Erdoğan: Ankara'da siyasetçilik oynamak yerine gel eser siyaseti nasıl yapılırmış gör
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "CHP Genel Başkanı Sayın Özel'e diyorum ki Ankara'da siyasetçilik oynamak yerine gel; eser ve hizmet siyaseti nasıl yapılırmış, Kahramanmaraş'ta gör. Bizi kendinizle de karıştırmayın. Çünkü söz verince unutan değil, gecesini gündüzüne katıp gerçekleştiren bir hükümetiz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş'ta, 'Yeniden Güçlü Anadolu, 155 Bininci Konut Kura Çekimi ve Anahtar Teslim Töreni'ne katıldı. Merkez Spor Kompleksi'nde düzenlenen tören alanına gelen ve burada toplanan kalabalığa hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş'a 31 Mart seçimlerinde AK Parti ve Cumhur İttifakı'na verdiği destekten dolayı teşekkür etti. Kahramanmaraş'ın milletin sarsılmaz iradesiyle her dönemde koca bir kale ve Anadolu'nun sağlam direği olduğunu belirten Erdoğan, "Kahramanmaraş, deprem sonrası karşılaştığı büyük zorluklarda dahi başını yere eğmedi. Edelerimiz asrın felaketini yaşamalarına rağmen pes etmedi, vazgeçmedi, umutsuzluğa kapılmadı, ele ele vererek hayata yeniden sarıldınız ve kardeşliğin en güzel dayanışmanın örneğini sergilediniz" dedi.
'ELİMİZİ DEPREM BÖLGESİNDEN ÇEKMEDİK'
Kahramanmaraş'ın 6 Şubat depremlerinden sonra doğrulduğunu ve devletin desteğiyle düştüğü yerden ayağa kalktığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"6 Şubat'ta yaşadığımız asrın felaketinin yaralarını hızla sarmak için gece gündüz demeden çalışıyoruz. Dağlar ince, yüksekse yol onun üstünden geçen inancı ile şehrimizi eskisinden daha güzel, daha dayanıklı ve modern hale getirmenin gayretindeyiz. Yıkımın büyüklüğü karşısında yılgınlığa kapılmadan asrın inşasını başlattık. O günden bugüne dek elimizi deprem bölgesinden çekmedik, depremzedelerimizi bir an önce kalıcı konutlarına kavuşturmak istiyoruz. Bugün bu büyük seferberlikte yeni bir adım daha atıyoruz. Geçtiğimiz ay Hatay'da 130 bininci yuvamızın anahtarını hak sahiplerine teslim etmiştik. Şimdi de Kahramanmaraş'ta 155 bininci yuvamızın anahtarlarını teslim etmenin heyecanını ve sevincini yaşıyoruz. İnşallah birazdan Hatay'da 5 bin 900. Malatya'da 2 bin 313, Adıyaman'da 6 bin 912, Gaziantep'te 257, Diyarbakır'da 674, Adana'da 668, Şanlıurfa'da 2 bin 929; Elazığ'da 1407 ve Kahramanmaraş'ta 3 bin 499 olmak üzere toplam 24 bin 559 yuvamızı daha hak sahibi kardeşlerimize teslim edeceğiz. Bugünkülerle birlikte Kahramanmaraş'ta il ve ilçelerde 22 bin 228 konut ile 5 bin 170 köy evinin kurasını çekmiş oluyoruz. 2024 sonuna kadar 39 bin 136'sı Kahramanmaraş'ta olmak üzere 11 ilimizde toplam 201 bin 688 bağımsız bölüm afetzede kardeşlerimize teslim edilecek. Gelecek yıl Kahramanmaraş'ta 63 bin 300 konut ve 5 bin 846 iş yeri olmak üzerde 68 bin 876 konut ve iş yerinin teslimatı yapılacak."
'MAKAMLARI ZIPLAMA TAHTASI OLARAK GÖRMEDİK'
Yaklaşık yarım asırdır farklı makamlarda ülke ve millete hizmet ettiğini anlatan Erdoğan, "Bu kardeşiniz yaklaşık yarım asırdır bir şekilde siyasetin içinde. Rabb’im bizlere çok farklı görevlerde ülkemize ve milletimize hizmet etmeyi nasip etti. Geldiğimiz her makamı zıplama tahtası olarak değil, Türkiye'ye eser ve proje kazandırmak için fırsat olarak gördük. 6 Şubat'ta Türkiye hem kendi tarihinin hem de insanlığın başına gelmiş en büyük doğal afetlerden birini yaşadı. Sadece Kahramanmaraş'ta 7 bin 492 bina yıkıldı. Depremden Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman başta olmak üzere 11 ilimiz etkilendi. Tam 671 bin 826 konut ya yıkıldı ya da ağır hasar gördü. Bu sadece konut sayısı, içinde iş yerleri yok. Bu ne demek biliyor musunuz? Neredeyse 2,5 milyonluk nüfusu barındıran tek bir şehrin tamamen yok olması demek. Depremin ekonomimize yol açtığı tahribat, 104 milyar dolardan fazla. Toprağa verdiğimiz 53 bin 735 kardeşimizin kalbimizde bıraktığı yara belki hiç iyileşmeyecek, hiç kapanmayacak" dedi.
'SAYIN ÖZEL, İFTİRALARI GRUP KÜRSÜSÜNDEN BOCA EDİYOR'
Depremin yaralarının sarılması için gece gündüz çalıştıklarını ancak ana muhalefet genel başkanının kendilerine sataştığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tüm bunlar ortada iken ana muhalefet genel başkanının bize sataşmasına ne demeli? Az çok bu işleri bilen herkesin takdir ettiği bir inşa ve ihya seferberliğinde hükümetimizi insafsızca eleştirmenin kime ne faydası var? Sayın Özel çıkmış, 'Deprem konutları 10 yılda bitmez' diyor. Daha bunun gibi nereden tutsan elinde kalacak bir sürü tezviratı, iddiayı ve iftirayı grup kürsüsünden ortalığa boca ediyor. Buradan kendisine soruyorum; Sayın Özel siyaset boş atıp dolu tutmasını beklemek midir? Güneşe, yağmura, fırtınaya aldırmadan afet konutlarını bitirmek için çalışan kurumlarımızın emeğini, gayretini hiçe saymak sana ne kazandıracak? Allah aşkına 6 Şubat'tan beri deprem turistliği dışında ne yaptınız? Hangi işi bitirdiniz? Taahhüt ettiğiniz hangi projeyi teslim ettiniz? Hangi yaraya merhem oldunuz? Bölücü terör örgütüne iltisakı sebebiyle görevden el çektirilen bir şahsın kapısında nöbet tutmak dışında hangi icraatınız oldu? Bak bugün Maraş'ta aziz milletimize söz verdiğimiz üzere 155 bininci konutumuzun kurasını çekiyor, anahtarını teslim ediyoruz" diye konuştu.
'PARA BALYALARINI YIĞMAK DIŞINDA TAŞ ÜSTÜNE TAŞ KOYAMAZLAR'
Konuşmasında Özgür Özel'in yanı sıra eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu da eleştiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Eski Genel Başkanınız 14-28 Mayıs seçimleri öncesinde millete bedava konut sözü veriyor, meydanlarda ahkam kesiyordu. Madem bedava konut verebiliyorsunuz belediyeler aracılığıyla yapsanız ya. Elinizi tutan mı var? Halep oradaysa arşın burada. Hadi buyurun yapın. Kardeşlerim bunlar yapamazlar. Bunlar millete hizmet edemezler. Bunlar para balyalarını yığma dışında taş üstüne taş koyamazlar. Biliyor musunuz niye? Çünkü bunların iş yapmak, hizmet üretmek gibi bir derdi yok. Bunlar tek bildikleri algı ve reklam yapmak. Bir de fahiş fiyatlarla şişirilmiş faturalarla konser düzenlemek. Çok açık söylüyorum; iş, yolsuzluğa, hırsızlığa, milletin malını yandaşlara yağmalatmaya gelince CHP'den hünerlisini kimse bulamaz. Ama söz konusu hizmet olunca, vatandaşın dertlerine çare üretmek olunca ara ki bulasın. Bunlardan devrik genel başkanı 'Hükümet bu enkazın altında kalır' diyordu. Kaderin cilvesine bakın ki bu zat önce seçim sandığının daha sonra da kurultay sandığının altında kaldı. Oğlum diye bağrına bastığı kim varsa ellerine geçen ilk fırsatta bunun böğrüne hançeri sapladı. Bunlardan ülkeye de millete de hayır gelmez. CHP ve CHP'li siyasetçiler ne bu ülkeyi ne de bu milleti tanıyorlar. Şehirlerimizde ne yapıldığından, hangi hizmetlerin olduğundan bile haberdar değiller. Depremden etkilenen il sayısını sorsan inanın bilmezler. Nurhak'ta yok dedikleri hastanenin 56 yataklı olduğunu ve hasta kabul ettiğini bilmezler. Türkoğlu ilçemizdeki 120 yataklı Acil Durum Hastanemizi aralık ayı içerisinde tamamlıyoruz. 400 yataklı Acil Durum Hastanesi projemizi ise ocak ayı içerisinde Kahramanmaraş Devlet Hastanesi olarak hizmete açmayı hedefliyoruz. Necip Fazıl Şehir Hastanesi'nin yanında yapımı süren 600 yataklı yeni hastanemizi de 2025 yılının ikinci yarısında bitireceğiz. Yeni bir müjdeyi veriyoruz; Kahramanmaraş'a kazandıracağımız 1000 yataklı, 250 bin metrekarelik alana sahip Şehir Hastanemizin proje çalışmalarını tamamladık. 2025 Ocak itibarıyla yapım ihalesini sürecini başlatacağız. Buradan CHP Genel Başkanı Sayın Özel'e diyorum ki Ankara'da siyasetçilik oynamak yerine gel; eser ve hizmet siyaseti nasıl yapılırmış, Kahramanmaraş'ta gör. Bizi kendinizle de karıştırmayın. Çünkü söz verince unutan değil, gecesini gündüzüne katıp gerçekleştiren bir hükümetiz. Hedefimiz; deprem bölgesinde evine girmeyen, iş yerine kavuşmayan tek bir kardeşimizi dahi bırakmamaktır. Allah'ın izniyle yaralarımızı hızlıca sarıp yola yeniden, yepyeni bir heyecanla çıkacağız. Her damlası bir zafer müjdecisi olan yarınları Kahramanmaraşlı kardeşlerimizle birlikte yine biz karşılayacağız."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından canlı bağlantılar ile deprem konutlarının kura çekimi ile anahtar teslimini gerçekleştirdi.
KAHRAMANMARAŞ 8'İNCİ OLAĞAN KONGRESİ'NE KATILDI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Merkez Spor Kompleksi'nde düzenlenen AK Parti Kahramanmaraş 8'inci Olağan İl Kongresi'ne katıldı. Kongrenin yapıldığı salonu dolduran partililerin sevgi gösterisinde bulunduğu Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş'ın kahramanlığının sadece isminde değil, gönlünde bulunduğunu belirterek, "Maraş'ın kahramanlığı acılara ve felaketlere karşı onurlu duruşundadır. Maraş'ın kahramanlığı, çığırtkanlık yapmadan, tabiatına yakışır şekilde, felaketlerin ve acıların üstesinden gelme kabiliyetindedir" dedi. İstiklal mücadelesinin öncü şehri Kahramanmaraş'ın 6 Şubat 2023'te meydana gelen depremle sarsılıp yıkıldığını ifade eden Erdoğan, "Bu şehir maalesef 6 Şubat depremlerinde sarsıldı, yıkıldı, nice evladını kara toprağın bağrına verdi. Bu vesileyle bir kez daha, depremde hayatını kaybeden kardeşlerime Allah'tan rahmet, Maraşlılara ve milletimize başsağlığı diliyorum. Bilhassa partimizin Kahramanmaraş Kadın Kolları İl Başkanımız Gül Çitil Okur Hanımefendi ile eşini ve kızını burada rahmetle yad ediyorum. Mevla, kayıplarınıza dayanma gücü ihsan eylesin, sabır versin diyorum" diye konuştu.
'KAHRAMANMARAŞ'I YARI YOLDA BIRAKMADIK, BIRAKMAYACAĞIZ'
Kahramanmaraş'ın asla yalnız ve yarı yolda bırakmadıklarını anlatan Erdoğan, "Yarimiz olan, diğer yarımız olan Kahramanmaraş'ı, Allah'ın izniyle yarı yolda bırakmadık, bırakmıyoruz; hiçbir zaman da bırakmayacağız. Acıların paylaştıkça azalacağı, sevinçlerin paylaştıkça çoğalacağı inancıyla, yüreklerimizi birleştiriyor, kalplerimizi birbirine kenetliyoruz. Rabb’im; ülkemizi, milletimizi, şehirlerimizi her türlü afetten, felaketten, husumetten muhafaza buyursun. Rabb’im, salonlara sığmayan şu muhabbetimizi de daim eylesin. Büyük acılar, aynı zamanda yol açtığı büyük sonuçlarla milletlerin kader çizgilerindeki kritik yol ayrımlarını ifade eder. Kahramanmaraş'ın çektiği acılar ve o kara günleri geride bıraktık. Bildiğimiz, sevdiğimiz, mamur ve bayındır Maraş'ı, adeta küllerinden yeniden doğarcasına, beraberce yeniden inşa ediyoruz" dedi.
'TEVAZUSU BÜYÜYEN BİR KADROYUZ'
Kongre öncesi 155 bininci deprem konutunun kurasını çekerek anahtarları hak sahiplerine teslim ettiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bu konutlardan 3 bin 499'u Kahramanmaraş'taydı. Ayrıca şehrimizde 17 bin 500 kişilik stadyumun da olduğu büyük bir spor kompleksinin yapımına başlıyoruz. Hem konutlarımızın hem de spor tesisimizin şimdiden sizlere hayırlı olmasını diliyorum. Başarıları büyüdükçe, tevazusu da büyüyen bir kadroyuz. Tekebbürden, kibirden, böbürlenmekten daima Allah'a sığındık. Hiç mütevazı olmayacağımız bir husus varsa, o da ülkenin tüm hayati meseleleri gibi, deprem yaralarını saracak inanca, iradeye, birikime ve dirayete bizim sahip olduğumuzdur. Depremin üzerinden henüz 21 ay gibi kısa sayılabilecek bir süre geçmesine rağmen, şehirlerimizin çoğunun yeni siluetleri şekillenmeye başladı. Yeni binalarımız, konutlarımız, köy evlerimiz, yollarımız, meydanlarımız birer birer yükseliyor."
'PRİM KAZANMAK İÇİN SÜREKLİ BİZE SATAŞIYOR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hatırlarsanız birileri, milletimizi umutsuzluk bataklığına itmek için kalplerindeki öfkeyi depremzedelere hakaretle dışa vurmuşlardı. Aynı çevreler, sadece bununla kalmamış, yaraları daha da kanatmak için şehirlerimizin imarının mümkün olmadığı yalanını körüklemişlerdi. Bu şeamet tellalların başında da eski CHP Genel Başkanı vardı. Sonra ne oldu? Bizlere 'Enkaz altında kalacak' diyen zatın bizatihi kendisi, önce seçim sandığının, sonra da kurultay sandığının altında kalarak 'Bay bay' oldu. Şimdi ne yüzüne bakan, ne kapısını çalan var, ne mikrofon uzatan var. Prim kazanmak, gündeme gelmek için sürekli bize sataşıyor. Ama artık bize sataşması da kendisine hiçbir fayda sağlamıyor. Eski genel başkanın kötü mirasını maalesef yeni genel başkan da aynı şekilde devam ettiriyor. Yapıcı muhalefet diye bir kavram lügatlarında yok. Ya yapılan işe takoz oluyorlar ya da milletin umutlarını kırmak için akla ziyan yollar deniyorlar. Konuttan hastaneye, okuldan parka kadar gözlerinin önünde yükselen yeni yerleşimleri inkar eden bir zihniyetle karşı karşıyayız. Ortada parmakla gösterebilecekleri hiçbir eserleri yok; ama iş çamur atmaya, milletin moralini bozmaya gelince, maşallah hep en ön saftalar. Ne demişler 'Vermeyince mabut neylesin Sultan Mahmut.' Bizim de bunlara yapabilecek hiçbir şeyimiz yok. Gözü olup görmeyene, hakkı bilip konuşmayana verilebilecek en güzel cevap, evlerine yerleşen vatandaşlarımızın bize ettikleri hayır dualardır" dedi.
'AK PARTİ, MİLLETİN AYAR VERDİĞİ BİR PARTİDİR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "AK Parti; milletin kurduğu, milletin istikamet verdiği, milletin iktidara getirdiği, maruz kaldığı her badirede milletin dağ gibi arkasında durduğu, milletin demokrasi, hak, özgürlük, eser ve hizmet siyasetine meftun olduğu, yalpaladığında da tabiricaizse milletin ayar verdiği bir partidir. Açık yüreklilikle söylemek gerekirse, yerel seçimlerin sonuçlarını işte böyle bir ayar verme olarak görüyoruz. Millet, sandık yoluyla mesajlarını çok net biçimde bizlere iletmiştir. Biz de sandıktan çıkan mesajları öpüp başımızın üstüne koyduk. Komplekse kapılmadan, kolaycılığa kaçmadan kendimizi her alanda sigaya çekiyoruz. Eksiklerimizi tamamlayacak, hatalarımızı düzeltecek, vizyonumuzu güçlendirecek çalışmaların hazırlıklarını yapıyoruz. Cumhuriyet tarihinde, kaderi, icraatı, kadroları milletle bu kadar iç içe geçmiş bir başka parti göremezsiniz. Rahmetli Menderes ve rahmetli Özal'ın açtığı yolu zirveye ulaştırmak, AK Parti'ye nasip olmuştur. Değişimin hayatın her alanı gibi, siyasetin de tabii parçası olduğuna inanan bir siyasi hareketiz" diye konuştu.
'PARTİMİZDE KADROLAR DEĞİŞİR, AŞKIMIZ DEĞİŞMEZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İşte bunun için diyoruz ki partimizde kadrolar değişir, aşkımız değişmez. Partimizde kadrolar değişir, millete hizmet sevdamız değişmez. Partimizde kadrolar değişir, devletimize, vatanımıza, bayrağımıza olan bağlılığımız değişmez. Partimizde kadrolar değişir, Türkiye'yi birlik içinde, dirlik içinde, tarihinde hiç olmadığı kadar güçlü bir şekilde geleceğe taşıma hedefimiz değişmez. Partimizde kadrolar değişir, 'Türkiye Yüzyılı'nı inşa etme azim ve irademiz asla değişmez. Bunun için kongrelerimizi, tıpkı her baharda tekrar canlanan tabiat gibi, bir yenilenme, yeni başlangıçlara kapı açma fırsatları olarak görüyoruz. Azmimizin bilenmesi, aşkımızın filizlenmesi, sevdamızın gürleşmesi, umutlarımızın tazelenmesi yolunda atacağımız her adım, milletimize olan minnettarlığımızın bir ifadesidir. Hep söylediğimiz gibi, bu millete efendilik taslamaya gelmedik. Bu millete hizmetkarlık yapmaya talibiz. Rabb’im ömür verdikçe, millete hizmet yolundan ayrılmayacağız. Her kim, bu millete tepeden bakıyorsa, inancıyla, örtüsüyle, adetiyle, kıyafetiyle, konuşmasıyla insanlarımızı küçümsüyorsa, bizden değildir. Her kim, bu milleti kökeni üzerinden, hayat tarzı üzerinden bölüyorsa, insanlarımızı kutuplaştırıyorsa, aynı şekilde bizden değildir. Şunu tüm teşkilatımızın bilmesini istiyorum; bizim hayatımız, köksüz taklitçilerle, devleti ve milleti kene gibi sömüren asalaklarla mücadeleyle geçti. Bizim hayatımız, kendini milletten ve milli iradeden üstün gören kibir kulelerini yere sermekle geçti. Bizim hayatımız, halka rağmen halkçılık yapan jakobenlere hadlerini bildirmekle geçti. Son nefesimize kadar da bu duruşumuzu bozmayacağız. Rahmetli Aliya İzzetbegoviç, 'Savaş ölünce değil, düşmana benzeyince kaybedilir' diyor. Unutmayınız; siyasetteki yarış da sandıkta oyunuz azalınca değil, mücadele ettiklerinizin karakterine bürününce kaybedilir. AK Parti olarak bu tuzağa düşmeyeceğiz. Şayet içimizde rotasını yitirenler, istikametini şaşıranlar varsa, onları hak yola, davamızın dairesi içine, medeniyet mücadelemizin saflarına çekerek, yeniden kazanacak, yeniden kucaklayacağız. Tekrar üzerine basa basa söylüyorum. Siyaset, bir gönüllere girme seferberliğidir. Siyasette başarının yolu, insan kaybetmekten değil; insan kazanmaktan geçer. Ayrışarak değil, birleşerek büyüyeceğiz. Öteleyerek değil, saflarımıza katarak güçleneceğiz. Kaybedecek tek bir insanımız, tek bir vatandaşımız, tek bir arkadaşımız yoktur. Hedefimiz, 85 milyon vatandaşımızın hepsinin gönlüne girmek olduğuna göre, işe önce yakın çevremizden, kendi kadrolarımızdan başlayacağız" dedi.
'AK PARTİ'YE UMUDUN VE İCRAATIN PARTİSİ HALİNE DÖNÜŞTERECEĞİZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "12 Ekim'de başladığımız ilçe kongrelerimizi hemen hemen tamamladık. 8'inci Olağan İl Kongrelerimize Kahramanmaraş'ta 'Bismillah' dedik. Kongrelerimizi, işte bu seferberliğin, işte bu yarışın işaret fişekleri haline getirmemiz gerekiyor. AK Parti'yi yüzde 50 bandının üstünde tutacak yeni bir siyaset anlayışını, yeni bir vizyonu, yeni bir siyasi programı, yeni bir heyecanı, ancak bu şekilde tesis edebiliriz. Velhasıl hem inşa hem ihya yöntemiyle, AK Parti'yi, tıpkı son 22 yılda olduğu gibi, önümüzdeki dönemlerde de umudun ve icraatın partisi haline dönüştüreceğiz. İnşallah bunu da hep beraber başaracağız. Son dönemde dünyada ve bölgemizde yaşanan hadiseleri, sizler de takip ediyorsunuz. Kuzeyi ve güneyiyle bölgemizde yanan ateşi ülkemize sıçratmak için her yolun denendiğini de biliyorsunuz. Bakın Türkiye, geçmişte, soğuk savaş politikalarının bir uzantısı olarak, küresel güç rekabetinin laboratuvarı olarak görüldü. Ülkemiz üzerinde, farklı zamanlarda çok sayıda toplumsal ve siyasal mühendislik projesi denendi. Aynı mahallede yaşayan, aynı sokağı paylaşan, aynı bayrağın gölgesinde huzur bulan insanlarımızın arasına nefret tohumları saçtılar. Kardeşi, kardeşe kırdırmak için nice kirli senaryoları devreye aldılar. Ne yazık ki bu alçak provaların yapıldığı yerlerden biri de Maraş'tı. AK Parti'nin en büyük başarılarından biri, uzunca bir süre ülkemizin iç cephesini sarsan işte bu sinsi senaryoyu yırtıp atmasıdır. Kardeşlik siyasetimizle 85 milyonun tamamını kucakladık. Mezhep, meşrep, köken farklılıklarımızı ayrışma unsuru değil, milletimizin zenginlik kaynağı olarak gördük. Artık herkes biliyor ki Türkiye, birilerinin deneme tahtası, gerginlik hattı, istikrarsızlık üretme alanı değildir. Türkiye artık, 'Haydi çocuklar günü geldi' denildiğinde harekete geçirilen kuklalarla darbe yapılacak; siyaseti, ekonomisi, sosyal düzeni dizayn edilecek, istikameti belirlenecek bir ülke değildir. Türkiye artık terör ve şiddet sopasıyla kolayca hizaya sokulacak bir ülke de değildir. Şunu büyük bir gururla ifade etmek isterim, geldiğimiz seviye itibarıyla milletimizin arasındaki ünsiyeti, kardeşliği ve muhabbeti bozmaya, inşallah, kimsenin gücü yetmeyecektir. Türk, Kürt, Zaza, Arap, Sünni, Alevi fark etmeksizin, 85 milyon hepimiz; biriz, beraberiz, kardeşiz, bu ülkenin eşit vatandaşlarıyız. Daha önce grup toplantımızda da söyledim; vatanımız, toprağımız bir, bayrağımız, marşımız bir, devletimiz bir, mazimiz bir, istikbalimiz bir, kaderimiz bir. Birlikte Türkiye'yiz. Yarınlara da inşallah birlikte yürüyeceğiz. Terörün olmadığı bir Türkiye'yi birlikte inşa edeceğiz. 'Türkiye Yüzyılı' aynı zamanda kardeşliğin yüzyılı olacak. 'Türkiye Yüzyılı'; huzurun, güvenliğin, özgürlüğün de yüzyılı olacak. Cumhur İttifakı olarak, terör sorununu kaynağında çözme irademiz, hiç olmadığı kadar güçlüdür. Bu hedefe ulaşmak için cesur, kararlı, yeni ve çok iyi planlanmış adımlar atmaktan çekinmeyeceğiz. Her zaman şunu söylüyoruz; söz konusu Türkiye'nin ve milletimizin ali menfaatleriyse meseleye dar bir pencereden bakamayız. Evlatlarımıza içeride ve dışarıda terörün sıfırlandığı bir ülke teslim etmekte kararlayız. Son 40 yıldır olduğu gibi Türkiye'nin gelecek vizyonlarına ayak bağı olan terör prangasını parçalayıp atmak istiyoruz. Gerek bölgemizdeki kritik gelişmeler gerek küresel sistemde başlayan sarsıntılar gerekse iç siyasetimiz bunun için oldukça elverişlidir. Umutlarımızı azaltan sorunlar ve sorumsuzluklar yok mu? Elbette var. Ama hiçbir şey Türk milletinin ebedi kardeşliğinden büyük değildir. İnşallah el ele, yürek yüreğe vermek suretiyle hedeflerimize ulaşacağız" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının son bölümünde AK Parti hükümetleri döneminde Kahramanmaraş'a yapılan yatırım ve hizmetleri anlattı.