DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 1

1- İBB BAŞKAN VEKİLLİĞİNE NURİ ASLAN ATANDI
İSTANBUL, (DHA)- İSTANBUL Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından yerine İBB 1'inci Meclis Başkan Vekili Nuri Aslan atandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma nedeniyle geçici bir süreliğine İBB Başkanlığı görevini devretme kararı aldı. İmamoğlu, dün el yazısıyla hazırladığı bir 'vekalet' yazısını İBB Özel Kalem Müdürlüğü'ne sundu. Yazıda, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin işleyişinin aksamaması adına, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekaletinin İBB Meclis Üyesi Nuri Aslan'a verilmesi gerektiği belirtildi. (DHA)
========================
2- İBB SORUŞTURMALARI KAPSAMINDA GÖZALTINA ALINANLAR SAĞLIK KONTROLÜNDEN GEÇİRİLDİ
Ahmet YEŞİLMEN/İSTANBUL,(DHA) - İSTANBUL Büyükşehir Belediyesi'ne(İBB) yönelik soruşturmalar kapsamında gözaltına alınanlar sağlık kontrolünden geçirildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik olarak yürütülen 2 ayrı soruşturma kapsamında gözaltına alınan, aralarında İBB Medya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun, Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık, iş insanı Ali Nuhoğlu ve sanatçı Ercan Saatçi'nin de olduğu şüpheliler, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Ek Hizmet Binası'nda sağlık kontrolünden geçirildi. Polis nezaretinde hastaneye getirilen şüphelilerin arasında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da bulunduğu öğrenildi. (DHA)
================
3- GAZETECİ İSMAİL SAYMAZ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ
Ayşe GÜREL/İSTANBUL (DHA) - Gezi Parkı soruşturmasından gözaltına alınan gazeteci İsmail Saymaz’ın emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, gazeteci İsmail Saymaz'ın Gezi Parkı davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen Osman Kavala'nın web sitesinin hazırlanmasında ve eylemleri basın yoluyla yayma amacıyla kurmayı planladığı televizyon kanalının kurulması için rol alan kişilerle konuşma içerikleri tespit edildi. Soruşturma kapsamında Saymaz'ın, Gezi Parkı sanıkları Mehmet Osman Kavala, Şerafettin Can Atalay, Çiğdem Mater Utku ve Ayşe Mücella Yapıcı ile olaylar sürecinde yoğun irtibatı olduğu, sosyal medyadan olaylara ilişkin çok sayıda paylaşımda bulunduğu, olaylarda aktif rol alarak sosyal medyada gerçekle bağdaşmayan bilgiler vererek vatandaşları kolluk kuvvetlerine karşı kışkırtmaya çalıştığı belirlendi. Soruşturma çerçevesinde Saymaz, 'Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım' suçundan gözaltına alındı. Saymaz emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. (DHA)
Görüntü Dökümü:
--------------
-Arşiv
==============================
4- POLİS EKİPLERİNİN MURAT ONGUN'UN EVİNE GİRME ANLARI ORTAYA ÇIKTI
Ahmet YEŞİLMEN/İSTANBUL,(DHA) - İBB'ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan Medya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun'un evine polislerin gittiği anların görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde, bir polis memurunun kapıyı açan Ongun'a gözaltı ve arama kararını gösterdiği anlar yer alıyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ve Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik terör ve yolsuzluk iddialarına ilişkin yürütülen 2 ayrı soruşturma kapsamında gözaltına alınan 87 şüphelinin emniyetteki işlemleri sürüyor.
Gözaltına alınanlardan biri olan İmamoğlu'nun danışmanı ve İBB Medya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun'un evine polis ekiplerinin gittiği anların görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde, kapıyı açan Ongun'a bir polis memurunun gözaltı ve arama kararını gösterdiği anlar yer alıyor. (DHA)
Görüntü dökümü:
----------------
- Polis memuru ile Ongun'un konuşması
===========================
5- SARAÇHANE'DEN DAĞILAN KALABALIK İÇERİSİNDE TAŞKINLIK ÇIKARANLARA POLİS MÜDAHALESİ
Baran AKKAYA/İSTANBUL,(DHA)- CUMHURİYET Halk Partisi(CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'in Saraçhane'deki konuşması sırasında, kalabalık içerisinde taşkınlık çıkararak polis ekiplerine su şişesi atan bir grupa, polis müdahalede bulundu.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in Saraçhane'deki konuşması sırasında, kalabalık içerisindeki bir grup taşkınlık çıkararak müdahalede bulundu. Polis ekiplerine su şişesi atan gruptakilere müdahale edildi. (DHA)
Görüntü dökümü:
----------
- Polislere su atılması
- Polisin müdahalesi
=========================
6- SARAÇHANE'DEKİ GÖSTERİLERDE 6 POLİS YARALANDI
Soner HASIRCIOĞLU-Doğan Can CESUR/İSTANBUL, (DHA)-CUMHURİYET Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel'in Fatih Saraçhane'deki konuşmasının ardından çıkan olaylarda 6 polis yaralandı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'in Fatih Saraçhane'deki konuşmasının ardından bir grup, Taksim'e doğru yürümeye çalıştı. Grubun ilerleyişine izin verilmeyince, polis ile arbede yaşandı. Yaşanan arbedede polisin üzerine taş, su şişesi ve meşale atıldı. Çıkan olaylarda 6 polis memuru yaralandı. Yaralı polislere olay yerinde hazır bekleyen sağlık ekibi tarafından müdahale edildi.
YERLİKAYA'DAN AÇIKLAMA
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, çıkan olaylarda yaralanan polis memurları için mesaj yayınladı. Yerlikaya'nın sosyal medya hesabından paylaştığı mesajda şu ifadelere yer verildi;
İstanbul Saraçhane'de bu akşam yapılan gösterilerde 6 polisimiz yaralandı. Ülkemizin huzur ve güvenliğinin teminatı olan kahraman polislerimiz, provokasyonlara karşı büyük bir ferasetle, sabırla, sağ duyuyla karşı koymakta, toplumsal olayların nasıl yönetilmesi gerektiği konusunda örnek bir duruş sergilemektedir. Valimiz, Emniyet Müdürümüz ve polislerimiz halkımızın huzur ve güvenliği için görevlerinin başındalar ve öyle olmaya da devam edecekler. Yaralanan polislerimize geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum. (DHA)
Görüntü dökümü
----------------
-Yaralı polisten görüntü
-Yaşanan arbede
-Göstericilerden detaylar
=============
7- MANSUR YAVAŞ VE ÖZGÜR ÖZEL, SARAÇHANE'DE KONUŞTU
Baran AKKAYA-Armağan Gurur GÖKMEN/İSTANBUL,(DHA) - ANKARA Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Saraçhane'deki İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin önünde konuştu.
Tayvan'daki programını yarıda keserek bugün İstanbul'a gelen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Saraçhane'de yaptığı konuşmasında, "Buradan aldığım destekle, 'Hak yerini bulacak, hukuk ve demokrasi kazanacak' diyorum. Başka bir yolu yoktur. Bunu demokrasi tüm yurttaşlarımızla, yani sizlerle birlikte buradayız. Dimdik ayaktayız. Buraya, bugün tüm Türkiye olarak toplandık. Demokrasiye, laik ve sosyal hukuk devletine sahip çıkmak için buradayız. Anayasamıza sahip çıkmak, onun uygulanmasını sağlamak için, Anayasa'da bulunan seçme ve seçilme hakkını herkesin kullanabilmesi için buradayız. Milli iradenin üzerinde hiçbir gücün olamayacağını haykırmak için buradayız. Ekrem İmamoğlu'nun hakkını savunmak, ona oy veren milyonların oyuna, iradesine sahip çıkmak için buradayız. İsmail Saymaz gazetecilik yapsın, bizi haberdar etsin diye buradayız. Gencecik, 'Mustafa Kemal Atatürk'ün askerleriyiz' diyen Atatürkçü teğmenlerin hakkı yenmesin, kahraman Türk ordusuna komutanlık yapsınlar diye buradayız. Bu mücadelede halkımızın desteği bizim gücümüzdür. Çünkü biz bir avuç insan değil, milyonlarız. Bugün Saraçhane'de toplanan on binlerce kişi bunun en büyük kanıtıdır. Her gün bir öncekinden daha kalabalık olacak. Her gün sesimizi çok daha gür çıkaracağız. Adaletin olmadığı yerde hukuk olmaz. Hukuksuzluğa sessiz kalan ise zulme ortak olur. Bugün yaşanan adaletsizlikler yalnızca belli bir kesimi değil, tüm toplumu ilgilendirmektedir. Bir kişiye yapılan haksızlık tüm ülkeye yapılmış sayılır. Bu nedenle haksızlığa susan dilsiz şeytanlardan olmayacağız" dedi.
'TÜRKİYE İTTİFAKI'NIN DA, İSTANBUL İTTİFAKI'NIN DA MESULÜ BENİM'
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise, "Resul Emrah Şahan. Cumhuriyet Halk Partisi'nin yetiştirdiği bir evlat. Çok kaliteli, çok çalışkan bir bürokratken Şişli Belediyesi'ne büyük bir oyla, büyük bir teveccühle seçildi. Ben Resul Başkan'a bakınca, sadece bir ilçe belediye başkanı değil, Resul Emrah Şahan'a bakınca onda geleceğin bakanını, bu ülkeye en güzel hizmetler yapacak, çok etkili bir siyasetçiyi görüyorum. Bugün bir terör suçlamasıyla ve terör örgütüne yardım etme suçlamasıyla gözaltında tutuluyor. İddia, kent uzlaşısı yaparak batıdaki Kürtlere, buradaki belediyelerde temsiliyet sağlamak. Buradan açıkça söylüyorum, batıdaki Kürtler, buradaki Türkler gibi, Lazlar gibi, Çerkesler gibi, batıdaki Aleviler, Sünniler gibi tam ve eşit haklara sahiptir. Resul Emrah Şahan onlara temsiliyet hakkı verdiyse helal olsun. Ancak, 'Siz kent uzlaşısı yaptınız. Bu isim DEM partinin kullandığı niteleme ve kendilerinin seçim kazanamadıkları yerlerde, kente hizmet edeceğine inandıkları, kente katkı sağlayacağına inandıkları, temiz yöneteceğine inandıkları adaylarda birleşmek üzere aldıkları bir karar' diyorlar. Biz de bunu 'İstanbul İttifakı' olarak nitelendirdik ve uyguladık. Hep şöyle söyledik, İstanbul'un sosyal demokratları, muhafazakar demokratları, milliyetçi demokratları, Kürt demokratları, bütün demokratları bir araya gelecek ve İstanbul'u kazanacak. İşte biz hep birlikte bunu başardık. Hepsine minnettarız. Hepsinin arkasındayız. jBiz tüm kentlerde, kimseyi ayırmadan seçim kazanırken listemizde geçmişte başka siyasi partilerde bulunan çok sayıda isim yer aldı. Şimdi o isimlerden dolayı kimse belediye başkanlarını mesul tutmaya kalkmasın. Tayyip Bey, Türkiye İttifakı'nın da, İstanbul İttifakı'nın da mesulü benim, ne hesap soracaksan, benden soracaksın" dedi.
'EKREM BAŞKAN NE YOLSUZLUĞA BULAŞIR, NE DE TERÖRLE İLGİSİ OLUR'
Özel, "Bugün İstanbul'da, yıllar önce bu İstanbul'un oyunu almış, desteğini almış, İstanbul'a hizmet etmiş, ama artık seçim kazanamayacağını görmüş bir kişinin hezeyanlarıyla ve verdiği haksız, hukuksuz talimatlarla karşı karşıyayız. İstanbul'da yoksulu aş evinde doyuran, düşük gelirliyi kent lokantalarında ağırlayan, yeni doğan bebeği 'Hoş geldin bebek' diye karşılayan, yoksul anneyi anne kartla kucaklayan Ekrem Başkanımıza karşı hazımsızlar büyük bir kumpas kurdular. Ama herkes bilsin ki Ekrem başkan ne yolsuzluğa bulaşır, ne de terörle ilgisi olur. Tayyip Erdoğan sıkışınca, FETÖ'cülere kendi genelkurmay başkanını terörist ilan ettirmiş, sonra yıllar sonra da, 'Milli ordumuza kumpas kurdular' demiş biridir. O yüzden Tayyip Erdoğan dedi diye, Ekrem İmamoğlu gibi vatanını, milletini seven, yoksulu kendi evladından ayrı görmeyen, şefkatli, çalışkan, namuslu bir evlattan, ne hırsız çıkar, ne yolsuz çıkar, ne terörist çıkar. Sözümün, sesimin ulaştığı tüm Türkiye'ye sesleniyorum. Demokratik biçimde, şiddete bulaşmadan ama hak aramak için, söke söke almak için sokaklar bizimdir, meydanlar bizimdir. Bir kez de burada söyleyeyim. Bundan sonra kırıp dökmeden, yakıp yıkmadan ama sinmeden, durmadan, sokaklar bizimdir, meydanlar bizimdir. Bana, 'Sokak çağrısı yapıyorsun?' diyorlar. Evet, sesleniyorum. Evde aç oturmayacağız. Evde yoksul oturmayacağız. Evde işsiz, güvencesiz oturmayacağız. Sen bizim seçtiğimizi nezaretlerde tutarken, biz evde oturmayacağız. Buradakiler, senin gibi ne korkaklar, ne zalimler, kimseye kıyamazlar. Ama kendilerini de senin gibi bir zalimin vicdanına bırakmazlar. Biz birbirimize emanetiz" dedi. (DHA)
Görüntü dökümü:
-----------
- Mansur Yavaş'ın konuşması
- Özgür Özel'in konuşması
=============
8- EYÜPSULTAN'DA BOZULAN UTV'Yİ TAMİR EDEN MUHAMMED'E ÇARPAN MİNİBÜS ŞOFÖRÜ İLK KEZ HAKİM KARŞISINDA
Ayşe GÜREL/İSTANBUL (DHA) - EYÜPSULTAN'da arızalanan UTV aracını emniyet şeridinde kontrol eden Muhammed Gürcan Koçak'a(25) çarparak ölümüne sebep olan havalimanı servisi şoförü Mahmut Yücedağ, bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. Sanık Yücedağ mahkemedeki savunmasında, "İnsana çarptığımı sonradan anladım. Anlasaydım polise daha önce giderdim. İnsana vurmuş olduğum aklımın ucundan bile geçmedi" dedi.
Kaza 22 Şubat Cumartesi gecesi saat 02.00 sıralarında Kemerburgaz yolunda meydana geldi. Kullandığı UTV aracının arızalanması üzerine emniyet şeridinde duran Muhammed Gürcan Koçak'a, sonradan havalimanı yolcu servisi olduğu anlaşılan Mahmut Yücedağ idaresindeki minibüs çarptı. Çarpmanın etkisiyle yol kenarına savrulan Koçak, ambulansla kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Olay yerinden kaçan minibüs şoförü, polis tarafından kimliği tespit edilerek İstanbul Havalimanı'nda yakalandı. Yapılan soruşturma sonrasında hazırlanan iddianamede, hakkında 'Bilinçli taksirle ölüme neden olma' suçundan 2 yıl 8 aydan 9 yıla kadar hapis cezası istenen sanık Yücedağ, bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya hayatını kaybeden Muhammed Gürcan Koçak'ın ailesi ve avukatlar katılırken, tutuklu sanık Mahmut Yücedağ, bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemleri(SEGBİS) ile bağlandı.
'BEN BİRİNE ÇARPTIĞIMI POLİSLER ARADIĞINDA ANLADIM'
Duruşmada savunma yapması için söz verilen tutuklu sanık Mahmut Yücedağ, "Ben şoförlük yapıyorum. Olay günü hava durumunda çok kötü kar yağışı olacağı söylendi. Bir turizm firmasında şoför olarak çalışıyordum. Olay günü yolcuyu havalimanına bırakmak için çıktım. Kar yağışı vardı. Yolcumu aldım, yolda temkinli bir şekilde devam ettim. Arabadan bir ses geldi, önce domuza çarptım zannettim. Aracın içindeki yolcular panik oldu. Ben de araçtan inmeden, sağ aynadan bakarak kontrol ettim. Daha sonra yolculara dönerek, 'Bir şey yok' diyerek sakinleştirdim. Yola devam ettim, yolcuları otele bıraktım. Bıraktıktan sonra aracı kontrol ettiğimde aracın sağ ön tarafındaki sis lambalarının ve sağ üst çamurluk kısmının kırık olduğunu tespit ettim. Daha sonra çarpmış olduğum yere 1 saat içerisinde geri döndüm. Fakat hiçbir şey yoktu. Kimseyi de göremedim. Eve gittim, eşime kaza yaptığımı, domuza vurduğumu ama hiçbir şey göremediğimi söylemedim. Sonraki günlerde de aynı yoldan geçerken hiçbir şey göremedim. Aradan 6 gün geçti, polis memurları evime gelip beni sormuşlar. Polisler beni arayıp nerede olduğumu sordular. Havalimanında olduğumu, yolcu bıraktığımı söyledim. Yolcularımı bıraktıktan sonra polisler beni gelip aldı. Karakola gidip ifade verdim. Ben bu sırada birine çarptığımı anladım. Herhangi bir kastım bulunmamaktadır. Çarptığımı sonradan anladım. Anlasaydım polise daha önce giderdim. Ben emniyet şeridinin haricinde yol 3 şeritli olduğu için üçüncü şeritten yola devam ediyordum. İnsana vurmuş olduğum aklımın ucundan bile geçmedi. Ben kontrol ettiğim sırada aracın üst kısmı bayağı bir zarar gördüğü için çarptığım yeri kontrol etmek amacıyla geri döndüm. Yolda hiçbir şey göremedim. Hızım en fazla 70 kilometre falandı. Olay yerinden de çok fazla uzaklaşmamıştım. Ben yolda tam ortadan gidiyordum" ifadelerini kullandı.
'DAHA FAZLA YALANLARINI DİNLEMEK İSTEMİYORUM'
Kazadan ölen Muhammed Koçak'ın babası Soner Koçak, "Ben, sanık bize bir şey söylemek istiyorsa dışarı çıkmak istiyorum, daha fazla yalanlarını dinlemek istemiyorum. Ben bu olayın neresinden başlayayım bilmiyorum. Şeride bakmıyor, yola bakmıyor. Ayrıca benim aslan gibi oğluma hayvan ismiyle hitap ettiği için bir kez daha şikayetçiyim. Ben bu vatanın evladıyım, burası Türkiye. Ben, kanımın son damlasına kadar hakkımı arayacağım. Oğlumun kanını yerde bırakmayacağım. Beni bu adam yakalandıktan sonra Adalet Bakanımız bile aradı. Bu adamın yakalandığına dair bana haber verdi" dedi.
'BEN BAĞIRINCA GAZA BASIP UZAKLAŞTI'
Duruşmada tanık olarak dinlenen Ö.A. ise, "Olay gecesi kuzenim Muhammed Gürcan Koçak ile beraberdim. UTV aracımız arızalandı, kenara çektik iyice. Çekici bekliyorduk. Kar yağışı hiç yoktu olay anında. Biz UTV'den dışarı çıktık, araca bakıyorduk, arıza neresinde diye. Gürcan UTV'nin ön kısmındaydı, emniyet şeridinin bariyer kısmındaydı. Yola yakın değildi. Birden araç geldi, hızı en az 120-125'ti. Çarpar çarpmaz Gürcan bariyerlere doğru fırladı. Çarpan araç sendeledi. Sonra ben çarpan araca 'Ne yaptın sen?' diye bağırınca gaza basıp hiç durmadan uzaklaştı" şeklinde konuştu.
DURUŞMA ERTELENDİ
Avukatların savunmalarının ardından mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. (DHA)
Görüntü dökümü:
------------------
(ARŞİV)
- Şüphelinin emniyete getirilmesi
- Güvenlik kamerası
- Hayatını kaybeden Koçak'ın fotoğrafları
===============
9-AVCILAR'DAKİ KIZ YURDUNDA YAŞANAN 'MUTFAK GÖREVLİSİ' OLAYININ ARDINDAN ÖĞRENCİLER, YÖNETİMİ PROTESTO ETTİ
İhsan DÖRTKARDEŞ/İSTANBUL, (DHA)- AVCILAR'da bulunan kız yurduna kendisini mutfak görevlisi olarak tanıtarak giren M.K. (29), öğrencilerin odasına girerek bazı eşyaları alırken daha önce takip ettiği kız öğrenciyi bulup, arkadaşlık teklif etti. Genç kızın tepkisi ve diğer öğrencilerin yardım istemesi üzerine güvenlik görevlileri şüpheliyi yakalayarak polise teslim etti. Olayın ardından akşam saatlerinde yurt önünde toplanan öğrenciler, yurt yönetimini protesto etti.
Olay, saat 07.30 sıralarında Firuzköy Mahallesi'ndeki kız öğrenci yurdunda meydana geldi. İddiaya göre, kendisini 'mutfak görevlisi' olarak tanıtarak yurda giren M.K., katlardaki odaları tek tek dolaşarak bazı eşyaları alırken bir süredir takip ettiği, okula gitmek üzere giyinen üniversiteli kız öğrencilerin bulunduğu 4 odaya girip, arkadaşlık teklifinde bulundu. Genç kızın tepkisi ve diğer öğrencilerin yardım istemesi üzerine yurt güvenlik görevlileri M.K.'yi yakaladı. Şüpheli, ihbar üzerine gelen polis ekibine teslim edildi. Gözaltına alınan M.K., polis merkezine götürüldü. Şüphelinin kız öğrencilerin odalarından bir cüzdan ve bir miktar para çaldığı belirlendi. Polis ekipleri tarafından yürütülen çalışmalarda şüpheli M.K.'nin 'Kasten yaralama' ve 'Tehdit' 'uyuşturucu' gibi suçlardan poliste 21 adet suç kaydının olduğu ortaya çıktı.
ÖĞRENCİLER YURT YÖNETİMİNİ PROTESTO ETTİ
Sabah saatlerinde yaşanan olayın ardından öğrenciler, akşam saatlerinde yurdun önünde yönetimi protesto etti. Kız ve erkek öğrencilerden oluşan kalabalık, uzun süre yurdun önünde sloganlar atarken ellerinde, 'Güvenlik uykuda öğrenciler tehlikede' yazılı döviz taşıdığı görüldü. Öğrenciler daha sonra polisinde uyarılarıyla yurtlarına döndü.
Görüntü dökümü
--------------
-Kız ve erkek öğrencilerin protestosu
-Polisin ikna çabası
-Polis öğrencileri yurt binasına girişi
-Detay ve genel görüntüler