Sahte deterjan tehlike saçıyor! Gerçeğinden farksızdı, üretici firma test yaptı
Online alışveriş platformundan oldukça bilinen bir markanın deterjanını alan fotoğraf sanatçısı D.K. ürünün kokusundan ve çamaşırları temiz yıkamamasından şüphelenip üretici firmaya ulaştı. Firmanın laboratuvarında test edilen deterjanın sahte olduğu ortaya çıkınca üretici firma ürünü gerçeği ile değiştirdi. İndirimli olduğu için 40 kilo aldığını söyleyen D.K. ambalajın orijinaliyle aynı olduğunu hatta seri numarasının bile basıldığını söyleyerek, deterjandan ağır kimyasal kokusu geldiğini ve yapışkan bir dokusu olduğunu anlattı.
İstanbul'da nisan ayında online alışveriş sitesi Hepsiburada'da pazaryeri modeliyle satış yapan bir süpermarketten indirimli olduğu için Unilever şirketinin ürünü olan Omo çamaşır deterjanını alan elektrik mühendisi S. K. ile eşi fotoğraf sanatçısı D. K. ürünü denedikten sonra kokusundan şüphelendi. Televizyonda polisin sahte deterjan üretilen bir yeri bastığına yönelik haberi de izleyen çiftin şüphesi daha da arttı. Üretici firmaya ulaşıp, ürünü inceleten aile, şüphelerinde haklı çıktı. İncelemeler sonunda deterjanın sahte olduğu anlaşıldı. Süreci DHA'ya anlatan D.K. bundan sonra internet üzerinden temizlik ürünü almayacağını dile getirerek, vatandaşları dikkatli olmaları için uyardı.
“DETERJAN KİMYASAL KOKUYORDU"
Temizlik ürünlerini genelde marketten aldığını söyleyen D.K, “Fakat yıllardır alışveriş yaptığımız, bilindik bir internet sitesinde kullandığım deterjan markasının çok indirimli olduğunu gördüm. 10'ar kilodan 4 adet yani 40 kiloluk deterjan aldık. Sonra açıp kullanmaya başladım, ikinci kez çamaşırları yıkattığım zaman tuhaf bir koku geldi. Çamaşırlar da temiz yıkanmamıştı. Şüphelenip durumu eşime anlattım. Paketten deterjan kokusu gelmiyordu. Deterjan durdukça kimyasal kokusu daha da ağırlaştı" dedi.
“İNTERNETTE ÇOK FAZLA ŞİKAYET VARDI"
Kokunun ağırlaşması üzerine deterjanı üreten markaya ulaştıklarını belirten mağdur kadın, “Bizimle ilgilendiler. Ürünü incelemek için gelip aldılar. Laboratuvarlarında 1 ay süren incelemenin ardından bize ürünün sahte olduğunu söylediler. Orijinal deterjan kokusunu sanki geçici olarak üzerine püskürtmüşlerdi çünkü paketi açtıktan bir süre sonra azaldı, kimyasal kokusu ağırlık kazandı. Marka, elimizdeki diğer 3 paketi de aldı ve orijinal ürün verdi. Sonra deterjan konusunda internette yazılan yorumlara baktık çok fazla şikayet vardı" diye konuştu.
“DETERJAN ELİME ALDIĞIM ZAMAN YAPIŞIYORDU"
Sahte deterjanın ambalajıyla orijinali arasında herhangi bir farklılık olmadığını aktaran D.K, “Taklidini birebir yapmışlar, seri numarasını bile bastırmışlar. Sahte olduğunu ambalajdan anlamamız için hiçbir belirti yoktu. Bundan sonra deterjan gibi temizlik ürünlerini internetten almayı düşünmüyorum. Toz deterjanın görünüşünden anlaşılmaz, koku ve yıkamadan farklı olduğu anlaşılıyor, sahtesini elinize aldığımız zaman yapışıyorduö ifadelerini kullandı.
DR. HACIMUSTAFAOĞLU: EGZEMA, KURDEŞEN HATTA KANSERE KADAR GÖTÜRÜYOR
Sağlığa zararlı kimyasallar içeren deterjanların deriye temasıyla birçok olumsuz etkinin ortaya çıktığını söyleyen Medicana Beylikdüzü Hastanesi’nden Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı Dr. Oya Yeşim Hacımustafaoğlu ise “Deride koruyucu bir tabaka vardır, bu deterjanlar tabakayı ortadan kaldırır. Böyle olunca da kızarıklık, yanma, kabarma, su toplaması meydana gelir. Kimyasalların solunum yoluyla alınmasıyla da tahriş, boğazda yanma, batma hatta yutma güçlüğü ve nefes darlığı yapacak şekilde alerjik reaksiyonlar görülür. Deride egzama oluşur, gözlerde yanma, kaşıntı gelişir. Deriye uzun süre temas eden kimyasallar diğer organlara da zarar verir hatta kanserojen etki de gösterir. Sahte deterjanlar, kurdeşene de neden olur” diye konuştu.
DERİYİ BOL SU İLE YIKAYIN, ELDİVEN KULLANIN
Dr. Hacımustafaoğlu, “Böyle maddelere maruz kaldığınız zaman deriyi bol su ile yıkayın, yatıştırıcı krem sürün. Reaksiyon şiddetliyse, su toplaması olmuşsa mutlaka bir dermatoloğa gidin. Her türlü deterjana temas ettiğiniz zaman öncesinde eldiven kullanın. Cildi hassas kişilerde gerçek deterjanlar bile ciddi reaksiyonlar gösteriyor” dedi.
UNİLEVER: AMBALAJ KALİTESİ, RENKLERİ, BASKI VE HARF HATALARI İPUCUDUR
Konuya ilişkin açıklama yapan üretici marka Unilever, sahte deterjanı anlamak için ambalajın kalitesine, renklerine, baskı ile harf hatalarına ve son kullanma tarihine bakılması gerektiği konusunda tüketicileri uyardı.
Pek çok sektörde taklit ürünlerin çıkarıldığını söyleyen firma açıklamasında, “Alışveriş tercihlerini düzenli olarak ürün aldıkları, güvendikleri satıcılardan yana kullanmak ve özellikle elektronik ticaret platformlarında markaların duyurmadığı gerçekçi görünmeyen indirim oranları ya da promosyon kampanyalarını sorgulamak önlemlerin başında geliyor. Bu teklifleri sunan mağazaların kimliğine, bu mağazaya ilişkin diğer tüketicilerin yorumlarına ve verdikleri puanlara dikkat etmek gerekiyor. Pazar yeri sistemiyle çalışan elektronik ticaret platformlarında ürünleri fiziksel olarak görmek mümkün olmadığı için platformun kendisinin satıcı olduğu, güvenilir perakende zincirlerinin ya da doğrudan üretici markaların bu platformlardaki kendi mağazaları daha güvenli bir tercih olacaktır. Pek çok şirketin taklit edilen deterjan markalarında taklit ambalajlar ile orijinal ambalajları arasındaki kalite farkı çok belirgin olup bu durum tüketicilerin durumun farkına varmalarını kolaylaştırmaktadır. Ürünlerin ambalaj kalitesi, renkleri, baskı ve harf hataları sahte ürünler için önemli ip uçları barındırır. Elinize herhangi bir şirketin ya da markanın taklit bir ürünü geçmesi durumunda üretici şirketlerle bağlantıya geçerek taklit ürünlere karşı kesintisiz sürdürdükleri yasal mücadeleye katkı sağlayabilirsiniz” ifadelerine yer verdi.
HEPSİBURADA: MÜŞTERİ ÜRÜNDEN ŞÜPHE EDİP BAŞVURDUĞUNDA İNCELEME BAŞLATIYORUZ
Unilever firmasına ait Omo marka ürünler, Hepsiburada platformundan satılıyor. Fakat satışı yapan bizzat Hepsiburada değil. Platformda pazaryeri modeliyle mağaza açıp satış yapan bir süpermarket.
Sahte ürün sattığı anlaşılan bu firmayı kara listeye alıp platformdan çıkardıklarını söyleyen Hepsiburada Ticari Grup Başkanı Mutlu Erturan da “2015 yılından itibaren, pazaryeri iş modelimizle birlikte bu misyonumuza iş ortaklarımızla birlikte müşterilerimize daha fazla çeşit, fiyat avantajı ve seçenek sunarak devam ediyoruz. Müşterilerimizin deneyimi bizim en önem verdiğimiz konu. Dolayısıyla da müşterilerimizin platformumuzdan satın aldıkları ürünlerin orijinal olmasının sağlanmasından, evlerine hasarsız ulaşmasına kadar her türlü konuda ciddi süreçler yürütüyoruz. Müşterilerimiz pazaryerimizden sipariş verdikleri ürünün orijinal olmadığından şüphe ettikleri ve bu şüphe ve iddialarını bize ilettikleri durumlarda gerekli incelemeyi hemen başlatıyoruz. Ürünün orijinalliğini kanıtlar nitelikte bilgi ve belge sunamayan satıcılarla ilgili gerekli aksiyonları alıyoruz. Yasalara aykırı satış yapan işletmeleri platformumuzdan ihraç ederek her zaman tüketiciler için güvenilir bir platform olmayı sağlamayı sürdürüyoruz. Müşterilerimize benzer durumlarda ivedilikle para iadesi yaparak mağduriyet yaşamalarının önüne geçiyoruz” dedi.
AĞAOĞLU: DETERJAN İLANLARINDAKİ FİYATA DİKKAT EDİN
Tüketici Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu da “Pandemi sürecinde elektronik ticaret oldukça arttı. Bu tüketiciler için birtakım kolaylıklar getirse de ciddi riskler de içeriyor. İnternet ortamında satılan birçok kimyasal içeren ürün başta deterjanlar olmak üzere tüketicilere gönderiliyor. Sahte deterjanlardan sadece cepleri zarar görmüyor, sağlıkları da zarar görüyor. Piyasa fiyatının çok altında deterjan ilanı görürseniz önce markanın sahibi olan firmaya ulaşın, bunu bildirin. Tüketicileri aldatmak için piyasaya sahte ürün sunanlar; bunların satışını bilinen, tanınmış internet satış portallarından gerçekleştiriyor. Tüketici Hakem Heyetlerine başvuru ücretsizdir. Sağlığı da ilgilendiren ciddi bir durum olduğu için tüketiciler ilgili Ticaret ve Sağlık Bakanlığı'na da şikayet etmeyi ihmal etmesin” diye konuştu.
SAHTE ÜRÜNLE KARŞILAN MÜŞTERİ NE YAPSIN?
Ağaoğlu, “Sahte ürünle karşılanan müşteri markayı durumdan haberdar etmelidir. İnternet satış portalını da bilgilendirmelidir. Savcılığa gidip suç duyurusunda bulunmak gerekir. Çünkü halk sağlığını tehdit eden ürünlerin piyasaya sürülmesi yasaktır” ifadelerini kullandı.