Dışişleri Bakanı Fidan ile Murat Kurum gençlerin sorularını cevapladı
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve AK Parti İBB Başkan Adayı Murat Kurum, Rami Kütüphanesi’nde gerçekleşen Türkiye Gençlik STK’ları Platformu sahur programında, gençlerin sorularını yanıtladı.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, Türkiye Gençlik STK'ları Platformunun sahur programına katıldı. Programda, Bakan Fidan ve Murat Kurum, gençlerin sorularını yanıtladı.
Programda konuşan Murat Kurum, İstanbul'un geleceği için gençlerle birlikte adım atacaklarını söyleyerek, "Türkiye gençliğinin, tüm sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğunu bir platform. Bu anlamda çok kıymetli ve değerli. Gençler bizim hem bugünümüz hem de yarınımız. Sizlerle birlikte karar alacağımız, sizlerle birlikte uygulayacağımız, hayallerimizi gerçekleştireceğimiz bir sürece gidiyoruz. Bu şehri bir emanet olarak görüp, bu emanete gözümüz gibi bakacak, gençlerimizle birlikte Gazi Mustafa Kemal'in hayal ettiği o muasır medeniyetler seviyesini yakalayacak, bu şehrin sevdalısı liderimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın o sevdasını yeniden burada ehil ellere teslim etmek suretiyle kutlu bir yolculuğa çıkmayı sabırsızlıkla bekliyoruz." diye konuştu.
"DEPREMLE MÜCADELE ETMEK BİR ZORUNLULUK, BEKA MESELESİ"
İstanbul'da beklenen olası depreme yönelik yapılacak çalışmalarla ilgili bir öğrenci, "Yüzyılın felaketi olarak adlandırdığımız bir deprem felaketi yaşadık. Sizin başkanlık döneminde bu husus hakkında atacağınız adımlar nelerdir?" diye sordu. Beklenen büyük İstanbul depremine karşı hazırladığı projeleri aktaran Murat Kurum, "Biz depremlerle anılan bir ülke olmak, acılarıyla anılan ülke olmak istemiyoruz. Depremle mücadele etmek zorundayız. Bir tercih değil, zorunluluk. Önce bunu anlamalıyız. Bu bir milli güvenlik, beka meselesi. Allah göstermesin, İstanbul'da yaşayacağımız bir depremde ülkenin bağımsızlığını sorgulayabiliriz. Çok net söylüyorum, bu kadar önemli bir iş. Bugün İstanbul bu ülkenin lokomotif şehri. Bu ülkenin istihdamının, ticaretinin neredeyse yarısı Marmara Bölgesi'nde. Buradaki risk ülkemiz adına çok büyük bir kayıptır. Bunun için de tedbir almak zorundayız. Bunu bilim insanları söylüyor. Diyorlar ki; İstanbul'la ilgili olası afetlere ilişkin kentsel dönüşümü yapmak zorundayız." dedi.
"650 BİN KONUTUMUZU EL ELE VERECEĞİZ VE DÖNÜŞTÜRECEĞİZ"
Kentsel dönüşüm çalışmalarına değinen Kurum, "Nasıl 81 ilde çalıştıysak, İstanbul'da bugüne kadar 800 bin konutun dönüşümünü yaptıysak, Türkiye'de 2 milyon 200 bin, İstanbul'da 173 bin konutun dönüşümü nasıl devam ediyorsa, 1 Nisan sabahı da önceliğimiz İstanbul'un deprem korkusunu gidermek olacak. 650 bin konutumuzu el ele vereceğiz ve dönüştüreceğiz. Elimizi, gövdemizi taşın altına koyacağız. İstiyoruz ki; ailelerimiz yastığa başını koyduğunda güvenle uyusun. Ben o koltukta oturuyorsam bunu yapmak zorundayım. '5 yılda 115 bin konut dönüştüreceğiz' deyip, 5 bin konut dönüştüremeyenlerden olmayacağız. Sözümüzü tutacağız, nasıl afetlerde milletimizle el ele verip sözlerimizi tuttuysak şimdi İstanbul için bu sözlerimizi tutacağız. İstanbul'un 39 ilçesinde bu çalışmalarımızı yapacağız. Bu mücadeleyi birlikte vermek zorundayız. Deprem algıyla yürütülmez, deprem bahane siyasetiyle yürütülmez" şeklinde konuştu.
"İLK 5 YILDA METRO HATTI UZUNLUĞU 650 KİLOMETRE OLACAK, 122 KİLOMETRE DE TÜNEL AÇILACAK"
İstanbul trafiği ve ulaşımla alakalı soruya cevaben İstanbul'a yeni metro hatlarının ve tünellerin yapılacağını söyleyen Murat Kurum, "İstanbul'da ulaşımla alakalı, mevcut 370 kilometre metro hattını ilk 5 yılda 650 kilometreye çıkaracağız. Halkalı-Marmaray Hattı 2024'ün ilk çeyreğinde açılacak. İlk etabını geçtiğimiz günlerde Arnavutköy-İstanbul Havalimanı kısmını açtık. 2014'ün ilk çeyreğinde Ulaştırma Bakanı'mız açacak. O hattı Marmaray'a bağlayacağız. Sizler de oradan Boğaz'ın altından Anadolu Yakası'na kadar ulaşımınızı kesintisiz sağlayabileceksiniz. İstanbul'un geneli için metro hattını artırarak bu sorunu çözebiliriz. İki yakaya 122 kilometre tünel yapacağız. Motosiklet, bisiklet yolları yapacağız. Bisiklet yolunu önce 1000 kilometreye, ardından 1500 kilometreye çıkartacağız. Metrobüsü Sivilri'ye kadar uzatıp, 250 bin araçlık otoparkla birlikte 'park et-devam et' sistemini İstanbul'a kazandıracağız. Bu işler çalışarak oluyor. Okuyan öğrencilerimiz için külfet olmayan bir İstanbul istiyoruz. Kendilerini huzur ve mutluluk içerisinde, yaşamın her anından tat almalarını istiyoruz. Onları düşünen bir ağabeyleri, bir büyüğü olsun istiyoruz. Ben o metrobüslerin durmasına, kuyruklara çok üzülüyorum. İstanbul'a yakışmıyor. 21. Yüzyılın İstanbul'unda bu manzaralar içimizi acıtıyor. Bunu çözmek için de çalışmanız lazım. İstanbul'un kaynağını İstanbul'a harcamanız lazım. İstanbul'un kaynağı her şeye yeter. Bu Rami Kütüphanesi'nden 39 ilçede olsa kötü mü? Gençlerimiz burada ders çalışsa, güvenle vakit geçirse kötü mü? Ama bakıyorsunuz böyle bir irade koymamışlar. Devletimiz İstanbul'a yapılması gereken her şeyi yapıyor. Ulaştırma Bakanlığı bu süreçte 5 kat fazla metro açmış. Herkes ulaşmak istediği yere ulaşsın, güzelliklerden istifade etsin. Tarihi yarımadaya gidip gezmeye gitseniz bir gününüz yok olur. Herkesin ulaşabildiği, dakikasında metrosuna, metrobüsüne bindiği, ne kadar sürede o seyahati yapabileceğini bilsin istiyoruz" sözlerine yer verdi.
"39 İLÇEYE YAPILACAK BARINAKLARDA KISIRLAŞTIRMA VE TEDAVİ İŞLEMLERİ YAPILACAK"
Bir öğrencinin sahipsiz sokak köpekleriyle ilgili sorduğu soruyu cevaplayan Kurum, şöyle yanıt verdi: "Sokak hayvanları kısmı da İstanbul'un çektiği en önemli problemlerden bir tanesi. Biz istiyoruz ki huzur ve güven gelsin. Bir gazeteci soruyor; 'nasıl gelecek?' Huzur ve güven, sokaktaki insanların sahipsiz hayvanlarla ilgili endişesini gidermekle gelecek, deprem güvenliğini o şehre kazandırmakla, trafik çilesini bitirmekle gelecek. Sokak hayvanlarıyla ilgili biz işi kontrol altına almak zorundayız. Alamazsak 1-2 sene sonra konuya müdahale etmekte de yetersiz kalacağız. Aşılama sürecini tamamlamamız gerekiyor. Aşılamayı yapıp, 39 ilçede oluşturacağımız hayvan barınaklarıyla, iki yakaya kuracağımız 100 bin sokak hayvan kapasiteli bakım merkezlerinde kısırlaştırma işlemlerini, tedavilerini yapacağız. Sokakta huzur olsun, annelerimiz, yavrularımız huzur içerisinde evlerine, işlerine gitsin istiyoruz. Bunun için de dert sahibi olmak lazım. 1 Nisan'dan itibaren bu projeyi hayata geçireceğiz ve İstanbul'da huzuru, güveni tesis edeceğiz."dedi.
"MURAT KURUM'UN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI OLMASI GEREKİYOR"
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'a da, bir öğrenci tarafından 'olası depremin milli güvenliğe etkisi' soruldu. Murat Kurum'un İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olması gerektiğini vurgulayan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Ülke ekonomisinin büyük bölümü özellikle İstanbul ve civarında olan sanayi tesislerinde faaliyet göstermekte. Sadece üretim değil aynı zamanda bir 'hub' niteliği taşıyor. Kritik üretim, ulaşım ve yaşam alanlarının yoğunlaştığı bir yerdeyiz. Bizim bekamız için fevkalade önemli bir konu. Bunun için değerli dostumuz, kardeşimiz, başkanımızın 31 Mart'ta bu emaneti devralması bizim için fevkalade önemli. Ben Murat Bey'in çok sıkıntılı, stresli konularda nasıl çalıştığını, olayları nasıl yönettiğini yıllarca gördüm. Bakanlık yaptığı 5 yıl içinde sayısız kabine toplantılarına katıldık. Sürekli bir yerde sel, deprem, yangın olmuş, evler, köyler yıkılmıştır ve Murat Kurum gelir ne yapılacağının projelerini anlatır. Aylar sonra gelir şunu teslim ettik, bunu teslim ettik. Sonra 'açılış için tarih alalım', sahneler hep böyle, hiç değişmez. Eğer İstanbul depremine millet olarak sahici bir hazırlık yapmak istiyorsak, devlet olarak refleksimizi önceden var gücümüzle göstermek istiyorsak, şu ana kadar yaşadığımız tüm felaketlerden ders aldığımızı göstermek istiyorsak, Murat Kurum'un Büyükşehir Belediye Başkanı olması gerekiyor. Görevi teslim edeceğiniz insanın stres altında çalışabiliyor olması, adanabiliyor olması, konuyu bir yerden alıp bir yere taşıması lazım ve konuyu bitiriyor olması lazım. Konuyu anlaması, sizin elinizi sıkması, çok iyi iletişimci olması yetmiyor. Kentsel dönüşümü yapacak birisi varsa Murat Kurum'dur. Bunun altını çiziyorum. Bunu şahit olduklarımdan, gördüklerimden hareketle söylüyorum." diye konuştu.