DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 2

1- ŞARKICI METİN AROLAT İÇİN TEŞVİKİYE CAMİİ'NDE CENAZE TÖRENİ DÜZENLENDİ / Aktüel görüntülerle geniş haber

Leyla YILDIZ - Mustafa Mert KARACA - Hadican EROL / İSTANBUL, (DHA)- KADIKÖY'de sahne aldığı mekanda kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden şarkıcı ve yönetmen Metin Arolat (52) için Teşvikiye Camii'nde cenaze töreni düzenlendi. Törene Arolat'ın sanatçı arkadaşları Gülben Ergen, Gülşen, Ozan Orhon, Yeliz, Demet Sağıroğlu, yapımcı İzzet Öz, oyuncu Barış Kılıç, Bekir Aksoy, Nilgün Belgün, Onur Büyüktopçu, televizyon programcısı ve sunucu Esra Erol, modacı Hakan Akkaya, ailenin yakınları ve vatandaşlar katıldı. Taziyeleri Arolat'ın ablası Fatoş Alkan kabul etti. Arolat'ın cenazesi Teşvikiye Camii'nde öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından memleketi İzmir'e gönderildi. Metin Arolat'ın cenazesi Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verilecek.

KADIKÖY'de sahne aldığı sırada kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden şarkıcı ve yönetmen Metin Arolat (52) için Teşvikiye Camii'nde cenaze töreni düzenlendi. Törene Arolat'ın sanatçı arkadaşları Gülben Ergen, Gülşen, Ozan Orhon, Yeliz, Demet Sağıroğlu, yapımcı İzzet Öz, oyuncu Barış Kılıç, Bekir Aksoy, Nilgün Belgün, Onur Büyüktopçu, modacı Hakan Akkaya, ailenin yakınları ve vatandaşlar katıldı. Taziyeleri Arolat'ın ablası Fatoş Alkan kabul etti.

'ÇOK İYİ BİR İNSANDI BENİM KARDEŞİM'

Ablası Fatoş Alkan, 'Bitti, sözün bittiği yer. Söylenecek birşey yok. Mecburen Adli Tıp'tan ben aldım çünkü birinci dereceden yakınına veriyorlar cenazeyi. Bir tek ben kaldım, onun için ben aldım. Çok seveni vardı, çok iyi bir insandı benim kardeşim. Her zaman herkes için iyilik düşünen bir insandı' dedi.

'ÇOK İYİ BİR YÖNETMENDİ'

Oyuncu Barış Kılıç, 'Metin'i üniversite yıllarından tanırdım. Çok iyi bir yönetmendi, bir sürü reklam filmi çekti ve birkaçında da ben oynamıştım o yıllarda. Yani o zamandan, ben daha mesleğin başındaydım, verdiği izlenim o kadar iyiydi ki, o kadar iyi kalpli bir insandı. Oyuncularla diyaloğu, insanlarla diyaloğu o kadar samimi ve içtendi ki, çok üzgünüm gerçekten. Dün gece sanki ölüm haberini almak için bir an uykudan uyandım. Sosyal medyaya bakarken gördüm, çok üzücü gerçekten. Bu yaşta böyle kıymetli bir insanı kaybetmek çok üzdü gerçekten. Çok kıymetli bir insandı Allah rahmet eylesin' ifadelerini kullandı. Şarkıcı Demet Sağıroğlu, "Yakın arkadaşımızdı, çok üzgünüz yani söyleyebileceğim bir şey yok' diye konuştu.

'ÇOK ÖZEL BİR İNSANDI'

Oyuncu Bekir Aksoy ise, 'Gerçekten söylenecek şey yok çok enterasan çok ani oldu trajik gibi görünse de bir sahne adamı için herhalde nerede nefes vermek istersin desen sahne üzerinde diye düşünürüm bütün tiyatro oyuncuları için, 'Keşke sahnede ölebilsek' diye birşey vardır hayatlarında. Metin çok özel bir insandı kelimelere dökmek çok zor onun ne olduğunu nasıl bir insan olduğunu nasıl büyük birikimleri olduğunu hem klip dünyasında yönetmenliği yorumculuğu hem besteleri hem şarkıcılığı sahnede müthiş bir insandı. Sosyal hayatında da dünyanın en iyi insanlarından biriydi çok sık görüşemesek de hep karşılaştığımızda müthiş bir sevgiyle birbirimizi kucaklıyorduk o yüzden çok büyük kayıp oldu. Sadece bizim için değil bu ülkede yaşayan herkes için bence Metin önemli bir figürdü başımız sağolsun' şeklinde konuştu. Şarkıcı Demet Sağıroğlu' ise, 'Yakın arkadaşımdı. Çok üzgünüz. Başımız sağolsun' dedi.

'ÇOK GEÇ TANIDIM; ÇOK ERKEN KAYBETTİM'

Televizyon programcısı ve sunucu Esra Erol, 'Çok üzgünüm başka hiçbirşey söyleyemem. Çok üzgünüm, çok erken. Hiç beklemediğimiz yani biz Metin ile bu yıl çok fazla vakit geçirdik ve sette çok uzun saatler beraberdik. Ben onun kadar pozitif, neşeli, hayata bakan ve diğer insanların duygularını önemseyen çok az kişi gördüm. Metin öyle bir adamdı, çok geç tanıdım, çok erken kaybettim' ifadelerini kullandı. Zamansız bir ölüm, herkesin başı sağolsun' dedi.Oyuncu Nilgün Belgün, 'Çok üzgünüm yani hepimize bende dahil şok etkisi yaptı bu kayıp. Çok üzgünüm çok üzgünüm. Bazen hani konuşacak laf olmaz ya sözün bittiği yerdir çok genç çok sevdiğimiz çok iyi kalpli melek gibi bir adamdı yani melek oldu zaten' dedi.Oyuncu Onur Büyüktopçu ise, 'Çok üzgünüz gerçekten, çok severdim Metin'i, dünyanın en iyi kalplilerinden biriydi. Zamansız bir ölüm, herkesin başı sağolsun' dedi.Modacı Hakan Akkaya ise, 'Söyleyecek hiçbirşey yok ama buradan da göründüğü gibi Metin gerçekten çok iyi bir insandı ve herkesle iyi anıları olan biriydi. Önce ailesinin sonra herkesin başı sağolsun' dedi.

İZİMİR'DE TOPRAĞA VERİLECEK

Arolat'ın cenazesi Teşvikiye Camii'de kılınan cenaze namazının ardından alkışlar eşliğinde cenaze aracına alındı. Arolat'ı son yolculuğuna uğurlayan Gülben Ergen gözyaşlarına hakim olamadı. 52 yaşında hayatını kaybeden Metin Arolat'ın cenazesi memleketi İzmir'e gönderildi. Arolat'ın cenazesi Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verilecek.

Görüntü Dökümü:

-----------------

(Aktüel)

-Tabuttan görüntüler

-Kalabalıktan görüntüler

-Ünlülerden görüntüler

-Cenaze namazının kılınışı ve dua edilmesi

-Ünlülerle röportaj

-Cenazenin alkışlar eşliğinde cenaze aracına alınması

-Gülben Ergen'in gözyaşlarına hakim olaması

-Tabutun cenaze aracına alınması

-Genel ve detay görüntüler

===========

2- KAÇAK KAT ÜSTÜNE KAÇAK KAT

Kübra SONKAYA-Emir BENLİOĞLU- Hadican EROL/İSTANBUL, (DHA)- Fatih'te 5 katlı binaya yapılan kaçak katın üzerine iki kat daha çıkıldı. Tek binada iki ayrı yapıyı andıran kaçak katlar görenleri şaşırttı. Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Akca, üst üste iki ayrı bina izlenimi veren yapılar hakkında, "Yapı Kayıt Belgesi almış olması demek bunların risk durumunun olmadığı anlamına gelmiyor. Bu katlar çıkılırken ilk başta binaya belli bir ağırlık oluşturuyor. Bu da 200 metrekarelik bir bina için 50 tondan aşağı değildir, ilave kat başına ciddi bir rakam. Yalnızca kaçak bina özelinde de değil, komşu binadan mütevellit zarar gören binaları biz deprem bölgesinde gördük" dedi.

İstanbul'un en eski ve yoğun yerleşim alanlarından olan Fatih'te birçok bina üzerindeki kaçak yapılar dikkat çekiyor. Hastane girişine çok yakın bir noktada bulunan ve üst üste inşa edilmiş iki ayrı yapı izlenimi veren kaçak katlar ise görenleri şaşırtıyor. Bölge esnafı ve Fatih Belediyesi'nden edinilen bilgiye göre; 25-30 yaşlarında olan binaya çıkılan kaçak katlar, yapı kayıt belgesi alabiliyor ancak uzmanlar bu yapıların binanın taşıyıcılığına zarar vererek yıkım riskini artırdığına dikkat çekiyor.

'RİSK DEVAM EDİYOR'

Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Akca, "Genelde insanların sokaklarda gördüğü kaçak kat çıkmış yapılardan, bunlar dış kaplamasından kendini gösteriyor, belli ediyor, insanlar çekiniyor. Son dönemde, 2018'de çıkan imar barışında çoğu yapı kayıt belgesi aldı. Tabii yapı kayıt belgesi almış olması demek, bunların risk durumunun olmadığı anlamına gelmiyor. Risk durumları devam ediyor ve buradaki risk aslında şunlardan kaynaklanıyor; bu katlar çıkılırken ilk başta binaya belli bir ağırlık oluşturuyor. Bu da 200 metrekarelik bir bina için, 50 tondan aşağı değildir ilave kat başına, ciddi bir rakam" dedi.

'STANDARTLARA UYMAMANIN SORUMLUSU TABİİ Kİ VATANDAŞTIR'

Akca, "Bunun haricinde bu katlara tabii içerden çıkılırken bazen binanın kendi merdivenleri değil de döşemeler kesilerek, daire içlerinden merdiven kısımları yapılıyor. Bu da tabii ki taşıyıcı elemanların, kirişlerin belki, döşemenin kesilerek binaya zarar vermesine sebep oluyor. O kirişleri daha da yumuşatıyor, taşıma kapasitesini azaltıyor. Bunlar tabii ki risk. Bu risklere bu kanun diyor ki; bunların sorumlusu tamamen vatandaştır. Evet yapı kayıt belgesi verdik ama olabilecek sıkıntıların sorumlusu, standartlara uymamanın sorumlusu tabii ki vatandaştır diyor. Bununla ilgili problemleri biz son depremde oluşan hasarlarla bize gelen bilirkişi dosyalarında görüyoruz. Orada da kolon kesmelerle ilgili durumlar görüyoruz, standarda uygun olmayan davranışlar, kat çıkmalar görüyoruz. Bunlar yapı kayıt belgesi almış bile olsa, sorumluk sahibi olarak dosyalara işleniyor. Bu işlemleri yapanlar, kaçak kat çıkanlar veya yapısal elemanlara zarar verenler sorumlu durumda olarak dava dosyalarında yer alıyor" ifadelerini kullandı.

'KOMŞU BİNADAN MÜTEVELLİT ZARAR GÖREN BİNALARI BİZ DEPREM BÖLGESİNDE GÖRDÜK'

Riskin komşu binalar için de var olduğuna dikkat çeken Akca, "Bunlar zaten pek mühendislik hizmeti alınarak yapılmıyor. Vatandaşın kendi bulduğu ustalarla yaptığı kısımlar oluyor ve bunlar daha ciddiyetsiz daha dikkat edilmeden yapılıyor. Bundan sebep bir yük var, statik yapıyı kuvvetlendirmiyor. Aksine keserek, parçalayarak zarar da vermiş oluyor. Dolayısıyla riski büyütüyor. Olası deprem durumunda bunların riski, normal projesine göre yapılmış bir binaya göre tabii ki daha fazla. Yalnızca kaçak bina özelinde de değil, sizin bitişiğinizde diyelim kaçak kat yapılmış bir bina var ki; İstanbul bitişik nizam zaten biliyorsunuz, çoğu yer sıkışık. Kaçak katlı bina yıkıldığı zaman, o yıkıldığında gelen yapısal parçalar sizin binanıza da vurduğu zaman, sizin binanızın hiç suçu yokken belki depremde ayakta bile kalabilecekken, birkaç kolonu hasar görünce o da yıkılabiliyor. Veya bina diğerinin üzerine yıkılıyor gibi, komşu binadan mütevellit zarar gören binaları biz deprem bölgesinde gördük. Zaten vatandaş da bunu o bölgedeki görsellere bakarsa görür. Birbirinin üzerine yatmış binaların bir diğerine çarpıp devrilmiş binaları. Yanınızdaki binada sıkıntı varsa ve siz bunu biliyorsanız, zamanında vatandaş bunları ihbar etti mi bilmiyorum ama yapı kayıt belgesi almadan bunlar yapılsaydı, gerekli düzenlemeler yapılsaydı komşu da riskini azaltmış olacaktı" şeklinde konuştu.

'GÖRÜNTÜ OLARAK DA ZATEN ÇİRKİN DURUYOR'

Binanın görüntüsünün uygun olmadığını belirten çevre sakini İnci Çetinbaş, "Benim oturduğum binada böyle bir şey yapıldığını görürsem, hissedersem, ben direkt yetkililere şikâyet ederim. Çünkü gereksiz bence. Bir kere riskli, hiç gerek yok. Ben kendi çocuğumu düşündüğümde direkt şikayet ederim. Gerçekten çok güvensiz ve tehlikeli hissettiriyor. Benim çocuğum var, ben çocuğumun oturduğu dairede güvende olmasını isterim. Eğer güvensiz hissettiriyorsa şikayet ederim. Görüntü olarak da şehrin yapısını bozuyor. Çirkin, kötü duruyor yani. Risk zaten çok büyük, ön planda tutulması gerekiyor. Ama görüntü olarak da zaten çirkin duruyor" diye konuştu.

'HEPSİ 40-50 SENENİN ÜSTÜNDE OLAN BİNALAR'

Uzun yıllardır bölgede esnaflık yapan Cemal Sunay ise, "Ben burada 30 senedir esnafım, emlakçılık yapıyorum. Hepsi 40-50 senenin üstünde olan binalar. Ben şu arkada oturuyorum 30 senedir buradayım, benim yanımdaki otelin binası da mesela çatlamış. O bina zaten çok eski bir bina, onu da biliyorum. İçine zaten girdiğiniz zaman harabe olduğunu anlarsınız, eski bina olduğunu anlarsınız zaten" dedi.

Görüntü Dökümü:

------------

-Binadan görüntüler

-Kaçak yapıdan detaylar

-Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Akca ile röportaj

-Çevre sakini İnci Çetinbaş ile röportaj

-Esnaf Cemal Sunay ile röportaj

-Genel ve detay görüntüler

=============

3- (ÖZEL) SULTANGAZİ TEM OTOYOLUNDA YÜRÜDÜ; ÖLÜME DAVETİYE ÇIKARDI

Emin YEŞİL/İSTANBUL,(DHA)- SULTANGAZİ'de bir kadın elindeki bavulla TEM Otoyolu'nun ortasında uzun süre yürüdü.Araçlara aldırış etmeden otoyolda yürümeye devam eden kadın hem kendi hayatını hem de sürücüleri tehlikeye attı.

Olay, dün saat 16.00 sıralarında TEM Otoyolu Sultangazi mevkiinde kaydedildi. Elinde bavul olan bir kadın, otoyolun ortasında yürümeye başladı. Trafiğin yoğun olduğu yolda yürüyen kadın, yanından geçen araçlara da aldırış etmedi. Kadın hem kendi hayatını hem de otoyolda seyreden sürücüleri tehlikeye attı. Elindeki bavulla otoyolun ortasında uzun süre ilerleyen kadını bazı araç sürücüleri korna çalarak uyarsa da o yoluna devam etti. Ölüme meydan okuyan kadın, yol ayrımına kadar otoyolda yürüdü ardından da gözden kayboldu. O anlar vatandaşların cep telefonu kameralarına yansıdı. Otoyolda yürüyen kadına çarpmaktan son anda kurtulan bir kamyon şoförü ise, aracını yol kenarına park ederek o anları cep telefonu kamerasıyla görüntüledi. Görüntülerde sürücünün, 'Otobanda yolun ortasında yürüyor. Az kalsın çarpıyorduk. Abla kenara çekil' sözleri duyuluyor.

Görüntü Dökümü:

----------------

(Cep telefonu)

-Otobanda bavulla yürüyen kadın

-Aracını yol kenarına çeken şoförün uyarısı

-Kadının uyarıları dikkate almayarak yürümesi

==========

4- (ÖZEL) BAŞAKŞEHİR'DE SÜRÜCÜLERİN TERS YÖN KAVGASI KAMERADA

Vehbi DEMİR - Özcan KILIÇ / İSTANBUL, (DHA) - BAŞAKŞEHİR'de iki kadın sürücü arasında ters yön nedeniyle tartışma çıktı. Kısa sürede büyüyen tartışma sırasında sürücülerden biri diğerine saldırdı.Taraflar birbirinden şikayetçi olurken olay anı çevre sakinlerinin cep telefonu kamerasına yansıdı.

Olay, Bahçeşehir 1. Kısım Mahallesi, Aşık Mahsuni Şerif Caddesi'nde, 20 Eylül Cuma günü akşam saatlerinde meydana geldi. Otomobiliyle ters yöne giren sürücüyle karşı yönden gelen aracın sürücüsü arasında tartışma çıktı. Öfkelenen kadın sürücü tartışmanın büyümesi üzerine aracının kapısını açarak diğer sürücünün aracına zarar verdi. Bu sırada ters yöne giren kadın sürücünün eşi de tartışmaya dahil oldu. Tartışmanın büyümesi üzerine ters yöndeki sürücü aracından inerek diğer sürücüye saldırdı. Bir süre daha devam eden kavganın ardından ters yönde olan sürücü aracına binerek hareket etti. Olayın ardından polis merkezine giden sürücüler birbirlerinden şikayetçi oldu. Olay anı çevre sakinlerinin cep telefonu kamerasına yansıdı.

Görüntü Dökümü:

-----------------------

(Cep telefonu)

- Tartışma anı

- Sürücünün kapıyı açması ve diğer araca zarar vermesi

- Saldırı anı

- Tartışmanın kavgaya dönüşmesi

- Ters yöndeki kadın sürücünün aracıyla hareket etmesi

=========

5- FATİH'TE 250 BİN DOLARLIK HIRSIZLIK; SAHTE KAZA PLANINI GÜVENLİK KAMERALARI ORTAYA ÇIKARDI

Ali AKSOYER/İSTANBUL, (DHA)- FATİH'te çalıştığı iş yerine ait 250 bin doları döviz bürosundan alan ve "Arabayla kaza yaptım, otomobilden çalındı" diyerek çalan Hacı B.K. (31)'nın yalanı güvenlik kameraları görüntüleriyle ortaya çıktı. Şüphelinin sözde kazadan önce kardeşiyle buluşarak parayı ona verdiği tespit edildi. Hacı B.K. ve kardeşi Serkan K. (26) tutuklanırken evde bulunan 210 bin dolar sahibine geri verildi.

250 BİN DOLARIM ÇALINDI DEYİNCE POLİS ALARMA GEÇTİ

Olay, 17 Ağustos Çarşamba günü Kapalıçarşı'da meydana geldi. Döviz bürosuna giderek çalıştığı iş yerine ait 250 bin doları alan Hacı B.K., Vatan Caddesi'nde kaza yaptığını, bilinci kapalı olarak hastaneye kaldırıldığını ve o sırada içinde paraların bulunduğu çantanın otomobilinden çalındığını söyledi. Hacı B.K., polise verdiği ifadede "Kahramanmaraş ilinde faaliyet gösteren firma sahibinin yönlendirmesiyle döviz bürosundan paraları aldım. Zeytinburnu'nda bir tekstil firmasına bırakacaktım. Ancak kaza olunca paralar çalındı" dedi.

GÜVENLİK KAMERA GÖRÜNTÜLERİ GERÇEĞİ ORTAYA ÇIKARDI

Asayiş Şube Müdürlüğü, Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri Hacı B.K.'nın ifadesindeki çelişkiler üzerine soruşturmayı derinleştirdi. Olayla ilgili yapılan güvenlik kamerası çalışmalarında Hacı B.K.'nın sözde kazadan önce Nuri Osmaniye Camii tuvaletine gittiğini ve burada kardeşiyle buluştuğunu belirlendi. Güvenlik kamera görüntülerinde Hacı B.K.'nın kardeşinin tuvalet çıkışında bel kısmında bir şişkinlik olduğu fark edildi. Kaza görüntülerinde ise şüphelinin bir anda direksiyonu kırarak karşı şeride geçtiğini ve karşıdan gelen araçla çarpıştığı görüldü.

SUÇUNU İTİRAF ETTİ

Olaya trafik kazası izlenimi vererek parayı çaldığı değerlendirilen Hacı B.K. Esenyurt'ta, tuvalette buluştuğu kardeşi Serkan K. ise Samsun'da gözaltına alındı. Hırsızlık Büro Amirliğinde sorgulanan Hacı B.K., olayın bir düzmece olduğunu ve parayı çalmak için plan yaptıklarını itiraf etti. Şüphelinin paranın bir bölümünü harcadığı kalan bölümünü ise Serkan K.'ya teslim ettiği tespit edildi. Bunun üzerine Serkan K.'nın evinde yapılan aramada çalının paranın 210 bin doları ele geçirildi.

TUTUKLANDILAR

Poliste işlemleri tamamlanan şüpheliler adliyeye sevk edildi. İki şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Görüntü Dökümü

----------

-Şüphelinin adliyeye sevki

-Şüphelinin döviz bürosundan para aldığı anlar

-Şüphelinin sözde kaza yaptığı anlar

-Şüphelinin kaza öncesi cami tuvaletinde kardeşiyle buluştuğu anlar

==========

6- PROF. DR. TURHAN NEJAT VEZİROĞLU SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI

Yılmaz OKUR/İSTANBUL, (DHA)-ABD'nin Miami şehrinde 100 yaşında hayatını kaybeden, Dünya Hidrojen Konseyi Başkanı Prof. Dr. Turhan Nejat Veziroğlu son yolculuğuna uğurlandı. Veziroğlu, Zincirlikuyu Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Bilim ve Teknoloji Vakfı kurucularından Dünya Hidrojen Konseyi Başkanı Prof. Dr. Turhan Nejat Veziroğlu, 5 Eylül'de ABD'nin Miami şehrinde 100 yaşında hayatını kaybetmişti. Yaşadığı Amerika'da "Hidrojenin Babası" olarak anılan, Türk bilim insanı Veziroğlu; İnsan ve Kainat Dergisi Akademik yayın kurulu üyeliği ve Dünya Hidrojen Konseyi Başkanlığı yaptı. Veziroğlu'nun cenazesi Zincirlikuyu Camii'nde öğle namazının ardından kılınan cenaze namazına müteakip Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi.

'NEJAT HOCA TOPRAĞA DEĞİL GÖNÜLLERE GÖMÜLÜYOR'

Cenaze namazı öncesinde dua edip taziyeleri kabul eden Veziroğlu'nun eşi Dr. Ayfer Veziroğlu, “Bazı insanlar toprağa gömülür, Nejat Hoca gönüllere gömülüyor. Onun için mutluyum, gururluyum, Onun bıraktığı çok güzel şeyler, insanlık için, Türkiye için, burada yetişen binlerce genç için güzel bir örnek. Hidrojen ile ilgili yaktığı ateş her gün giderek büyüyor. Artık dünyada dönüşüm başladı ve bu dönüşümde az da olsa Onun bayrağını taşıyabilmek, Onun izinden gitmek benim için gururların en güzeli" dedi.

Törene katılan Pertevniyel Spor Kulübü Başkanı Abdullah Ercanlı ise, “Nejat Veziroğlu Pertevniyel Lisesi 1941 yılı okul birincisi. O zamanki notlarını da çıkarttık. İleride çok büyük bir bilim adamı olacağı belliydi. Türkiye hidrojen konusunda çok değerli bir bilim adamını yitirdi. Pertevniyel'de okuduğu için mutluyuz. Allah rahmet etsin, yakınlarına başsağlığı diliyorum" şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü

-------------------

-Cenaze namazının kılınması

-Cenazenin götürülmesi

-Eşi Ayfer Veziroğlu ile röportaj

-Genel ve detay görüntüler