Geri Dön
Sağlık-YaşamDr. Dörtbaş: Gece ayak başparmağınızda ani başlayan ağrı ile uyanıyorsanız dikkat

Dr. Dörtbaş: Gece ayak başparmağınızda ani başlayan ağrı ile uyanıyorsanız dikkat

Halk arasında ‘zengin hastalığı’ olarak bilinen gut hastalığının genellikle çok fazla et tüketimi ve kötü beslenme ile ilişkili olduğu düşünülür. Ancak gut hastalığının, sadece kötü beslenme veya aşırı et tüketimi ile ilgili değil, metabolik boyutları olduğu belirtiliyor. Hastalığın belirtileri ve sebepleri hakkında değerlendirmede bulunan Romatoloji Uzmanı Dr. Fulya Dörtbaş, “Gut hastalığı olan bir kişi, çoğu zaman gecenin bir yarısı ayak başparmağında hissettiği ani ağrı, batma ve zonklama ile uyanabilir” dedi.

Dr. Dörtbaş: Gece ayak başparmağınızda ani başlayan ağrı ile uyanıyorsanız dikkat

 

Emsey Hospital Romatoloji Uzmanı Dr. Fulya Dörtbaş, yeme içme alışkanlıkları ile ilişkilendirilen gut hastalığının sebeplerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Dörtbaş, gut hastalığının romatizmal hastalıklar kategorisinde yer alsa da metabolik bir rahatsızlık olarak da tanımlanacağını aktararak; yaş ve cinsiyet, kronik hastalıklar, ilaç tedavileri, geçirilmiş travma veya cerrahi işlemler, obezite ve genetik faktörlerin sebepler arasında olduğunu belirtti.

ANİDEN MEYDANA GELEN ATAKLAR OLABİLİR

Gut hastalığının ataklar şeklinde ortaya çıkabildiğini ifade eden Romatoloji Uzmanı Dr. Fulya Dörtbaş, sözlerine şöyle devam etti:

“Gut hastalığı olan bir kişi, çoğu zaman gecenin bir yarısı ayak başparmağında hissettiği ani ağrı, batma ve zonklama ile uyanabilir. Sonrasında şişme, kızarma ve hareket kısıtlılığı eklenebilir. Gut hastalığının atakları aniden meydana gelen ataklardır. Ataksız dönemlerde genellikle eklemler tamamen normaldir. Gut hastalığında eklemlerde ağrı, şişlik, kızarıklık ve eklemde ısı artışı görülebilir. En sık ayak başparmağında görülür. Bunun dışında diz, ayak bileği, ayak sırtı, el, bilek ve dirsekte de görülebilir. Vakalar kronikleştikçe çoklu eklem tutulumları ve eklem deformiteleri olabilir. Başlangıç atakları sadece bir eklemde görülebilir. Şikayetler genellikle 12-24 saat arasında değişiklik gösterse de 10 güne kadar süren ağır gut vakaları da mevcuttur.”

ERKEKLERDE DAHA SIK GÖRÜLEBİLİR

Genellikle orta ve ileri yaş erkeklerde daha sık görülebileceğini belirten eden Dr. Fulya Dörtbaş, “Gut hastalığı erkeklerde kadınlara oranla daha sık görülebilen bir hastalıktır. 40 yaş üzeri erkeklerde görülme sıklığı daha da artış gösterebilir. Son yıllarda beslenmenin bozulması, yüksek karbonhidrat içerikli fast food tarzı beslenme nedenli başlangıç yaşı 30’lu yaşlara düşmüştür. Kadınlarda 45 yaşından sonra özellikle de menopoz sonrası dönemde östrojen seviyesinin azalması ile gut hastalığı riski de artmaya başlar. Her iki cinsiyette gut hastalığının görülme sıklığı 60 yaşından sonra hemen hemen eşitlenmektedir” diye konuştu.

TEDAVİ EDİLEBİLİR Mİ?

Gut hastalığının tedavisinde öncelikle hastalığın sebeplerinin belirlenmesi gerektiğinin altını çizen Dörtbaş, “Öncelikle kan testi ile CRP ve ürik asit seviyesi tespit edilir. CRP yüksekliği önemli olup, ürik asidin olması gereken en yüksek seviye erkeklerde 6 mg/dl, kadınlarda ise 5 mg/dl’dir. Bunun üzerindeki değerlerde gut hastalığı riski artar. Bazen yıllarca asemptomatik olarak ürik asit seviyesi artar. Yeni başlayan ataklarda ağrı kesici ve iltihap giderici ilaçlar verilir. Akut dönemi ve sonrasında ise gut hastalığı için ilaçlar kullanılır. Amaç ürik asit seviyesini düşürmektir. Böylece ileride yaşanabilecek gut atakları önlenebilir. Gut hastalığında tedavi; yaşa, atak sıklığına, kullanılan ilaçlara, böbrek fonksiyonuna ve kişinin genel sağlık durumuna göre değişiklik göstermektedir” ifadelerini kullandı.

GUT HASTALIĞI DİYETİ

Gut hastalığında bol su tüketiminin önemine dikkat çeken Emsey Hospital Romatoloji Uzmanı Dr. Fulya Dörtbaş, “Gut hastalarının kilo alımını dengelemeleri ve küçük porsiyonlarla beslenmeleri gerekir. Önerilen günlük et miktarı 1 mg/kg’ı geçmemelidir. Sakatat, sucuk, salam, sosis, kabuklu deniz ürünlerinin tüketilmesi önerilmez. Kuru baklagiller ve sebzelere diyette mutlaka yer verilmeli, sebze ağırlıklı bir program uygulamaya özen gösterilmelidir. Kuruyemişler çiğ ve küçük porsiyonlarda tüketilebilir. Nane, maydanoz gibi yeşil sebzeler sirke ve zeytin yağı ile tüketilebilir. Meyve tüketilebilir fakat porsiyon aşılmamalı, kontrollü tüketilmelidir. Günlük 1 adet haşlanmış yumurta tüketilebilir, yağda kızarmış yumurtadan kaçınılmalıdır. Glukoz ve früktoz içeren paketli gıdalar ve içecekler kesinlikle tüketilmemelidir.” diyerek sözlerini tamamladı.