Geri Dön
PolitikaCumhurbaşkanı Erdoğan: Ya sen nasıl bir insansın, başka gidecek kapı bulamadın mı

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ya sen nasıl bir insansın, başka gidecek kapı bulamadın mı

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, “Onlar ne yaparsa yapsın bizler Türkiye Yüzyılı'na giden yolda büyük ve güçlü Türkiye'yi hep birlikte el ele vererek inşa edeceğiz. Ana muhalefetin başındaki zat, tüm medya gruplarını batıya şikayet ediyor. Ya sen nasıl bir insansın? Başka gidecek kapı bulamadın mı? Çalacak kapı bulamadın mı? Eğer ciddiysen, belli bir karaktere sahipsen bu gençleri sokağa dökmek sana hiçbir şey kazandırmayacağı gibi kaybettirecektir. Erdoğan ayrıca, Ramazan Bayramı tatiline ilişkin 2, 3 ve 4 Nisan'da kamu çalışanlarının idari izinli sayılacağını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ya sen nasıl bir insansın, başka gidecek kapı bulamadın mı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Sergi Salonu'nda gerçekleştirilen 'Emekçiler ile İftar' programında konuştu. Erdoğan, göreve geldikleri günden beri mirasa sahip çıkarak, adil bir çalışma iklimini inşa etmeye gayret ettiklerini ifade etti. Erdoğan, tüm çalışanların şartlarını iyileştirmek için çaba harcadıklarını söyleyerek, "Yasa ve mevzuat değişikliklerinden sendikal haklara, istihdam politikalarından fırsat eşitliğine, iş sağlığından sosyal güvenliğe, çalışma hayatının tüm kesimlerini kuşatan reformlar yaptık. Bilhassa, son dönemde devrim niteliğinde adımlar attık. Millete kan kusturan tek parti faşizminin yasakladığı 1 Mayıs'ı, 'Emek ve Dayanışma Günü' olarak resmi tatil ilan ettik. Çalışanlarımızın daha emniyetli koşullarda çalışmalarını temin etmek için İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nu çıkardık. Sendikaların kuruluş şartlarını kolaylaştırdık. Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi kanununu revize ederek iyileştirdik. Toplu Sözleşme sistemini genişlettik. Sendikal güvenceleri ve grev hakkını biz güçlendirdik. Kamu görevlilerimize toplu sözleşme hakkı tanıdık. Ana Muhalefet Partisi'nin, Anayasa Mahkemesi'ne taşıyıp, iptal ettirdiği toplu sözleşme ikramiyesini yeniden biz yürürlüğe koyduk. Kamuda başörtüsü yasağını kaldırarak, kadınların çalışma hayatındaki hak ve özgürlüklerini garanti altına aldık. Kamu çalışanlarımız artık cuma izni, hac izni gibi haklardan tam ve şekilde yararlanabiliyor. Maaş artışları, disiplin affı, refakat izni, 3600 ek gösterge ve ek ödemeler gibi bu alanlarda yaptığımız düzenlemelerle memurlarımızın çalışma ve özlük haklarını iyileştirdik" dedi.

'TOPLU SÖZLEŞME SÜRECİNİ BAŞLATACAĞIZ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ağustos ayı içerisinde Toplu Sözleşme sürecini başlatacaklarını belirterek, "Kamu görevlilerimizin ücret artış oranlarını, zam ve tazminatlarını, sosyal desteklerini çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeyecek şekilde biz düzenledik. 2025 yılı Ocak ayı itibarıyla enflasyon farkıyla birlikte memur maaşlarına yüzde 11,54 oranında zam yaptık. Böylece 2002 yılında 392 lira olan en düşük memur maaşını 2025'te 43 bin 726 liraya yükseltmiş olduk. Bu rakamlarla birlikte 2002'den bugüne en düşük memur maaşı reel olarak yüzde 266 oranında, nominal olarak ise yaklaşık 112 arttı. Ağustos ayı içerisinde, Toplu Sözleşme sürecini başlatacağız. Kamu görevlilerimizin sorunlarını 23 yıldır olduğu gibi yine yapıcı bir anlayışla çözüme ulaştıracağız. Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Anlaşma Protokolü ile ilgili talepler sendikalar tarafından bize iletildi. Sosyal diyalog anlayışı içinde kamu işçilerimizin, Toplu İş Sözleşmelerine ilişkin olarak bu süreci de yine bu dönemde tamamlayacağız" diye konuştu.

'VATANDAŞLARIMIZIN TÜM SORUNLARINI GİDERDİK'

Erdoğan, işverenlere yönelik asgari ücret desteğini sürdürdüklerini dile getirerek, "Bir önceki yıla göre, yüzde 30 artış yapılan asgari ücreti, gelir vergisinden muaf tuttuk. İşverenlere sağladığımız asgari ücret desteğini sürdürüyoruz. Emeklilerimizin ikramiye ve banka promosyonu gibi yeni haklardan istifade etmelerini sağladık. Geçmişte ilaç ve hastane kuyruklarında ömür tüketen vatandaşlarımızın tüm sorunlarını giderdik. Sağlık ve sosyal güvenlik sistemini sorunsuz şekilde işler hale getirdik. Kamu kurumlarındaki alt işveren işçilerine ve sözleşmeli personele kadro verdik. Geçici işçilerin tam yıl çalışabilmesinin önünü açtık. İŞKUR Gençlik Programı ile üniversite öğrencilerimizin bilgi ve tecrübe kazanmalarını sağlayarak gelir elde etmelerini biz sağladık. Daha nice düzenlemeyi, yeniliği, projeyi devreye alarak çalışanlarımızı her alanda destekledik, teşvik ettik, güçlendirdik. Bu çalışmalarımızı inşallah önümüzdeki dönemde de artan bir ivmeyle sürdürecek, emekçilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

'ÜLKESİNİ YURT DIŞINA ŞİKAYET EDENLER, KAYBEDECEKLERDİR'

CHP'nin 'boykot' çağrısını eleştiren Erdoğan, "Sorumsuz boykot çağrılarıyla tüccarın işiyle oynayan, işçinin ekmeğiyle oynayan, sanayiciyi, girişimciyi batırmak için adeta çabalayan muhteris siyasetçilere prim vermeyeceğiz. Türkiye için çalışan, 85 milyon için üreten, Türk ekonomisine katma değer sağlayan hiç kimseyi, hiçbir şirketimizi bunların insafına terk etmeyeceğiz. 28 Şubat'ta sermayeyi renklere ayıranlar, nasıl kaybetmişse bugün de medya kuruluşlarını, şirketleri, firmaları isim isim verip açıkça tehdit edenler, ülkesini yurt dışına şikayet edenler de şunu iyi bilin, kaybedeceklerdir. Onlar ne yaparsa yapsın bizler Türkiye Yüzyılı'na giden yolda büyük ve güçlü Türkiye'yi hep birlikte el ele vererek inşa edeceğiz. Ana muhalefetin başındaki zat, tüm medya gruplarını batıya şikayet ediyor. Ya sen nasıl bir insansın? Başka gidecek kapı bulamadın mı? Çalacak kapı bulamadın mı? Eğer ciddiysen, belli bir karaktere sahipsen bu gençleri sokağa dökmek sana hiçbir şey kazandırmayacağı gibi kaybettirecektir. Ne yapıyor? Tek tek televizyonları medya gruplarını şikayet ediyor. Bizim kültürümüzde, bizim hayatımızda bu tür bir anlayış kesinlikle yoktur" dedi.

Sözlerini tamamlamadan önce Cumhurbaşkanı Erdoğan, kamu çalışanları için Ramazan Bayramı'nı takip eden 3 günlük süreyi de idari izin kapsamına aldıklarını belirterek, "Ailelerimiz çocuklarıyla doya doya vakit geçirsin, bayramı aileleriyle birlikte huzurla sevinçle idrak etsin istiyoruz. Bu amaçla kamu çalışanlarımız için bayramı takip eden üç günlük süreyi de idari izin kapsamına aldık. 2 Nisan Çarşamba, 3 Nisan Perşembe ve 4 Nisan Cuma günü de kamu çalışanlarımız idari izinli sayılacak. Böylece milletimiz toplamda 9 günlük bir tatil yapma imkanına kavuşacak. Hayırlı uğurlu olsun diyorum. Ramazan Bayramının milletçe birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimizi güçlendirmemize vesile olmasını canı gönülden temenni ediyorum" diye konuştu.

KUR'AN-I KERİM'İ GÜZEL OKUMA YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ'NDE KONUŞTU

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Sergi Salonu'nda gerçekleştirilen 'Emekçiler ile İftar' programının ardından Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde ‘Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması Ödül Töreni'nde konuştu. Tüm İslam aleminin Kadir Gecesi'ni kutlayan Erdoğan, "Bu mübarek gecenin başta Gazze ve Filistin olmak üzere Suriye'de, Lübnan'da, Yemen'de Somali'de ve daha pek çok yerde zulme, zalime ve soykırıma karşı kahramanca direnen tüm mazlumların kurtuluşuna bunun yanında daha fazla kardeşliğe daha fazla dayanışmaya, Müslümanlar arasında daha fazla vahdete vesile olmasını temenni ediyorum" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ya sen nasıl bir insansın, başka gidecek kapı bulamadın mı

'FİLİSTİNLİ KARDEŞLERİMİZİN YANINDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ'

19 Ocak'ta varılan ateşkes mutabakatını bozan Siyonist hükümetin son günlerde Gazze'ye yönelik hava saldırılarını artırdığını kaydeden Erdoğan, "Savaşta bile dokunulmaması gereken hastaneler, sağlık tesisleri, sağlık çalışanları İsrail tarafından bilerek hedef alınıyor. Neredeyse yüzde 80'i yıkık halde olan Gazze'nin ayakta kalan son binaları da yok ediliyor. Her gün daha da haydutlaşan İsrail yönetimi soykırım politikasına ramazanda da devam ediyor. İsrail insanlık dışı son saldırılarında maalesef çoğu çocuk ve kadın 700'ün üzerinde kardeşimiz şehit oldu. Tüm şehitlere yüce Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Şunu herkes bilsin ki; sonuna kadar Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. İnsani yardımlarımızla yanlarında olacağız, diplomatik temaslarımızda yanlarında olacağız. Barışı ve adaleti savunan ilkeli politikalarımızla yanlarında olacağız. Türkiye olarak gereken her türlü desteği vereceğiz. Gazze'de zulmün ve soykırımın bir an önce son bulması için ne yapılması gerekiyorsa onu yapmayı kararlılıkla sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.

'285 MİLYONU AŞKIN İNSAN AKUT GIDA KRİZİYLE KARŞI KARŞIYA'

Dünyada ve bölgede meydana gelen hadiselerin etkilerini daha fazla hissettiklerini ifade eden Erdoğan, "Şiddet ve rekabetin dozu da günden güne artıyor. Barışı, huzuru, güvenliği tesis etmek üzere ihdas edilen uluslararası kuru ve kuruluşlar görevlerini yerine getiremediği gibi insani trajedilerin daha da derinleşmesine sebebiyet veriyor. Filistin'de 1,5 yıldır devam eden işgal ve soykırımın önüne bir türlü geçilemedi. Afrika'da açlık, susuzluk, yolsuzluk onlarca yıldır devam ediyor. 285 milyonu aşkın insan akut gıda kriziyle karşı karşıya. Açlığı ölümcül düzeyde yaşayan dünya genelinde 36 milyon üzerinde insan var. Sistematik baskılara, asimilasyon politikalara maruz kalan milyonlarca insan var. Coğrafyamızda istikrarsızlık, kaos ve kardeş kavgası görüyoruz" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ya sen nasıl bir insansın, başka gidecek kapı bulamadın mı

'BİZİ İÇERİDEN ZAYIFLATAN BU KÖTÜ GİDİŞE DUR DEMEK ZORUNDAYIZ'

Bu olumsuz tablonun ortaya çıkmasında küresel sistemin efendileri kadar İslam dünyasındaki ataletin ve dağınıklığın da payı olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Kendi iç meselelerimizle uğraşmaktan maalesef dış dünyaya, dışarıdaki fırsatlara yeterince odaklanamıyoruz. Kimi zaman mezhep, köken, kabile taassubu, Müslümanları içten içe adeta çökertiyor. Dünyanın en genç nüfus yapısına sahip olmamıza rağmen geleceğimiz olan evlatlarımızı kardeş kavgasına kurban veriyoruz. Emperyalistlerin ördüğü fitne ve nifak duvarlarını bir türlü yıkamıyoruz. 14 asırdır her gün 5 defa aynı kıbleye döndüğümüz halde inancımızın bize emrettiği şekilde bir duvarın tuğlaları gibi kenetlenemiyoruz. İslam'ın evrensel kardeşlik mesajlarına teslim olamadığımız, hayatımıza tatbik edemediğimiz için ne yazık ki emperyalist güçlerin operasyonlarına açık hale geliyoruz. Gelinen noktada şu gerçeği kabul etmemiz şarttır; bizi içeriden zayıflatan bu kötü gidişe artık bir dur demek zorundayız" ifadelerini kullandı.

'DAHA ADİL BİR DÜNYANIN MÜMKÜN KILINACAĞINA İNANIYORUM'

Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Türk, Kürt, Arap, Farisi, Asyalı, Afrikalı, siyah, beyaz demeden İslam alemi olarak hep beraber vahdeti kuşanmak, kardeşliğimize sımsıkı sarılmak mecburiyetindeyiz. Yaralarımızı sarmak, güçsüzlerin sıkıntılarına son vermek istiyorsak aramızdaki birlik ve beraberliği güçlendirmemiz gerekiyor. Bunun için Kur'an ve sünnetin ışığında yeni bir sayfa açmamız, aramızdaki anlaşmazlıkları bir an önce çözüme ulaştırmamız icap ediyor. Yakın bir tarihe kadar dünyaya nizam veren geçmişimize baksak, ecdadın izinden gitsek inanın bu bile bizim için çok önemli başlangıç olacaktır. Kur'an yolunu takip eden sünnet ve sireti bir zırh gibi giyinen siz kıymetli gençlerimizle daha adil bir dünyayı mümkün kılacağına yürekten inanıyorum."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını bitirirken ödüle layık görülen yarışmacıları da tebrik etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ya sen nasıl bir insansın, başka gidecek kapı bulamadın mı