Antalya’da 500 milyon TL’lik yatırımla dijital gösteri merkezi açıldı
ANTALYALI iş insanı İrfan Demirok, 3 yıl önce Los Angeles'ta ziyaret ettiği dijital sergiden esinlenerek, Belek turizm bölgesindeki The Land of Legends içinde 5 bin metrekarede Digiverse ismini verdiği 500 milyon TL'lik yatırımla bir dijital evren kurdu. Digiverse içinde ziyaretçiler gözlük kullanmadan, çıplak gözle 3 boyutlu metaverse'ü yaşayabiliyor.
Dünyanın en önemli turizm kentlerinden biri olan Antalya, alternatif turizm ve teknoloji alanında büyük bir yatırımla daha buluştu. 10 yıl önce kent merkezinde kurduğu dünyanın en büyük akvaryum komplekslerinden biri olan Antalya Akvaryum'un kurucusu iş insanı İrfan Demirok, 500 milyon TL'lik yatırımla Serik ilçesine bağlı Belek turizm bölgesindeki The Land of Legends Tema Park içinde, dijital gösteri merkezi kurdu.
BOYUT DEĞİŞTİRMEYE HAZIR MISINIZ?
'Boyut değiştirmeye hazır mısınız' sloganıyla açılan dijital gösteri merkezi Digiverse, yılda 5 milyona yakın yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği dünyanın en büyük tematik parklarından biri olan The Land of Legends içerisinde 5 bin metrekare alanda oluşturuldu. 27 Haziran'da açılan Digiverse'in kapısından içeriye adım attığınızda, gözlüksüz, çıplak gözle 3D boyutlu sanal bir evrenin içinde yolculuk yapılabiliyor. Digiverse, yaz boyunca gün içerisinde dijital dünyayı keşfetmek isteyen meraklılarını ağırlıyor ve saat 22.30'dan itibaren de sanal evren canlı DJ performansıyla eğlence merkezine dönüşüyor.
LOS ANGELES'DAKİ DİJİTAL SERGİ FİKİR VERDİ
Dijital dünyada Android Jones olarak bilinen Samskara'nın ödüllü eserlerinin yer aldığı merkezi anlatan İrfan Demirok, “Los Angeles'ta 3 yıl önce, şu anda dünyada en meşhur sanatçısı Android Jones'ın dijital sergisine gitmiştim. Orada fikir olarak başladı ve şimdi biz onu öyle bir hale getirdik ki, dünyanın en büyük 360 derece sürükleyici dijital gösteri merkezi oldu. Bunun aynısı, benzeri veya küçüğünü dünyanın hiçbir yerinde göremezsiniz. Tek görebileceğiniz yer Türkiye'de, Antalya'da The Lad of Legends'in içinde" dedi.
GÖZLÜKSÜZ METAVERSE YAŞANIYOR
Sanat, teknoloji ve eğlencenin buluştuğu merkezi anlatmanın gerçekten çok zor olduğunu belirten Demirok, “Burada AR (macera gerçekliği) dediğimiz, yani cansız resim canlanıyor, dünyanın en büyük 360 derece dom'larının (ev) içinde kendiniz bir parçası olup, başınız dönüyor. Çünkü içindesiniz. Kısaca, normalde metaverse (sanal evren) herkes tanıyor ama metaverse'ü gözlüklü yaşayabiliyorsunuz. Ben diyorum ki burada gözlüksüz metaverse yaşama şansınız var. Yeni, son ve geliştirilmiş bir teknolojiyle şu anda başka hiçbir yerde yok" diye konuştu.
HAYAL ETTİĞİN HER ŞEY GERÇEKTE VAR
Pandemi dönemi sebebiyle, ağırlıklı yurt dışı çalışmalar olması dolayısıyla çok zor bir yapım süreci yaşadıklarını anlatan Demirok, “Toplamda 50 ton ağırlığında elektronik malzemeleri uçaklarla Türkiye'ye getirdik ve 500 milyon TL civarında bir yatırım gerçekleştirdik. Sadece bir kitleye dönük değil, 3 yaşındaki bir çocuk da, 90 yaşındaki büyükannemiz de gelip buradan zevk alabilecek ve çeşitlilikten kendine has bir şeyler bulabilecek. Bizim konseptimiz de şu, 'Hayal ettiğin her şey gerçekte var', gerçekten burada hayaldekilerin gerçekte olduğunu görebileceğiniz bir mekan yarattık" dedi.
Merkezin alternatif ve nitelikli turizm anlamında Antalya'ya büyük değer katacağını vurgulayan İrfan Demirok, “Bu tarz yatırımlar, turistin sadece deniz, kum, güneş değil burada sanatıyla, teknolojisiyle, doygun şekilde ülkelerine dönmeyi, Türkiye'yi sadece tek taraflı değil, çok taraflı anlatmasına vesile olabiliyor" diye konuştu.
BİZİM DE BİR ELON MUSK'IMIZ OLABİLİR
Bu yatırımın bir tarafta turizm ve yerli halka hitap etmesinin dışında çok daha önem verdiği bir konu olduğunu da dile getiren Demirok, buradan esinlenerek, belki Türkiye'den de bir Elon Musk çıkabileceğini belirterek, şunları söyledi:
“Kışın turistlerin az olduğu dönemde okulların buraya gelmesi, daha eğitsel programlarla buradan faydalanmasını çok önemsiyorum. Çocuklarımıza, gençlerimize yapay zeka teknolojileri anlamında buradan bir ateşleme olabilir. O kadar çok teknoloji ve farklılık var ki, biz bunu verebilirsek belki 10 yıl sonra bizim de bir Elon Musk'ımız olabilir, olsa fena olmaz diye düşünüyorum."