Geri Dön
Kültür&SanatKadir Koçak ‘Böyle Bir İstanbul Olsaydı’ isimli ilk kişisel sergisini açtı

Kadir Koçak ‘Böyle Bir İstanbul Olsaydı’ isimli ilk kişisel sergisini açtı

Ressam Kadir Koçak, ‘Böyle Bir İstanbul Olsaydı’ isimli ilk kişisel resim sergisini Levent Tenis Kulübü'nde açtı. 20 yıl önceki eserlerini sergiyle ilk kez gün yüzüne çıkaran Koçak, hayalindeki İstanbul’u yağlı boyalarla tuval üzerine resmettiğini söyledi. Eserlerini gelecek kuşakların belgesel amaçla almasını arzu ettiğini belirten Koçak, “Bunları yaparken daha çok eski eserler, fotoğraflar ve özellikle gravürlerden faydalandım. Böyle bir İstanbul’da yaşamak isterdim. Keşke böyle kalsaydı, biz İstanbul’u koruyamadık” dedi. Özellikle eski İstanbul’un resmedildiği 43 eserin yer aldığı sergi, 18 Mayıs’a kadar ziyaret edilebilir.

Kadir Koçak ‘Böyle Bir İstanbul Olsaydı’ isimli ilk kişisel sergisini açtı

İşletme mezunu olan Kadir Koçak (59) resim tutkusuna 20 yıl önce hobiyle başladı. ‘Böyle Bir İstanbul Olsaydı’ isimli ilk kişisel resim sergisiyle eserlerini ziyaretçilerin beğenisine sunan Koçak, açılışta eski İstanbul’a olan özlemini dile getirdi. 43 eserin çoğunda İstanbul’un eski tarihini ve mimari yapısını gözler önüne seren Koçak, daha çok romantizm ve oryantalizm üzerine çalıştığını söyledi.

Kadir Koçak ‘Böyle Bir İstanbul Olsaydı’ isimli ilk kişisel sergisini açtı

KOÇAK: YENİ VE FARKLI BİR ŞEYLER YARATMAYA ÇALIŞIYORUM 

Resim yapmaya başladıktan sonra bir daha ayrılamadığını aktaran Koçak, “Başka ressam arkadaşlarımla atölye kurduk, orada çalıştım. Şu anda evde çalışıyorum. Daha çok romantizm ve oryantalizm üzerine çalışıyorum. Burada gördüğünüz eserlerde daha çok eski İstanbul’u canlandırdım. Gelecek kuşakların da belgesel amaçlı almasını arzu ediyorum. Bunları yaparken daha çok eski eserler, fotoğraflar ve özellikle gravürlerden faydalandım. Topografik yapıyı temel alarak üzerine kendi içimden gelen, eski kullanılan bağdadi, muska tarzı evler, günlük hayata dair figürler, tekneler yani estetik değere uygun gördüğüm objeleri koyarak yeni ve farklı bir şeyler yaratmaya çalışıyorum” dedi.

Kadir Koçak ‘Böyle Bir İstanbul Olsaydı’ isimli ilk kişisel sergisini açtı

 

“BÖYLE BİR İSTANBUL’DA YAŞAMAK İSTERDİM” 

20 yıldan uzun bir zamandır bu resimlerin gün yüzüne çıkmadığını söyleyen Koçak, “Bunları sakladım, internete bile koymadım. Bu ilk sergi, artık bundan sonra izleyiciyle buluşacak. Bir şey gördüğüm zaman bunu yaratmam lazım diyorum, nasıl bir sonuç çıkacak diye bundan motive oluyorum o heyecanla başlıyorum. Bu eserler çok uzun süredir yapıldı, dönüp dönüp tekrar üzerlerinde çalıştım. Serginin ismi ‘Böyle bir İstanbul olsaydı’, hayalimde yaptığım bir İstanbul. İstanbul’da bu şekilde daha büyük bir huzur olacağını düşünüyorum. Daha güzel daha estetik bir İstanbul olduğunu düşünüyorum. Ben İstanbul’da doğdum büyüdüm ama böyle bir İstanbul’da yaşamak isterdim. Keşke böyle kalsaydı, biz İstanbul’u koruyamadık” diye konuştu.

Kadir Koçak ‘Böyle Bir İstanbul Olsaydı’ isimli ilk kişisel sergisini açtı

“ONLAR BİZİM ÇOCUKLARIMIZ GİBİYDİ” 

Kadir Koçak’ın eşi Aynur Tüysüz Koçak da serginin 20 yıl öncesine dayandığını söyleyerek “20 yıl önce evimizde başladı daha sonra ofisimizde ve bir atölyede devam etti. Oradan da yazlığa taşıdık. Artık her yerde resim ve tablo vardı. Bu eserler her geçen gün biraz daha gelişerek büyüdü, çoğaldı çok güzel olmaya başladı. Biz onları çok seviyorduk, onlar bizim çocuklarımız gibiydi. Şu an İstanbul’un kirlenmiş halini görmemek, o eski doğasını, mimarisini, doğal güzelliklerini hayaliyle yaşatmak istedi. Çeşitli ressamların eserlerinden, fikirlerin esinlendi. Özellikle Rus ressamlarından İvan Ayvazovski’nin eserlerinden çok esinlendiğini biliyorum, o denizi en güzel resmeden ressamlardan biridir. Eşim İstanbul’u böyle hayal etti, böyle olmasını istedi” dedi.

Kadir Koçak ‘Böyle Bir İstanbul Olsaydı’ isimli ilk kişisel sergisini açtı

SEVİNÇ: BÖYLE BİR TEKNİK VE TARZ GÖREMEZSİNİZ 

Serginin küratörlüğünü yapan Zişan Sevinç ise “20 yıllık bir zaman diliminin ürünü olduğu için bizim için çok kıymetli. Bu kıymeti de gösterebilmek için en ince detaylara kadar çok çalıştık. Paha biçilmez objeler alınmış, tuvalde bir yere yerleştirilmiş onun üzerine hayalindeki eski İstanbul’u yerleştirilmiş. Şimdiye kadar hiçbir ressamda böyle bir teknik ve tarz göremezsiniz diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.