Geri Dön
GündemSavaş gemisi Nae Sao Paulo'ya verilen söküm izni için hukuki süreç başlatıldı

Savaş gemisi Nae Sao Paulo'ya verilen söküm izni için hukuki süreç başlatıldı

Yüksek miktarda asbest taşıdığı öne sürülen Brezilya savaş gemisi Nae Sao Paulo'nun Aliağa'da sökümüne Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından verilen iznin yürütmesinin durdurulması ve iptali için hukuki süreç başlatıldı. Adliye binası önünde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, "O gemiyi geldiği gibi geri göndereceğiz" dedi.

Savaş gemisi Nae Sao Paulo'ya verilen söküm izni için hukuki süreç başlatıldı

İzmir Büyükşehir Belediyesi, TMMOB, İzmir Tabip Odası, DİSK, KESK ve İzmir Barosu, Aliağa'da sökümü planlanan Brezilya savaş gemisi Nae Sao Paulo’nun sökümü için verilen iznin yürütmesinin durdurulması ve iptali için İzmir 5'inci İdare Mahkemesi'ne dava dilekçesi verildi. Ardından İzmir Bölge Adliye Mahkemesi'nde basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasına Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan, TMMOB Başkanı Emin Koramaz, DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Türk Tabipleri Birliği Merkez Komite Üyesi Nursel Şahin ve KESK Eş Başkanı Şükran Kablan Yeşil, İzmir Gemi Koordinasyonu ile sivil toplum kuruluşları üyeleri katıldı. Ellerinde flama ve dövizlerle adliye binası önüne gelen vatandaşlar, sloganlarla sökümü protesto etti.

Düzenlenen basın açıklamasında konuşan Soyer, "Ölüm gemisi diyoruz ama düzeltmeye ihtiyaç var. Gelen bir gemi değil. Gemi olma özelliğini yitirmiş bir kargo geliyor. Bu kargo, bir zehir kargosu. Gelen binlerce tonluk bir zehir. Bu sabah 850 kardeşimizi İzmir'den Afyonkarahisar'a yolcu ettik. Mustafa Kemal Atatürk ve ordumuzun yürüdüğü güzergahtan İzmir'e yürüyecekler. Bugün o büyük zaferin başladığı ilk gün. Geçmişte emperyalistler mazlum ülkeleri çizmeleriyle işgal ederlermiş. Şimdi tohumlarıyla, zehirleriyle, çöpleriyle ediyorlar. Ama geçit yok. Göreceksiniz, geldikleri gibi gidecekler. Geldikleri gibi geri göndereceğiz. Çünkü bu vatan bizim. Bu vatanı bize kanlarıyla, canlarıyla emanet edenler bağımsızlığın, özgürlüğün ve cumhuriyetin bedelini ödediler. Şimdi bizim görevimiz de gelecek nesillere barışı, özgürlüğü, cumhuriyetin erdemlerini ve demokrasiyi devretmek olacak. Bir belediye başkanının asli görevi şehri korumaktır. Ondan sonra gelir tüm vazife. Belediye başkanı olarak söz veriyorum, son nefesime kadar İzmir'in denizini, ağacını Aliağa'sını korumak için mücadele edeceğim. O gemiyi geldiği gibi geri göndereceğiz" diye konuştu.

'BU SUÇA ORTAK OLMAYACAĞIZ'

TBB Başkanı Sağkan ise suça ortak olmayacaklarını söyleyerek, "Burada gördüğüm çok farklı bir mücadele var. En başta kadınlar bu ülkenin doğasına sahip çıkmak için mücadele ediyorlar. Bu ülkeye yapılan en büyük ihanetlerden biriyle karşı karşıyayız. Tedbir kararı olmasına rağmen ülkeye sokulmaya çalışılan gemi, tüm insanlarının sağlığına yönelik çok olumsuz unsurlar barındırmasına rağmen rant uğruna bunun gerçekleştirilmeye çalışıldığını görüyoruz. Bizler bu suça ortak olmayacağız. O gemi bu sulardan çıkana kadar mücadeleyi sonuna kadar devam ettireceğiz" ifadesini kullandı.

DİSK Başkanı Çerkezoğlu da "Bu gemi, onların zihniyetinin gemisidir. Bizim gemimiz Karadeniz'deki takalar, İzmir'in özgürlük rüzgarıyla Ege sularında yürüyen yelkenlilerdir. Bu süreçte üzerimize düşeni yapacağız" dedi.

'DOĞADA VE İNSANDA CİDDİ TAHRİBAT YARATACAK'

KESK Eş Başkanı Şükran Kablan Yeşil de "Son 16 yılda Türkiye katı atık ithalatında yüzde 196 artışla Avrupa 1'incisi oldu. Ülkeyi çöplüğe çevirdiler. Bizim sözümüz kısa, açık ve net. Çocuklarımızın ve bizlerin bugünü ve yarını için var olan tüm seçeneklerde o gemi gidecek. O geminin burada sökülmesine asla izin vermeyeceğiz" dedi.

TMMOB Başkanı Koramaz ise Nae Sao Paulo'nun nükleer denemelerde kullanılan yüksek oranda radyoaktif içerdiği, 600 ton asbest olmak üzere 1500 ton zararlı madde içerdiğine dair ciddi iddialar olduğunu vurguladı. Koramaz, sözlerine şöyle devam etti:

"Fakat, bakanlık buna kulağını tıkayıp, firmaya güveniyor. Bu açıklamalar gerçeği yansıtmamaktadır. Bu filmi defalarca izledik. Hızlıca tersanelere girilip, kimyasal atıklar ülkemize bırakılıyor. Mahkeme süreçleri dahil beklenmiyor. Bugün burada açtığımız davanın sonuçları beklenmeden Türkiye bu geminin sökülmesine asla izin vermemelidir. Gerçek olan tek şey, bu geminin ölüm gemisi olduğudur."

Türk Tabipleri Birliği Merkez Komite Üyesi Şahin de 9 gram asbeste bile karşı olduklarını vurgulayıp, "Asbest lifleriyle karşılaştığınızda belki 40 yıl sonra bile kansere yakalanacağımızı biliyoruz. Bu söküm denizde yapılacak. Besin zincirlerimize ve havamıza karışarak insanlarımıza gelecek. Doğada ciddi bir tahribat yaratacak. Bu gemide sadece asbest bulunmuyor. Ağır metaller, gazlar, boyalar ve nükleer serpintiler de var. İnsan sağlığı, çocuklarımız ve gebelerimiz için son derece tehlikeli" diye konuştu.