Bakan Yardımcısı Turan: Özgür Özel’in derdi sadece kendi koltuğunu sağlamlaştırmak
İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i en iyi tanıyanlardan biri olduğunu belirterek, “Beraber 10 yıl görev yaptık. Özgür Bey’in şu an kendi siyasi pozisyonunu sağlamaya çalışmaktan başka bir iddiası yok. Ne Ekrem Bey derdi var ne CHP derdi var. Sadece kendi koltuğunu sağlamlaştırmak, kendi tabanına şirin gözükmek için yaptığı bir iş var” dedi.

Ziyaret ve incelemelerde bulunmak için Karabük’e gelen İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, ilk olarak Karabük Valiliğini ziyaret etti. Ziyaretin ardından açıklamalarda bulunan Turan, Şanlıurfa'da sahipsiz köpeklerden kaçtığı sırada otomobilin çarpması sonucu yaşamını yitiren üniversite öğrencisi Sevda Özkaya’nın ölümüne ilişkin şunları söyledi:
“Şanlıurfa’da bir kızımız, evladımız üniversite son sınıf öğrencisi maalesef sokak hayvanlarından sahipsiz hayvanlardan kaçarken trafik kazası geçirerek hayatını kaybetti. Ağır yaralanmaların zaman zaman kötü ölümlerin feci sonuçların olduğunu hepimiz görüyoruz. Sokak hayvanları için de mutlaka çözüm üretmek adım atmak görevimiz var. Dünya nasıl yapmış, Avrupa başta nasıl bir mevzuat değişikliğine fiili uygulamaya gitmiş bunları inceliyoruz. Sokaklarımızın güvenliği esastır. Evlatlarımızın okula rahat gitmesi, büyüklerimizin camiye rahat gitmesi, kadınlarımızın pazara rahat gitmesi hepimizin özel ve önemli görevi. Sokak güvenliği esastır. Risk nereden gelirse gelsin, terörden gelsin, sokağa davetten gelsin, hayvandan gelsin, trafikten gelsin, nereden gelirse gelsin. Sokak güvenliğini sağlamak hepimizin boynunun borcu. Sokak hayvanları konusunda da bundan 9 ay önce Meclisimiz bu kanunu yasalaştırdı. Katliam olacak, dendi, eylemler yapıldı. Bunun gerçek olmadığını hep beraber değerlendiriyoruz. Bir sorun var, tüm kurumlarımız el birliğiyle bunu çözelim istiyoruz. Ama yüreğimiz yanıyor. Her gün bu bedeli konuşmaktan görmekten. Yeni kanunla beraber kim ne sorumluluğu varsa eksiksiz adım atsın istiyoruz” diye konuştu.
‘ÇIKAR KRAVATI O ZAMAN ÜNİFORMA GİY DERLER ADAMA’
Turan, Karabük Valiliğinin ardından partisinin il başkanlığına giderek partililerle bir araya geldi. AK Parti İl Başkanlığı binasında konuşan Turan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in bir açıklamasında ‘İlk ateşi o açtı, başkanlarımızı tutuklayıp kayyım atadılar, bu savaş ilanıdır, ben de kabul ettim” sözlerini eleştirerek şöyle konuştu:
“Adam dün demiş ki, ‘Savaşa hazır mısınız? ‘Bu laf kullanılacak bir laf mı Allah aşkına. Miting yapıyor savaşacağız, diyor gerekirse. Düşman toprağında mısın, kimle savaşıyorsun. Çıkar kravatı o zaman üniforma giy derler adama. Bunun adı muhalefet mi? Bunun Türkiye’nin demokrasisine, Türkiye’nin siyasetine, Türkiye’nin gelişimine katkısı var mı? Siyasi polemik olur, rekabet olur, tartışma olur ama savaş ne demek sokağa çağırmak ne demek. Sokak acziyettir, beceriksizliktir. Grup başkanvekili niçin var, grup toplantısı niçin var, mitingler niçin var, Meclis kürsüsü niçin var. O yüzden bir daha söylüyorum sağduyuyu elden bırakmayacağız. Biz neler gördük, neler geçirdik. Korkumuz yok ama ülkeye yazık. Zamanımıza yazık. Yürüyeceğimiz yola yazık. Hatırlayın Sayın Erdoğan hapse atıldığında sokak mı, dedi. Sabredin aşarız, dedi. Beraber yürüyeceğiz, dedi. Erbakan Hoca rahmetli partisi kapatıldı sokağa çıkın mı dedi. Varsa yanlış hukuk zemininde düzeltilir. Ama her mahkeme karşısında sokağa çıkın, denebilir mi? Ben de çıksam ne olacak. Öyle bir anlayış olur mu? Özgür Bey’i en iyi tanıyanlardan bir tanesi benim. Beraber 10 yıl görev yaptık. Özgür Bey’in şu an kendi siyasi pozisyonunu sağlamaya çalışmaktan başka bir iddiası yok. Ne Ekrem Bey derdi var ne CHP derdi var. Sadece kendi koltuğunu sağlamlaştırmak kendi tabanına şirin gözükmek için yaptığı bir iş var. Tersten bakalım. Biz de CHP kapatılsın kampanyası yapalım olur mu? Kayyım atansın CHP’ye olur mu? Her şeyin bir adabı var, usulü var. Yok savaşmış, yok imzaymış. Arkadaş partiler, mevkiler, makamlar, görevler hepsi gelir ve geçer. Mesele bu memlekete hizmet etmek.”
Turan, partisinin il başkanlığının ardından da Karabük Belediyesi geçici hayvan bakımevini ziyaret ederek yapılan çalışmalar hakkında yetkililerden bilgiler aldı.
BAKAN YARDIMCISI TURAN, BARTIN’DA İNCELEMELERDE BULUNDU
Karabük ziyaretinin ardından Bartın’a gelen İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, ilk olarak Bartın Valiliğini ziyaret etti. Ziyaretin ardından açıklamalarda bulunan Turan, bakanlık olarak siber suçlarla mücadele ve sentetik uyuşturucu ile mücadele ettikleri gibi sahipsiz sokak hayvanları konusunda da sorun olmaktan çıkması için ciddi adımlar attıklarını ifade ederek, “Bundan 9 ay önce meclisimiz bu konuda yasalaşma ortaya koymuştur. Eski yıllarda sahipsiz sokak köpeklerini ‘tut yakala-kısırlaştır-sonra sal’ prensibi vardı. Şimdi ise yakalıyoruz, rehabilite sonra ya barınakta ya da sahiplendiriyoruz, bu prensibi hayata geçiriyoruz. Sokaklarımızın güvenliği esas olması lazım, sokaklarımızda huzur ve güvenlik olmazsa ciddi hata yapmış oluruz. Eğer bizim yaşlımız camiye giderken, kadınımız pazara giderken, öğrencimiz okula giderken endişe duyuyorsa bu bizim eksikliğimizdir. Endişenin nereden geldiği önemli değildir, sokaktan, terörden, hayvandan gelsin, hepsinin çözümü esastır.” dedi.
BELEDİYELERE ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER DÜŞÜYOR
Turan, yeni kanunla birlikte belediyelere çok önemli görevler düştüğünü vurgulayarak şunları söyledi:
“Bütçelerinden binde 5 oranında ayrılması gibi bunun uygun yerlerde kullanılması gibi, varsa barınakları büyütmek gibi, yoksa yenisini yapmak gibi, çok ciddi yeni görevler getirdi. Bunların yapılmaması halinde doğacak her hasar ve zarardan da başta sayın başkanlar ve meclis üyeleri olmaz üzere ilgili birim amirlerinin de cezai sorumluluğu olduğunu hatırlatmak isterim. O yüzden bu sorunu ortadan kaldıralım. Valiliğimiz öncülüğünde tüm birimlerimizin destek vermesiyle bu işi bölgemizin tüm illerinde çözelim istiyoruz. Kanun net, istisnasız şekilde uygulama görevimiz var. Ben bunu istemiyorum, geç uygularım, sonra uygularım tarzı hiç polemiğin tarafı değilim. Devlet çıkan yasayı uygulamakla görevlidir. Bunu uygulamakta kararlıyız. Tabiki hayvanlarımıza zulmetmek, canlarımızın acısını yaşamak asla istemeyiz. Bizim dinimizde inancımız canlıya eziyet haramdır, kanunlarımızda suçtur. Hayvanların yaşam hakkı kadar, insanlarımız da yaşam hakkı var, dolayısıyla hayvanın yaşayacağı yer Avrupa’da olduğu gibi ya barınak ya evler olacak. Sahipsiz hiçbir hayvanı istemiyoruz. Bu süreçte hassas davranan vakıflarımız ve derneklerimiz var, çalışmaları yapan tüm benzer derneklerimizle omuz vermeye katkı vermeye davet ediyoruz.”
İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, Bartın-Amasra yolu Uğurlar köyünde bulunan ‘Bartın sokak hayvanları geçici bakım evi ve rehabilitasyon merkezinde incelemelerde bulunarak, Zonguldak’a hareket etti.
BAKAN YARDIMCISI TURAN ZONGULDAK'TA
Bartın ziyaretinin ardından Zonguldak’a gelen İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, önce Sofular Köyü’nde İl Özel İdaresi’nin Sokak Hayvanları Geçici Bakım Merkezi inşaatında incelemede bulundu, ardından Zonguldak Valiliği’ni ziyaret etti. Burada Vali Osman Hacıbektaşoğlu, milletvekili Muammer Avcı, belediye başkanları, kaymakamlar ve protokol üyelerinin katılımıyla değerlendirme toplantısına katılan Bakan Yardımcısı Turan, sahipsiz hayvanlarının toplanıp, sahiplenme yapılıncaya kadar barınaklarda yaşatılarak sokaklardaki güvenliği artırmayı hedeflediklerini söyledi. Hayvanların besin ihtiyacını da israfı önleyerek temin etmeyi düşündüklerini anlatan Turan, “Yine bizim kültürümüzde israf haramdır. Zonguldak’ımızda hiçbir lokantamızda bir parça ekmeğin çöpe gitmesine rıza göstermeyiz. Bir tek pirincin çöpe gitmesine rıza göstermeyiz. İstirham ediyorum, tüm bu derneklerimiz bu sürece katkı sağlasınlar, bütün lokantalarımızdan, yurtlarımızdan, askeri garnizonlarımızdan arta kalan tüm yiyeceklerini toparlayıp belediyemizin de valiliğimizin de yapacağı altyapı tesisleriyle yemek haline getirilip daha ucuz, daha ekonomik imkanlarla hayvanlarımızın hayatlarını sürdürmeye imkan sağlayalım. Gerçekçi olmak lazım, ayağımızı yere sağlam basmamız lazım; suni, fenni yem ile sürdürme imkanı yok diye düşünüyorum. O yüzden mutlaka bu doğal yemeklerin lokantalardan kalan, yurtlardan, askerden kalan yemeklerin israf olmadan bu sistem içerisinde hayvanlarımıza verilmesini sağlayalım” dedi.