Bakan Özhaseki: İzmir'de evini yenilemek isteyen herkese 0,69 faizle 180 aya kadar vadeli kredi temin ediyoruz
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, "İklim ve Afetlere Dayanıklı Şehirler Projesi'ni başlatıyoruz. 5 ilimizi kapsayan projede pilot ilimiz ise İzmir'dir. İzmir'imiz için de Dünya Bankası'ndan ilk etapta 330 milyon euro bir kredi sağlıyoruz, inşallah önümüzdeki günlerde bu artacaktır. Şu an evini yenilemek isteyen herkese 0,69 faizle 180 aya kadar vadeli kredi temin ediyoruz. 2,5 milyon TL'ye varan kredi desteği vereceğiz. Başka konutu olmayan orta ve düşük gelirli vatandaşlarımıza; şehit ve gazi yakınlarına, emeklilere ve engellilere yıllık yüzde 0,25 faiz indirimi sağlayacağız" dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, İzmir'de düzenlenen Türkiye İklime ve Afetlere Dayanıklı Şehirler Projesi Paneli'ne katıldı. Panelde Bakan Özhaseki'nin yanı sıra İzmir Valisi Süleyman Elban, AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye başkan adayı Hamza Dağ, AK Parti Konak Belediyesi başkan adayı Ceyda Bölünmez Çankırı ve AK Parti İzmir Milletvekili ve AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı Eyyüp Kadir İnan da yer aldı. Panel açılışında konuşan Bakan Özhaseki, “Şehirlerimizde üretim ekonomi, ticaret, sanayi var ama bir taraftan da kültür, sanat, estetik, medeniyet kurulu var. 10-12 bin yıldır hatta daha fazla süreyle medeniyetin yaşadığı, iz bıraktığı kadim şehirlere sahibiz. Günümüzde de şehirlerimizi geleceğe hazırlamak adına büyük bir gayret içerisinde çalışmalara devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.
'OLABİLECEKLERİ ÖNCEDEN GÖRÜP UYGUN HAREKET ETMEK GÖREVİMİZ'
Şehirleri bekleyen ciddi sorunlar olduğunu belirten Bakan Özhaseki, “Birincisi, Birleşmiş Milletler raporlarına göre 2030 yılı dünya nüfusunun yüzde 76'sı şehirlerde yaşayacak ve dünya nüfusu 10 milyar olacak. Haliyle kırsaldan merkezlere doğru göçler de devam edecek. İkincisi, insan eliyle çıkarılan kargaşalar. Patlamalar, ölümler, iç kargaşalar, savaşlar, hep bunlar insan eliyle çıkarılan belalar olarak karşımıza duruyor. Üçüncüsü de ortak evimiz olan dünyayı bekleyen en büyük tehditlerden birisi iklim değişikliği ve küresel ısınma. 100 yıl içinde bütün dünya ısısı 1,1 derece artarken içinde bulunduğumuz Akdeniz Havzası'nda 1,5 derece artıyor. 2 derece arttığı takdirde gıda krizleri, göçler başlar. Deprem de bir başka felaket olarak karşımızda duruyor. Olabilecekleri önceden görüp ona uygun hareket etmek de bizim görevimiz" dedi.
'BU COĞRAFYANIN BİR KUSURU DEPREM'
Anadolu coğrafyasının güzelliği kadar kusurları da olduğunu ifade eden Bakan Özhaseki, “Bir taraftan yer altındaki fitne örgütleri bitmek bilmez. 7-8 sene kadar önce Diyarbakır'a, Şırnak'a, Yüksekova'ya gittiğimde çeşitli örgütlerin bizim sağlamış olduğumuz özgürlük ortamından istifade ederek başımıza nasıl belalar açmaya çalıştıklarını tanıyan, bilen birisiyim. Bugün için çok şükür bu tehditler artık kalmadı. Huzur içerisinde yaşıyoruz. Bu coğrafyanın diğer kusuru deprem. Son yüzyıl içerisinde denizlerimizde ve ana karamızda meydana gelen 6 üzeri şiddetinde 'yıkıcı deprem' diye tarif ettiğimiz deprem sayısı 231. Neredeyse her sene 2 veya 3 tane yıkıcı deprem oluyor. Ana karada meydana gelen deprem sayısı ise 60’ın üzerinde. Bilim adamları Himalayalar'dan başlayarak Antalya'ya doğru uzanan çizgi üzerinde riskli olan 5 tane ülke varlığını aktardılar ve bunlardan biri de Türkiye. Yine aynı bilim adamları Türkiye'de üç tane önemli deprem bölgesi ve hattı olduğunu söylüyorlar. Van Gölü civarından başlıyor, Erzincan, Düzce, Adapazarı ve Marmara'ya kadar uzanmış olan Kuzey Anadolu Fay Hattı. Bu fay hattında binlerce yıldır kırılmalar devam ediyor. İkincisi de aynı bölgeden başlayarak Adıyaman, Malatya, Kahramanmaraş, Hatay ve Akdeniz'e doğru uzanan Doğu Anadolu Fay Hattı. Üçüncüsü Ege Bölgesi. Biz bu gerçekliği bilerek hareket etmek zorundayız" dedi.
'TEK ÇÖZÜM KENTSEL DÖNÜŞÜM'
Türkiye'de yenilenmenin şart olduğunu aktaran Bakan Özhaseki, “Bu yenilenme meselesinde de şimdiye kadar bütün dünyanın bulduğu tek bir çözüm var. O da kentsel dönüşüm. Kentsel dönüşümü doğru bir şekilde uygulayabilirsek şehirlerimizi, içinde yaşadığımız konutlarımızı, iş yerlerimizi dirençli hale getiririz. O amaçla 2012 yılında Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bir kanun çıkarıldı. 2 milyon 250 bin kadar konut ve iş yeri yenilenecek. Şu anda 450 bin civarında zaten yenilemeler de devam ediyor. Birkaç ay önce Kentsel Dönüşüm Başkanlığı'nı kurduk. Altyapısını güçlendirdik ve yeni yasalar çıkardık. Geçtiğimiz 10 yıl boyunca kentsel dönüşüm yapalım, ülkemizdeki konutları sağlam ve dirençli hale getirelim, yenileyelim diye çırpındıkça, durmadan engel olmak isteyenlerin neler yaptıklarını bildiğimiz için onları aşacak şekilde kanunlar geliştirdik. 6 Şubat gibi bir deprem yaşadık. 18 tane ilimiz etkilendi. 14 milyon insan bundan zarar gördü. 680 bin konut, 170 bin civarında da iş yeri yıkıldı ve yarısı da yıkılmak üzere. Maddi hasar 104 milyar dolar" ifadelerini kullandı.
Bakan Özhaseki sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kolay kolay bu işin altından kalkılamaz ama çok hızlı bir refleks gösterdik. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere her birimiz o bölgelerdeydik. O dönemde belediyelerden sorumluydum. 390 bin civarında konut hak sahibi var. Şu anda 300 binden fazla konutun yapımı sırada ve hızla devam ediliyor. Bu ayın sonuna kadar teslim edeceğimiz konut sayısı 75 bin ve her ayda 10-15 bin konut da teslim edilir. Ayrıca o yıkılan şehirlerin merkezlerini, meydanlarını biz yapıyoruz. Meydanlara açılan ana caddelerini biz yapıyoruz. Köy evlerinde çelikten evler yapıyoruz. Dünya Bankası gibi kuruluşlardan temin ettiğimiz ve çok düşük faizli, 56 milyar mevcut. Bugünkü parayla 60 milyarı bulan bir parayı o bölgelerin sadece altyapısı için kullanıyoruz. Bu miktar Hatay için 14 milyar. Siyasi söylemlere karşı bakıldığında; Hatay'da Cumhuriyet Halk Partisi var. Ama altyapı için 14 milyar TL onlara verilecek ve geri istemiyoruz."
'AYAKLARINA GİDELİM, HİÇ ÖNEMLİ DEĞİL'
İzmir için hazırlanan raporları incelediğini dile getiren Bakan Özhaseki, “İzmir'de 6 ve 7 şiddeti aralığında deprem üretebilecek 20'den fazla fay hattı var. En riskli bölgelerden birinde bulunuyoruz. Ve burada 36 bin binanın da acilen dönüştürülmesi gerekiyor. Bunları yapabilmek için el birliği içerisinde hareket etmeliyiz. Bu işin üç tarafı var. Bakanlık, belediyeler ve vatandaşlar. Belediye tarafındaki ayağımız eksik. İsteriz ki gelsinler, kolumuza girsinler. Biz onların koluna girelim. Ayaklarına gidelim, hiç önemli değil. Buradaki dönüşümleri baştan sona beraber yapalım. Fakat çok kolay bir slogan bulmuşlar; 'Bizler kentsel dönüşüme değil, rantsal dönüşüme karşıyız.' İstanbul'u çok önemsediğimiz için ki; önemini anlatmama gerek yok herkes bilir, yarısı bizden kampanyası olarak başlattığımız projemize şu ana kadar 1 milyon 200 binden fazla vatandaşımız müracaat etti" dedi.
'EVİNİ YENİLEMEK İSTEYENE 0,69 FAİZLE KREDİ TEMİN EDİYORUZ'
'İklim ve Afetlere Dayanıklı Şehirler Projesi'ni başlattıklarını ifade eden Bakan Özhaseki, "5 ilimizi kapsayan projede pilot ilimiz ise İzmir'dir. İzmir'imiz için de Dünya Bankası'ndan ilk etapta 330 milyon euro bir kredi sağlıyoruz, inşallah önümüzdeki günlerde bu artacaktır. Şu an evini yenilemek isteyen herkese 0,69 faizle 180 aya kadar vadeli kredi temin ediyoruz. 2,5 milyon TL'ye varan kredi desteği vereceğiz. Başka konutu olmayan orta ve düşük gelirli vatandaşlarımıza; şehit ve gazi yakınlarına, emeklilere ve engellilere yıllık yüzde 0,25 faiz indirimi sağlayacağız. Bunun yanında A sınıfı Enerji Kimlik Belgesi bulunan binalar için yıllık yüzde 0,50, B sınıfı Enerji Kimlik Belgesi bulunan binalar için yıllık yüzde 0,25 faiz indirimi uygulayacağız. Ödemeler, inşaat ilerleme seviyesine bağlı olarak yapılacak. Projeyle 5 ilimizin dönüşümünde büyük bir adım atmış olacağız. Hedefimiz, İzmir'i, İstanbul'u ve tüm Türkiye'yi, başta iklim değişikliği olmak üzere deprem, sel ve heyelan gibi bütün afetlere karşı dayanıklı hale getirmektir" diye konuştu.
'İZMİR, BİZİM GÖZ BEBEĞİMİZ'
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, kentteki programları kapsamında İzmir Ticaret Odası'nda düzenlenen İzmir İş Dünyası Buluşması'na katıldı. Bakan Özhaseki, toplantıdaki konuşmasında Marmara depreminin, akademisyenler tarafından sıklıkla dile getirildiğini belirterek, "İzmir, bizim göz bebeğimiz ama Marmara'daki deprem korkusunu hocalarımız çok fazla dillendirdiği için orası daha ön planda. Faylarda sürenin dolduğu, her an kırılabileceği düşüncesiyle İstanbul'da 'Yarısı Bizden' kampanyası düzenledik" dedi.
Şehirlerle ilgili kabul görmüş prensiplerin olduğunu kaydeden Bakan Özhaseki, şöyle konuştu:
"Şehirlerimiz önemli. Dünyanın en eski şehirlerine sahibiz. Dünyada yerleşim yeri olarak en eski iki bölge var. Biri Mezopotamya, ikincisi Anadolu. Cennet gibi bir vatana sahibiz. Şehirlerde üretim, ticaret, sanayi var ama bir tarafta kültür, sanat, medeniyet var. Şehirlerimize sahip çıkmalıyız. Şehirlerimiz canlıdır. İnsan hayatına benzer hayatları var. Doğuyor, büyüyor ve doğru beslenirlerse zinde şekilde gelişiyorlar. Diğer türlü hastalıklar yakasını bırakmaz. Şehirler arasındaki rekabette, zamanın ruhunu okuyarak hareket etmesi gerekir. Bir şehrin geleceği, orada yaşayan yerel yöneticilerin ufuklarıyla doğru orantılıdır. Valiyi kastediyorum. Belediye başkanı kastediyorum, oda başkanlarını ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerini de kastediyorum. İçlerinde bu uyumu sağlamışlarsa, o şehirlerin geleceği aydınlık olur. Her biri ayrı telden çalıyorsa o şehirlere yazık olur. Ben Türkiye'de birkaç yere üzüldüm. Allah güzelliği, nimetleri vermiş ama insan eliyle birçok kötü iş yapılmış. Bunlardan biri İzmir. Ne yazık ki üzülerek söylüyorum. Bu kadar güzel cennet gibi bir il kaç tane var?"
'NEREDE KIRILACAĞI BELLİ OLMAYAN 500'E YAKIN FAY HATTI VAR'
Türkiye'de 1950'lerden itibaren göç dalgası nedeniyle büyük şehirlerin çevrelerinin dolduğunu ifade eden Bakan Özhaseki, göçlere karşı o günkü idarecilerin hazırlıklı olamadığını belirterek, "Etraf gecekondularla dolmuş. 2000'li yılların başında bir taraftan kimliksiz, bir taraftan sağlıksız binlerce yapıyla karşı karşıya kaldık" dedi.
Çevrenin yükselen değer olduğunu söyleyen Özhaseki, Avrupa ülkelerinde çevre bakanlığının ayrı, müstakil bakanlık olduğunu belirtti. Özhaseki, iklim değişikliğinin korkutucu boyutlara ulaştığını da kaydetti.
'KİMLİKLİ ŞEHİR İNŞA ETMENİN GAYRETİ İÇİNDEYİM'
6 Şubat'taki depreme değinen, 680 bin konutun yıkıldığını ya da yıkılmayı beklediğini söyleyen Bakan Özhaseki, 850 bin bağımsız yapı ile birlikte 18 ilin etkilendiğini ve 14 milyon insanın zarar gördüğünü kaydederek, "Asrın felaketi, asrın dayanışmasına döndü. Gece-gündüz demeden konut üretiyoruz. Şantiyelerde 110 bin insan çalışıyor. 4 bin 333 köyde hasar var. Adıyaman'da, Hatay'da meydanlar yapıyorum. Kimlikli şehir inşa etmenin gayreti içindeyim. 400 bin civarında hak sahibi var. 307 bin konutun inşaatı başladı, devam ediyor. Bunlar büyük rakamlar. 1 yıl içinde 75 bin konutu teslim ediyoruz. Mayıs ayıyla birlikte her ay 15-20 bin konutu teslim etmeye devam edeceğiz" diye konuştu.
'25 YILDIR BİR UCUNDAN TUTSALARDI İZMİR'İN YARISI DEĞİŞİRDİ'
İzmir'de yaptıkları tespitlere göre aktif olan 6 ile 7,2 arasında deprem üretebilecek 21 tane fay kırığı olduğunu belirten Bakan Özhaseki, "İlk etapta yıkılıp yapılması gereken 36 bin bina var. 13 milyon metrelik bir arazi üzerinde çalışıyoruz. TOKİ olarak 20 binden fazla konut üretmişiz. Bunlar yeterli değil. İzmir ile ilgili afet risk haritası hazırladık. Heyelan, deprem olabilecek bölgeleri, zeminin sıvılaştığı alanları, belediyeler ve bilim insanlarının katılımıyla rapor hazırladık" dedi.
Kentsel dönüşümün doğru ve sağlıklı yapılmasının 3 temel ayağı olduğunu belirten Bakan Özhaseki, "Bu ayaklardan biri bakanlık. Kanun yapılması gerekiyorsa yapıyoruz. Teşkilat şemamızı yeniliyoruz. İkinci ayağı belediyeler. Bazı belediye başkanları, 'Bölgemiz riskli gelin çalışın' diyor. Kentsel Dönüşüm Başkanlığı'nda yüzlerce eleman var. 'Ankara'dan gelsinler de yapsınlar' demenin ne anlamı var? En riskli mahalleyi çalışın, getirin. Ben elimden geleni yapacağım" diye konuştu.
Kentsel dönüşümün bir gereklilik, zorunluluk ve mecburiyet olduğunu ifade eden Bakan Özhaseki, "Rantsal dönüşüme karşıyız' diyerek kaçanlar var. Eğer kentsel dönüşümü İstanbul gibi İzmir gibi riskli bir ilimizde gece-gündüz çalışarak ön plana getirmiyorlarsa, bu konuda üstlerine düşeni yapmıyorlarsa büyük bir vebal altındalar. 25 yıldır bir ucundan tutsalardı İzmir'in en az yarısını değiştirirlerdi" dedi.
'İŞ HACMİNİZİN BÜYÜYECEĞİ BİR ORTAM BİZLERİ BEKLİYOR'
Konuşmasında 31 Mart yerel seçimlerinde İzmir halkının tercihlerinin önemli olduğunu söyleyen Bakan Özhaseki, "Hamza Bey ile Ceyda Hanım ile yola çıkarlarsa 21 yıl belediye başkanlık yapmış biri olarak elimde ne imkan varsa sonuna kadar kullanacağım. Vatandaşların da bu işe sıcak yaklaşması lazım. İstanbul'da müteahhitle anlaşanların yanında sona kalanlar 3-4 misli fazlasını istedi. '1 daire yerine 3 daire' diyerek bu işi sürüncemede bırakmamaları lazım. Avukatların da merhametine sesleniyorum. 'Mülkiyet hakkı kutsaldır' diyerek davalar açmasınlar. Omurgalı olalım. Üç kuruş için dava açılır mı?" ifadelerini kullandı.
'HERKES EVİNİ YENİLEMEK İSTİYOR'
İnşaat sektörünün önemine dikkati çeken Bakan Özhaseki, "Türkiye'de bendeki verilere göre bu sektörde 1,5 milyon insan çalışıyor. Çok önemli bir sektör. Bunu yok edemeyiz. TOKİ olarak Türkiye'deki konutun yüzde 10'unu yapıyoruz. Kalanı özel sektör. İleriye doğru hazırlık içinde olmanız lazım. Maliye Bakanımızla da değerlendiriyoruz. Sene sonu gibi rahatlayıp hızlı şekilde işimize bakabileceğimizi söyleyebilirim. Herkes evini yenilemek istiyor. İş hacminin büyüyeceği bir ortam bizleri bekliyor. Ülkemize güvenelim. Bir ateş çemberi içindeyiz. Coğrafyamız yanıyor. Şükür biz güvenli limanız. Büyümeyi de sürdürüyoruz, ihracatımız artıyor. Covid-19 salgını yaşadık, Rusya savaşı etkiledi. Ama bu ülke, Türkiye Cumhuriyeti sonuna kadar özgürlüğüne bağlı insanların bayrağına, ezanına saygı duyanların memleketi. Dimdik ayakta kalmaya devam edecek" dedi.
'50 BİN SOSYAL KONUT İNŞA EDECEĞİZ'
AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye başkan adayı Hamza Dağ ise yaptığı konuşmada kentsel dönüşümün Türkiye'nin ve İzmir'in ana meselelerinden biri olduğunu söyleyerek afetlere karşı dirençli kent oluşturmanın vazifeleri olduğunu dile getirdi. 1 Nisan'dan sonra göreve gelir gelmez ilk etapta yapacakları işin kapsamlı risk değerlendirmesi olacağını belirten Dağ, "Kentsel dönüşüm ve yeniden yapılanma süresinde toplumun ihtiyaçlarına, akademisyenlerin sesine kulak vereceğiz. 5 yıl içinde 150 bin konut hedefini koyduk. Biz 25 yılda, her 5 yılda 5 bin konut dönüştürmüş olsaydık 125 bin konut dönüştürmüş olurduk. İzmir Konut A.Ş. oluşturacağız. 50 bin tane sosyal konut inşa edeceğiz. Orman vasfı kalmamış arazilerimiz var. Bir tarafımız körfez, bir tarafımız yarımada, yemyeşil. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olursam; hangi partiden olursa olsun ilçe belediyeleri de bir iş insanı yatırım yaparken de 'Belediye engel çıkarır mı?' diye düşünmeyecek. Belediye ile ilgili ne meseleniz varsa çözümü olacak" açıklamalarında bulundu.
'YARISI BİZDEN KAMPANYASI İZMİR'DE DE UYGULANSIN'
İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener de İzmir'de olası depremde tehlike yaratacak büyüklükte olan 13 aktif faya yönelik 'Bütünleşik Deprem Senaryosu ve Deprem Master Planı' hazırlanması gerektiğini söyleyerek, "Bir 'Fay Yasası' oluşturulması gerektiğine inanıyoruz. Özellikle 2023 ve 2024 yıllarını kapsayacak şekilde inşaat ruhsatı kesilmiş olan binalara yönelik yüklenici firmaya tamamlama kredisi desteği; inşaat ruhsatı verilmiş ve inşaatı devam eden projelerde vatandaşların ev sahibi olabilmesi için uygun faiz oranlarıyla konut kredisi verilmesinin durağanlaşan sektör için önemli bir katkı sağlayacağı kanaatindeyiz. Bakanlık olarak İstanbul için uygulamaya aldığınız 'Yarısı Bizden' kampanyasının İzmir için de uygulamaya alınmasının önem taşıdığını düşünüyoruz" dedi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar da İzmir'de Atık İhtisas Organize Sanayi Bölgesi kurulması için girişimleri sürdürdüklerini belirterek yer konusunda sıkıntı yaşandığını söyledi.
'BİR AN ÖNCE DEĞİŞİM LAZIM'
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, İzmir'de Müteahhitler, Yapı Denetim Kuruluşları ve Mimarlarla Sektör Buluşması'nın ardından Konak Seçim Koordinasyon Merkezi açılışına katıldı. Açılışa, AK Parti Konak Belediye başkan adayı Ceyda Bölünmez Çankırı, AK Parti ilçe başkanları ve milletvekilleri de katıldı. Burada konuşan Bakan Özhaseki, İzmir'de büyük sıkıntıların olduğunu ileri sürüp, "İzmir'de tam 21 tane 6 üzeri şiddetinde deprem üretebilecek fay hattı var. Bir an önce konutlarımızı, iş yerlerimizi depreme hazır hale getirmemiz lazım. 25 senedir İzmir'de iktidarda olanlar bir ucundan tutup başlamış olsalardı, şimdi yarısından çoğunu halletmişlerdi. Bir an önce değişim lazım. Sizler izin verirseniz, gelin buraların makus talihini bir değiştirelim. Gültepe'yi baştan sonra bir kentsel dönüşüm içine sokalım. Sizlere çok az gelebilecek bir masrafla, bazı yerlerde de hiç masraf etmeden bu işi yapabiliriz. Ben bugün sabah İzmir'de mesaiye başladım. Dünya Bankası'ndan büyük bir kredi temin ettim. Dünya Bankası 2,5 milyona kadar kredi veriyor. Bu kredinin faizi, TL bazında 0,69. Ama asıl iş belediyelerde. Mahalle bazlı çalışma yapacaklar. İnsanlarla konuşup ikan edecekler. Sonra yavaş yavaş orayı yıkıp yeniden yapacağız" dedi.
'YIKIM SIRASINDA KİRA BEDELİ VERİYORUZ'
Yıkım sırasında kira bedeli verdiklerini aktaran Özhaseki, "Yeter ki belediye başkanları gelsinler bizimle iş yapsınlar. Fakat eziyetli bir iş, riskli bir iş. O yüzden ne yazık ki Cumhuriyet Halk Partili Belediyeler bu işi asla tercih etmiyorlar. 2013'ten itibaren sadece 8 belediye İzmir de müracaat etmiş. Bakanlıktan 'Şu evraklarınızı tamamlayın, gelin demişler.' Birçoğu gitmiş bir daha da gelmemiş" dedi.
'BİZ FANİYİZ ZATEN GİDECEĞİZ DE BİZ GİDİNCE SİZ NE YAPACAKSINIZ ONU SÖYLEYİN'
Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde iki ittifak olduğunu hatırlatan Bakan Özhaseki, "Biri Cumhur İttifakı, diğeri de Millet İttifakı. Cumhur İttifakı'nda bizim ortağımız belli. Milliyetçi Hareket Partisi, Büyük Birlik Partisi de destek verdi. Biz bu milletin bölünmez bütünlüğüne inanmış insanlarız. Bayrağımıza, ezanımıza saygılı insanlarız. Bölücülerle, fitnecilerle, yurt dışı bağlantılı olanlarla asla işimiz olmaz. Karşı tarafta da bir ittifak vardı. Bu ittifak önce altılıydı. Birbirlerine övgüler diziyorlardı. Kılıçdaroğlu'nu seyit yapıyorlardı. Seçimler bitti. Bu altılı birdenbire birbirine girdi. Milletvekilleri, 'Biz zaten bu adam olmasın diye çalıştık. Biz zaten buna oy vermedik. Allah'tan ki bu iş başına gelmemiş' demeye başladılar. Bu altılı grup, sonradan tarihin en başarısız iki belediye başkanını da yanına alarak '8'inci cumhurbaşkanı yardımcısı' dediler. Sonra da Kılıçdaroğlu gizli pazarlıklarla bir adama MİT'i vermiş, İçişleri Bakanlığı'nı vermiş. Her bulduğuna rüşvetvari bir şey dağıtıyorlardı. Ya bunlar hiç birbirine benzemiyorlar. Bunların sosyal olaylara bakışları, siyasi meselelere bakışları, askeri meselelere bakışları aynı değil. Ama bir tek istekleri var. Recep Tayyip Erdoğan gitsin ne olursa olsun. Cumhur İttifakı gitsin ne olursa olsun. Biz faniyiz zaten gideceğiz de biz gidince siz ne yapacaksınız onu söyleyin. Türkiye zor bir ülke. İş yapmak zor. Yıllardır hizmet ediyoruz" diye konuştu.
'İZMİR'DEKİ EN ÖNCELİKLİ ŞEY YERİNDE YENİLENMEYİ SAĞLAMAK'
AK Parti Konak Belediye başkan adayı Ceyda Bölünmez Çankırı da konuşmasında, kendileri için İzmir'deki en öncelikli şey yerinde yenilenmeyi sağlamak' olduğunu belirtip, "Sizleri evinizden etmeden, olduğunuz mahallede olduğunuz yerde dönüştürmek. Daha yaşanılabilir bir İzmir için dönüştürmek. İzmir'in en güzel manzaralı yerlerinden birindeyiz ama trafiği ayrı dert, ulaşımı ayrı dert, altyapısı ayrı dert. Burada ablalarımızla, kardeşlerimizle çok toplantı yaptım. Bizden istedikleri; işinden çıktığında evine ulaşılabilir bir saatte gitmek. Evine ulaştığında çocuğuna yemeğini yaparken doğal gaz kullanarak yapmak. Çocuğunuzu sabah okula götürürken ulaşım sıkıntısı çekmesin. Biz Konak'ta tüm bunları vaat ediyoruz. Konak'ta 330 bin kişi gece başını yastığa koyuyor. Siz de Gültepeliler olarak bunlardan birisiniz. Ama Konak'ın merkezini 2 milyon kişi kullanıyor. Biz bu ilçeye öyle bir hale getireceğiz ki 2 milyon kişinin altyapısından, ulaşımından, otopark sıkıntısından, sosyal konusuna kadar bütün problemlerini çözeceğiz" dedi.
'İNSANLAR İMARSIZ YAPILARA MAHKUM EDİLMİŞ'
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Gaziemir ilçesindeki Aktepe Emrez Kentsel Dönüşüm Alanı'nı ziyaret etti. Burada toplanan kalabalığa konuşan Bakan Özhaseki, İzmir'in doğal bir güzelliğe sahip olduğunu belirterek, "Cenabıallah buraya her şeyi cömertçe, bol bol vermiş. Ama insan eliyle güzel işler yapılmadığı için insanlar, bu kötü evlere ya da bu imarsız yapılara mahkum edilmiş. Sayın Cumhurbaşkanımız 2012 yılında bir talimatla Kentsel Dönüşüm Yasası'nı çıkarttı. Zaten bunu yeterli görmediğimiz için birkaç ay önce meclise yeniden getirip Kentsel Dönüşüm Başkanlığı kurduk. Her yerde artık şehirlerimizi, mahallelerimizi, sokaklarımızı depreme dirençli hale getirmek için çırpınıyoruz" dedi.
Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğuna dikkati çeken Bakan Özhaseki, "Bunu kimse unutmasın. Japonya'da Türklerin yaptığı bir camiye gittim. Anısını anlatan imam efendi 'Birkaç ay önce burada gece şiddetli deprem oldu. Ailece sokağa çıktık. Utandık, sokakta kimse yok. Ertesi gün insanlarla sohbet ederken gece olanı anlattım. Bana katıla katıla güldüler' dedi. Bu çok acı bir gerçek. Japonya'da deprem olduğunda insanlar yatıyorsa bizde de 'Eyvah kaç kişi öldü?' diye dizlerimizi vuruyorsak bu işte bir gariplik var" açıklamalarında bulundu.
'TEDBİR ALMAMIZ LAZIM, İZMİR'DE BU EKSİK'
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından yeniden inşa edilen konutları teslim ettiklerini kaydeden Bakan Özhaseki, "Bizler de Japonya'dakiler gibi evlerimizi depreme dirençli yapsak dizlerimizi vurup ağlar mıydık? Hz. Mevlana diyor ki 'Akıl dize vurup Ah etmek için değil, akıl olacakları önceden kestirip tedbir alıp yola revan olmak içindir.' Konut stoğumuz çok eski ve depreme dayanıksız. Bir an önce yenilenmesi lazım. Kadere hepimiz inanıyoruz. Ama tedbir almamız lazım. İzmir'de de bu eksikliği gördüm. 25 yıldır bu arkadaşlar iktidarda. Bir ucundan tutmuş olsalardı emin olun şimdi İzmir'in yarısını değiştirmiştik. Bu işlerin formülü var. Devlet kocaman bütçe ayırıyor. Bir ucundan tutun." dedi.
'EVİNİZİ YENİLEMEK İSTİYORSANIZ PARASI BİZDEN'
İzmir'e bir müjde vermek için geldiğini belirten Özhaseki, "Evlerimizi yenilememiz lazım. Evinizi dönüştürmek istiyorsanız 180 ay vadeli, aylık 0.69 faiz oranıyla kredi veriyoruz. Siz evinizi yenilemek istiyorsanız ve riskliyse parası bizden, hadi başla. Sizler de evinizi yenilemek istiyorsanız, önümüzdeki aydan itibaren şartları, yönetmelikleri yayınlarız, takip edin. Kentsel dönüşüm yapmak için Bakanlık olarak hazırız para da vereceğiz arazi de vereceğiz. Belediye gelecek en riskli alanları hesaplayacak. Bizimle vatandaş arasında belediye aracı olacak. 8 aydır bakanım, İzmir'de ne yazık ki daha şu ana kadar bir tek Allah'ın kulu aramadı. Biz düşman değiliz. İzmir’imiz riskli. Hareketli 21 fay hattı var. Her biri her an hareketlenebilir. Arkadaşlarımız zerre adım atmıyor. Ben 21 sene Kayseri'de belediye başkanlığı yaptım. 5 kez seçime girdim. 'Kimseyi ayırmayacağız, dinine, imanına bakmayacağız, çalışacağız' dedik. Üçüncü seçimde millet bana yüzde 70'ten fazla oy verdi. Çalışarak bugünlere geldik. Arkamızda hükümet yok. Gecekondu sahiplerinin tamamını ev sahibi yaptık" ifadelerini kullandı. Devletin kentsel dönüşüm için bütçe ayırdığını ve halkın yerel yöneticilerden bunun için hesap sorması gerektiğini söyleyen Bakan Özhaseki, "Türkiye'nin herhangi bir yerinde A, B, C parti kentsel dönüşüm yapmak istiyorsa, kapı sonuna kadar açık. Elimde ne imkan varsa hepsi için kullanacağım, söz veriyorum. Deprem siyaset üstü bir iştir" dedi.
'BİZ DEPREM TURİSTİ DEĞİLİZ'
Gaziemir'de AK Parti Belediye Başkan adayı Deniz Doğan için de destek isteyen Bakan Özhaseki, "Bütün belediyelerimizi deprem bölgesine gönderdik. Sadece özel jetlerle gelip, yanında gazetecileri götürüp selfie çekilip dönen deprem turistleri var. Ama biz deprem turisti değiliz. En son vatandaşın evini teslim edinceye kadar dönmeyeceğiz. Bizler hizmet siyasetini biliyoruz. Tüm yol arkadaşlarımız eser siyasetinin peşindeyiz. Elinize geçmiş bir mühür var. Bunu Deniz Doğan kardeşimiz için kullanırsanız birlikte çalışacağız. Tercih sizin. Büyükşehirde Hamza Dağ'ın çalışkanlığına kefilim. Allah utandırmasın" diye konuştu.