TİHEK'ten, Ermenistan'ın Karabağ'daki ihlallerine ilişkin rapor
Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK), 'Ermenistan'ın Karabağ'daki Eylemleri: İnsan Hakları İhlalleri ve İhlallerin Takibi Raporu' yayımladı. Raporda, Ermenistan'ın Karabağ Savaşında sistematik bir şekilde sivilleri öldürdüğüne yönelik kanıtların bulunduğu belirtildi.
TİHEK'te düzenlenen basın toplantısında, Dağlık Karabağ'da Ermenistan işgali ve sonrasında yaşanan gelişmeleri izlemek üzere oluşturulan kurulun hazırladığı raporun sunumu yapıldı. TİHEK Başkanı Prof. Dr. Muharrem Kılıç; Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yücel Acer, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Giray Sadık, Necmettin Erbakan Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yusuf Sayın ve İstanbul Medeniyet Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Tümay'ın hazırladığı raporu değerlendirdi. Prof. Dr. Kılıç, gözlem heyetinin savaş bölgesinde giderek incelemelerde bulunduğunu söyledi.
Rapor hakkında değerlendirmelerde bulunan Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Yücel Acer, Ermenistan'ın 1 yıl öncesine kadar Karabağ bölgesini yasa dışı işgal altına bulundurduğunu belirtti. Karabağ savaşı sırasında da benzer insan hakları ihlallerinin gerçekleştiğini belirten Acer, kurulun 1 yıl boyunca yerinde tespitlerde bulunduğunu ve yayımlanmış raporları incelediğini söyledi. Türkiye’nin Ermenistan tarafından sürekli olarak ağır insan hakları ihlalleri gerçekleştirmekle suçlandığını anımsatan Acer, "Ancak gözden kaçan bir husus vardı ki özellikle Ermenistan yaklaşık 28 yıldır, Karabağ’da, işgal ettiği topraklarda ağır insan hakları ihlalleri gerçekleştiriyordu. Ama bunlar gerçek anlamda tespit edilip, uluslararası kamuoyuyla paylaşılmadığı için belki de bu durum dikkatlerden kaçıyordu. Bu rapor bu eksikliği giderme adına önemli bir adımdır" ifadelerini kullandı.
'3 BİN 326 MÜSTAKİL EV YIKILDI'
Raporda, Ermenistan'ın bundan önce Karabağ'da gerçekleştirdiği insan hakları ihlallerinin, 44 günlük çatışma sırasında da uluslararası savaş hukukuna aykırı faaliyetlerinin tespit edildiğini söyleyen Acer, "Rapor, bu ihlallerin hangi tür hukuku sonuçlara yol açtığını ortaya koymakta, özellikle kişisel cezai sorumluluk bağlamında ortaya çıkardığı sonuçları ortaya koymakta. Ermenistan’ın devlet olarak Azerbaycan’a karşı gerçekleştirdiği ortaya çıkan hukuki ihlalleri de değerlendirmekte. Bundan sonra Ermenistan’a karşı ve bu suçları geçekleştirenlere karşı hangi hukuki süreçlerin takip edilebileceğine dair bazı öngörüleri ortaya koymaktadır. Nitekim bu öngörüler bağlamında Azerbaycan devleti, 44 günlük çatışmalar sırasında ve sonrasında bazı hukuki süreçler başlattı ve başlatmaya devam ediyor. En son adım da Azerbaycan’ın Ermenistan’a karşı Uluslararası Adalet Divanı’nda gerçekleştirdiği başvurudur. Özellikle, 'etnik temizlik' suçunun gündeme getirilmesi anlamında bu başvuru önem arz etmektedir" dedi.
Ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Acer, 28 yıllık Karabağ işgali döneminde 20 binden fazla insanının hayatını kaybettiğini belirterek, "44 günlük savaş esnasında çok sayıda yerleşim yeri de tahrip edilmiş durumda. 3 bin 326 müstakil evin ve 504 sivil tesisin tahrip edildiği Ermenistan tarafından, 120 tane çok katlı yerleşim yerinin yıkıldığı ifade ediliyor" diye konuştu.
'12 ÇOCUK HAYATINI KAYBETTİ, 50 ÇOCUK YARALANDI'
Raporun sunumunda konuşma yapan Azerbaycan Cumhuriyeti İnsan Hakları Komiseri Saliha Aliyeva ise Karabağ’da Ermenistan’ın işgalinin 30 yıl boyunca sürdüğünü belirterek, "30 yıl boyunca bütün dünyanın sessiz kaldığı bir haksızlık, adaletsizlik, insan hakları ihlali Karabağ zaferi ile son buldu. Bir ülke düşünün ki onun nüfusunun yüzde 10’u mecburi göç durumunda. Bu insan hakları ihlali tam 30 yıl boyunca devam etsin. Bu 21’inci asrın insanlık dramıdır ve ayıbıdır" dedi.
Ermenistan’ın 44 günlük çatışma boyunca da çok sayıda insan hakları ihlalinde bulunduğunu belirten Aliyeva, "Üzerinden 1 sene geçmesine rağmen uluslararası kamuoyuna seslendik, bir bildiri yayımladık. Savaş sırasında sivillere yönelik saldırılar sonucunda en çok etkilenen maalesef masum çocuklarımız oldu. Saldırılar sonucunda, 12 çocuk hayatını kaybetmiş, 50 çocuk yaralanmış. Birçok çocuk hem annesini hem babasını kaybetmiş. Biz bunlara raporlarımızda yer verdik. Umuyoruz, savaş suçlarına vücut veren davranışlardan sorumlu Ermenistan devleti yetkilileri Adalet Mahkemesi önüne çıkarılarak gereken ceza verilecektir" ifadelerini kullandı.
'İNSANLIĞA KARŞI SUÇLAR İŞLENDİĞİ TESPİT EDİLMİŞTİR'
Raporda, çatışmalarda Ermenistan’ın uluslararası hukukun savaş silah ve yöntemlerini düzenleyen kurallarını yaygın biçimde ihlal ettiği belirtilerek, "Fosfor içeren silahlar, misket bombası, anti-personel mayınlar, smerç ve elbrus (scud) füzeleri gibi yasaklanmış bazı silah türlerini kullandığı, sivillere, sivil yerleşim yerlerine, sivil alt yapıya saldırılar düzenlediği; dokunulmazlığı olan sağlık binalarını ve sağlık çalışanlarını hedef aldığı, silahlı çatışmalarda çocuk askerler kullandığı, gazeteci ve sağlıkçı işaretlerini istismar ettiği, çatışma gereklerinin ötesinde çevreye, tarihi ve kültürel değere sahip eserlere ağır zararlar verdiği ve böylelikle çok sayıda yasaklanmış savaş yöntemleri de kullandığı tespit edilmiştir" denildi.
Söz konusu ihlallerin cezai nitelikli eylemler olarak ilgili gerçek kişilerin cezai sorumluluğuna yol açan suçlar olduğu vurgulanan raporda, Ermenistan'ın Karabağ Savaşı’nda sistematik bir şekilde sivilleri öldürdüğüne yönelik kanıtların bulunduğu belirtildi.