TÜGVA binasına bombalı saldırı davasında karar

İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Besra Yalçın ve taraf avukatları katıldı.

Duruşmada, sanık Besra Yalçın’ın eski erkek arkadaşı Kazım Çağlar tanık olarak dinlendi. Tanık, sanık ile bir dönem aralarında duygusal bir bağ olduğunu belirterek, “Besra anneme bakıyordu. Bu nedenle tanıştık. Birlikteliğimiz 3-4 ay sürdü. Sonra ayrıldık. Aramızda siyasi bir konuşma geçmedi" dedi. Çağlar, “Bana ‘Karanlık işlere gireceğim’ dedi. Ben de ‘Ufak paralar için sicilini kirletme’ dedim. Besra’nın rahatsızlığı vardı. Onun kredisi için paraya ihtiyacı vardı. Ama hangi işler olduğunu sormadım çünkü şaka olduğunu söyledi" dedi.

BERAATİNİ İSTEDİ

Sanık Besra Yalçın da "Böyle bir suça karışmadım. Söz konusu yere herhangi bir saldırıda bulunmadım. Ne para karşılığında ne de parasızö diyerek beraatini ve tahliyesini talep etti.

20 YIL 10 AY HAPİS CEZASI VERİLDİ

Mahkeme heyeti sanık hakkındaki kararını verdi. Kararı açıklamadan önce mahkeme başkanı sanığa, “İmkânsızı çıkarırsan geriye gerçekler kalır. Birçok delille, suçu işlediğin sabit" dedi. Heyet, sanık Yalçın'ı "Silahlı terör örgütüne üye olmak", "Örgüt faaliyeti çerçevesinde tehlikeli madde bulundurmak" ve "Kamu malına zarar vermek" suçlarından toplam 20 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırdı. Sanığın üzerine atılı "Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması" suçundan ise ceza verilmesine yer olmadığına karar veren heyet, sanığın tutukluluk halinin devamına hükmetti.

İDDİANAME

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu'nca hazırlanan iddianamede, TÜGVA Gaziosmanpaşa Temsilciliği "suçtan zarar gören" sıfatıyla yer alıyordu.  TÜGVA Gaziosmanpaşa Temsilciliğinde  21 Nisan 2022 günü saat 05.55 sıralarında patlama meydana geldiği belirtiliyordu.

Olay yerini gösteren kameraların incelenmesi neticesinde saat 05.40 sıralarında Şakir Zümre Caddesi üzerinden gelen dış görünüş itibariyle kadın görünümlü, yüzü kapalı olan çarşaflı şüpheli bir şahsın vakfın önünde 10 saniye bekledikten sonra olay yerine bir cisim bırakıp ayrıldığı tespit edildiği anlatıldı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Bomba İmha Şube Müdürlüğü görevlilerince yapılan ilk incelemede patlamaya neden olan cismin, el yapımı, zaman ayarlı, boru tipi bomba olduğu anlaşıldığı kaydedildi. Şüphelinin eylemi gerçekleştirdikten sonra  Cengiz Topel Caddesi önünden İETT otobüsüne bindiği, Halkalı'da Çamlık Parkı içerisinde bulunan iki çöp kovasına üzerinde bulunan kıyafetleri attığı, kıyafetler üzerindeki kriminal inceleme yaptırıldığı, geniş çaplı kamera çalışmaları sonucunda şüpheli Besra Yalçın'ın eylemi gerçekleştirdiği tespit edildiği ifade edildi. Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesinde olduğu tespit edilen şüpheli Yalçın, operasyon sonucunda 26 Nisan 2022 günü saat 14.40 sıralarında yakalandığı anlatıldı.

İddianamede, 18 Nisan 2022 tarihinde başlatılan Pençe-Kilit Operasyonu ardından PKK/KCK silahlı terör örgütünün kurucularından ve üst düzey yöneticilerinden Duran Kalkan'ın açıklamalarını eylem talimatı olarak gören örgütlerin birleşerek Halkların Birleşik Devrim Hareketi'ni (HBDH) kurdukları, TÜGVA temsilciliğine yapılan eylemi de bu hareket tarafından üstlenildiği vurgulandı.  Şüpheli Besra Yalçın'ın ise Türkiye Komünist Emek Partisi/Leninist (TKEP/L) terör örgütü içerisinde faaliyet gösterdiği, bu örgütün de HBDH çatısı altında olduğu belirtildi. Ele geçen dijitalin yapılan incelesinde şüpheli Yalçın tarafından bizzat alınan notlarda, kaymakamlık, emniyet müdürlükleri, adliyeler, AK Parti ve MHP İlçe Başkanlıkları, askeri alanlar ve kamu kurum ve kuruluşlarına yönelik tarih ve saat ayrıntılarıyla birlikte keşif çalışması yaptığı da ifade edildi. İddianamede, patlama sonrasında TÜGVA binasında toplam 45 bin lira malzeme ve tamirattan kaynaklı zarar ortaya çıktığının bildirildiği de yer aldı. Şüpheli Besra Yalçın'ın "Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma, Mala Zarar Verme, Tehlikeli Maddeleri İzinsiz Olarak Bulundurma veya El Değiştirme, Korku, Kaygı veya Panik Yaratabilecek Tarzda Patlayıcı Madde Kullanma" suçlarından 23 yıl 9 aydan 60 yıla kadar hapsi isteniyordu.