MR füzyon prostat biyopsisi hayat kurtarıyor
Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Üroloji Ana Bilim Dalı Bölümünden Uzm. Dr. Mehmet Vehbi Kayra, erken evrede teşhis edilen prostat kanserinin genellikle tedavi edildiğini, gelişmiş teknolojiye sahip MR füzyon prostat biyopsisinin hastalığın erken teşhis edilmesini sağladığını söyledi.
Prostat kanserinin erken teşhisinin, tedavi başarısı için kritik öneme sahip olduğuna dikkat çeken Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Üroloji Ana Bilim Dalı Bölümünden Uzm. Dr. Mehmet Vehbi Kayra; “Erken evrede teşhis edilen prostat kanseri, genellikle tedavi edilebilir ve hastaların normal yaşamlarına devam etmeleri mümkün olabilir. Bu nedenle, belirli bir yaşın üzerindeki erkeklerin düzenli olarak prostat kanseri taraması yaptırmalarını öneriyoruz. Prostat kanseri taraması aile öyküsü varsa 40 yaşından sonra, aile öyküsü yoksa 50 yaşında sonra tüm erkeklere yapılması gerekmektedir. Prostat kanseri taramasında PSA adı verilen kan tahlili sonucunda yükseklik saptanması halinde prostat kanseri riski nedeniyle multiparametrik MR çekilmektedir. Multiparametrik MR’da şüpheli prostat kanseri olabilecek lezyonlar görülmesi halinde de ultrason eşliğinde prostat biyopsisi yapılmaktadır. Geleneksel eski yöntemlerde prostatta rastgele 12 farklı alandan biyopsi yapılmaktaydı ve bu da küçük milimetrik prostat kanseri olabilecek alanların aklanmasına sebep olmaktaydı. Gelişen teknolojiyle beraber multiparametrik MR’daki prostat görüntüsü 3 boyutlu hale getirilerek bir yazılım aracılığıyla ultrasondaki görüntüyle birleştirilmektedir. Bu sayede prostattaki milimetrik şekilde olanlar da dahil riskli alanlar hedeflenerek doğru alandan biyopsi yapılması olanağı bize sunmaktadır. Hastanemizde başarıyla uygulanan MR füzyon prostat biyopsisi ile hastalarımız erken tanı ile sağlığına kavuşmaktadır” dedi.
PROSTAT KANSERİ RİSKİ YAŞLA BİRLİKTE ARTAR
Hastalığın risk faktörlerine ve belirtilerine de değinen Uzm. Dr. Mehmet Vehbi Kayra; “Prostat kanseri riski yaşla birlikte artar, özellikle 50 yaş ve üzerindeki erkeklerde daha yaygındır. Ailede prostat kanseri öyküsü olan erkeklerde risk daha yüksektir. Afrika -Amerika ırkından erkeklerde de prostat kanseri riski daha yüksektir. Yüksek yağlı diyetler ve obezite gibi faktörler de riski arttırabilir. Prostat kanseri erken evrelerinde belirgin semptomlar göstermeyebilir ancak ilerleyen evrelerde, idrar yapmada zorluk, idrar akışında zayıflama veya kesilme, idrarda kan, pelvik bölgede rahatsızlık veya ağrı gibi belirtiler gösterebilir. Prostat kanseri ile mücadelede, erken teşhis ve doğru tedavi yöntemleri ile hastaların yaşam kalitesini artırmak mümkün. Erkeklerin bu konuda bilinçlenmesi ve gerekli önlemleri alması için tüm paydaşların farkındalığa katkı sunması oldukça önemlidir’’ şeklinde konuştu. (DHA)