Geri Dön
AdanaADANA - Doç. Dr. Akkuş: Sensörlü şeker ölçüm teknolojisi sağlık ekonomisine ciddi kazanımlar getirir

ADANA - Doç. Dr. Akkuş: Sensörlü şeker ölçüm teknolojisi sağlık ekonomisine ciddi kazanımlar getirir

ADANA - Doç. Dr. Akkuş: Sensörlü şeker ölçüm teknolojisi sağlık ekonomisine ciddi kazanımlar getirir

ÇUKUROVA Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Balcalı Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gamze Akkuş, diyabetin Türkiye'de hızla artan komplike bir hastalık olduğuna dikkati çekerek, hem hasta hem hekim hem de ülke sağlık ekonomisi bazında ciddi kazanımlar getirecek sensörlü ölçüm teknolojisinin çok fazla insülin kullanan Tip-2 hastalar için de uygulanması gerektiğini söyledi.

Sürekli glikoz izleme (CGM) cihazlarının, 18 yaş altı Tip-1 diyabet hastaları için Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından geri ödeme kapsamına alınması, binlerce diyabetik çocuk ve ailelerinin yüzünü güldürdü. Diyabet hastaları, özellikle çocuklarda büyük bir zorluk ve acıya neden olan parmak ucuna iğne batırılarak yapılan şeker ölçümlerini ortadan kaldıran bu cihaz için ilerleyen dönemde yaş ve hastalık sınırının da kaldırılması gerektiğini anlattı. ÇÜ Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Balcalı Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gamze Akkuş, Türkiye'de toplumun yüzde 15'inin diyabet hastası olduğunu ifade etti. Doç. Dr. Akkuş, bu durumun giderek artan komplike bir sorun olduğunu belirterek, "Bu hastalığın en önemli tedavi aşaması ise iyi kan şekeri kontrolüdür. Ancak hastaların sürekli glikoz ölçüm sistemlerine (CGM) erişimi bir hayli güçtü. Sağlık Bakanlığımızın onayıyla 18 yaş altı Tip-1 diyabetliler bu teknolojiye artık çok daha kolay ulaşabilecekler. Bizler Tip-1 ve Tip-2 olmak üzere tüm diyabet profillerinde öncelikli olarak etkin, erken, sürdürülebilir kan şekeri kontrolünü hedefliyoruz. Buna da ancak bu teknolojiyle ulaşabiliriz" diye konuştu.

Tip-2 diyabet hastaları için de bu teknolojinin kullanılabilir olmasının önemini anlatan Doç. Dr. Akkuş, "Tip-2 diyabet olup da günde 3-4 kez insülin tedavisi yapmak durumunda olan hastalar da var. Bu hastalar için de CGM teknolojisinin kullanılması hastalığın takibini kolaylaştıracaktır. Türkiye genelinde yüzde 15'lerde olan diyabetin büyük çoğunluğu aslında Tip-2 diyabet hastalarından oluşuyor. Çoklu insülin kullanan Tip-2 diyabetliler için de önümüzdeki süreçte CGM'in uygulanması hedeflenmesi gereken önemli bir konudur" ifadelerini kullandı.

'SIKI TAKİPLE ŞEKERE BAĞLI HASTALIKLAR OLUŞMADAN ÖNLENEBİLİR'

Diyabetin sağlık harcamalarının önemli bölümünü oluşturduğuna dikkati çeken Doç. Dr. Akkuş, şöyle konuştu:

"Sürekli kan şekeri yüksekliği körlük, uzuv kaybı, böbrek yetmezliği ve kalp krizi gibi birçok komplikasyonlara neden olabiliyor. Komplikasyon nedenli kronik hastalıklar oluşabiliyor. Bunlardan kaynaklı hastaneye yatışların çoğu da diyabet kaynaklı oluyor. Bu hastaneye yatışlar beraberinde çok ciddi bir mali yükü getiriyor. Eğer biz CGM cihazlarını yaygınlaştırır ya da etkin kan şekeri kontrolünü sağlarsak bu hastalıkların çoğunu daha oluşmadan engelleyebiliriz. Bu da bize hem hasta hem hekim hem de ülke sağlık ekonomisi bazında ciddi kazanımlar getirecektir."

Emekli Gani Şentürk (54), 2012'de geçirdiği böbrek naklinin ardından kortizonların tetiklemesi nedeniyle şeker hastası olduğunu anlattı. Bu hastalıktan kaynaklı ayağında diyabetik yaralar da oluşan Şentürk, zorlu bir yaşam sürdürdüklerini belirterek, bu anlamda sensörlü cihazların tüm hastalar için SGK tarafından karşılanabilir olmasının kendileri için kolaylık sağlayacağını ifade etti.

'ŞEKER DÜŞTÜĞÜNDE YA DA ANİ YÜKSELDİĞİNDE UYARI VERİYOR'

Ev hanımı Hafize Kara (61) ise 19 yıldır şeker hastası olduğu ve insülin tedavisi gördüğünü belirterek, "Parmaktan iğne batırarak yaptığımız parmak ölçümü tabii ki biraz ağrılı oluyor. Bir süre sonra derinin inceldiğini ve hassaslaştığını hissediyorsun. En önemlisi şekeriniz düştüğünde ya da ani yükseldiğinde cihaz uyarı veriyor. İnşallah tüm hastalar kullanabilir" dedi.

'PAHALI BİR CİHAZ, ŞART OLMADAN TÜM HASTALAR KAPSAMA ALINMALI'

Makine mühendisi Hakan Demir (55) ise 25 yıldır Tip-1 diyabet hastası olduğunu ve kısa süre önce sensörlü ölçüm cihazı kullanmaya başladığını dile getirerek şöyle konuştu:

"İnsanın parmaklarını günlük 6 kez delmesi, canının yanması hiç hoş bir durum değil. Sensörlü cihazla acı duymadan dilediğiniz zaman şeker değerini görüp ona göre tedbir alabiliyorsunuz. Ben kamu çalışanı olmama rağmen piyasada çok pahalı olan bu cihazları tedarik edebilmek çok güç oluyor. Ödediğimiz sosyal güvenlik primlerinden bizler için de bu cihazların karşılanabileceğine inanıyorum. Sensörlü cihazın yaş ve hastalık sınırı gözetilmeksizin şeker hastalarının tümünde kurum tarafından karşılanmasını çok isterim." (DHA)

Haber:Gülşah ÖZGEN-Kamera:Eser PAZARBAŞI/ADANA,(DHA)

İlginizi Çekebilecek Diğer Haberler

Sıradaki Haber