DHA İSTANBUL BÜLTENİ- 2

1 - ŞEHİT BEKÇİ UĞUR GÖLÇEK İÇİN İSTANBUL İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ'NDE TÖREN DÜZENLENDİ
Gülseren KARAPINAR-Ataberk KURT/İSTANBUL,(DHA)-BAĞCILAR'da kimlik kontrolü için 4 kişiye 'dur' ihtarında bulunan bekçilere silahla açılan ateş sonucu şehit olan Uğur Gölçek için İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü'nde tören düzenlendi.
Yüzyıl Mahallesi'nde 1 Mart saat 23. 30 sıralarında kimlik kontrolü yapan bekçilerin 'dur' ihtarına uymayan 4 şüphelinin silahlı saldırısına sonucu Çarşı ve Mahalle Bekçisi Uğur Gölçek, kaldırıldığı hastanede dün şehit oldu. Gölçek için bugün İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü'nde tören düzenlendi. Törene İstanbul Valisi Davut Gül, 1'inci Ordu Komutanı Orgeneral Metin Tokel, İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Yusuf Kenan Topçu, Sahil Güvenlik ve Marmara Boğazlar Bölge Komutanı Tuğamiral Serkan Tezel, Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mahmut Çorumlu, Anadolu Adliyesi Cumhuriyet Başsavcısı Zafer Koç, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcısı Metin Sarıhan, İstanbul Boğaz Komutanı Tuğamiral Selçuk Akarı katıldı. Törenin ardından Gölçek öğle namazına müteakip Fatih Camii'nde kılınan namazın ardından, Edirnekapı Şehitliği'ne defnedildi.
'BİZLER DE BİR MESLEKTAŞIMIZI, BİR KARDEŞİMİZİ KAYBETMENİN TARİFSİZ HÜZNÜNÜ YAŞIYORUZ'
Törende konuşan İstanbul İl Emniyet Müdürü Selami Yıldız "Bugün kahraman meslektaşımız, Şehidimiz Uğur Gölçek'i son yolculuğuna uğurluyoruz. Rabbim mekanını cennet, makamını ali eylesin. Başta yüreği yanan ailesi olmak üzere, tüm yakınlarına, kahraman teşkilatımıza ve aziz milletimize başsağlığı diliyorum. Uğur kardeşimiz, 1 Nisan Salı günü, Bağcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü kadrosunda görev yaparken, durdurulmak istenen şüpheli şahısların ateş açması sonucu ağır yaralanarak hastaneye kaldırılmış, ancak yapılan tüm müdahalelere rağmen 2 Nisan Çarşamba günü şehadet şerbetini içmiştir. Hain saldırıyı gerçekleştiren şahıslara yönelik yapılan operasyonlarda 5 şüpheli şahıs yakalanarak gözaltına alınmıştır. Merhum Şairimizin ifade ettiği gibi; Şehitler diyorlar ki: 'Görünüşe kanmayın, tabutlara bakıp da, bizi öldü sanmayın. Biz, ölümü öldüren bir îmân taşıyoruz, Kur'ân'a andolsun ki; dipdiri yaşıyoruz. Yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim şehitlerimiz için; Onlar diridirler fakat siz anlayamazsınız' buyurmaktadır. Şehidimizin Değerli Ailesi, şüphesiz evlat acısı yaşamak zordur. Sizler en değerli varlığınızı bu vatan için şehit verdiniz. Rabbim sizlere sabrı cemil ihsan eylesin. Bu ağır imtihanda muvaffak olmayı nasip etsin. Bizler de bir meslektaşımızı, bir kardeşimizi kaybetmenin tarifsiz hüznünü yaşıyoruz. Emniyet Teşkilatı olarak, milletimizin emrinde, ülkemizin huzur ve güvenliği için kararlılıkla görev yapmaya devam edeceğiz. Başta Çarşı ve Mahalle Bekçimiz Uğur Gölçek olmak üzere, vatan uğruna can veren tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle, kahraman gazilerimizi şükranla anıyorum. Milletimizin başı sağ olsun" dedi.
Görüntü Dökümü
----------------------
-Şehidin aile yakınları
-Şehidin naaşının getirilmesi
-İl Emniyet Müdürü Selami Yıldız'ın konuşması
-Dua okunması
-Şehidin naaşının götürülmesi
===========================
2 - ŞEHİT BEKÇİ UĞUR GÖLÇEK SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI
İrem Çağla ZİNCİRLİ- Mehmet ALA-Gülseren KARAPINAR-Ataberk KURT / İSTANBUL, (DHA)- BAĞCILAR'da kimlik kontrolü için 4 kişiye 'dur' ihtarında bulunan bekçilere silahla açılan ateş sonucu şehit olan Uğur Gölçek için İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü'nde tören düzenlendi. Gölçek, Fatih Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Edirnekapı Şehitliği'nde son yolculuğuna uğurlandı.
Yüzyıl Mahallesi'nde 1 Mart saat 23.30 sıralarında kimlik kontrolü yapan bekçilerin 'dur' ihtarına uymayan 4 şüphelinin silahlı saldırısına sonucu Çarşı ve Mahalle Bekçisi Uğur Gölçek, kaldırıldığı hastanede dün şehit oldu. Gölçek için bugün İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü'nde tören düzenlendi. Törenin ardından Gölçek'in Türk bayrağına sarılı naaşı, Fatih Camisi'ne getirildi. Burada öğle vakti düzenlenen cenaze törenine şehidin ailesi ve yakınlarının yanı sıra, İstanbul Valisi Davut Gül, İstanbul İl Emniyet Müdürü Selami Yıldız, AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir ve Bağcılar Belediye Başkanı Yasin Yıldız katıldı.
Anne Gülizar ve baba Gaffar Gölçek, cenaze töreninde gözyaşları içinde taziyeleri kabul etti. Şehidin cenazesi, kılınan cenaze namazının ardından Edirnekapı Şehitliği'ne defnedilmek üzere götürüldü. Edirnekapı Şehitliği'ne defnedilen Uğur Gölçek'in cenazesine, İstanbul Valisi Davut Gül, İl Emniyet Müdürü Selami Yıldız, ailesi, yakınları ve çok sayıda kişi katıldı.
Görüntü Dökümü:
------------------
-Cenazenin getirilmesi
-Edirnekapı Şehitliği
-Genel ve detay görüntüler
===========================
3 - ESENYURT'TA 16 YAŞINDAKİ KIZININ GÖZÜ ÖNÜNDE KARISINI ÖLDÜRDÜ
Derya EVREN KORKMAZ- Emir Efe BENLIOĞLU / İSTANBUL, (DHA)- Esenyurt'ta Ahmet Başak, eşi Ayşegül Başak'ı (31) 16 yaşındaki kızının gözü önünde bıçaklayarak öldürdü. Kızın babasına engel olmaya çalıştığı öğrenilirken Ahmet Başak, gözaltına alındı.
Olay, dün akşam saatlerinde Barbaros Hayrettin Paşa Mahallesi'nde bulunan bir sitede meydana geldi. Bir süredir aralarında sorun olan çift, tartışmaya başladı. Kısa sürede büyüyen tartışma sırasında Ahmet Başak, eşi Ayşegül Başak'a bıçakla saldırdı. O sırada evde bulunan 16 yaşındaki kızları sesleri duyunca anne ve babasının yanına gitti. Babasının annesine bıçakla saldırdığını gören genç kız, araya girerek engel olmaya çalıştı ancak başaramadı. Sesler üzerine aynı sitede oturan komşular polise ve sağlık ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri Ayşegül Başak'ı ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırdı. Şüpheli ise polis ekiplerince gözaltına alındı.
Hastaneye kaldırılan Ayşegül Başak, yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Görüntü Dökümü
-------------------
-Olayın yaşandığı siteden görüntü
4 - MÜSAVAT DERVİŞOĞLU, İMAMOĞLU VE ÖZDAĞ'I ZİYARET ETTİ
Tuğçe ODABAŞI- Şevval CİNDİR / İSTANBUL, (DHA)- İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu Marmara Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu ve Ümit Özdağ'ı ziyaret etti.
İyi Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Silivri'deki Marmara Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu ve Ümit Özdağ'ı ziyaret etti. Ziyaretleri sonrasında basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Dervişoğlu, "Hukuk ve siyasi tarih okuyanlar, Bastille Hapishanesi baskınını bilirler. Bastille Hapishanesi baskını, Fransız İhtilali döneminde yaşanmıştır. Orada da bir hapishaneden bahsedilir, Bastille Hapishanesi'nden. O hapishane, mutlak monarşinin en belirgin sembolüdür. Bastille Hapishanesi baskınında 7 tutuklu kurtarılmıştır. Ancak Bastille'in işgali ve baskını, hukuk ve demokrasi tarihine monarşinin yıkılışının öncüsü olarak geçmiştir. Dolayısıyla bugün Silivri'de inşa edilmiş düzen, Bastille Hapishanesi'ne benzetilmektedir. Bastille Hapishanesi nasıl monarşinin sembolü ise, bugün de Silivri, tek adamlığın ve otokrasinin sembolü haline dönüşmüştürk03.04.2025 16:26:24. Hukuka, demokrasiye ve adalete inanan insanların bunu kabullenmesi mümkün değildir. Her otokrasinin, her tek adam yönetiminin mutlaka bir sonu olacaktır" dedi.
'ANAYASAL BİR HAK OLAN BOYKOT DA MÜCADELE YÖNTEMLERİNDEN BİRİDİR'
Dervişoğlu, "Hak ve hukukun gasp edildiğine inanan insanların birlik ve beraberlik içinde hareket etmesi, insani, vicdani ve tarihi bir sorumluluktur. Bu sorumluluğun gereğini hem şahsen ben, hem de partim sonuna kadar yerine getirecek. Adaletsizliğe, haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı direnişimizi sürdüreceğiz. Anayasal bir hak olan boykot da bu mücadele yöntemlerinden biridir. Evet, bir oyuncuyu diziden çıkarmışlar, bir diğer arkadaşla ilgili de bir gözaltı kararı vermişler. Bunlar da söylediğim gibi, tek adamlığın, otokrasisinin doğal bir sonucu gibi insanlara yutturulmaya çalışılıyor. Oysa bu tür hak gaspları, yapanlar açısından kara leke olarak anılacaktır. 'Efendim ne olur bir günlük tutukluluktan ya da üç günlük göz altından?' diye kimse düşünmesin. Çünkü bir günlük haksız tutukluluk, bin yıla bedeldir. Dolayısıyla kimsenin siyasi ikbali uğruna ya da hırsları, beklentileri uğruna başkalarının hak ve hürriyetlerini çiğnemeye, hürriyetlerini gasp etmeye hakları yoktur. Oyuncular da böyle bir haksızlık karşısında mesleki dayanışma içinde üstlerine düşen sorumluluğu yerine getirmişlerdir. Ancak bu dayanışma yalnızca meslek sınırlarında kalmamalıdır. Bir kişi, anayasal hakkını kullanarak sosyal medyada paylaşımda bulunmuşsa ve bu yüzden cezalandırılıyorsa, oyuncu arkadaşlar nasıl mesleki dayanışma gösteriyorsa, söz söyleme makamında bulunan bizler de Aybüke Pusat'ın ve onun durumunda olan herkesin yanındayız" dedi.
SARIGÜL DE ZİYARET ETTİ
Marmara Ceza İnfaz Kurumu'nda Ekrem İmamoğlu ve Ümit Özdağ ile görüşen bir diğer isim olan Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Başkanı Mustafa Sarıgül ise, "Kurultay öncesi Sayın Ekrem İmamoğlu, birleştirici ve kapsayıcı bir çalışma arzu ediyor. 'Yürek yüreğe olmalıyız, milletin ve adalet sisteminin güçlü olması için birlik içinde hareket etmeliyiz' diyor. Cumhuriyet Halk Partisi kurultayından büyük bir birlik, beraberlik ve Türkiye'nin iktidara hazırlanacağı bir sonuç çıkmasını temenni ediyorum" dedi. (DHA)
Görüntü Dökümü:
-------------------
- Dervişoğlu'nun cezaevine gelişi
- Müsavat Dervişoğlu'nun açıklaması
- Dervişoğlu'nun cezaevinden ayrılması
- Mustafa Sarıgül'ün açıklaması
===========================
5 - 'BOYKOT' ÇAĞRISI SORUŞTURMASI: 10 GÖZALTI
İSTANBUL (DHA) İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca sosyal medyada 'boykot' çağrısı yapanlara yönelik 'Nefret ve Ayrımcılık', 'Halkı Kin ve Düşmanlığa' tahrik suçlarından re'sen soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma kapsamında 16 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Şüphelilerden 10'u gözaltına alındı.
===========================
6 - YURTDIŞINDA KALP KRİZİ GEÇİRDİ; 6 GÜN SONRA TÜRKİYE'DE TEDAVİ OLDU
Canan İLARSLAN- Şevval CİNDİR / İSTANBUL, DHA- İSTANBUL'dan Valencia'ya iş toplantısı için giden ve orada kalp krizi geçiren Erhan Say, damarının yüzde 98 oranında tıkalı olmasına rağmen Türkiye'de tedavi olmak istedi. İstanbul'da özel bir hastanede gerçekleştirilen başarılı operasyonla sağlığına kavuştu. Kalp krizi geçirdikten 6 gün sonra ülkesine dönerek tedavi olan Erhan Say, "En ufak bir belirtisi yoktu. Havalimanında kapıya yürürken göğsümde bir ağrı hissettim. Açıkçası kendi kendime de bu kadar yorulmuyor olmam lazım benim diye içimden geçirdim. Damarın yüzde 98'inin tıkalı olduğunu hocamız tespit etti. Sonrasında stent uygulaması yapıldı. Bu sabah bana eve git deseydi koşarak herhalde eve giderdim. Hiçbir şikayetim yok" dedi. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Vefik Yazıcıoğlu, "Aslında yurt dışına gittiği zaman krizin başlangıç erken evreleri önce gözleniyor. Orada bir takım sıkıntılar geçiriyor ama bunu önemsemiyor. Şikayetleri arttıktan sonra hastaneye gitmek zorunda kalıyor. Buna rağmen hasta Türkiye'ye gitmek için ısrar ediyor ve aslında normal şartlarda böyle bir durumda hastayı hiçbir merkez bırakmaz. Hastanede bir tedavi ret formu imzalatarak ve risklerini de anlatarak hastayı bırakıyorlar. Ana damarın başından yüzde 98 tıkalı olduğunu fark ettik ve oraya bir stent uygulamasıyla krizi tamamen sonlandırdık. Ama bu hastadaki özellik şu, krizin başlamasıyla finale giden süreç oldukça uzun ve maceralı ve enteresan. Şu anda hiçbir riski kalmadı" dedi.
İstanbul'dan Valencia'ya iş toplantısı için giden Erhan Say, yaşadığı rahatsızlık sonucu orada hastaneye kaldırıldı. Burada kalp krizi geçirdiğini öğrenen Say, yurt dışındaki tedaviyi reddedip İstanbul'da özel bir hastanede gerçekleştirilen başarılı operasyonla sağlığına kavuştu. Valencia'da bir mağazada rahatsızlandıktan sonra hastaneye kaldırılan 55 yaşındaki Erhan Say, başka bir hastaneye sevk edildi. Bu süreçte kalp krizi geçirdiğini öğrenen Say, doktorların riskli bir ameliyat olduğunu belirtmesi üzerine son gittiği hastanedeki tedaviyi reddederek Türkiye'ye dönmek istediğini belirtti. Yaşadığı sağlık sorununa rağmen 6 gün geçiren hasta, Türkiye'deki doktorunun uyarısı ile İstanbul Havalimanı'na iner inmez hastaneye gitti. Damarının yüzde 98 oranında tıkalı olduğu belirlenen Erhan Say, yapılan operasyonun ardından sağlığına kavuştu.
'SİZİ BÖYLE BİR ŞEKİLDE GÖNDEREMEYİZ, DEDİLER'
Erhan Say, "İnanın en ufak bir belirtisi yoktu. Yolculuğa çıkmadan bir gün önce spor salonunda rutin egzersizimi yaptım. Haftada 4-5 gün zaten egzersiz yapan bir insanım. Erken saatlerde Valencia uçuşunu yakalamak için İstanbul Havalimanı'na gittim. Havalimanında kapıya yürürken göğsümde bir ağrı hissettim. Açıkçası kendi kendime de bu kadar yorulmuyor olmam lazım benim diye içimden geçirdim. Ondan sonra kapıya gittiğimizde sandalyede oturdum biraz, geçti. Uçağımıza bindik, yolculuğumuzu yaptık. Oraya eşimle birlikte bir iş toplantısı için gidiyorduk. Mağazada alışveriş yaparken gerçekten kötü hissettim. Beni iki büklüm yapan, nefes almamı zorlaştıran, adım atmamı zorlaştıran bir ağrı ile mağazada gördüğüm bir koltuğun üzerine oturdum. Oradaki görevli arkadaşlar, 'İyi misiniz' diye sordu, iyi değilim dedim. Bu normal bir şey değil başka bir şey. Ambulansla beni klinik gibi bir yere götürdüler" dedi.
Doktorların kendisi ile ilgilendiğini ancak başka hastanelere sevk edildiğini belirten Say, "Ertesi gün başka bir doktor arkadaş 'Sizi başka bir hastaneye göndereceğiz orada size anjiyo yapılacak' dedi. Ben de ülkeme dönmek istiyorum, dedim. 'Çok riskli, sizi böyle bir şekilde gönderemeyiz, durumunuz kritik. Seyahat önermiyoruz, bu işlemin burada yapılması gerekiyor' dediler. Hekim arkadaşlarının yetkinlikleri mutlaka vardır ama dedim ki ben doktoruma gitmek istiyorum. Ondan sonra uçağa bindik, İstanbul'a geldik. Bu arada sürekli hocayla telefonda görüştük. Eve gitmeden hastaneye gelmemizi söyledi. İstanbul'da Havalimanı'na indik. Otoparktan arabaya bindim, direkt hastaneye geldim" şeklinde konuştu.
'DAMARIN YÜZDE 98'İNİN TIKALI OLDUĞUNU HOCAMIZ TESPİT ETTİ'
Say, "Hocam sağ olsun vakit kaybetmeden direkt anjiyoya aldı. Damarın yüzde 98'inin tıkalı olduğunu hocamız tespit etti. Sonrasında stent uygulaması yapıldı. Bu sabah bana eve git deseydi koşarak herhalde eve giderdim. Bir sorun yok, yarın sabah evimize gideceğiz. Hiçbir şikayetim yok, hastane odasından çıkıp bir temiz hava alayım bir çıkayım dışarı diye iniyorum, aşağı biraz temiz hava alıyorum. En ufak bir şikayetim yok. Hiçbir şey yok. Beslenmemize dikkat edeceğiz, tütün ürünleri zararlıdır, tütün ürünlerinden uzak duracağız. Hocamızın belirttiği oranda egzersizlerimizi yapacağız. Yaşım 55 olmasına rağmen düzenli beslenen, egzersiz yapan bir insanım. Uzun zaman sporculuk hayatım var ama işte ne olacağı belli olmuyor. Vatandaşlarımıza da buradan tavsiyem kontrollerini aksatmasınlar çünkü bir anda böyle yüzde 98 tabii ki bir anda olmadı ama bunu kontroller neticesinde önceden öğrenip, önceden tedbir almak mümkün" ifadelerini kullandı.
'FİNALE GİDEN SÜREÇ OLDUKÇA UZUN VE MACERALI'
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Vefik Yazıcıoğlu, "Bir kalp krizi hikayesi ama benim şimdiye kadar deneyimlerimle görmüş olduğum en enteresan vakalardan birisi. Enteresanlığı şu; 6 günlük bir kalp krizi hikayesi ile beraber yurt dışından gelen, krize rağmen gelen ve müdahale ettiğimiz bir hasta. Aslında yurt dışına gittiği zaman krizin başlangıç erken evreleri önce gözleniyor. Orada bir takım sıkıntılar geçiriyor ama bunu önemsemiyor. Şikayetleri arttıktan sonra hastaneye gitmek zorunda kalıyor. Hastanede 'Kalp krizi geçiriyorsun' diye yatırıyorlar ve o dönemde hastanın kalp değerlerinin yüksek olduğu görülüyor. Troponin değeri diye bir değer var kalp krizi değeri ve EKG değişiklikleri. Buna rağmen hasta Türkiye'ye gitmek için ısrar ediyor ve aslında normal şartlarda böyle bir durumda hastayı hiçbir merkez bırakmaz. Hastanede bir tedavi ret formu imzalatarak ve risklerini de anlatarak hastayı bırakıyorlar. Hasta, uçakla İstanbul'a dönüyor ve onun da hikayesi kendine mahsus. Önce otelde kalıyor, otelde kaldıktan sonra ertesi gün uçağa biniyor. İstanbul'a geldikten sonra bana ulaştığında, ben kendisini görmüş oldum ve hemen anjiyo laboratuvarına alıp olayı tespit ettik. Ana damarın başından yüzde 98 tıkalı olduğunu fark ettik ve oraya bir stent uygulamasıyla krizi tamamen sonlandırdık. Ama bu hastadaki özellik şu, krizin başlamasıyla finale giden süreç oldukça uzun ve maceralı ve enteresan. Şu anda hiçbir riski kalmadı. Damardaki tıkanıklık tamamen yüzde sıfıra indirildi ve kendisine bundan sonraki yaşamında nasıl davranması gerektiğini, nelere dikkat etmesi gerektiğini çok iyi bir şekilde anlattık" diye konuştu.
'KALP KRİZİ EN SIK GÖRÜLEN KALP HASTALIKLARININ BAŞINDA GELİYOR'
Hastanın bundan sonra daha tedbirli bir şekilde yaşaması gerektiğini belirten Yazıcıoğlu, "Bundan sonra risk faktörlerini düşürmesi lazım. En önemli risk faktörlerinden birisi sigara içiyor olması. Kolesterol değerlerini düşük tutması gerekiyor. Tansiyon ve şeker değerlerini normal sınırlarda tutması gerekiyor. İlaçlarını düzenli alması gerekiyor, doğru dengeli bir şekilde beslenmesi gerekiyor ve bir süre sonra da şu anda kriz geçirdiği için bir aylık bir istirahat dönemi öneriyoruz. Bir aydan sonra da egzersize başlaması gerekiyor. Hareketli bir yaşam da önemli. Bu aslında toplumda en sık görülen kalp hastalıklarının başında geliyor, yani bir kalp krizinin tam karşılığı. Dolayısıyla kalp krizini oluşturan en önemli 5 tane önemli neden var. Hareketsizlik, şeker dengesinin bozulması, şeker insülin direncinin bozulması, şeker hastalığının olması, tansiyonun yüksek olması, kolesterolün yüksek olması ve genetik faktörler. Bu risk faktörlerini taşıyan kişilerde mutlaka rutin bir şekilde kontrollerini düzenli olarak yaptırmalarını öneriyorum" dedi.
Görüntü Dökümü:
---------
-Hasta Erhan Say röp
-Doktor Mehmet Vefik Yazıcıoğlu röp
-Hastaneden genel ve detay görüntüler
===========================
7 - SULTANGAZİ'DE DÜKKANDAKİ SADAKA KUTUSUNU ÇALAN ŞÜPHELİ KAMERADA
Baran AKKAYA- Emin YEŞİL / İSTANBUL, (DHA)- SULTANGAZİ'de bir kişi, girdiği baklavacıda iş yeri sahibinin müşteriler ile ilgilenmesini fırsat bilerek, tezgah üzerindeki sadaka kutusunu çaldı. Şüphelinin sadaka kutusunu çalıp kaçtığı anlar iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı.
Olay, 29 Mart Cuma günü saat 21.00 sıralarında Malkoçoğlu Mahallesi'nde bulunan bir baklavacı da yaşandı. Dükkan sahibi müşteriler ile ilgilendiği sırada iş yerine kapüşonlu bir kişi girdi. Şüpheli, iş yeri sahibinin müşteriler ile ilgilenmesini fırsat bilerek tezgah üzerinde bulunan sadaka kutusunu montunun içine gizleyerek hızla iş yerinden uzaklaştı. Şüphelinin sadaka kutusunu çaldığı anlar güvenlik kamerasına yansıdı.
Görüntü Dökümü
---------------
Güvenlik kamerası
İş yeri sahibinin müşteriler ile ilgilenmesi
Şüphelinin içeri girmesi
Şüphelinin sadaka kutusunu alması
Şüphelinin dükkandan çıkması
===========================
8 - ATAŞEHİR'DE BOŞANMA AŞAMASINDAKİ EŞİNİ SİLAHLA TEHDİT ETTİ
Leyla YILDIZ / İSTANBUL, (DHA)- ATAŞEHİR'de M.C. isimli kişi, boşanma aşamasındaki eski eşinin kapısına dayanarak havaya ateş açarak silahla tehditte bulundu. Mahallede paniğe neden olunan o anlar cep telefonu kamerasıyla görüntülendi.
Olay, geçtiğimiz günlerde akşam saatlerinde Esatpaşa Mahallesi Aşıkveysel Caddesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, M.C., aralarında sorun olan eski eşinin evinin önüne gitti. İkili arasındaki konuşma bir süre sonra tartışmaya dönüştü. Tartışmanın büyümesiyle M.C., yanında getirdiği tabancayla eşinin yanına gelmesi için havaya bir el ateş açtı. Eşi yanına gelmeyince M.C. tabancayı kafasına doğrultarak intihar etmeye kalkıştı. Durum üzerine kadın, M.C.'nin yanına geldi, bir süre tartıştıktan sonra ikili araca binerek olay yerinden uzaklaştı. Silah seslerini duyan çevredeki vatandaşlar durumu polis ekiplerine bildirdi. İhbar üzerine adrese gelen polis ekipleri şüpheliyi yakalamak için çalışma başlattı. Yapılan çalışmalar sonucu Ataşehir Asayiş Büro Ekipleri tarafından yakalanan M.C, tutuklandı.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
(Cep Telefonu Görüntüsü)
-M.C.'nin olay yerinde eşi ile tartışması
-Olay yerinden ayrılma
===========================
9 - PİLOT: 'KUŞLARA ÇARPMIŞ OLABİLİRİM'
İbrahim YILDIZ / İSTANBUL, (DHA)- Sabiha Gökçen Havalimanı'na iniş için alçalan bir uçak kuşa çarptı. Pilotun, 'Küçük kuşlara çarmış olabilirim' sözleri kayıtlara yansıdı.
Sabiha Gökçen Havalimanı'nda bugün öğle saatlerinde görülen kuşlar uçuş trafiğinde kısa süreli aksamalara neden oldu. Sabiha Gökçen Havalimanı'na iniş için alçalan bir uçağın pilotu kuşa çarptı. Uçağın pilotu, Sabiha Gökçen Havalimanı Hava Trafik Kontrolörü ile irtibata geçerek iniş sırasında kuşa çarpmış olabileceğini ve kontrol yapılmasını istedi. Uçak saat 11.20'de sorunsuz şekilde havalimanına iniş yaparken pist, kuş kontrolü için kısa süreliğine uçuşlara kapatıldı. Bu sürede bazı uçaklar havada tur atmak zorunda kaldı. Yapılan kontrollerin ardından pist yeniden uçuş trafiğine açıldı. O anlar telsiz konuşmalarında kayıt altına alındı.
Görüntü Dökümü:
--------------------
-Kule pilot konuşmaları
===========================
10 - AVCILAR'DA İKİ OTELE SİLAHLI SALDIRI
İhsan DÖRTKARDEŞ/İSTANBUL, (DHA)- AVCILAR'da sabaha karşı iki otele tabanca ile ateş açıldı. Saldırganlar, otomobil ile kaçtı.
Olay bugün Cihangir Mahallesi'nde meydana geldi. Aynı sokak üzerinde karşılıklı olan iki otele, kimliği belirsiz bir kişi tarafından tabanca ile ateş açıldı. Sokağa yürüyerek gelen saldırgan, koşarak kaçtıktan sonra, başka bir sokakta kendisini bekleyen otomobile binerek uzaklaştı. İhbar üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ekiplerin kontrollerinde, olayda yaralanan kimsenin olmadığı belirlendi. Bölgede olay yeri inceleme çalışması yapan Avcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, saldırganı yakalamak için çalışma başlattı. (DHA)
Görüntü Dökümü:
-------------
(Güvenlik kamerası)
- Saldırgan yaya olarak gelirken durup ateş ederken
- Otel çalışanının kaçması
(Aktüel)
- İsabet alan cam kapı ve duvardaki mermi izleri
- Diğer otelde camı delip duvara isabet eden merminin izleri