DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 2

1- TCG ANADOLU İLE BİRLİKTE 15 SAVAŞ GEMİSİ İSTANBUL BOĞAZI'NDAN GEÇTİ (GENİŞ HABER)

Kübra SONKAYA- Ömer HASAR/ İSTANBUL,(DHA)- Preveze Deniz Zaferi'nin 486'ncı Yıldönümü ve 27 Eylül Türk Deniz Kuvvetleri Günü kutlamaları kapsamında TCG Anadolu ile birlikte 15 Türk Savaş gemisi İstanbul Boğazı'nda resmigeçit töreni düzenledi.

Türkiye'nin ilk Silahlı İnsansız Hava Aracı ( SİHA) gemisi TCG Anadolu başta olmak üzere Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)'nin envanterinde bulunan 15 savaş gemisi, Preveze Deniz Zaferi 686'ıncı Yıldönümü ve 27 Eylül Türk Deniz Kuvvetleri Günü kutlamaları kapsamında, Harp Filosu Komutanı taktik komutasında İstanbul Boğazı'ndan geçiş yaptı. TCG Anadolu'da hazır bulunan Deniz Kuvvetleri personelleri tarafından Barbaros Hayrettin Paşa Türbesi ve vatandaşlar 'Çimariva' ile selamlandı.

MSB'DEN KUTLAMA MESAJI

Milli Savunma Bakanlığı ise sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, 'Preveze Deniz Zaferi'nin 486'ncı yıl dönümü ve Deniz Kuvvetleri Günü kutlu olsun. Zaferin yıl dönümünde Kaptanıderya Barbaros Hayrettin Paşa'yı, şanlı ecdadımızı, tüm şehit ve gazilerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz' ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü:

-----------

Savaş gemileri boğaz geçişi görüntüleri

Genel ve detay görüntüler

TCG Anadolu'dan genel ve detaylar

Askeri personellerin selam vermesi

==========================

2- ESKİ MİLLİ FUTBOLCU SERHAT AKIN'A SALDIRI KAMERADA

İSTANBUL (DHA) Eski Milli Futbolcu Serhat Akın'ın, Kavacık Mahallesi Şehit Teğmen Ali Yılmaz Sokak'ta silalı saldırıya uğradı. Saldırının güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı.

Görüntülerde Serhat Akın'ın, yanındaki kişiyle birlikte binadan çıkış yaptığı sırada hızla koşarak gelen 1 kişi tarafından silahla vurulduğu, ateş eden kişinin daha sonra motosikletle olay yerinden kaçtığı görülüyor. Silahlı saldırıda ayağından yaralanan Serhat Akın'ın, Ataşehir'deki özel hastanede tedavisi sürüyor.

Görüntü Dökümü:

-----------------

Saldırının güvenlik kamerası görüntüsü

===========================

3- CHP MİLLETVEKİLİ SARIGÜL, SİLAHLI SALDIRIYA UĞRAYAN AKIN'I ZİYARET ETTİ

Cengiz ÇOBAN/ İSTANBUL, (DHA)- BEYKOZ silahlı saldırıya uğrayan eski futbolcu ve yorumcu Serhat Akın'ı tedavi gördüğü hastanede ziyaret eden Mustafa Sarıgül, "Hiçbir düşünce asla ve asla kaba kuvvetle susturulmamalı. Türkiye'nin ve dünyanın her tarafından silahlar gitmeli, barış gelmeli. Neden silah, niçin silah. Her şey söylenebilir, her şey konuşulabilir. Silaha ne gerek var" dedi.

Fenerbahçe'nin ve A Milli Takım'ın eski futbolcusu yorumcu Serhat Akın, Beykoz'da katıldığı program çıkışı silahlı saldırısına uğradı. Caddede motosikletle bekleyen iki şüpheliden biri motosikletten inerek Serhat Akın'a ateş etti. Saldırganlar olay yerinden kaçarken Akın ayağından yaralandı. Sağlık ekipleri tarafından olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırılan Akın'ın sağlık durumunun iyi olduğu öğrenilirken, polis saldırıyı gerçekleştiren kişi ya da kişilerin yakalanması için çalışma başlattı.

'HİÇBİR DÜŞÜNCE ASLA KABA KUVVETLE SUSTURULMAMALI'

Serhat Akın'ı tedavi gördüğü hastanede ziyaret eden CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, "Sevgili Serhat, Fenerbahçe'nin ve milli takımımızın çok değerli bir oyuncusuydu. Şu anda da objektif bir spor yorumcusu olarak mesleğine devam etmekte. Böyle bir olaydan sonra son derece üzüldüm. Hiçbir düşünce asla ve asla kaba kuvvetle susturulmamalı. Türkiye'nin ve dünyanın her tarafından silahlar gitmeli, barış gelmeli. Neden silah, niçin silah. Her şey söylenebilir, her şey konuşulabilir. Silaha ne gerek var. Emniyetimiz hızlı bir çalışma yapıyor. En kısa zamanda bulunur ve en ağır cezayı alır. Biraz sonra sevgili kardeşimiz ameliyata alınacak ve gerekli ortopedik çalımalar yapılacak. Bir an önce sağlığına kavuşur. Tekrar yorumlarını saygıyla, sevgiyle dinleriz" ifadelerini kullandı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

----

-CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül açıklamaları

-Genel ve detay görüntüler

============================

4- BAKIMEVİNDE ŞİDDET GÖRDÜĞÜ ÖNE SÜRÜLEN ÇOCUĞUN ANNESİ: BAKIMEVİ DEĞİL KORKU EVİ

Kübra SONKAYA- Emir BENLİOĞLU/ İSTANBUL, (DHA)- Büyükçekmece'de özel bir bakımevinde iddiaya göre, 7 yaşındaki otizmli Bahar B.'ye yönelik şiddet görüntüleri sosyal medyada yayıldı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın da inceleme başlattığı kurumdan şikayetçi olan anne Nurcan Bayram, "Bakımevi diyorlar ya resmen korku evi. Sadece Bahar değil, Bahar gibilerin de kurtulmasını istiyorum" dedi.

Büyükçekmece Güzelce Mahallesi'ndeki özel bir bakım merkezinde yatan 7 yaşındaki Bahar B.'ye, bakım merkezi çalışanlarının şiddet uyguladığı anlar sosyal medyada yayıldıktan sonra gündem oldu. 15 Eylül Pazar günü meydana gelen olayda iddiaya göre, bakım personeli B.Y. ve sağlık personeli G.B.T., Bahar B. kendisine zarar vermesin diye ellerini ve ayaklarını bağladı. Bakımevi çalışanlarından F.B. ise bu anları cep telefonuyla görüntüleyip sosyal medyadan paylaştı. Olayın sosyal medyada yayılması üzerine Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından kurum hakkında inceleme başlatıldı. Daha önce kuruma ve kurum dışındaki mercilere defalarca şikayette bulunduklarını belirten Bahar B.'nin ailesi de, bakımevinden şikayetçi olarak hukuki süreç başlattı.

'BAKACAK DURUMUM OLMADIĞI İÇİN BAHAR'I VERMİŞTİM'

Kızının yaklaşık bir senedir bakım merkezinde kaldığını belirten Bahar B.'nin annesi Nurcan Bayram, "Görüntüleri sabaha karşı gördüm, öğrendim. Görür görmez gerçekten şok oldum, beklemiyordum. Allah'ından bulsunlar başka bir şey demiyorum gerçekten. Bakımevi diyorlar ya resmen korku evi, altını çiziyorum korku evi. Sadece Bahar değil, Bahar gibilerin de kurtulmasını istiyorum bir an önce. Onların sesi olmak istiyorum. Daha çok şey anlatmak istiyorum ama anlatamıyorum. Bahar'a bakacak durumum olmadığı için kendime ait bir evim, bir düzenim olmadığı için Bahar'ı vermiştim. Kendime ait bir evim düzenim olsa Bahar'ı yanıma alırdım. Kızım yüzde 62 engelli, otizmli, epilepsisi de var, işitme engelli" dedi.

'BİZ BAHAR'IN BİR ŞEYLER YAŞADIĞININ FARKINDAYDIK'

Bakım sürecinde Bahar B. ile yakından ilgilenen kuzeni Dilan Bayram ise, kurum hakkında daha önce şikayette bulunduklarını söyleyerek, "Bahar 30 Ağustos 2023 tarihi itibari ile orada kalıyordu iki gün öncesine kadar. Bir tedaviye başlanmadı sadece bakımı üstlenildi. Öncesinde kendisi zaten özel tedaviler alıyordu, biz bunun için gerekli yerlere dilekçeleri verdik ama daha o aşamaya gelmedik. Biz Bahar'ın zaten bir şeyler yaşadığının farkındaydık. Çünkü ayda 2 ya da 3 kere görme şansımız oluyordu, her gittiğimizde farklı reaksiyonlarla karşı karşıyaydık. Bunların fotoğrafları tarihli, saatli olarak elimizde de mevcut. Şüpheleniyorduk, kuruma bunu bildiriyorduk. Kurum tabi ki kolaya kaçıyordu. İlk bir ay boyunca, Bahar'ı verdiğimiz sürede, Bahar'ı görmemiz istenilmedi. Bu, çocuğun adapte sorunu yaşamaması içindi. Biz de bunu doğal karşıladık. Çünkü sonuçta Bahar için her şey yapılıyordu. Bir aydan sonra birer hafta aralığı ile gelip görmek istediğimizde; Bahar alışır, alışma sürecine adapte olamaz dendi. Bu yüzden biz de 10 gün 15 gün arayla Bahar'ı görmeye başladık. Dediğim gibi, bu gördüğümüz şeyler sonucu belirli yerlerde şikayetlerimiz de var, CİMER'de de var. Biz bir şeylerden şüpheleniyorduk, bunu önce kurumla paylaştık sürekli. Kuruma dile getirdiğimizde bir sonuç alamadık, sonuç alamadığımız için de biz de kendimize göre belirli mercilere başvuru yapmaya başladık" diye konuştu.

'YETKİLİLER, ORADAKİ ÇALIŞANLARI SUÇLADI'

Olayın sosyal medyada yayılmasının ardından açıklama yapan Özel bakım merkezinin avukatı Beytullah Duymaz "Bazı yayın kuruluşlarınca yayını yapılan 19 saniyelik bir videoda; bakım personeli B.Y. ve sağlık personeli G. B.T. tarafından kriz atağında kendisine zarar vermemesi için sabitleme yapılırken engelli birey Bahar B.'ye çalışanların sert müdahalede bulunduğu izlenimi oluşturulmaya çalışılmıştır" ifadelerini kullanmıştı.

Dilan Bayram ise kurum ile avukatın ifadelerinin çeliştiğini belirterek, "İki gün öncesinde ben de sosyal medyada gördüm. Görür görmez şoka uğradım; aslında düşündüklerimizde haklıymışız. Demek ki bu çocuk, bu tarz muameleye maruz kalıyormuş. Görür görmez hemen kuruma gittik, çocuğu yanımıza aldık. Şu an şikayetler yapıldı hem kurum hem personel adına. Biz kuruma gidip Bahar'ı almaya çalıştığımızda, oradaki yetkililer oradaki çalışanları suçladı. Böyle bir şey kesinlikle kabul edilemez, yapılan eylem ve davranışlar yanlış dendi bize. Daha bir gün, 24 saat geçmeden açıklamayı biz de okuduk. Bize söylediği ile tam tersi, kendileri birbiriyle çelişiyordu. Bu açıklamayı ben kabul etmiyorum. O zaman bize söylenilen şeyde kesinlikle bir samimiyet aramamak gerekiyor. Ve birçok görüntü de varmış bu ileride savcının kararıyla da eminim sunulacaktır. Bu konu böyle kapanmayacak, kesinlikle biz sonuna kadar gideceğiz. Sadece Bahar için değil halamın dediği gibi diğer 95 Bahar için de ve vefat eden Hüseyin Timuçin için de bu davamız sürecek. Elimizden ne geliyorsa, korkmuyoruz" dedi.

BAKIMEVİ GEÇEN SENE DE ENGELLİ HÜSEYİN TİMUÇİN'İN ÖLÜMÜYLE GÜNDEME GELDİ

Öte yandan geçtiğimiz yıl Ocak ayında aynı bakım merkezinde destek alan 17 yaşındaki Hüseyin Timuçin'in, sosyal medyada yapılan bazı paylaşımlarda açlıktan öldüğü iddia edilmişti. Özel bakım merkezi avukatı Beytullah Duymaz bu konuyla ilgili de "Engelli birey Hüseyin Timuçin'in bundan 1 yıl 9 ay önce, 25.01.2023 tarihinde vefat etmiştir. Kurumumuzda toplam 25 gün kalmıştır. Bu süreçte aileye bilgi verilerek tedavisi için defaatle hastaneye götürülmüştür. Engelli birey kuruma geldiğinde belirtilen yaralarının olduğu, ailenin ikrar ve imzasıyla kuruma kabul belgesinde mevcuttur. Kişinin vefatıyla ilgili Adli Tıp raporunda iddiaların aksine açık bir şekilde vefat sebebini yazmaktadır. Karşı tarafın avukatının kamuoyunu yanıltıcı beyanlarının aksine hiçbir yerde açlık nedeniyle vefat ettiğine dair belge ve ibare yoktur" ifadelerini kullanmıştı.

'BANA SON BİR HAFTALIK SÜREÇTE ÇOK FAZLA AİLE ULAŞTI'

Engelli Hüseyin Timuçin'in ölümüne ilişkin dosyada da yer alan Avukat Rengin Geçen, "Dosyamız basına yansıdıktan sonra bana ulaşan bazı aileler oldu. Bahar da onlardan bir tanesi. Biz Bahar hakkında bir darp raporu aldık. Ardından karakola şikayetçi de olduk. Evrakların toplanmasını ve şikayetimizin devam etmesini bekliyoruz. Bana son bir haftalık süreçte çok fazla aile ulaştı. Bazıları gece yarısı gidip çocuklarını almak istemişler. Nitekim Bahar da alınan bazı çocuklardan birisi. Ailelerin her biri de zaten çocuklarının vücutlarında darp izleri olduğunu söylüyorlar. Ben bu ailelerin tamamıyla görüştüm, hepsi de zaten çocuklar için darp raporu almışlar. Bundan sonraki süreçte de şikayetçi olacaklar' dedi.

'SADECE HÜSEYİN İÇİN DEĞİL, BAHAR VE DİĞER ÇOCUKLAR İÇİN MÜCADELEYİ DEVAM ETTİRECEĞİM'

Avukat Geçen, kurum çalışanlarının internet sitesinde sahte yorumlar yaptığını öne sürerek, "Öncelikle bu kurumda çalışan tüm personellerin ayrıca ifadelerinin alınması gerekiyor. Ardından hangi personel özellikle çocuklara şiddet uygulamışsa, onun hakkında bir soruşturma ve devamında kovuşturma yürütülmesi gerekiyor. Ayrıca kurum sahibinin de bu bahsi geçen şiddetten haberi var mı yok mu bunların hepsinin araştırılması gerekiyor. Biz sürecin takipçisiyiz. Ben sadece artık müvekkilim Hüseyin için değil, Bahar için, diğer çocuklar için de mücadeleyi devam ettireceğim. Aslında ölen çocuğumuzdan sonra bu olay bu kadar gün yüzüne çıktı. Biz o zaman da şikayetçi olmuştuk fakat savcılıktan kovuşturmaya yer olmadığına dair karar gelmişti. Bunun sebebi de delil yetersizliğiydi. Artık daha fazla delilimiz var. Kovuşturmanın açılmasını temenni ediyoruz bir an önce. Bazı internet sitelerine baktığımızda zaten bizim dosyamız Hüseyin'den önce de birçok şikayet var kurumla ilgili. Bunun yanı sıra kuruma iyi yapılan yorumlar da var yine internet sitelerinde. Fakat biz bunları araştırdığımızda aslında kurumda çalışan insanların bot hesapmış gibi iyi yorumlar yaptığını görüyoruz. Hepsinin isimleri ve soy isimleri mevcut. Dolayısıyla bizim davamızdan önce de zaten devamı gelen bir şikayet süreci oluşmuş. Fakat haberden sonra birçok aile bana ulaştı, her biri gitti çocuklarını aldı ve şikayetçi oldular' şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü:

------------------

Anne ve Bahar'dan görüntüler

Anne Nurcan Bayram ile röportaj

Kuzen Dilan Bayram ile röportaj

Avukat Rengin Geçen ile röportaj

=============================

5- 15 YAŞINDAKİ ÇOCUĞU ÖLDÜREN ŞÜPHELİLER TUTUKLANDI

Ali AKSOYER/İSTANBUL, (DHA)- GAZİOSMANPAŞA'da çocuk parkında 15 yaşındaki Suriyeli Abdüllatif Davvara'nın tabancayla vurularak öldürülmesi olayıyla ilgili gözaltına alınan 5 şüpheli tutuklandı. Şüphelilerin daha önceden kavga ettikleri bir gruptan intikam almak için cinayeti işlediklerini söyledikleri öğrenildi.

Gaziosmanpaşa, Yeni Mahalle'de 21 Eylül Cumartesi günü meydana gelen olayda çocuk parkında arkadaşıyla oturan Suriyeli Abdüllatif Davvara, o sırada parka gelen motosiklet kasklı iki şüphelinin silahlı saldırısına uğramıştı. Ağır yaralanan çocuk, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybederken, şüpheliler olay yerinden kaçmıştı. Polis tarafından başlatılan çalışmada aralarında olayı gerçekleştiren K.C.Ö. (18) ve F.C.U. (18)'nün de bulunduğu 5 şüpheli gözaltına alınmıştı. Şüphelilerle birlikte olayda kullanıldığı değerlendirilen iki ruhsatsız tabanca ile bir motosiklet de ele geçirildi. Asayiş Şube Müdürlüğünde işlemleri tamamlanan şüphelilerin suçlarını itiraf ettikleri, aynı bölgede bir grupla kavga ettiklerini olayı bu kavganın intikamını almak için gerçekleştirdiklerini söyledikleri öğrenildi.

ŞÜPHELİLER TUTUKLANDI

Adliyeye sevk edilen şüpheliler K.C.Ö., F.C.U, ile yardım ve yataklık suçundan gözaltına alınan Ö.C.U(20), R.K. (23), M.T. (18) 'Kasten Öldürme' suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Görüntü dökümü:

--------------

-Şüphelilerin adliyeye sevki

-Olayın yaşandığı parktan detay görüntüler

==============================

6- İSTANBUL TAKSİCİLER ODASI BAŞKANI EYÜP AKSU'DAN 'TAKSİ BULAMADIĞI İÇİN MİNİBÜSE BİNDİ' İDDİALARINA AÇIKLAMA

Kübra SONKAYA- Emir Efe BENLİOĞLU/ İSTANBUL, (DHA)- İstanbul Taksiciler Odası Başkanı Eyüp Aksu, sosyal medyada gündem olan 'Taksi bulamadığı için minibüse bindi' iddialarına yanıt verdi. Aksu, "İstediğiniz zaman taksi bulabilirsiniz. İstanbul'da sabah ve akşam saatlerinde yüzde 90 oranında trafik oluşuyor. Metro tramvay ve minibüs gibi ulaşım araçlarını kullanıyorum. Bu olayın bunla hiçbir alakası yok" dedi.

Ulaşım koordinasyon merkezi (UKOME) toplantısı Zeytinburnu'nda bulunan İBB Çırpıcı Sosyal Tesisleri'nde yapıldı. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Taksiciler Odası Başkanı Eyüp Aksu, sosyal medyada paylaşılan 'Taksi bulamadığı için minibüse bindi' şeklindeki fotoğraflı paylaşımlarla ilgili soruya, "Türkiye Şoförler Otomobilciler Federasyonu'nun İstanbul'da UKOME temsilciliğini yapıyorum. Kamyon, kamyonet, minibüs, otobüs, servis, taksi dolmuş, taksi gibi bütün ulaşım camiasının ben temsilcisiyim. Bu ulaşım camiasını temsil ettiğim için bütün ulaşım camiasıyla görüşüyoruz, istişare ediyoruz, rapor hazırlıyoruz. Bütün ulaşım araçlarını kullanıyorum. Ayrıca İstanbul'da bildiğiniz üzere sabah ve akşam saatlerinde yüzde 90 oranında trafik oluşuyor. Metro tramvay gibi minibüs gibi ulaşım araçlarını kullanıyorum. Bundan dolayı da dün minibüsle seyahat ettim, bazen toplu taşıma araçlarını kullanarak işe gidip geliyorum. İstediğiniz zaman taksi bulabilirsiniz. İstediğiniz an taksi kullanabilirsiniz ben de istediğim an taksiyi kullanıyorum. Bu olayın bunla hiçbir alakası yok, tercihen kullanıyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

UKOME'den genel ve detay görüntüler

Eyüp Aksu ile röportaj

===============================

7- AVCILAR'DAKİ LUNAPARK YIKIMINA YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI

İhsan DÖRTKARDEŞ/İSTANBUL, (DHA)- AVCILAR sahilindeki lunaparkın kaçak bölümleri yıkılıyor. Yıkım sırasında İBB ekipleri ile lunapark çalışanları arasında arbede yaşandı.

Avcılar, Denizköşkler Mahallesi sahilindeki lunaparkın kaçak bölümlerinin yıkımı için İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) dava açtı. Yıkım kararının ardından sabah saatlerinde lunaparka giden İBB ekipleri yıkıma başladı. Polis ve zabıta ekipler de çevrede önlem aldı. Yıkım sırasında işletme avukatı ve iş yeri sahibi ellerinde yürütmeni durdurma kararı bulunduğunu belirterek yıkıma müdahale etmek istedi. Ekipler ile işletme sahipleri arasında arbede yaşandı. İBB yetkilileri ise mahkeme kararının teyit edilebilmesi için çalışmayı durdurdu.

Görüntü Dökümü:

---

-Zabıta ve diğer ekipler

-İncelemeler

-Lunapark görüntüleri

-Kepçe ve yıkıma başlanması

-Yıkımı engelleme çabası

-Gerginlik görüntüleri

-Genel ve detay görüntüleri

=============================

8-- FATİH'TE KALDIRIMDA ARKADAŞIYLA SOHBET EDERKEN ÜZERİNE CAM ÇERÇEVE DÜŞTÜ

Baran AKKAYA- Emin YEŞİL / İSTANBUL, (DHA)- FATİH'te kaldırım üzerinde arkadaşları ile konuşan bir kişinin üzerine cam çerçeve düştü. O anlar güvenlik kamerasına yansıdı.

Olay, 24 Eylül Salı günü saat 17.30 sıralarında Eminönü'nde bulunan bir dükkanın önünde yaşandı. Dükkanın önündeki kaldırımda duran 3 kişi sohbet ediyordu. Kaldırımın sokağa bakan tarafında duran ve arkadaşlarıyla sohbet eden adamın üzerine bir anda cam çerçeve düştü. Başına çerçeve düşen adam kaçmaya çalıştı. Çerçevenin camı ise paramparça oldu. Çerçevenin düştüğü sırada yakından geçen bir adamda kıl payı kurtuldu. Kafasına cam çerçeve düşen kişi ise şans eseri olayı ufak sıyrıklarla atlattı. Cam çerçevenin düştüğü anlar güvenlik kamerasına yansıdı.

Görüntü Dökümü

----------------

(Güvenlik kamerası görüntüsü)

-Çerçevenin düşmesi

-Adamın kaçaya çalışması

-Camın kırılması

-Çevredekilerden görüntü

=============================

9- ZEYTİNBURNU'NDA 150 MİLYONLUK KAÇAK TELEFON AKSESUARI EMNİYETTE SERGİLENDİ

Ahmet YEŞİLMEN- Uğur ŞAHİN- Utku Can SÖNMEZ / İSTANBUL, (DHA)- ZEYTİNBURNU'nda bir depoya baskın yapan polis ekipleri kaçak yollarla getirildiği tespit edilen 150 milyon liralık telefon aksesuarı ele geçirdi. Operasyon kapsamında bir şüpheli yakalandı. Ele geçirilen kaçak telefon aksesuarları emniyette sergilendi.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Zeytinburnu'nda bulunan bir depoya kaçak yollarla getirilen telefon aksesuarlarının piyasaya sürüleceğini tespit etti. Bunun üzerine ekipler, 19 Eylül Perşembe günü depoya operasyon düzenledi. Operasyonda dünyaca ünlü markalara ait piyasa değeri yaklaşık 150 Milyon lira olan, batarya, şarj aleti, şarj başlığı, kulaklık, ekran camı olmak üzere toplamda 104 bin 750 cep telefonu parçası ele geçirdi. Konuyla ilgili bir şüpheli gözaltına alındı.

Ele geçirilen kaçak telefon aksesuarları ise emniyette sergilendi.

Görüntü Dökümü:

----------------

-Operasyondan görüntüler

-Sergilenen ürünler

-Aksesuarlardan detaylar

-Genel ve detaylar

===========================

10- EMİNÖNÜ'NDE KAÇAK MİDYE AVLAYAN ŞÜPHELİYE 26 BİN LİRA CEZA KESİLDİ

Derya EVREN KORKMAZ/İSTANBUL, (DHA)- Eminönü'nde kaçak midye avlayanlara yönelik deniz polisi tarafından yapılan operasyonda 3 ton kaçak midye ele geçirildi. Yakalanan şüpheliye 26 bin 242 lira ceza kesildi.

İstanbul emniyeti Deniz Limanı Şube Müdürlüğü ekipleri, Eminönü sahilinden yasak yolla çıkarılan midyelerin şüpheli bir araca yüklendiğini belirledi. Aracı bir süre takip ettikten sonra durduran ekipler, sürücü H.A.'yı araçtan indirdi. Araçta yapılan aramalarda 3 ton ağırlığında 150 çuval midye ele geçirildi. Midyeler yeniden denize dökülürken şüpheli H.A.'ya '1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa Muhalefet' suçundan toplam 26 bin 242 lira cezai işlem uygulandı.

Görüntü Dökümü:

----

-Midye çuvallarından görüntü