Cumhurbaşkanı Erdoğan: FETO'cuların koltuğunun altına girilerek onların malzemelerine sarılarak, ülkeye hizmet edilmez
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beyoğlu'nda düzenlenen mitingde vatandaşlara seslendi. Erdoğan, "Şimdi kalktı, Rusya'ya saldırıyor. Sen haddini bil ya. Devlet adamı kalkıp da böyle bir ülkeye saldırmaz. Çatışmalara taraf olan değil, akan kanı durdurmak için çalışan ara bulucu ülke rolümüzü devam ettireceğiz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kasımpaşa Kızılay Meydanı'nda gerçekleşen Beyoğlu Mitingi'ne katıldı. Mitinge Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanı sıra İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Demokratik Sol Parti Genel Başkanı Önder Aksakal, AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe de yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlarla beraber Duyanlara Duymayanlara şarkısını söyledi.
"BİZ EZELDEN KASIMPAŞALIYIZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Doğduğum, büyüdüğüm, Kasımpaşa'yı çok ama çok seviyoruz. Yarın akşam daha çok seveceğiz. Beyoğlu patlayacak mı? Sandıkları tulum çıkartacak mı? Gümbür gümbür sandığa gidiyor muyuz? Allah sizden razı olsun. Buraya gelene kadar yolun sağı solu gümbür gümbür. Resmi rakamı alın dedim. Resmi rakamı aldım şu anda burada 45 bin kişi var. Dik duracağız, dikleşmeyeceğiz. Gümbür gümbür sandıklara gideceğiz. 2 gündür İstanbul'un ilçelerinde hemşerilerimizle her biri ayrı ayrı birer destan olan buluşmalar yaptık. Burada doğdum, burada büyüdüm. Buranın adı ne? Burası meşhur Kızılay Meydanı'dır. Şimdi buradan öyle bir haykıracağız ki, biraz sonra inşallah, bu akşam burada finali yapıyoruz. Son toplantı bu. Bundan sonra daha toplantım yok. Bundan sonrası özel. Dün İstanbul'daki maratonumuza Cuma namazında Barbaros Hayrettin Paşa Camii'nin açılışıyla başladık. Muhteşem bir cami. Preveze Zaferi'nin lideri kaptanı derya Barbaros Hayrettin Paşa. Cami de muhteşem oldu. O çevrede öyle bir cami maalesef yoktu. Onu yapmak da bize nasip oldu ve maliyeti de 750 Milyon Türk Lirası. Bugünkü programlarımızdan inşallah buradan gideceğimiz Ayasofya Camii'nde eda edeceğimiz akşam namazıyla bitireceğiz. Böylece İstanbul'un ruhuna, bu şehri bize emanet eden Fatih'in mirasına uygun bir şekilde kampanyamızı sona erdireceğiz. Son mitingimiz için Beyoğlu'nu seçmemiz öyle rast gele bir tercih değil. Biliyorsunuz biz ezelden Kasımpaşalıyız. Gençliğimiz buralarda geçti. Okmeydanı'nda 13-14 yaşında futbol oynadığımız dönemler. Siyasetteki ilk seçimi Beyoğlu'nda yaşadım. İstanbul'a büyükşehir belediye başkanı olduğumda yine Beyoğlu'yla birlikte yol yürüdüm. Okuduğumuz şiir sebebiyle siyasi yasaklı hale gelip cezaevine girmemizde aslına bakılırsa tam da Beyoğlu'na yakışır bir duruştu. Bugün de ülkemizin tarihi bir seçimi öncesi yine Beyoğlu'nun huzurundayız" diye konuştu.
NAZIM HİKMET'İN ŞİİRİ İLE SESLENDİ
Nazım Hikmet'in şiirinden de dize okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yıllarca Beyoğlu'na da, İstanbul'a da, ülkeye de azap çektirdiler. Hem geri bırakarak, yoksul bırakarak, yoksun bırakarak azap çektirdiler. Hem de tertemiz ruhuna kirli ellerini dokunarak azap çektirdiler. Biz İstanbul'u işte böyle azap içindeyken devraldık. Çalıştık, çabaladık, mücadele ettik. Sonra ülkenin başbakanı olduk aynı aşk ve sevda ile 81 vilayetimizin tamamını demokrasi ve kalkınma atılımlarıyla tanıştırdık. Cumhurbaşkanı olduk. Ülkemizi bölgesinde ve dünyada model bir demokrasi model bir gelişmişlik seviyesine çıkartmak için gece gündüz çalıştık" ifadelerini kullandı.
"ÖNÜMÜZDEKİ YIL BÜYÜKŞEHİRİ BUNLARDAN YENİDEN ALMAMIZ LAZIM"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'ye çağ atlatmak bu değil de nedir? Attığımız her adımda, girdiğimiz her mücadelede, İstanbul yanımızdaydı. Son mahalli seçimlerde her şey güzel olacak diyerek bu şehrin büyükşehir belediyesini devralanlar, İstanbul'u artık tamamen unuttuğu o eski kötü günlerine döndürdüler. Haliç'in halini biliyorsunuz değil mi? Haliç neydi? Kokudan geçiliyor muydu? Sütlüce'yi biliyorsunuz değil mi? Belediye başkanlığını bu kardeşinize verdiniz. Belediye başkanlığını aldıktan sonra bütün Haliç'in pisliğini 9 buçuk kilometre uzaklıktaki Alibeyköy taş ocağına borularla naklettik. Oranın geri dönüşümle suyunu tekrar Haliç'e indirdik. Şimdi bunu bilmeniz lazım. Bunu da CHP'lilere anlatmanız lazım. Haliç'te balık yoktu, balık oldu. Boğazın suyunu bağladık, Haliç'in suyunu pis kokusundan geçilmez halden kurtardık. Fakat beyefendi geldi, Haliç tekrar maalesef. Şimdi yarını halledelim, yarından sonra da önümüzdeki yıl, 2024'te büyükşehri bunlardan yeniden almamız lazım. Özellikle şurada dev bir pankart var. Burada anacığım var. Yarın anneler günü, kardeşlerim, gençler, anne deyip geçmeyin. Annelerinizin ayaklarının altını öpün. Niye? Cennet annelerin ayakları altındadır, unutmayın. Ben anacığımın ayaklarının altını öperdim. Her İstanbul'a gelişte, o ayaklarını çekerdi. Anam, ayağının altında cennet kokusu var, ben müsaade et öpeyim derdim. Anam derdi ki, oğlum ne ediyorsun? Zar zor öptürürdü bana. Cennet annelerin ayakları altındadır. Bak babaların demiyor. Annelerin ayakları altındadır diyor. Yarınki seçimde aynı zamanda anneler gününe rast gelmesi sıradan bir olay değil. Bunun da hakkını vermeye var mıyız? Sandıkları patlatıyor muyuz? Biz sizinle pazara kadar değil, mezara kadar beraberiz" şeklinde konuştu.
"KASET KUMPASIYLA ALÇAKLIKTA TAVAN YAPIYORLAR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Esersiz, hizmetsiz, sevgisiz, ruhsuz bir şehir haline getirmek istedikleri İstanbul'a ilçe belediyelerimiz ve bakanlıklarımız vasıtasıyla yine biz sahip çıktık. Şimdi de aynı felaketi cumhurbaşkanlığı ve meclis seçimleriyle ülkenin tamamına yaşatmak istiyorlar. Bunun için gözlerini öyle karartmış durumdalar ki ülkenin ve milletin her değerini kurdukları kumar masasına sürmekten çekinmiyorlar. Ne diyorlar? Biz, kumar masasında olmayacağız? Meral Hanım niye oldun? Tekrar niye döndün? Biz, noter masasında olmayacağız? E niye oldun, niye tekrar döndün? Bunlara inanılmaz, bunlara güvenilmez. Allah muhafaza, seçimi biz kazanalım da isterse ülke batsın, bitsin havasıyla yarına odaklanmış durumdalar. Kendilerini öyle bir şartlandırmışlar ki, her gün akıl dışı, ahlak dışı, vicdan dışı bir yöntemle karşımıza çıkıyorlar. Masadan ortaklarından biri oradan kalktığında 3 gün boyunca kendisine neler dediklerini, neler çektirdiklerini hatırlayın. Sonra bu ortağı yeniden masaya oturttuklarında nasıl saygısızca, pişkince davrandıklarını hatırlayın. Bir önceki seçimlerde karşımıza çıkardıkları bu seçimde de kendi kurduğu partinin adayı olarak yarışa katılan kişiye yaptıklarına bakın. Neler söylediler, hangi hakaretleri ettiler, kimleri devreye soktular. Bunlar işe yaramayınca FETO'nun en iğrenç yöntemi olan montaj kaset kumpasıyla alçaklıkta tavan yaptılar. Üstelik aylardır sürekli kaset, montaj, yapay zeka diyerek ortalığı velveleye verenler de kendileriydi. Artık kabahatlerinin üzerini örtmek için mi böyle yapıyorlar? Bilmiyoruz. Ama sonunda dönüp dolaşıp kasetçiliğe soyunan kendileri oldu. Biz siyasetin bu tarz yöntemlerle çirkinleştirilmesine, siyasete çamur bulaştırılmasına hep karşı olduk. Bugün de karşıyız. Milletimin bu kasetçilere hak ettiği dersi sandıkta vereceğine inanıyorum. Türkiye'nin her seçimi ülkemiz için ayrı bir yol ayrımı olarak gerçekleşiyor. Şimdi yine bir yol ayrımındayız. Milletimiz tercihini koalisyon masasının ülkeyi terör örgütlerinin ve tefecilerin eline teslim etme niyetiyle ne diyor Bay Bay Kemal, Londra tefecilerinden 300 milyar dolar getirecekmiş. İnanıyor musunuz? Yalan dolan. Türkiye Yüzyılı inşallah bunu gerçekleştirecektir. Türkiye Yüzyılı Cumhuriyetimizin yeni asrında ülkemizi çıkarmak istediğimiz yerin adıdır" ifadelerini kullandı.
51 KÜRT KARDEŞİMİN ÖLÜMÜNE NEDEN OLAN SELO DEĞİL Mİ?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bay Bay Kemal ve kumar masasındaki arkadaşları güya ülkenin yönetimindeki kişilerle nasıl görüşüyorlar. Kardeşlerim bunlar talimatı nereden alıyorlar? Kandil'den alıyorlar. Kandil'de kimler var? Teröristler var. Bu teröristlere biz bu ülkeyi teslim edebilir miyiz? Biz ülkemizi böldürtür müyüz? Bay Bay Kemal bölücü. Bay Bay Kemal bu teröristlerle iş birliği halinde. Kandil'deki teröristler neyse ne yazık ki Bay Bay Kemal de o. İşte, şu anda bu yuvarlak masanın etrafındakiler ne yazık ki bunlarla iş birliği halinde. Şimdi, biz Cumhur İttifakı olarak ülkemizi böldürtmeyiz. Yarın ki seçimde inşallah gümbür gümbür sandıklardan çıkacak ve ülkemizi bozmak, bölmek isteyenlere de gereken dersi inşallah sizlerle beraber vereceğiz. Kasımpaşa'nın Beyoğlu'nun yiğit evlatları buna müsaade etmeyeceklerdir. Terör örgütleriyle yol yürünerek, ülke yönetilmez. Tam tersine terör örgütlerinin başı ezilerek ülke yönetilir. Cudi'de biz bunların inlerine girdik mi? Gabar'da bunların inlerine girdik mi? Şimdi bu malum terör örgütünün parlamentodaki uzantıları ne diyor? Biz diyor, bir defa gelir gelmez, bu inleri buraları tekrar aslına döndüreceğiz. İşte bunlara fırsat vermeyeceğiz. Bütün mesele sandıklar. Terör örgütünün güdümündeki partiye, belediyeleri, bakanlıkları, kurumları peşkeş çekerek milletimize hizmet edilmez. Ne diyor Bay Bay Kemal, Selo var ya Selo. Eğer Selo'yu kurtarmak istiyorsanız, oyu bana verin diyor. Ben de diyorum ki, bu Selo kim? Diyarbakır'da benim 51 Kürt kardeşimin ölümüne neden olan Selo değil mi? Cezaevine niye girdi? Bu 51 kardeşimizin ölümüne neden olduğu için. Bunlar bol bol gidip onu ziyaret ediyorlar. Bay Bay Kemal de diyor ki, onu ben dışarı çıkaracağım. Eğer Erdoğan iş başında kaldığı sürece, adaletten, haktan, hukuktan başka hiçbir şey tecelli etmez. Teröristlere de bu yol açılmaz. Çıkıyor malum örgütün başındakilerden bir tanesi bunları biz çözeceğiz diyor. Daha da ileri gidip bebek katilinin İmralı'daki cezaevi kapılarını da kırarak onu da dışarı çıkaracaklarmış. İşe sağlam sarılacağız. Hanım kardeşlerim, kale içerden fethedilir unutmayın. Gençler, unutmayın şurada kaldı birkaç saat. Çok çalışacağız. Durmayacağız ona göre. Sonra da inşallah bu işin zaferini beraber kutlayacağız" dedi.
"ERDOĞAN'A SALDIRIYORLAR; ERDOĞAN ÜLKEMİ ONLARA SATMADI"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bölücü örgütün Kandil'deki yöneticilerinden destek alınarak sandığa değil ancak 2015'teki gibi istikrarsızlığa, kaosa, belirsizliğe gidilir. FETO'cuların koltuğunun altına girilerek onların malzemelerine sarılarak, ülkeye hizmet edilmez. Bu şekilde ancak onların ülkeye ve millete yaptıkları ihanete ortak olunur. Batıdaki tetikçi medya kuruluşlarına, kime saldırıyorlar? Almanya, İngiltere, Fransa'daki dergiler, Erdoğan'a saldırıyorlar. Niye çünkü Erdoğan ülkemi onlara satmadı, sattırmadı. Tefecilere, örtülü operasyon aygıtlarına yaslanılarak Türkiye'nin çıkarları korunmaz. Böyle yapılarak sadece ülkenin İstiklali ve istikbali tehlikeye atılır. Bay Bay Kemal işte bunların hepsini de yaptı. Ona bir cumhurbaşkanlığı yardımcılığı, nerede ne varsa dağıtıyor. Böyle bir devlet yönetimi olur mu ya? Bunlar kazanmak için ellerinden ne geliyorsa yapıyor. Evlatlarımızın geleceğini böyle bir kumar masasına meze edilecek kadar değersiz görenlere bu millet sözünü sandıkta söyleyecektir. Hazır mıyız buna? Bölücü yoldaşlarına, Kandil muhiplerine, sandıkta dersini veriyor musun? Bu kasetçi FETO ortaklarına sandıkta dersini veriyor musun? Bu LGBT kuyrukçularına ve onlara sesini çıkarmayanlara sandıkta dersini veriyor musun? İstanbul, bu şehri ileriye doğru götürmek şöyle dursun geriletenlere sandıkta dersini veriyor musun? CHP, LGBT'ci. İYİ Parti LGBT'ci. HDP LGBT'ci. Bu zillet ittifakının hepsi LGBT'ci. AK Parti'ye LGBT sızabilir mi? Hayır. Cumhur İttifakı'na sızabilir mi? Hayır. Biz ailenin kutsiyetine inanıyoruz. Aile kutsaldır. Güçlü aile olursa, güçlü millet olur. Aile zayıf düşerse millet zayıf düşer. Biz bu LGBT'cilere ülkemizi kaptırmayacağız. Ben size inanıyorum. Beyoğlu kararını vermiş, İstanbul kararını çoktan vermiş. Bu millet sırf kızgınlıktan dolayı gidip de ülkesini ateşe atmaz. Biz milli iradenin gücüne de milletimizin irfanına, sağ duyusuna da hep inandık, güvendik, teslim olduk. Allah'ın izniyle yarın sandıklar bunun tezahürünü bir kez daha göreceğiz. Türkiye yarın bir demokrasi şöleni yaşayacak. Yarın gece Cumhurbaşkanıyla, meclisiyle, Türkiye Yüzyılı'nın müjdesini ülkemizle beraber tüm dünyaya duyuracağımıza yürekten inanıyorum. Yarın gece seçim zaferimizin sevincini hep birlikte yaşadıktan sonra işimize devam edeceğiz. Ülkemize 21 yıldır getirdiğimiz eser ve hizmetler üzerinde Türkiye Yüzyılı'nı yükseltmeye devam edeceğiz. Bir yandan yarım kalan işlerimizi tamamlayacağız diğer yandan önümüzdeki dönem için verdiğimiz sözleri yerine getireceğiz" diye konuştu.
"RUSYA'YA SALDIRIYOR, HADDİNİ BİL"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "14 Mayıs Türkiye Yüzyılı için milat olacak mı? Hatırlayın Savaş Ayın programını izlediniz değil mi. Okmeydanı hastanesi bir zamanlar neydi? Ah, ah o hastanede sağlam giren oradan maalesef ölü çıkıyordu. Kimdi SSK'nın müdürü: Bay Bay Kemal. Savaş Ay oradaki o pislikleri, o her taraf kan revan içinde galoşlar yüksek fiyatlarla satılıyor. Bizler sabahtan numara almaya giderdik, tedavi için. Çile çekerdik, çile. Şimdi biz orayı ne yaptık? Cemil Taşçıoğlu Hastanesi yaptık. Şimdiki hastanenin hali ney? Nereden, nereye. Bay Bay Kemal, biz senin gibi ölenlerin hastanede rehin alındığı SSK genel müdürleriyle çalışmıyoruz. Biz pırıl pırıl hijyen koşulları en ileri derece olan Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu hastanelerini yapıyoruz. Yaparsa, biz yaparız. Sadece bu mu? Değil. Aynı şeyi Covid döneminde Çam Sakura'yı yaptık. Ne yaptık, Murat Dilmener'i yaptık. Bunları biz niye yaptık. 'Halk içinde muteber nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi diyerek yaptık' Benim insanım bunlara layık. Sen insan kıymeti bilmezsin. Sen insanlara değer vermezsin. Sen sadece insanların ölümüne, onların rehin olarak, rehine olarak hastanede alırsın. Kılıçdaroğlu, sen busun. Senin genel müdürlüğünü biliyoruz. Bir daha bu millet sana bedel ödetmez, işte onun için yarın ki oylarımız çok önemli. Bizim işimiz eser, hizmet ve Türkiye'nin artık alt yapı ihtiyaçlarını büyük ölçüde tamamladığımız için önümüzdeki dönem milletimizin her kesiminin refahını artırmaya öncelik vereceğiz. Artık eskisi gibi öyle önüne çıkan her engelle, yaşadığı her sıkıntıyla tökezleyen bir ülke değiliz. Görüyorsunuz işte. Sadece 2013'ten bu yana neler yaşadık. Sokakları karıştırdılar, ülkemize diz çöktüremediler. Terör örgütlerini üzerimize saldılar, milletimizi teslim alamadılar. Ekonomik tetikçilerini devreye soktular. Ekonomimizi yıkamadılar. Küresel salgın krizini yaşadık. Üretim ve istihdamı gözümüz gibi koruduk. Rusya Ukrayna savaşının etkileri bölgemizi kasıp kavururken biz kendi işimize baktık. Şimdi kalktı, Rusya'ya saldırıyor. Sen haddini bil ya. Devlet adamı kalkıp da böyle bir ülkeye saldırmaz. Saldırmaz. Sen batıyla da iyi geçineceksin, Rusya'yla da iyi geçineceksin, Amerika'yla da iyi geçineceksin. Şu anda Erdoğan dünyada bunu yaptı, bunu yapıyor. Batının gönlü olsun diye biz ülkemizi feda etmedik. Ateşin içine sürüklemedik. Bundan sonra da böyle yanlış yola girilmesine izin vermeyeceğiz. Çatışmalara taraf olan değil, akan kanı durdurmak için çalışan ara bulucu ülke rolümüzü devam ettireceğiz" dedi.
"85 MİLYON İRADEMİZE TEK YÜREK SAHİP ÇIKACAĞIZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tarihimizin en ağır, en yıkıcı en maliyetli depremini yaşadık. Şehirlerimizi hızla ayağa kaldırıyoruz. 11 ilimizi ayağa kaldırıyoruz. Milletimizi enflasyon altında ezdirmeme sözümüzü işçisinden memuruna, emeklisine kadar her kesimin ücretini yükselterek tutuyoruz. Karadeniz'de doğal gazı bulduk mu? 1 ay ücretsiz doğal gaz kullandık mı? 1 yıl boyunca da mutfakta aynı şekilde buna devam ediyor muyuz? Gabar'da çıkardığımız petrolü, katma değerli ürünlere dönüştürdüğümüz madenlerimizi milletimizin emrine veriyoruz. Artık İHA'larımız var mı? Akıncılarımız var mı? Kızılelmamız var mı? Artık bunlarda da ihracat lokomotifi haline geldik. İnşallah önümüzdeki dönem tüm bu adımları daha ileriye taşırarak devam edeceğiz. Yeter ki yarın sandığa sahip çıkalım. Yeter ki yarın ülkemizin demokrasi ve kalkınma treninin rayında kalmasını sağlayalım. Yeter ki yarın tercihimizi Türkiye Yüzyılı'ndan yana yapalım. Emin olun ülkemizin bu dönemecini başarıyla tamamladıktan sonra gençlerimize büyük, güçlü, güvenli huzurlu bir müreffeh Türkiye teslim edeceğiz. İşte o zaman gözümüz arkada kalmayacak. Bunun için 85 milyon tek yürek irademize sahip çıkacağız. Kasımpaşa'mızı, Beyoğlu'muzu çok seviyoruz. Yarın akşam tulum çıkarmaya hazır mıyız? Geleceğimiz aydınlık olsun. Kasımpaşalı'ya eğilmek yakışmaz, öyle büyüyeceksiniz" ifadelerini kullandı.