TOBB 80'nci Genel Kurulu resepsiyonu Ankara'da düzenlendi
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TOBB'un 80'nci Genel Kurulu resepsiyonuna katıldı.
Ankara'da TOBB'un 80'nci Genel Kurulu resepsiyonuna katılan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, iş insanlarıyla bir araya geldi. Yılmaz, işçi kesimi, sendikalar ve sivil toplum kuruluşlarıyla görüşerek alınan fikirlerle Orta Vadeli Programı şekillendirdiklerini ve bu programı hayata geçirdiklerini vurguladı. Programın 3 yıllık bir perspektife sahip olduğunu belirten Yılmaz, programın doğru bir yola girildiğinde hedeflere ulaşmayı sağlayacağına inandıklarını ifade etti.
Türkiye'nin kalkınmakta olduğunu ve bir üst lige çıkması gerektiğini söyleyen Yılmaz, "Gerçekten kolay değil, bir eşikteyiz. Bir üst lige çıkmamız gerekiyor. Az önce Özgür Bey söylediği açmazlar aslında bir taraftan da orta gelir tuzağı dediğimiz sadece bize özgü olmayan dünyanın her yerinde yaşanan hadiseler. Orta gelir tuzağının özü şudur. Düşük emekle belli ülkelerle artık rekabet edemez hale gelirsiniz. Yüksek teknolojide de gelişmiş ülkelerle rekabette zorlanırsınız. Dolayısıyla biz bu acılardan elbette düşük gelirle çıkmayacağız. Daha yüksek katma değerler, daha yüksek teknolojik içerikle ve ülkemizin refahını daha kalıcı bir şekilde arttıracak üretim gücüyle çıkacağız. Rekabet gücüyle verimlilikle çıkacağız. Bunun da özü şu daha fazla ihracat, cari açığı daha aşağı çeken rekabetçi bir Türkiye. İş dünyamızın da tam bu noktada hayati bir rol oynayacağına inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
'CARİ AÇIĞIMIZ 32 MİLYAR DOLARIN ALTINDA'
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Cari dengenin neredeyse yarı yarıya iyileştirildiğini ve cari açığın azaltıldığını belirterek, "Geçen yılın ortalarında 60 milyar dolar civarında olan cari açığımız bugün 32 milyar doların altına inmiş durumda. Cari açığı, bir tanımı da şudur değerli arkadaşlar. Yatırımlarınızla, tasarrufunuz arasındaki fark kadar cari açık verirsiniz. Tasarruflarınız yatırımlara yetmiyorsa başka ülkelerin tasarruflarını kullanmak zorunda kalırsınız. Biz kalkınmakta olan bir ülkeyiz. Bu dengeyi yatırımlarımızı azaltarak değil, tasarruflarımızı artırarak kurmak zorundayız. Bu tasarruf kamuyla özelle bütün bir toplum olarak başarmak durumundayız. Sağlıklı, sürdürülebilir bir büyüme için makro tasarruflarımızı arttırmamız gerekiyor. Burada da kamu olarak öncülük yapma gayreti içindeyiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın yine ortaya koyduğu vizyonla ve talimatlarla kamuda kapsamlı bir tasarruf programını başlatmış durumdayız. Bu makro hedeflere buradan kamunun daha fazla katkıda bulunacağına inanıyoruz" dedi.
'KAMU VE ÖZEL OLARAK DAHA FAZLA TASARRUF EDELİM'
Özel sektörün çalışmalarını ve desteklerini de beklediklerini ifade eden Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti:
“Sizlerin desteğini her anlamda fikir anlamında da ortaya koyacağınız çalışmalar anlamında da bekliyoruz. Kamu ve özel olarak daha fazla tasarruf edelim. Tasarruflarımızı daha üretken alanlara kanalize edelim ki ülkemiz işte orta gelir tuzağı dediğimiz sürecin açmazlarından çıksın ve üst gelir liginde çok daha güçlü bir konuma yükselsin. Kamu ve özel sektörde birlikte bunu başaracağımıza yürekten inanıyorum. Siyasetin burada mutlaka kutuplaşmadan uzaklaşması milli konularda 85 milyonun ortak menfaatleri konusunda bir araya gelmeyi başarması gerekiyor. Bu anlamda Sayın Cumhurbaşkanımız ve genel başkanımızla sayın ana muhalefet genel başkanı Özgür Özer Bey'in bir araya gelmeleri, görüşmeleri siyasetimiz bakımından da son derece olumlu ve geleceğe dönük umut verici bir gelişme olmuştur. Bunun da devamını diliyoruz" diye konuştu.
'YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI TBMM ÇATISI ALTINDA SÜRECEK'
TBMM Başkanı Kurtulmuş, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) 80. Genel Kurulu kapsamında düzenlenen resepsiyonda yaptığı konuşmada, TOBB’un yeni yönetim kuruluna seçilenlere başarı diledi. Kurtulmuş, 2 milyona yakın iş insanının, tüccar ve sanayicinin oluşturduğu bu büyük ailenin, aslında geleneksel ahilik kültürünün bugünkü yansıması olduğunu belirtti. Son dönemde yürütülen anayasa çalışmalarına değinen Kurtulmuş, TBMM’nin üzerine düşen sorumlulukların en başında gelenlerden birisinin yeni bir anayasayla iki darbenin ürünü olan mevcut anayasayı sivil, demokratik, kapsayıcı, kuşatıcı bir çerçeveye oturtmak ve yoğun şekilde yapılan tartışmalar sonucu Türkiye için en hayırlı sonucu çıkarabilmek olduğunu söyledi. Açık, şeffaf ve iyi belirlenmiş olan bir süreci yürütmek için azimle, gayretle çabaladıklarını vurgulayan Kurtulmuş, "Meseleyi birtakım kısıtlar altında tutmamak için, birtakım siyasi tartışmaların konusu haline getirmemek için bütün bu süreci siyasi partilerimizle birlikte TBMM çatısı altında sürdüreceğiz" dedi.
Kurtulmuş, siyasi partilerin anayasasının olmayacağını, siyasi partilerin anayasa tekliflerinin olacağını vurguladı. Mecliste grubu bulunan ve grubu olmayan partilerin hepsinin görüşlerini alacaklarını belirten Kurtulmuş, "Ayrıca nasıl bir yöntemle bir araya geleceğimizi bütün bu tartışmaların sonucu hep beraber belirleyeceğiz. Yine sivil toplum kuruluşlarının, üniversitelerin, hukuk camiasının ve ‘Benim de bu konuda bir fikrim var’ diyen herkesin sürece dahil olabileceği bir süreci birlikte yöneteceğiz. Böylece bu milletin anayasa yaptığı demokratik bir sürecin olgunlaşmasını ve sonuç alınmasını sağlayacağız" diye konuştu.
'DEMOKRASİDE YAPILMAYACAK TEK ŞEY YUMRUK SALLAMAK'
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nden beklenti ve temennilerinin yeni anayasa çalışmalarına çok ciddi bir şekilde katkı sunulması olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, bunun için Türkiye’nin en güçlü, köklü sivil toplum kuruluşlarından birisi olan TOBB’un bu sürece bütün gücüyle destek vereceğine inandığını söyledi. (DHA)