Sosyal medyada 'maskeye hayır' paylaşımları, maske duyarlılığına dönüştü
Maskesiz sokağa çıkma yasağının getirilmesinden sonra sosyal medyada 'Maskeye hayır' içerikli yorumlar tepki çekti. Sosyal Medya Uzmanı Prof. Dr. Levent Eraslan, istenmeyen bir tweete dönük insanların verdiği olumlu bir tepkiyi burada gördüklerini söyleyerek, "Bu önemlidir ve bilinçlilik halini bize gösterir ve aynı zamanda bunu yaparken de mizahı kullanmışlar. 'Maskeye hayır' ifadesinin çok hatalı ve yanlış olduğuna dönük güzel bir tepki koydu sosyal medya kullanıcıları" dedi.
En son Ankara, İstanbul ve Bursa'da koronavirüs tedbirleri kapsamında maskesiz sokağa çıkma yasağı getirilmesinden sonra 'Maskeye hayır' etiketi ile sosyal medyada yapılan paylaşımlar gündem oldu. Ancak 'Maskeye hayır' etiketi ile yapılan paylaşımlar bir anda maske duyarlılığına dönüştü. Yapılan yorumların çoğunda 'Maskeye hayır' içerikli paylaşımlara birçok kullanıcı, mizahlarını da kullanarak eleştirildi. Bazı kullanıcılar, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve salgınla mücadele sırasında yorgunluktan hastane odalarında uyuklayan sağlıkçıların fotoğraflarını paylaşarak, duruma tepki gösterdi.
‘SAHTE BAYRAK GİBİ FARKLI BİR BOYUTA DÖNÜŞTÜ’
Anadolu Üniversitesi Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi (SODİGEM) Müdürü Prof. Dr. Levent Eraslan da DHA’ya yaptığı değerlendirmede ‘Maskeye hayır’ etiketiyle (tag) ilk tweet’in 3 Haziran’da atıldığına dikkat çekerken, bu durumun ‘False Flag’ (sahte bayrak) olarak adlandırıldığını belirtti. Prof. Dr. Eraslan, "Aslında bu bir manipülasyon tekniği. ‘False Flag’ dediğimiz sahte bayrak, yani sahte bir şeyle başlıyor; fakat bir anda farklı boyuta dönüyor. Burada önemli olan şu, bu tweet öylesine atılmış, fakat 31 bin gerçek tekil kişi, burası çok önemli, herhangi bir manipülasyon, örgütleme, işte o 'trol' dediğimiz ya da bot hesaplar değil, gerçek insanlar buna tepki koyuyor. Yani ‘Maskeye Hayır’ı destekleyen yok, bir tane çocuk ve ona karşı gelişen çok büyük bir tepki var. Bu da maske takmanın önemini ortaya koyma anlamında sosyal medyanın bize verdiği bir fırsat" diye konuştu.
‘Maskeye hayır’ başlığının çok kısa sürede binlerce yorum aldığına işaret eden Prof. Dr. Eraslan, "İstenmeyen bir tweet’e dönük insanların verdiği olumlu bir tepkiyi biz burada görüyoruz. Bu önemlidir ve bilinçlilik halini bize gösterir ve aynı zamanda bunu yaparken de mizahı kullanmışlar. İlber Ortaylı Hoca’nın caps’leri, videolar, çeşitli resimlerle beraber ‘maskeye hayır’ ifadesinin çok hatalı ve yanlış olduğuna dönük güzel bir tepki koydu sosyal medya kullanıcıları" dedi.
'GERÇEK KİŞİLERDEN GELEN ORGANİK BİR TEPKİ'
Yapılan bu yorumların sahte değil, gerçek kişilere ait hesaplardan geldiğinin altını çizen Prof. Dr. Eraslan, "Yazılanlar gerçek tekil kişi dediğimiz bireylerin yaptığı yorumlar, analizler, burada maske takmanın önemine vurgu yapılıyor. Aslında bu tepki organik bir tepki, örgütlü, planlanmış, önceden tasarlanmış olsa böylesi ilgi çekmeyebilir. Sıradan basit işte 15 gün önce atılmış bir tweetin açılmış bir tag’ın şimdi etki alması bunun organik olmasından kaynaklanıyor" ifadelerini kullandı.
'SOSYAL MEDYA ÇOK ÖNEMLİ BİR GÜÇ'
Yapılan araştırmalara göre, sosyal medyada özellikle tepki geliştirme, gündem oluşturma ve hak arama bağlamında daha çok beyaz yakalıların, yani eğitimli kişilerin aktif olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Eraslan, "Artık sosyal medya üzerinden hak elde edilebiliyor, gündem yaratılabiliyor, insanlar tepkilerini çok net ortaya koyabiliyor ve karar vericiler de bunları dikkate alıyor. Bu yüzden sosyal medya çok önemli bir güç. Bu gücün farkına vararak, bilinçli kullanmaya dönük eğitimler vermeliyiz diye düşünüyorum. İnsanlar gündemi çok net takip ediyorlar. Reuters’ın yaptığı bir araştırma var, Türkiye boyutuna baktığımız zaman insanlar sosyal medya üzerinden artık veri ve bilgi alıyorlar. Bu anlamda bu süreçte ülkede gelişen tüm olaylara, durumlara, problemlere karşı sosyal medya üzerinden bir dışavurum gerçekleştiriyorlar" diye konuştu.