DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 1
1- SAĞLIK BAKANLIĞI'NIN GERÇEKLEŞTİRDİĞİ 'ULUSAL MARMARA DEPREM TATBİKATI' TAMAMLANDI
Canan İLARSLAN - Şevval CİNDİR / İSTANBUL, (DHA)- SAĞLIK Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen Ulusal Marmara Deprem Tatbikatı İstanbul'da gerçekleştirildi. Tatbikat sonrasında açıklama yapan İstanbul İl Sağlık Müdürü Abdullah Emre Engin, "Ana amacımız aslında şu, biz büyük bir İstanbul depreminde, olası bir depremde kesintisiz sunacağımız bir sağlık hizmetini ve dışarıda diğer illerden bize ulaşacak olan sağlık personelinin İstanbul'u daha önceden tanımasını, herhangi bir talimatı, herhangi bir koordinasyona ihtiyaç duymadan buradaki hastanelerdeki sağlık hizmetinin sunulmasının devam edilmesini amaçlıyoruz" dedi.
İstanbul'un olası bir depreme karşı sağlık hizmetlerindeki hazırlık durumu ve müdahale kapasitesi gerçekleştirilen Ulusal Marmara Depremi Tatbikatı ile test edildi. Sağlık Bakanlığı'nın koordinasyonu ile 26 Nisan ve 27 Nisan tarihlerinde gerçekleştirilen tatbikat kapsamında, 8 ilçedeki sağlık tesisleri ve sahadaki mobil ekipler eş zamanlı olarak biir dizi görev gerçekleştirdi. Tuzla, Pendik, Adalar, Kartal, Maltepe, Sultanbeyli, Sancaktepe, Çekmeköy ilçelerindeki 30 hastane, 10 Aile Sağlığı Merkezi, 7 İlçe Sağlık Müdürlüğü, 1 Toplum Sağlığı Merkezi, 1 Sahra Hastanesi, 12 Acil Müdahale Ünitesi, 18 Acil Yardım Ambulansı, 1 Mobil Komuta Merkezi ve 38'i UMKE aracı olan toplam 187 araç kullanılarak gerçekleştirilen tatbikata Sağlık Bakanlığı'ndan 75 kişi, İstanbul'da görevli bin 25 sağlık çalışanı ve 18 ilden 726 sağlık çalışanı olmak üzere toplam bin 826 personel katıldı. Tatbikatta komuta merkezi olarak Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi ve Prof Dr. Asaf Ataseven Hastanesi belirlenirken, 30 hastanede de olay yönetim merkezleri aktif hale getirildi.
'OLASI BÜYÜK BİR İSTANBUL DEPREMİNDE SAĞLIK HİZMETİNİN KESİNTİSİZ DEVAM ETMESİNİ AMAÇLIYORUZ'
Tatbikat hakkında bilgi veren İstanbul İl Sağlık Müdürü Abdullah Emre Engin, "Mütemadiyen yaptığımız tatbikatlardan bir tanesi. Aslında İstanbul olası afet durumunda, deprem durumunda en kapsamlı bir şekilde sağlık hizmetinin sunumunun devam edilmesi için 6 ay öncesinde planlanmış Faz 2 tatbikatımızı biz gerçekleştirdik. Faz 1'i 6 ay önce yapmıştık. 6 aydır bu noktaya hazırlanıyoruz. Ana amacımız aslında şu, biz büyük bir İstanbul depreminde, olası bir depremde kesintisiz sunacağımız bir sağlık hizmetini ve dışarıda diğer illerden bize ulaşacak olan sağlık personelinin İstanbul'u daha önceden tanımasını, herhangi bir talimatı, herhangi bir koordinasyona ihtiyaç duymadan buradaki hastanelerdeki sağlık hizmetinin sunulmasının devam edilmesini amaçlıyoruz. Sadece hastanede değil, bu aile sağlığı merkezlerinde, eczanelerde, özel hastanelerde şu anda içinde bulunduğumuz Kartal Lütfi Kırdar gibi tespit ettiğimiz 10 büyük referans hastanemize bağlı 10 bölgede konuşlandırdığımız hastanelerde sağlık hizmetinin devamını aslında biz amaçlıyoruz" dedi.
'TÜRKİYE TARİHİNİN EN BÜYÜK TATBİKATLARINDAN BİR TANESİ'
Engin, "Bugün yaptığımız, bunu sonlandırdığımız, hafta sonu boyunca yaptığımız tatbikat belki de Türkiye tarihinin en büyük tatbikatlarından bir tanesi. Şu an 18 ilden yaklaşık 2 bin personel İstanbul'da. Kendi branşlarına, kendi mensubiyetlerine uygun bir şekilde geldiler. Burada bizim sunduğumuz sağlık hizmetinde olası bir depremle biz de afetzede İstanbul ekibi de afetzede olacağından dolayı burada sunulan sağlık hizmetini devralmak için burada konuşlandılar. Biz depreme yönelik öncesinde yaptığımız işlerle zaten biz insanlarımızın can kaybını azaltma ihtimalimiz var. Bu literatürde de böyle geçiyor. Deprem anında kurtaracağınız 100 tane kişinin 85'ini depremden önce yaptıklarınızla. Bunu bir halk sağlığı uzmanı olarak da sadece sağlık müdürlüğü değil, halk sağlığı uzmanı olarak da bunu aktarmak istiyorum. Biz hazırlanıyoruz. Binalarımızı yenilemeye devam ediyoruz. Sayın Bakanımızın İl Sağlık Müdürlüğü yaptığı dönemden itibaren başlayan bir İstanbul afet planındaki revizyon bu. Revizyona uygun bir şekilde tatbikatlarımızı yapmaya da devam edeceğiz. Vatandaşlarımız müsterih olsun. Biz üzerimize düşeni yapıyoruz. Vatandaşımızda üzerine düşeni yaparsa en az kayıpla, olası bir depremde hazırlıklı bir şekilde İstanbul'da karşılaşmış olacağız" şeklinde konuştu.
Görüntü Dökümü:
------------------
- Tatbikattan görüntüler
- Hastane içinden görüntüler
- İstanbul İl Sağlık Müdürü Abdullah Emre Engin ile röp.
=========
2 - CHP GENEL BAŞKANI ÖZEL, İMAMOĞLU'NU ZİYARET ETTİ
Ceyda BIYIKLIOĞLU - Ulaşcan ÖZER / İSTANBUL, (DHA) - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Silivri'deki Marmara Ceza İnfaz Kurumu'nda Ekrem İmamoğlu ve diğer tutukluları ziyaret etti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Silivri'deki Marmara Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu, Resul Emrah Şahan, Alaattin Köseler, Ahmet Özer, Tayfun Kahraman, Selçuk Kozağaçlı, Mehmet Ali Çalışkan ve Ümit Özdağ'ı ziyaret etti. Ziyareti sonrasında açıklama yapan Özel, "Yarın İstanbul'da, İstanbul İl Başkanlığı'nda çalışmalarımızı yürüteceğiz. Salı günü Çağlayan Adliyesi'nde Sayın Ümit Özdağ'ın duruşmasını, Çarşamba günü burada Silivri İnfaz Kurumundaki duruşma salonunda Gençlik Kolları Genel Başkanımız Cem Aydın'ın duruşmasını takip edeceğiz. Perşembe günü 1 Mayıs'ta emekçilerle birlikte meydanlarda olacağız. Sendikaların yapmış olduğu hem Kadıköy'deki hem de Kartal'daki TÜRK-İŞ'in buluşmasında, Kadıköy'de de DİSK'in, Dörtlü Çağrı'nın buluşmasında emekçilerle birlikte olacağız. Biraz önce son olarak Ümit Özdağ'ın yanından ayrıldık. İddianamesini değerlendirdik. İddianamesi bomboş, elle tutulacak hiçbir yanı yok. Bu dosyadan, Salı günkü dosyadan tutuklu değil. Ama 11 Haziran'daki dosyadan tutuklu ve orada artık serbest kalmasını kendisi de bekliyor, biz de bekliyoruz, partisi de bekliyor. Ülkenin genel demokrasisi açısından da zaten çok büyük bir ayıbın ortadan kalkmasını savunuyoruz. Ben hep söylüyorum, tüm partilerin genel başkanlarının hukuku, diğer genel başkanlara emanettir. Bugün burada Ümit Özdağ'a yapılan muamele, aslında en çok Recep Tayyip Erdoğan'ın üzülmesi gereken bir muameledir. Ben DEM Parti'nin Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın da, Figen Yüksekdağ'ın da, Zafer Partisi'nin Genel Başkanı Sayın Ümit Özdağ'ın da tutukluluklarının hepimizin utancı olduğu, özgürlüklerinin hepimizin ortak talebi olduğunu bir kez daha ifade etmek durumundayım. Sayın Özdağ'ın bu dosyası, Antalya'daki zaten dokunulmazlığı varken yapılmış paylaşımlar. İki paylaşım da suçlandığı olaydan sonra yapılmış olan paylaşımlar. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı, büyük bir sorumsuzlukla kendini Türkiye Cumhuriyet Başsavcısı sanıyor. Öyle bir düzenleme yok. Ankara Cumhuriyet Başsavcısı'na adeta hakaret ederek, onun görev alanındaki bir işi kendi yaparak, Antalya Cumhuriyet Başsavcısına hakaret ederek, 'Sen bilmiyorsun, ben senin yerine yapıyorum' diyerek yetki aşımı ile yaptığı bir iştir. Kendisinin meslek hayatında kendisinin kara lekelerinden bir tanesidir. Şüphesiz en karalarından biri değildir, ama kendi mesleki siciline sürdüğü bir kara lekedir. Bunu ifade etmek gerekiyor. Biz İstanbul il örgütümüzle birlikte partimizin seçilmişleriyle birlikte Salı günü Çağlayan Adliyesi'nde olacağız" dedi.
'JAMMER KULLANIMI KORUMA EKİBİNİN SORUMLULUĞUNDADIR'
Özel, "Bir diğer husus, otel görüntüleri. Şimdi buradan bütün Türkiye'ye ilan ederim ki benim de koruma ekibim var, Tayyip Bey'in de koruma ekibi var, Ekrem Bey'in de koruma ekibi var. Bu koruma ekiplerinin aldığı bir eğitim var. Bu eğitim gereği bizim gibi korunan, zorunlu korumaya tabiyiz, kurultayı kazandım etrafıma geldiler. 'Gidin' dedim, gitmediler. 'Zorunlu korumaya tabisiniz. Başınıza bir şey gelirse hesabını devletten sorar millet' dediler. Ben bir salona gireceksem, bir yerde toplantı yapacaksam, orada bir kamera varsa koruma ekibi gidip kamerayı kapatıyor. Aldığı eğitim gereği. Şimdi buradan söylüyorum. TRT'de habire kamera kapatılmış, köşe yazısına yazıyor 'Kamera nasıl kapatılır?' diye. O köşe yazısına yazanlara ya da TRT'de bu görevi yapanlara fikir versin diye bir gazeteci arkadaşım, lütfen İçişleri Bakanlığı muhabiri bir arkadaşım lütfen İçişleri Bakanı'nı arayıp ya da mikrofon tutup sorar mısınız? Bu devletin koruma eğitiminde VİP diye özetledikleri özel koruma kapsamındaki kişilerin girdikleri odada, otelde, toplantı yapacakları salonda varsa bir güvenlik kamerası, onun kapatılması, devletin memuru polislere tanımlanmış görevdir. Utanmadan, sıkılmadan sanki gizli bir şey yapacakmış da Ekrem Başkan, ondan kapatmış. Benim gireceğim salonda da kapatıyorlar, Tayyip Bey'in girdiği salonda da kapatıyorlar. 'Efendim çanta varmış, içinde ne varmış?' Bir de diyor ki, 'Para varmış.' Çantanın içinde jammer olduğunu dönün bütün programlarına bakın Ekrem İmamoğlu'nun, o çanta jammer çantası. Sinyal kesici var içinde ve bu sinyal kesicinin işi hem orada yapılabilecek yasadışı dinlemeleri engellemektir evet. Ama esas işi sinyal kesmektir. IŞİD'in veya bir başka terör örgütünün, PKK'nın patlatacağı bombanın sinyalini kesmektir. Ekrem İmamoğlu'nun yanında götürülen jammer, korumasının görevidir. Aynı Tayyip Bey'in peşinde gezen jammer kamyonu gibi. Tayyip Erdoğan'ın toplantı yaptığı bir salonda jammer kullanılmadığını söyle İçişleri Bakanı, haydi bir söyle bakalım var mı? Onun girdiği yerde de sinyal kesilir, Ekrem Bey'in girdiği yerde de sinyal kesilir. O sinyal kesiciyi de biz Cumhuriyet Halk Partisi kendi cebinden alırız, İBB kendi kasasından alır. Pazartesi günü ilan edeceğim bakın; hangi belediyeler jammer almış ihale ile. AK Partili belediyeleri teker teker ilan edeceğim. Bakanların hepsini ilan edeceğim. Bu jammerların hepsi ihale ile alınıyor arkadaşlar. Jammer almak yasadışı bir iş yapmak değil. Jammer kullanımı, bir belediye başkanını koruyan koruma ekibinin sorumluluğundadır. Koruma müdürlüğünün sorumluluğundadır" dedi. (DHA)
Görüntü dökümü:
------------------
- Özgür Özel'in açıklamaları
==========
3-İSTANBUL'DA TRAFİK YOĞUNLUĞU
İsa ALMAÇAYIR/İSTANBUL, (DHA)-HAFTANIN ilk iş gününde saat 08:30 itibariye trafik yoğunluğu yüzde 62 olarak kayıtlara geçti. Kadıköy, D-100'de trafik yoğunluğu ise saat 08.00'de yüzde 72 olarak ölçüldü.
Haftanın ilk iş gününde İstanbul'un bazı bölgelerinde trafik yoğunluğu yaşanıyor. İBB Trafik haritası verilerine göre saat 08.30 itibariyle İstanbul genelinde trafik yoğunluğu yüzde 62 olarak ölçülürken Kadıköy D-100'de ise yüzde 72 olarak ölçüldü. Araçlar trafikte ilerlemekte güçlük çekerken trafik yoğunluğu Edirne ve Ankara istikametinde aralıklarla devam ediyor. (DHA)
Görüntü Dökümü:
------------
Kadıköy D-100 Karayolundan trafik yoğunluğu
Genel ve Detay Görüntüler
==========
4 - KADIKÖY'DE 6 KATLI BİNANIN 5'İNCİ KATINDAKİ BALKON ÇÖKTÜ; BİNA TAHLİYE EDİLDİ
Armağan GÖKMEN / İSTANBUL, (DHA) - KADIKÖY'de 6 katlı bir binanın 5'nci katındaki balkon çöktü. Olayda ölen ya da yaralanan olmazken, bina tedbir amacıyla boşaltıldı.
Olay, saat 23.15 sıralarında Dumlupınar Mahallesi Melih Cevdet Anday Sokak üzerindeki 6 katlı binada meydana geldi. Binanın 5'nci katının balkonunda çökme gerçekleşti. Olayı görenlerin ihbarı üzerine adrese polis, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ekiplerin çalışmalarında, çöken balkonun altında kalan kimsenin olmadığı belirlendi. Çökme sonrası bina önünde bulunan otomobilde hasar meydana geldi. Binadaki diğer dairelerin balkonlarında da sıva çatlaklarının olduğu görüldü. İtfaiyenin çalışmalarını tamamlamasının ardından belediye ekipleri binada incelemelerde bulundu. Ekiplerin incelemelerinin ardından bina tedbir amaçlı tahliye edildi.
'ÜST KATTA BİRİ DÜŞTÜ ZANNETTİK'
Binanın üçüncü katında yaşayan Umut Barış Yıldız, "Üçüncü katta oturuyorum ben. Bir ses geldi, üst katta biri düştü zannettik. Balkonun çöktüğünü gördük. Şu an bina boşaltıldı. İtfaiye, polis, ambulans burada. Herhangi bir yaralımız yok. Balkonun çökmesinin herhangi bir binayla veya depremle alakası olduğunu düşünmüyorum" şeklinde konuştu. (DHA)
Görüntü Dökümü;
---------
-Binanın çöken balkonu
-Çökme sonrası hasar alan araç
-Umut Barış Yıldız röp.
-Ekiplerin çalışmaları
-Genel ve detaylar
==================
5 - BÜYÜKÇEKMECE'DE PARK YERİ NEDENİYLE ÇIKAN SİLAHLI KAVGANIN ŞÜPHELİLERİ YAKALANDI
Baran AKKAYA/İSTANBUL,(DHA)-BÜYÜKÇEKMECE'de dün Atakan Gülsever'in hayatını kaybetmesi ile sonuçlanan silahlı kavganın şüphelileri polis tarafından yakalandı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan 3 şüpheli, adliyeye sevk edildi.
Olay dün saat 18.00 sıralarında Fatih Mahallesi Nasreddin Hoca Sokak'ta bulunan bir iş yerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Atakan Gülsever 3 gün önce park yeri nedeniyle tartıştığı kişilerle konuşmak için iş yerine davet etti. İş yerine gelen şüpheliler ile Gülsever arasında tartışma çıktı. Kısa sürede silahlı kavgaya dönüşen olay sırasında Gülsever kafasından vurulurken, yanındaki kişinin bacağına kurşun isabet etti. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri geldi. Ekiplerini kontrollerinde Atakan Gülsever'in hayatını kaybettiği, bacağından yaralanan kişinin ise kendi imkanları ile hastaneye gittiği belirlendi.
ŞÜPHELİLER YAKALANDI
Olayla ilgili soruşturma başlatan polis ekipleri, kimlikleri tespit edilen M.H., İ.H. ve M.K.G. isimli 3 şüpheliyi olayda kullandıkları 2 tabanca ile birlikte gözaltına aldı. Şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. (DHA)
Görüntü Dökümü
--------------
(ARŞİV)
-(Araç Kamerası)
-- Olay anı
-(Aktüel)
-- Olay yeri incelemesi
-- Atakan Gülsever'in fotoğrafı
(Cep telefonu)
-Şüphelilerin sevki
