TBMM Genel Kurulu'nda; AK Parti, CHP, MHP, İYİ Parti ve HDP’nin ortak önergesiyle; başta cinsel istismar olmak üzere çocuklara yönelik her türlü istismarın önlenmesi ve alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu kuruldu. Genel Kurul’da, İsmailağa Cemaati'ne bağlı Hiranur Vakfı'nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel'in kızı H.K.G.'yi 2002'de, 6 yaşındayken imam nikahıyla evlendirdiği iddialarının ardından, TBMM Genel Kurulu'nda; AK Parti, CHP, MHP, İYİ Parti ve HDP grupları, 'çocuk istismarının' önlenmesine ilişkin araştırma komisyonu kurulması amacıyla önerge verdiler. Genel Kurul’da 5 siyasi partinin önergeleri birleştirilerek görüşüldü.
TBMM'DE ORTAK SES
Önerge üzerine, grup adına yapılan konuşmalarda ilk sözü İYİ Parti Grubu aldı. İYİ Parti Grubu adına söz alan, Gaziantep Milletvekili İmam Hüseyin Filiz, “Türkiye'de çocuk ihmali ve istismarı vakalarında artışın en önemli nedeni son yıllarda giderek artan oranda yaygınlaşan yoksulluk ve ekonomik krizdir. Yaşanan pahalılıktan en çok ailelerin en kırılgan bireyleri yani çocuklar etkilenmektedir; çocukların hiçbir temel ihtiyacı karşılanamamaktadır” dedi.
MHP Grubu adına Eskişehir Milletvekili Metin Nurullah Sazak konuştu. Sazak, "Çocukların maddi manevi hiçbir şekilde istismarının varlığı ya da ihtimali kabul edilemez, edilmeyecektir. Hangi kuruluş olursa olsun, varlığı ya da yokluğu tek bir evladımızın canından, ruhundan, sağlığından daha önemli değildir; tek bir evladımızın ahı uğruna yıkılmayacak çatı yoktur" açıklamasında bulundu.
Sazak, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyinin 2020'de yayınladığı raporu hatırlatarak, " PKK-YPG'li teröristlerin Suriye'de çocukları savaşçı olarak kullandığına dair bulgular paylaşılmış, bölücü terör örgütünün korkunç yüzü ve çocuklara yönelik hak ihlalleri ABD Dışişleri Bakanlığı İnsan Kaçakçılığı Raporu'nda belgelenmiştir. Adi PKK ve türevleri yıllardır bölgede oluşturduğu puslu hava içerisinde her türlü yönlendirmeye müsait haldeki çocuklarımızı toplumlarına kinlendirerek dağlara kaçırmış, istismarın her türlüsüne ve çaresizliğe maruz bırakarak sapkın emelleri uğruna değersizce katledilmelerine sebep olmuştur” diye konuştu.
HDP Grubu adına söz alan HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu da, “Çocuk istismarı tek bir kişiden kaynaklanan, failin hasta, sapık vesaire oluşuna indirgenecek bir mesele değildir. Bunun istismar edeni aşan boyutları ve nedenleri var, en başta da kendini yeniden yeniden üreten bu erkek egemen düzen. Bizim artık cinsel istismarı var eden, üzerini örten yapı ve süreçleri dikkate alarak önleyici tedbirler geliştirmemiz gerekiyor” açıklamasında bulundu.
'EVLENME YAŞINI 'FAKATSIZ', 'AMASIZ', 'İSTİSNASIZ' 18'E ÇIKARALIM'
CHP Grubu adına konuşan Denizli Milletvekili Gülizar Karaca Biçer, geçmişte yaşanan çocuk istismarlarını hatırlattı, bu konuda çıkarılan yasal düzenlemelere değinerek şöyle dedi:
"Buradan sesleniyorum, eğer Çocuk Koruma Kanunu'na göre 18 yaşından küçük herkes çocuksa o zaman gelin, evlenme yaşını 'fakatsız', 'amasız', 'istisnasız' 18'e çıkaralım. Neden bu komisyon kurulacak? Hiranur Vakfındaki, cemaate ait bir vakıftaki istismar vakasından sonra kamuoyu baskısıyla yine böyle benzeri bir komisyon kurulacak. Bu komisyonda, tıpkı KAİMDER'de, tıpkı ENSAR'da olduğu gibi süreci uzatarak, ipe un sererek oradaki yaşananları komisyon aracılığıyla aklamak istiyorsanız buna izin vermeyeceğiz. Samimi misiniz? Bu konuda gerçekten cinsel istismarın önlenmesini, çocukların korunmasını sağlamak, buna ‘evet’ mi demek istiyorsunuz? Mecliste 5 siyasi partinin grubu var, grubu olmayan siyasi partilerin vekilleri de var. 5 gruptan eşit temsiliyet yapalım, eşit sayıda milletvekili gelsin ve oradaki oylamalarda Komisyon Başkanı ‘Ben gündemi belirlerim, istediğim kurumu çağırırım, istediğim yetkiliyi çağırırım ya da istediğim kurumlarda inceleme yaparım.’ diyerek belirleyici parmak hesabına gidilmesin, samimice bu işi yapalım.”
AK Parti Grubu adına söz alan Tokat Milletvekili Mustafa Arslan da, 6 yaşında bir kız çocuğunun evlendirilmesi iddialarını hatırlatarak, “bir kızımızın küçük yaşta evlendirilmesi ve istismar edilmesine dair haberler toplumun her kesimini derinden yaralamış ve olumsuz etkilemiştir. Sayın Cumhurbaşkanımız ‘Günümüz şartlarında hiçbir çocuğumuzun 13 yaşında nişanlanıp 14 yaşında evlendirilmesini, hele bu çocuğun daha küçük yaştayken istismar edilmiş olmasını kabul etmemiz mümkün değildir.’ ifadesiyle konuyla ilgili düşüncelerini dile getirmiştir. İddiaları hiçbir vicdan kabul etmez. Olay yargıya intikal etmiştir. Atılı eylem tüm boyutlarıyla değerlendirilecek ve yargı kararını verecektir” dedi.
Arslan, Aile Bakanlığı’nın, mağdur ile ilgili aldığı önlemleri anlatarak şöyle dedi:
“Mağduriyeye ebeveynlik tutum ve becerileri konusunda danışmanlık hizmeti verilmiş, süreç yakından takip edilmiştir. Kendisinin ve çocuğunun ihtiyaçları göz önünde bulundurularak kuruluştaki grup çalışmalarına da katılımı sağlanmıştır. Aile Bakanlığımıza ait kuruluşlarımızın bünyesinde hizmet veren atölye çalışmalarına aktif katılan mağdure, bu çalışmaların psikoloji üzerinde olumlu etkiler gösterdiğini ifade etmiştir. Okuma yazma kursuna yönlendirilmiş, ilkokul diplomasını açık öğretim üzerinden alması sağlanmış, ortaokul eğitimine başlamıştır. Meslek edindirme kursuna yönlendirilmiş, aşçılık sertifikası alarak istihdama katılımı sağlanmıştır.”
HDP Grup Başkanvekili Meral Daniş Beştaş, bir gazetecinin yaptığı haberle birlikte, 6 yaşındaki kız çocuğunun evlendirilmesine ilişkin iddiaların ortaya çıktığını söyledi.
Genel Kurul’da, 5 siyasi parti AK Parti, CHP, MHP, İYİ Parti ve HDP’nin ortak önergesiyle; başta cinsel istismar olmak üzere çocuklara yönelik her türlü istismarın önlenmesi ve alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu kuruldu.
'HEPİMİZ İÇİN ORTAK VE HAYATİ BİR SORUMLULUKTUR'
Konuyla ilgili şahsi Twitter hesabından bir açıklama yapan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, "Çocuk istismarını bütün boyutlarıyla ele alacak araştırma komisyonu, TBMM'de oy birliğiyle tüm partilerin katılımıyla kuruldu. Hayırlı olsun. Çocuklarımıza güven ve huzur dolu bir dünya kurmak, hepimiz için ortak ve hayatî bir sorumluluktur" dedi.