Geri Dön
PolitikaDevlet Bahçeli: Kandil elebaşları teker teker tutuklanıp yaka paça mahkemeye çıkarılmalıdır

Devlet Bahçeli: Kandil elebaşları teker teker tutuklanıp yaka paça mahkemeye çıkarılmalıdır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Salih Müslim'in bir an önce Türkiye'ye iade edilmesini temenni ettiklerini belirterek, "Bu terörist cinayetlerinin ve ihanetinin bedelini muhakkak surette ödemelidir. Kandil elebaşları teker teker tutuklanıp yaka paça mahkemeye çıkarılmalıdır. Dahası, FETÖ'nün Pensilvanya'daki başının da sınır dışı edilmesi sağlanarak döktüğü kanların damla damla diyeti ödettirilmelidir. PYD'li terörist başının Türkiye'ye iadesi için gerekli yasal başvurularda bulunulmuştur.Temennimiz Çekya hükümetinin Türkiye'nin talebine bir an evvel müspet karşılık vermesi, bu teröristi vakit kaybetmeksizin ülkemize iade etmesidir" dedi.

Devlet Bahçeli: Kandil elebaşları teker teker tutuklanıp yaka paça mahkemeye çıkarılmalıdır

"GELECEK VAAT EDEN CUMHUR İTTİFAKI HAZIRDIR, KARARLIDIR."

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Devlet Bahçeli,Cumhurbaşkanlı Hükümet Sisteminde siyasi partiler arasında ittifak kurabilmenin kanuni alt yapısının tamamlanarak kanun teklifini TBMM'ye sunulduğunu belirtti. Bahçeli, şunları söyledi: "Allah nasip ederse anılan teklif çerçevesinde 4 ayrı kanunla ilgili değişiklikler Genel Kurul'da görüşülüp arzulanan ve amaçlanan karara ulaşılacaktır. Temennimiz budur, beklentimiz bu yöndedir. Hazırlanan kanun teklifiyle oy pusulasında ittifakın unvanı üste yazılacaktır. Bu unvanın ismi bellidir, bu unvan nettir ve de Cumhur İttifakı'dır.Cumhur İttifakı, Cumhuriyet'in iradesidir.Cumhur İttifakı, milli bekanın nefesidir. Cumhur İttifakı, istikbalin sesi, milletin ta kendisidir.Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin bütün kurum ve kurallarıyla inşası için cumhurun ittifakla hareketi tarihi ve milli bir sorumluluktur. Yapmayı düşündüğümüz budur. Varsın başkaları ihanet ittifakıyla avunsun. Varsın başkaları FETÖ ittifakından medet umsun. Varsın başkaları PKK/PYD ittifakına umut bağlasın. Biz cumhur diyeceğiz, biz Cumhuriyet diyeceğiz, biz Türkiye'nin ittifak ve iradesiyle hepsini şaşkına, alayını sudan çıkmış balığa çevireceğiz.Türk düşmanlarının, Türkiye muhaliflerinin, cumhurun ittifakı karşısında sönmekten, ufalanmaktan başka çareleri yoktur, kalmamıştır. Ümitsiz olmayacağız, çünkü Allah vardır. Huzursuz olmayacağız, çünkü Türklük imanla ayaktadır. Karamsar olmayacağız, güven veren, gelecek vaat eden Cumhur İttifakı hazırdır, kararlıdır.Türk milleti 15 Temmuz'da birlik ve beraberlik şuuruyla FETÖ işgalini durdurmuş, 7 Ağustos Yenikapı ruhuyla kenetlenmiş, 16 Nisan Halkoylamasıyla da bekamıza yönelik tehditleri ezme iradesi göstermiştir. "


"BİZ İTTİFAK DEDİKÇE CHP KABUSLAR GÖRMEYE BAŞLAMIŞTIR."

CHP'nin ittifakı eleştirmesine ilişkin bahçeli şöyle konuştu:" Biz ittifak dedikçe CHP kabuslar görmeye başlamıştır.Biz milli birlik ve beraberlik dedikçe CHP'nin kağıttan kaplanları yarım ağızlarıyla, yamalı ahlaklarıyla siyasi kundakçılığa heves etmişlerdir.Biz Cumhur'un İttifakından bahsettikçe bunlar PKK/PYD'ye güvercin taklaları atmışlar, FETÖ'ye selam çakmışlardır. Seçim ittifaklarının hukuki zemine oturacak olmasından ödleri kopmuş, ne var ki HDP'yle al takke ver külah ilişki içine girmekten fıtratları gereğince en ufak rahatsızlık duymamışlardır.Bunlara kalsak, PYD terör örgütü değildir, zira ellerinde konuyla ilgili istihbarat yoktur.Bunlara baksak, 15 Temmuz değil, 20 Temmuz darbe günüdür.CHP, PKK'nın siyasi uzantılarıyla ağız birliği yapıp, 'beraber iyi salladık' derken bir şey olmuyor da, biz Cumhur İttifakıyla Türk düşmanlarının dizlerini titretirken mi ittifaklar kötü oluyor? CHP kendi gözündeki merteği görmemiş, başka gözlerde çöp aramaya kalkışmış, elbette çuvallamış, duvara toslamıştır. Bunlar kaçak güreşmeye devam ettikçe, biz er meydanını göstereceğiz. O meydan millet için ittifak, devlet için ittifak, bekamız için ittifak, bağımsızlığımız için ittifaktır. Söz konusu milli beka oldu mu, Allah şahit olsun ki, hiç kimseyi tanımayız, hiçbir güce eyvallah etmez, boyun eğmeyiz. Fedakarlıksa istenen yaparız. Fenalıkları engellemekse beklenen hedefe ok gibi saplanırız. Biz; milli uzlaşma diyoruz, bunlar ahlaksız teklif, çıkar ve saltanat ittifakı diyor. Biz; millet diyoruz, bunlar iltihak diyor. Biz; devlet diyoruz, bunlar Pensilvanya'ya, Kandil'e imdat çağrısı veriyor.Biz Türkiye diyoruz, bunlar sığınma yasası diyerek, sığıntı olduklarını gizlemeye çabalıyor. Utanmaları yok, yalanları çok.Gözleri malum, izanları meflûç.Günler geçiyor, kinleri geçmiyor.CHP'liler titriyor, İP'sizler terliyor, HDP'liler telaşlanıyor. Ancak korkunun ecele faydası yoktur. Siyasi bozguncuların, millete tepeden bakan kibir yuvalarının, hıyanetle söz kesmiş işbirlikçilerin sonu hamd olsun görünmüştür."


"SEÇİM BARAJI SIFIRLANSIN DİYENLER, PARTİLERİNİN ERİDİĞİNİ, YOK OLDUĞUNU MU GÖRMÜŞLERDİR?"

CHP'nin seçim barajının kaldırılmasına ilişkin Meclis Başkanlığına sunduğu kanun teklifini anımsatan Bahçeli şöyle devam etti: "Cumhur İttifakı 2019'da tarih yazacak, çerini çöpünü önüne katıp sandığı bunlara dar edecektir. Gurgun cücüğü bahar da mı sayılır, güzün mü sayılır herkes öğrenecektir. İttifak diyoruz, CHP ve yedekleri koalisyon uydurmasıyla önümüze geçmeye, ayağımıza çelme takmaya çalışıyorlar. İttifak ve koalisyonun farkını bilmeyenlere ne yapsam, ne anlatsam boştur; zira gafile kelam nafile kelamdır. PKK'nın siyasi uzantılarına ilave olarak FETÖ'cü hainlerle aynı safa dizilenler ahlaksızlığın dibini boyladıklarını görmüyor, göremiyorlar. İttifaksa buyurun siz de yapın. Biz Cumhur dedik, siz de cümbüş deyin, curcuna ittifakında karar kılın.Engeliniz yok, elinizi tutan yok.7 Haziran Milletvekili Genel Seçiminden sonra partimize yapılan küstah teklifleri nasıl tarihin çöplüğüne gömdüysek, yine aynısını yapar, yine kirlik ittifakları bozar, Cumhur İttifakıyla alaşağı ederiz.Birlikte rahmet, ayrılıkta azap olduğu inancıyla yürüyoruz, nifak tohumu ekenlere en sert yüzümüzü gösterdik, gösteriyoruz. Milletin iradesine göz dikenlere karşı, Cumhur İttifakı'nda buluşuyoruz.Karanlık saflara, hastalıklı safralara karşı aydınlık yarınları müjdeliyoruz.Biz buyuz, biz Milliyetçi Hareket Partisi'yiz.Seçim ittifakı yapan partilerden biri barajı geçerse hepsi geçmiş sayılacak, ittifak yapmayanlar yüzde 10 barajına takılacakmış. Bu adaletsizlikmiş, eşitsizlikmiş. Onun için seçim barajı kaldırılmalıymış.Size ittifak yapmayın diyen mi var?Size uzlaşmadan kaçın diye akıl veren mi var? Biz seçim barajı ile ilgili düzenleme yapılmalı dediğimizde iftiralarla saldıranlar, utanmadan baraj sorunu yaşadığımızı söyleyenler şimdi düştükleri hazin duruma ne diyeceklerdir?Barajın sıfıra inmesiyle ilgili kanun teklifi veren CHP, içine düştüğü bu çelişkili hali nasıl izah edecektir?CHP bu teklifiyle acaba oylarının sıfırlandığını mı fark etmiştir? Seçim barajı sıfırlansın diyenler, partilerinin eridiğini, yok olduğunu mu görmüşlerdir?CHP kendi kendisini tekzip etmiş, İP ve yoldaşı HDP suçüstü yakalanmış, yakayı ele vermişlerdir.Unutulmasın ki; her barajın üzerinde bir de vicdan barajı vardır, o baraj da bizzat Türk milletinin kutlu iradesidir. Milliyetçi Hareket Partisi milli vicdanlara kazınmış, hiçbir baraj MHP'nin yükselişini önleyememiş, Allah'ın izniyle de önleyemeyecektir.Görünen o ki CHP'nin umutları tükenmiş, siyasi madrabazlık, siyasi meddahlık yapacağı bir alan kalmamıştır. Çünkü bezgindir, bedbahttır.Karın ağrılarının sebebi budur, hazım zorluğu çektikleri ise milli iradedir.CHP'nin, HDP'nin, bu dönemin 21 Şubatçısı İP'in durumu içler acısı, yüz kızartıcıdır.Cumhur İttifakı'nın yanına yöresine başka isimler takarak lekelemeye çalışanların arzuladıkları ittifak bellidir, bunun adı da cunta ittifakı, curcuna ittifakı, cüruf ittifakı, çürük ittifakıdır. Cumhur; milletin kendisi, ittifak ise milletimizin iradesidir.Açık açık söylüyor ve buradan ilan ediyorum:Cumhur ittifakının kazananı Türkiye, karlı çıkanı Türk milletidir.2019'daki üç siyasi olay Türkiye'nin önünü açacak, geleceğini kurtaracaktır.Türk milletinin karşısında yer alanlar ise kaybetmekten başka seçenekleri olmayacaktır.Hedefimiz 2023'ün lider ülke Türkiye'sine kavuşmak, ülkemize yönelik tehditleri sonsuza kadar bertaraf etmektir."


"KİM OLURSA OLSUN BU MÜCADELE YOLUNDAN TÜRKİYE'NİN GERİ DÖNMEYECEĞİ ARTIK ANLAMALI, KABULLENMELİDİR"

Devlet Bahçeli,PKK/PYD'nin Afrin'de son kozlarını oynamakta, son çırpınışlarını sahnelemekte olduğunu vurgulayarak şöyle dedi: "Köşeye sıkışan, çaresizlik ve acz içerisinde kıvranan teröristler paçayı kurtarma telaşıyla Suriye rejimine yanaşmaya çalışmaktadır.Esad ise sivil ve masumlara, başta Doğu Guta olmak üzere ölüm saçmış, bomba yağdırmıştır.BM Güvenlik Konseyi de bir aylık ateşkes kararı almıştır.Niye bir aylık süreyle ateşkesin sınırlandırıldığı ise anlaşılamamıştır.Esad zulme devam etmektedir.Bir yanda mazlumları hedef alırken, diğer yanda terör örgütleriyle tehlikeli bir yakınlık ve kanlı pazarlık içindedir.Afrin bölgesiyle ilgili anlaşma zemini yoklayan PKK/PYD, Halep'teki kontrol sahasını rejime devretmiştir.Deyrizor'da savaşanlar, Afrin'de anlaşma yolları aramaktadır.Geride bıraktığımız hafta Afrin'e girmeye çalışan teröristlere ait 30-40 araçlık bir konvoy deyim yerindeyse nokta vuruş hassasiyetiyle imha edilmiştir.Bu durum Türkiye'nin kararlılığını test etmeye kalkanlara verilen güçlü bir cevap olmuştur.Şayet Esad, Afrin'i terörden temizlemek için gelecekse mesele yoktur.Ancak katillerle birlikte tuzak kurup kahramanlarımıza saldırmak için Afrin'e girmeyi planlıyorsa, göreceği yalnızca Türk milletinin ateşten ve çelikten iradesidir.Göründüğü kadarıyla Esad rejimi, PKK/PYD'yle sürdürdüğü pazarlıkla Suriye'deki hâkimiyet alanını genişletmeye çalışmaktadır. PKK/PYD ise Türkiye'nin kudreti karşısında daha fazla dayanamayacağını görmüş, kendisine sığınacağı bir liman bulma telaşına kapılmıştır.Dahası hain terör örgütü kendi üzerinde yoğunlaşan dikkatleri başka sahalara dağıtma arayışındadır.Yeni çatışma alanlarının vuku bulabileceği öne sürülmekte, bunun için şartlar zorlanmaktadır.Ayrıca Esad rejimi ile PKK/PYD arasındaki pazarlığın yalnızca Afrin ile sınırlı olmadığını gösteren gelişmeler konunun başka bir zorba akıl tarafından yönlendirildiği ihtimalini güçlendirmektedir.Bu çerçevede Rusya Dışişleri Bakanı'nın yaşananlar karşısında Türkiye ve Esad rejiminin diyalog kurması gerektiğini söylemesi düşündürücüdür.Kim ki PKK/PYD'li teröristlerle aynı safta bulunursa, akılsızlık yapıp Mehmetçiğin karşısına çıkarsa akıbeti teröristlerden farklı olmayacaktır. PKK/PYD her şart altında ülkemiz açısından milli güvenlik tehdididir, bertaraf edilmesi de meşru olan bir zorunluluktur.Arzumuz Suriye'den kaynaklanan terör tehdidin bir an evvel ortadan kaldırılması, iç barış ve istikrar ortamının sağlanabilmesi için siyasi müzakerelerin sağlıklı zeminde yürütülmesine imkan tanınmasıdır. Zeytin Dalı Harekâtı da işte bu amaca odaklanmıştır. Harekatı Menbiç'le sürdürüp, ardından Fırat'ın doğusuna taşımak Suriye'nin istikrara kavuşmasına hizmet edecektir.Kim olursa olsun bu mücadele yolundan Türkiye'nin geri dönmeyeceği artık anlamalı, kabullenmelidir. Ve de önümüze çıkmaya kimse cüret etmemelidir.


"TEMENNİMİZ ÇEKYA HÜKÜMETİNİN BU TERÖRİSTİ VAKİT KAYBETMEKSİZİN ÜLKEMİZE İADE ETMESİDİR"

Bahçeli, Salih Müslim'in Çekya'da yakalanmasına ilişkin şu ifadeleri kullandı: "PYD'nin elebaşı ve bir önceki eşbaşkanı Türkiye'nin 13 Şubat'ta hakkında başlattığı kırmızı bültenle arama kararı gereğince Prag'da yakalanmıştır. Terörist Salih Müslim'in gece yarısı tutuklanması, bugün de mahkemeye çıkarılacak olması umut verici ve hayırlı bir gelişmedir. Bu terörist cinayetlerinin ve ihanetinin bedelini muhakkak surette ödemelidir.Kandil elebaşları teker teker tutuklanıp yaka paça mahkemeye çıkarılmalıdır. Dahası, FETÖ'nün Pensilvanya'daki başının da sınır dışı edilmesi sağlanarak döktüğü kanların damla damla diyeti ödettirilmelidir.PYD'li terörist başının Türkiye'ye iadesi için gerekli yasal başvurularda bulunulmuştur.Temennimiz Çekya hükümetinin Türkiye'nin talebine bir an evvel müspet karşılık vermesi, bu teröristi vakit kaybetmeksizin ülkemize iade etmesidir.Elbette sorgulanması gereken bir başka husus ise aynı teröristin nasıl olup da Çekya'ya gitmeden önce diğer bazı Avrupa ülkelerinde bulunmuş olmasıdır.Zira malum terörist başının Zeytin Dalı Harekatı başladıktan sonra Avrupa'ya kaçtığı yönünde bazı iddialar mevcuttur.Aradan geçen süre boyunca hangi ülkeler, hangi gerekçeyle bu teröriste sahip çıkmıştır?Bu sorular mutlaka cevabını bulmalıdır.Afrin'de verdiğimiz muazzam mücadele, tarih boyunca ödediğimiz bedeller Türk'ün bekası, vatanın bağımsızlığı içindir. Türkiye güçlüdür, hainlere müsamaha göstermeyecektir.Türk'e kefen biçenler ise, ekin gibi biçilmeyi göze alan, ama bunun farkında olmayan korkaklardır, kan tutkunlarıdır. Niyet sahiplerini uyarıyorum; Türkiye'yi bölmeyi, çökertmeyi, yıkmayı, yutmayı hedefleyen varsa, bunu aklından geçirenler bulunuyorsa, bilsinler ki, 80 milyon Türk vatandaşı karşılarındadır, hepsini birden her alanda karşılamaya, oyunlarını bozmaya hazırdır.Milli bekamıza yönelen tehditler tamamıyla ortadan kaldırılıncaya kadar kopan kutlu fırtına Allah'ın izniyle durmayacak, dinmeyecek, kesilmeyecektir."