düşündük. Darbe olacağı aklımızın ucundan geçmedi. Köprüye doğru ilerlemeye başladık. Aklımıza Cumhurbaşkanımız geldi, torununu bile bırakmazlar diye düşündük. Cumhurbaşkanımızın nerede olduğunu aramaya başladık. Şehir dışında olduğunu öğrendik. Biz yine de Kısıklı'ya doğru gitmeye karar verdik. Köprüye doğru geldiğimizde bu hainler Anadolu yakasından Avrupa'ya geçişi yasaklamıştı. Geçenlere silah doğrultuyorlardı. O esnada askerlere seslendik. Yaptıklarının yanlış olduklarını söyledik. Ardından silahlarını bize doğrulttular. Biz evimize dönemezdik. Darbelerin kötü olduğunu bildiğimiz için, evimize gidemezdik. Aracımızı Kısıklı'ya bıraktık ve köprüye doğru tekrar geri döndük. Köprüye vardığımızda ateş ediliyordu. Onların önüne gitmeye karar verdik. Büyük bir bayrak açtık. O gün çok kalabalık olduğumuzu sanmıştık ama, öyle değilmişiz. Oraya yürümeye başladık, gişeleri geçtikten sonra ateş ettiklerini gördük. Ben de dahil olmak üzere vurulduk ve yere düştük. Ben kalkmaya çalıştım ama, kalkamadım. Can pazarıydı, herkes birbirine yardım etmeye çalışıyordu. İşte böyle bir aziz milletin evlatlarıyız. Elhamdülillah, bu millet bu hainlere geçit vermedi, bundan sonra da geçit vermeyecek" dedi.