KKTC Cumhurbaşkanı Tatar; Barış Harekatı'na katılan gazilerle kucaklaştım
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, "Zonguldak’tan Kıbrıs Barış Harekatı'na katılan 500’den fazla Mehmetçik var. Çoğu hayatta ve az önce çoğu ile ilk kez Zonguldak’ı ziyaret eden bir KKTC Cumhurbaşkanı olarak kendileriyle kucaklaştım. Minnet duygularımı ifade ettim. Gerçekten çok duygulu anlar yaşadık. Hepsinin gözlerine baktığımda o pırıltıyı gördüm. Çünkü onlar genç yaşta, 19-20 yaşlarındayken Kıbrıs'a canlarını siper etmişler. Orada şehitlerimiz de vardı, şehitlerimizi rahmetle anıyorum" dedi.
Zonguldak’a gelen KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Valilik binası önünde Vali Osman Hacıbektaşoğlu tarafından karşılandı. Polis tören mangasını selamlayan Cumhurbaşkanı Tatar, il protokolü ile selamlaşarak valilik anı defterini imzalayıp, makama çıktı. KKTC Cumhurbaşkanı Tatar’ı CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, AK Parti milletvekilleri Ahmet Çolakoğlu, Saffet Bozkurt, İl Emniyet Müdürü Sinan Ergen, İl Jandarma Komutan Vekili Albay Orhan Kaş ve protokol üyeleri karşıladı. Daha sonra bir otelde, Kıbrıs Barış Harekatı gazileri ve iş insanları ile bir araya gelen Tatar, toplantının ardından basın açıklaması yaptı.
Zonguldak’ın Türkiye Cumhuriyeti’nin kadim şehirlerinden biri olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, "Burada, tekrar yad ettiğimiz gibi, Binbaşı Nihat İlhan’ın 24 Aralık 1963 tarihinde katledilen ilk eşi Mürüvet hanım ve evlatları, Murat, Kutsi ile Hakan’ı rahmetle andık. Mürüvet Hanım kendisi Zonguldaklı’ydı. Binbaşı Nihat İlhan, Elazığlıydı ancak eğitim aldıktan sonra doktor olarak Zonguldak'ta çalışmış. Bunu ben bugün öğreniyorum. Binbaşı Nihat İlhan, meşhur ‘Banyo Katliamı’nın kurbanı, o vahim olaydan sonra, Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği’ne çağrılıyor. Haber kendisine verildikten sonra ‘Vatan sağ olsun’ diyor. İlk eşi Mürüvet hanım Zonguldaklı, bu vesileyle, Zonguldak’la aramızda böyle bir bağ var. Daha sonra, 20 Temmuz 1974'te Kıbrıs Barış Harekatı'nın talimatını veren merhum Başbakan Bülent Ecevit de uzun yıllar Zonguldak milletvekilliği yapmış ve siyasete burada hizmet etmiştir. Bu sebeple Zonguldak ile aramızda bir başka güçlü bağ daha bulunmaktadır" dedi.
‘GAZİLERLE KUCAKLAŞTIM’
Zonguldak’tan 500’den fazla askerin, Kıbrıs Harekatı’na katılarak gazi olduğunu yeni öğrendiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, "Daha da önemlisi bugün burada buluştuğum Kıbrıs Gazileri, aldığım bilgilere göre, Zonguldak’tan Kıbrıs Barış Harekatı'na katılan Zonguldaklı 500’den fazla Mehmetçik var. Çoğu hayatta ve az önce çoğu ile ilk kez Zonguldak’ı ziyaret eden bir KKTC Cumhurbaşkanı olarak kendileriyle kucaklaştım. Hasret giderdim. Minnet duygularımı ifade ettim. Gerçekten çok duygulu anlar yaşadık. Hepsinin gözlerine baktığımda o pırıltıyı gördüm. Çünkü onlar genç yaşta, 19-20 yaşlarındayken Kıbrıs'a canlarını siper etmişler. Orada şehitlerimiz de vardı, şehitlerimizi rahmetle anıyorum" diye konuştu.
BARTIN’DA KIBRIS GAZİLERİ VE ŞEHİT AİLELERİ İLE BİR ARAYA GELDİ
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Zonguldak’taki ziyaretlerin ardından Bartın’a geçti. Tatar kentte bulunan bir otelin bahçesinde Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bartın Valisi Nurtaç Arslan, AK Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz, AK Parti Karabük Milletvekili Dursun Ali Keskinkılıç, CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, Bartın Belediye Başkanı Muhammet Rıza Yalçınkaya, siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum örgütü temsilcileri tarafından karşılandı.
BAKAN TUNÇ: DOĞU AKDENİZ’DE ÇIKARLARIMIZI KORUMAKTA KARARLIYIZ
KKTC Cumhurbaşkanı Tatar ve beraberindeki heyet, Kıbrıs Gazileri ve Şehit Aileleri yemeğinde bir araya geldi. Yemek sonrası konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 20 Temmuz 1974 yılının Türk halkının özgürlüğünü kazandığı ve adaya barışın hakim olduğu gün olduğunu belirterek, "20 Temmuz 1974'te Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından düzenlenen Kıbrıs Barış Harekâtı sonucunda, Türk toplumunun hakları ve güvenliği teminat altına alınmış, adaya barış ve huzur getirilmiştir. Aradan geçen 50 yılda, Kıbrıs Türk halkı, gösterdiği haklı ve kararlı duruşuyla bağımsızlığından ve özgürlüğünden taviz vermeyeceğini ortaya koymuştur. Bugün bizlere düşen en önemli görev ise bu kararlılığı devam ettirerek mevcut barış ve güven ortamının istikrarını sağlamak için çalışmaktır. En temel arzumuz bölgenin huzur, barış, istikrar, iş birliği ve refahla anılmasıdır. Bizler bu amaçla, gerek Türkiye gerekse de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak, adada adil ve kalıcı bir çözüme ulaşılması için her türlü samimi çabayı gösterdik ve göstermeye devam edeceğiz. Muhataplarımız ise maalesef halen eşitlik temelinde çözümü reddetmekte ve süreci tıkamakta ısrarcı davranmaktalar. Ancak herkes bilmelidir ki, Kıbrıs Türk halkı, adanın asli ve kurucu unsurudur. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da ifade ettiği üzere, iki devletli çözüm vizyonu çok kıymetlidir. Adada çözüm ancak, Kıbrıs Türk tarafının tüm haklarının tanınması ve her alanda Rum tarafıyla eşit olarak müzakere masasına oturmasıyla mümkündür. Biz Türkiye olarak, Doğu Akdeniz’de hem kendi hak ve çıkarlarımızı, hem de Kıbrıs Türk’ünün hak ve çıkarlarını korumakta kararlıyız. Zira iki dost ve kardeş ülkenin huzur ve refahını birbirinden ayrı düşünmüyoruz” dedi.
TATAR: CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, YÜREĞİMİZE SU SERPMİŞTİR
Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50’nci yıl dönümü etkinliklerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kalabalık bir heyetle gelerek Kıbrıs Türk halkının yalnız olmadığı mesajını verdiğini söyleyen KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, “Sayın Cumhurbaşkanımız Kıbrıs’tan verdiği mesajla bütün dünyaya bir kez daha Kıbrıs Türk halkının yalnız olmadığı, Kıbrıs Türk halkının haklı davasında Anavatan Türkiye hükümetinin yanında olmaya devam edeceğini belirtmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Avrupa Birliğinde olmadığı için herhangi bir federal çözüm çerçevesinde Türkiye Cumhuriyetinin adadan çekilmesi garantörlüğünün modası geçtiği için son bulması gibi bir takım tartışmalar artık geride kalmıştır. Yani milli siyasette, Kıbrıs’ta iki devletli bir çözüm için, bizlerin iyi niyetiyle yine ulusal toplumda bu meseleyi tartışabileceğimizi ama egemen eşitliğimizin ve ulusal sözünün teyidiyle ancak bir müzakere sürecinin tekrar başlayabileceğini Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti adına da yine 20 Temmuz günü bunu bizlerle paylaşmıştır ve yüreklerimize su serpmiştir. Kendisine buradan bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.
‘TÜRKİYE CUMHURİYETİ HER ZAMAN MAZLUMLARIN YANINDA OLMUŞTUR’
Türkiye Cumhuriyeti'nin Büyük Önderi Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra hep mazlumların yanında olduğunu söyleyen KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, “Bugün Afrika'da, Gazze'de olsun, çeşitli farklı ülkelerde olsun ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olsun, Anavatan Türkiye Cumhuriyeti hep mazlumların yanında ve sesi olmuştur. Cumhurbaşkanımızın belirttiği gibi ‘Dünya beşten büyüktür, daha adil bir dünya mümkündür’ sözü gerçekten çok anlamlı bir söylemdir. Onun için bizde Kıbrıs’ta kendi mücadelemizi verirken, artık geride olmadığını Kıbrıs halkının 20 Temmuz 1974’te Türkiye'nin müdahalesiyle bağımsızlığa, özgürlüğe, hürriyetine kavuştuğu ve şimdi artık gelinen noktada Doğu Akdeniz'e jeostratejik, jeopolitik gelişmelerle Kıbrıs'ın eski Kıbrıs da olmadığını, Akdeniz’in hiç eski Akdeniz olmadığını, çeşitli dünya ülkelerinin oralarda pozisyon jeostratejik bir takım avantajlar alma uğruna Güney Kıbrıs'ın bir lojistik üs haline geldiğini, orada sadece İngiliz egemen üstleri değil aynı zamanda farklı ülkelerin gemileriyle Gazze’ye, Filistin’e ya da başka yerlere müdahale etme noktasında garantör ülke Türkiye Cumhuriyeti'nin buna seyirci kalmayacağını ve dolayısıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin tüm bu gelişmeler ışığında daha da önem kazandığını statüsünün yükseldiğini ve dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti'yle birlikte elbette Doğu Akdeniz'de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti hepimizin milli birliği, ulusal çıkar menfaatleri için hem Mavi Vatan’da, hem de gökyüzünde, hava sahasında fevkalade önemli bir noktaya gelindiğini dolayısıyla millet olarak, milli değerlerimize sahip çıkmak ve ecdattan gelen sorumluluğumuzla ve siz gazilerimizin bundan 50 yıl önce gösterdiğiniz cesaretle canınızı siper ederek ve tabii ki şehitlerimizi de unutmamız mümkün değildir" ifadelerini kullandı.