11 Ekim Dünya Kız çocukları Gününde, bir iş kadını kız çocukları ile ilgili “Kendi potansiyelinin farkına varan bir kız çocuğu, gücünü tüm dünyaya gösterme cesaretine sahip olur. Toplumsal gelişim yolunda atılacak en sağlam adımlardan biri bu cesarete sahip kız çocukları yetiştirmektir. Kız çocuklarının diledikleri her alanda başarılı olabilecekleri konusunda öz güven kazanmaları için hepimiz duyarlı olmalı ve daha çok çalışmalıyız” demişti…
Başarılı kız çocuklarını her alanda görebiliyoruz. Yeter ki onlara bir şans verilsin, onlara güvenilsin.
Geçtiğimiz haftalarda DHA Ağrı Muhabiri Ramazan Demir’in bir haberini paylaşmıştım. Ağrı’da Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, ‘Çocuk Gelinler’in önüne geçebilmek için 6 yıl önce bir proje başlatmıştı.
Proje kapsamında ‘Kızlarımız erken yaşta gelinlik yerine forma giysin’ sloganıyla Ağrı Aile ve Sosyal Politikalar Gençlik ve Spor Kulübü Kadın Futbol Takımı kurulmuştu. Ağrı Valiliği öncülüğünde, toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla 2016 yılında kurulan kadın futbol takımı şimdi başarısıyla adından söz ettiriyor. Futbola gönül veren Ağrılı kızlarımız, TFF 3’üncü Lig N Grubu'nda namağlup şampiyon oldu. Futbol takımı, 19-22 Mayıs tarihleri arasında 2'nci Lig'e yükselme maçlarına çıkacak.
“HERKESİN BAKIŞI DEĞİŞTİ”
Takım kaptanı Hacer Tarılığ (21) 2'nci Lig’e çıkma yolunda ellerinden gelen bütün çabayı sarf edeceklerini belirterek, “Bizler kız çocuklarının belli bir yaşa geldikten sonra kendi kararlarını kendilerinin almasını istiyoruz. Ben futbola başladığımda herkes kızlar futbol oynar mı diye düşünüyordu. Ama şu anda herkesin bakış açısı değişti.
Başarı geldikçe önyargı değişti. Arkadaşlarımızın hepsi Ağrılı. Aramızda köyden gelenlerde var, yurtlarda kalanlar da. Buradan ailelerden kız çocuklarının önünü açmalarını istiyorum. Spor hiçbir zaman engel değildir. Tam tersine başarıya giden yoldur. Genel olarak ülkemizin iş insanlarından bizlere destek olmalarını istiyoruz” diyor.
ANNE YÜREĞİ…
Geçen hafta ‘Anneler Günü’nde Diyarbakır’dan gelen bir haber herkesin ağlattı. Anneliğin kutsallığını, anneliğin ne olduğunu herkese gösteren haberi DHA Diyarbakır Bürosu’ndan arkadaşımız Burak Emek yaptı. Burak Emek’in, hemen tüm gazete ve televizyonlarda yer alan haberi Diyarbakır’da, 2012'de dünyaya geldikten 17 gün sonra solunum yetmezliği şikayetiyle hastaneye kaldırılan ve kas hastalığı teşhisi koyulan Elif Nur Erdemes'in annesi Fatma Erdemes’in dramını anlatıyor.
10 yıldır her gün yoğun bakım kapısında bekleyen anne Erdemes sadece gözlerini hareket ettirebilen kızı Elif Nur ile iletişimi bu şekilde kuruyor, odadayken elini hiç bırakmıyor. "Beni hissetsin ve bilsin. Nasıl tedavisini her gün alıyorsa anne sevgisini de her gün almasını istiyorum.
Elif Nur, benim için sağlıklı olan çocuklarımdan önce geliyor. Onunla aramda inanılmaz bir bağ var. Elif Nur’u çok seviyorum, ihmal etmek istemiyorum çünkü benim için çok özel. Beni hissediyor, mutlu oluyor. Ben de mutlu oluyorum. Ondan aldığım enerji beni de mutlu ediyor. Anlatılmaz bir bağ var. Hem Elif Nur rahatlıyor mutlu oluyor hem de o mutlu olunca ben de oluyorum.
Annelik vazifemi yaptığımı hissediyorum. Bütün çalışanlara ve hocalarımıza teşekkür ederim.” diyen Fatma Erdemes hastane çalışanları tarafından 'yılın annesi' seçildi.
4 YIL SONRA İLK KEZ ‘ANNE’ DEDİ…
Geçen hafta harika bir ‘Anneler Günü’ haberi de İzmir’den geldi. DHA İzmir Bürosu’ndan arkadaşımız Nevra Uçkaç’ın haberi. Fidan Funda Çelik’e, doğuştan rahatsız olan oğlu Alperen’in 4 yıl sonra ilk kez ‘Anne’ diye seslenmesinin yaşattığı mutluluğu aktardık haberimizde.
Doğduğundan beri hiçbir sesi duymayan ve konuşamayan Alperen, 8 Şubat'ta, doğum gününde ABD’de sol kulağından ameliyat oldu. Vücudundan alınan derilerle kulak kepçesi, deliği ve kanalları yapılan Alperen, hiçbir cihaza gereksinim duymadan ilk kez annesinin sesini duydu. Anne Çelik ise 4 yıl sonra ilk kez oğlunun 'anne' dediğini duyunca büyük bir mutluluk yaşadı. Muhasebeci olarak çalışırken oğlunun doğumundan sonra işini bırakan Çelik, oğlu Alperen'in bu mutluluğunun yarım kalmaması için tıbbi olarak ikinci kulağından da aynı ameliyatı olması gerektiğini belirtti.
Oğlunun ameliyattan sonra ilk kez duyduğu anı anlatan Fidan Funda Çelik (37), " Amerika'da ameliyatın ardından doktorumuz ona seslenmemi istedi. Ona ismiyle ilk seslendiğimde bana dönüş anını anlatamam. Bana koşarak gelip sarıldığı anı hiçbir şeye değişmem. İlk defa sesimi duydu ve sarılarak öpmeye başladı. Daha çok duyması ve konuşması için çok çalışıyorum. Dil terapisi yapıyoruz. Onun için kitap okuyorum, şarkı söylüyorum. Birlikte müzik dinliyoruz. Sesi çok yüksek açtığımda artık rahatsız olmaya başladı. 4 yıl sonra oğlum bana 'anne' dedi. Bu kelimeye çok hasret kaldım. Ama bu yeterli değil. Amerika'daki klinikte tıbben ikinci kulağa ihtiyacımız olduğu söylendi. Duyduğu sesleri kaybetmemesi adına bu şart" dedi.
“Haber nerede DHA orada” sloganıyla, Türkiye’nin dört bir yanından ilginç haberler, duygu yüklü insan hikayeleri ve harika başarı öykülerini takip ediyoruz. Haberlerini yapıp abonelerimize servis ediyoruz. Biz işini iyi, doğru ve en iyi şekilde yapmaya çalışan harika bir ekibiz. Yaptığımız güzel işlerin karşılığını da görüyoruz. Kayseri Gazeteciler Cemiyeti ile Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından düzenlenen 2021 Ödüllü Medya Yarışmasında Demirören Haber Ajansı (DHA) Kayseri Bürosu 4 dalda ödüle layık görüldü. 2021 Ödüllü Medya Yarışması'nda DHA Kayseri Büro Şefimiz Olcay Düzgün 'haber', Samed Aydın Sun 'araştırma-inceleme', Metin Değirmenci 'spor' ve Harun Reşit Serbest 'fotoğraf kategorisinde ödül kazandı.
Daha önce Türkiye Haber Kameramanları Derneği’nin “25’inci Zoom Uluslararası Haber Görüntüleri” yarışmasında, “Bazalt Adam” haberiyle röportaj dalında ödül kazanan Diyarbakır Bürosu’ndan arkadaşımız Burak Emek son zamanlarda peş peşe yaptığı özel, araştırma haberleri ile Diyarbakır İş İnsanları Zirvesi'nde ‘Yılın Araştırma Haberi’ ödülüne layık görüldü.
Haberciliği ön planda tutup özveri ile çalışan tüm arkadaşlarımı kutluyorum. Böyle çalışmaya devam ettikçe daha çok ödül kazanacaklarına yürekten inanıyorum.
