Cahilin Bilinci kitabı raflardaki yerini aldı
Esra Uyman’ın zaman içinde yazılmış makalelerinin ve kendi el çizimlerinin bir derlemesi olan Cahilin Bilinci, devamı gelecek bir serinin ilk kitabı olarak Demos Yayınları’ndan çıktı.
Kitap hakkında açıklamalarda bulunan Esra Uyman, “İnsanın cahilliği ebedidir. Ne kadar bilirse bilsin, her zaman kendi cehalet kuyusuna her idrakiyle bir taş atacak olsa da o taşlar o kuyuyu doldurmaya yetmeyecektir. İşte tekâmül, bu kuyunun dolmasıyla ilgilidir ve sonsuza uzanan bir serüvendir. Aslında herkes gibi yaşayıp bunu kabul edemeyen benliğimin yolculuk hikâyeleri bunlar. Sıradan olmayı kabul etmeyen, kendi görünmezliğini ‘üstün’ yeteneklerini ortaya koyarak görünür kılmaya çalışan küçük cahilliğimin kendine attığı anlık bakışlar. Kendi üstünlüğümü ispatlamaya çalışırken gizliden gizliye, hatta kendimden de gizleyerek ‘sıradanlığımı’ kabul etmek zorunda kalışlarım, hatta tam kabul etmişken daha güçlü bir şekilde karşı gelmelerim, tekrar tüm silahlarımı kuşanıp Kaf Dağı’nın zirvesinden diğer ‘sıradan’ olanlara seslenişlerim, orada da barınamayıp yer altında tüm börtü böcekle eş durduğum ruh hâllerim, sırt sırta her biriyle ağlayışlarım” diye konuştu.
HATALAR YOLCULUĞUN BİR PARÇASI
Esra Uyman bu kitapta yolculuğunun aşamalarını, düştüğü çukurları, ani aydınlanmaları, yanlış anlaşılmış gerçekleri bizzat deneyimleyerek denemeler ve kısa öyküler hâlinde sunduğunu vurgulayarak, “Yola çıkmış her varlığa yolculuklarında yalnız olmadıklarını, hatalar ve yanlışların yolculuğun bir parçası olduğunu, bilenin bile çırak kaldığı bu oyunun içinde insan egosunun basit oyunlarını kendi üzerinden ortaya koyarak samimi bir açıklıkla anlattım. İnsanın aidiyet ve anlam arayışının verdiği ateşle, yalnızlık hissinin varlığın kendisine nasıl bir öğretmen, rehber olduğuna şahitlik etmesini amaçladım. Kitaptaki kronolojik yapı adım adım her bir çözümlenen düğümü, nedeni ve nasılını, sonraki adımdaki değişimin izlenmesine olanak sağlıyor” dedi.
Kitabının içeriğinde de kendinden yola çıktığını belirten Esra Uyman, “Sanki on bin parçalık puzzle’ın dışarıda kalan tek ve kayıp parçasıyım. Herkes ve her şey yerli yerinde, bedenimin ve ruhumun bir yere tam geldiği yeri arıyorum. Tüm boşluklara oturmaya, sığışmaya çalışıyorum. Önce resimdeki en afili yerlere dayıyorum sırtımı, bir kral tacına, bir meleğin kanadına… ama olmuyor, bir kolum dışarıda kalıyor, bu sefer ayak altındaki bir gölgeye sığışmaya çalışıyorum. Kibrimden, utancımdan, yaralarımdan, çaresizliğimden, umudumdan, aşkımdan ve daha ne var ise içimde dönüp dolaşan, tuzağına düştüğüm duygular, baş edemediğim inançlar, karnımdan bildiğim doğrular, rehberliklerim ve fazlası, ayıklamadan koydum buraya. Ve bunu yapmamın tek bir ilahi sebebi var, ‘canım istedi’” diyerek sözlerini sonlandırdı.