Öldürülen akademisyene hakaretten yargılanan avukata 1 yıl 5 ay hapis
Ankara'da araştırma görevlisi Ceren Damar Şenel'i (27) öldüren sanığın avukatlığını yapan ve duruşmada Şenel'e yönelik sözleri nedeniyle 'kişinin hatırasına hakaret' ve 'hakaret' suçlarından yargılanan avukat Vahit Bıçak, 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı.
Çankaya Üniversitesi'nde araştırma görevlisi olarak çalışan Ceren Damar Şenel, kopya çekerken yakaladığı öğrencisi Hasan İsmail Hikmet (23) tarafından 2 Ocak 2019'da üniversite yerleşkesindeki odasında bıçaklanarak ve tabanca ile vurularak öldürüldü. Hasan İsmail Hikmet, Ankara 33'ncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davada, 'kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Karar, Yargıtay'da onandı. Sanık Hikmet'in avukatı Vahit Bıçak, duruşmadaki savunmasında Ceren Damar Şenel'in, müvekkiline cinsel istismarda bulunduğu, konumunu kullanarak bu istismarı sürdürdüğü ve müvekkilini tehdit ettiği yönünde beyanlarda bulundu. Avukat Vahit Bıçak hakkında, 'kişinin hatırasına hakaret' ve 'hakaret' suçlarından 10 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
BABA: BU SANIK KATİLDEN GÖREVİ DEVRALDI
Vahit Bıçak'ın, Ankara 35’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmasına devam edildi. Duruşmada sanık Vahit Bıçak, Şenel'in babası Mustafa, annesi Feyzan Damar, taraf avukatları hazır bulundu. Baba Damar, sanık avukat Vahit Bıçak'ın birçok suç işlediğini, yargılama sırasında ise köşe bucak kaçtığını belirtti. 5 duruşmanın 2,5 duruşmasında Bıçak'ın kaçtığını belirten Mustafa Damar, "Sanık, zorla getirmeyle mahkeme huzuruna getirildi. Yapmak istediği şey; 'ben suç işlerim ve beni kimse yargılayamaz'ı göstermek. Avukatı da söyledi, 'verilen ceza Vahit Bıçak'ın hayatını etkilemez' dedi. Bu pişkinlik karşısında ne yapayım? 'Ensest Mustafa' dedi bana bu sanık. Vahit Bıçak, bunca yıl meslek hayatı boyunca kazandığı davaları bu şekilde kazandı. Kızımın davasında da iftira senaryo yazdı; ancak beceremedi. Savunduğu sanık, yani kızımın katili en üst sınırdan ceza aldı ve ondan sonra bana mezarda yatan kızıma ve aileme her türlü saldırıyı yaptı. 35 yıllık bu avukat, hukuku kötü emellerine alet etti. Cübbeyi de kendisine kalkan yaptı. Bu işi çıkar amaçlı, ticaret amaçlı yaptı. 12'si ölümcül olmak üzere 17 bıçak darbesiyle katledilen kızımı defnederken, kefeninden damlayan kanı unutamam. Bu sanık katilden görevi devraldı. Benim mahkemenizden şahsi bir beklentim yok, sadece vereceğiniz kararın toplumun vicdanını rahatlatmasını umuyorum" dedi.
SANIK: HAKKANİYETLİ BİR KARAR VERİLECEĞİNE İNANIYORUM
Sanık Vahit Bıçak, hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirterek, "Hayatını kaybeden Ceren Damar Şenel ile benim bir tanışıklığım yok. 'Genç bir hukukçu katledilmiş, yazık olmuş' dedim daha önce de. Öleni geri getirme gibi bir kudrete sahip değilim. Canı veren Allah’tır, canı Allah alır. Bir şeyleri meşrulaştırmak, normal göstermek gibi bir amacımız yok. Bana ne kadar ceza verirseniz verin, anlayışla karşılıyorum. Usul ve adalete bu kadar önem gösteren hakimlerin burada savunma dokunulmazlığı kapsamında hakkaniyetli bir karar vereceğine inanıyorum. Kahramanmaraş'ta meydana gelen depremde birçok aile çocuklarını kaybetti. Depremde 50 bine yakın kişi evladını kaybetti. O bölgedeki hangi baba ortamlarda böyle bağırıp çağırıyor. Hiçbiri ortada yok. Mustafa Damar'ın basını bu şekilde kullanmasını ben anlamlandıramıyorum" dedi.
Mahkeme heyeti, sanık Vahit Bıçak hakkında 'kişinin hatırasına hakaret' suçundan 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası vererek, cezada takdir indirimi uygulamadı.
'BIÇAK, ÖMÜR BOYU HAPİS CEZASI ALSA BİLE ACIMIZ DİNMEZ'
Karar duruşması sonrası Demirören Haber Ajansı'na (DHA) konuşan baba Mustafa Damar, topluma yakışmayacak bir süreç yaşadıklarını belirtti. Suçu işleyen kişinin sözde 35 yıllık hukukçu Prof. Dr. Avukat Vahit Bıçak olduğunu aktaran Damar, "Bu toplumda böyle bir kişinin var olması ve bunları bize yaşatmış olması kabirdeki rahmetli kızımın kemiklerini sızlattı. Kendi fantezilerine uygun iftira senaryo yazmış ve oynamış olması bizim kabul edebileceğimiz bir şey değildi. 3 yıllık bir mücadele sonucunda nihayet bugün karar verildi, zorlu bir süreçti. Bu kararın bana şahsi olarak kazandırdığı hiçbir şey yok ama benim mücadelem bu topluma ve genç nesle kazanım olması açısından önemli. Bundan sonra benzer şekilde tutum ve davranış içinde olacak Vahit Bıçak'ların neslinin çoğalmamasını sağlayacak bir karar. Yaşadığımız olay büyük bir acı, bunun unutulması mümkün değil. 12'si ölümcül bıçaklama toplam 17 bıçaklama ve 2 el silah ile kızım katledildi. Katledilen kızımın odasında kan gölü ve ışık yansıması olduğuna dair beyanlar. Dolayısıyla katilin ya da Vahit Bıçak'ın ömür boyu hapis cezası almasının bizim acımızı dindirmesi, kanayan yaramızı durdurması söz konusu olmaz" şeklinde konuştu.
'KATLEDİLEN KADINLARIN HATIRLARINA HAKARETE MAHKEME BUGÜN DUR DEDİ'
Damar ailesinin avukatlarından Berkay Başar, "Bizim açımızdan bugün yerel mahkemenin verdiği karar Türk Adalet Sistemi'nde bir dönüm noktası niteliğinde. O dönem yargılamada sanık müdafiliği görevini üstlenen avukat Vahit Bıçak'ın kişinin hatırasına hakaret ettiği gerekçesiyle 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası verdi. Bu cezayla birlikte almış olduğu hapis cezası süresi boyunca meslekten yasaklılığı da gündeme gelecek. Bu yönüyle verilen kararın bizim için bir dönüm noktası olduğunu düşünüyoruz. Yıllardır kadınların katledilmesinin ardından bir de yapılan yargılamalarda hatıralarına hakaretler edildiğine üzülerek şahit oluyoruz ama bugün mahkeme vermiş olduğu kararla bize göre 'dur' dedi. Umuyorum ki bu karar örnek teşkil eder" dedi.
Damar ailesinin avukatlarından Deniz Aksoy gönüllü bir avukat grubu olarak en başından ber ailenin yanında olarak bu davayı takip ettiklerini belirtti. Aksoy, kadın cinayetlerinin sona ermesinin önemli seçeneklerinden birinin mahkeme salonlarında sanıkların kadınları küçük düşürücü, aşağılayıcı ve cinayetleri meşrulaştırıcı söylemlerinin ortadan kaldırılması olduğunu söyleyerek, "Avukatlar da bu yollara başvuruyor ve bu şekilde çeşitli kazanımlar elde edebileceklerini sanıyorlar. Biz bunu ortadan kaldırmak için aileyle birlikte bu mücadeleye ortak olduk" dedi.
Damar ailesinin avukatlarından Ceren Kalay Eken, bu tarz cinayetlerde gerçeğe aykırı, ölmüş kadınların arkasından onları rencide eden ve bundan haksız tahrik indirimi hedefleyen savunmaların önüne geçilmesi amacının olduğunu aktardı. Eken, geleceğe dair bir kaygı olduğunu ancak sonuçtan büyük oranda memnun olduklarını söyledi.