Doç. Dr. Gedik: Sığır dili mantarının kanser hücrelerini öldürdüğünü gördük
Trakya Üniversitesi'nden (TÜ) Doç. Dr. Gülşah Gedik, halk arasında 'sığır dili' ya da 'geyik mantarı' bilinen Hydnum Repandum mantarının, karaciğer kanserinden etkilenen hücreleri belirli dozda öldürdüğünü tespit ettiklerini belirtti. Doç. Dr. Gedik, "Hepatosellüler Karsinom dediğimiz karaciğerde yerleşen, primeri karaciğer olan bir kanser türünde etkinliğini çalıştık. Kansere karşı koruyucu olabilecek kanser hücrelerini belirli bir dozda öldürdüğünü çalışmalarımızda gösterdik" dedi.
TÜ Eczacılık Fakültesi Farmasötik Teknoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gülşah Gedik ile Öğretim Üyesi Dr. Hakan Nazlı, mantarların kanserli hücreler üzerindeki etkilerini araştırmak amacıyla çalışma başlattı. Düzce Üniversitesi'nden Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Görkem Dülger, Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Başaran Dülger ve araştırma görevlisi Dr. Yener Kurman'ın da dahil olduğu ekip, çalışmalarını 2 yıl boyunca sürdürdü. Düzce bölgesinde yetişen ve halk arasında 'sığır dili' ya da 'geyik mantarı' adıyla bilinen mantarı, laboratuvar ortamında test eden bilimsel heyet, iki yıllık çalışmaları sonuca ulaştırdı. Çalışmalarda mantarın, en ölümcül kanserler arasında üçüncü sırada olan karaciğer kanserinden etkilenen hücreleri belirli dozda öldürdüğü tespit edildi.
'PRİMERİ KARACİĞER OLAN BİR KANSER TÜRÜNDE ETKİNLİĞİNİ ÇALIŞTIK'
Doç. Dr. Gülşah Gedik, mantarın özellikle karaciğer kanseri üzerindeki etkisini araştırdıklarını belirterek, "Düzce ilinde kendi doğal ortamında yetişen bazı mantarlar üzerinde, bunların halk arasında karaciğer kanserine karşı kullanımını Görkem Dülger ve Başaran Dülger hocalarımız belirlediğinde bu mantar ekstraktlarıyla ilgili daha gelişmiş formülasyon tasarımları yapmak üzere bizimle beraber çalışmak istediklerini söylediler. Uzun yıllardır, iyi bir antioksidan olan, karaciğer hastalıklarında, kanser hastalıklarında tedavide kullanılan selenyumun, yeşil sentez yöntemiyle bu mantarlara nano partiküllerini ürettirdik ve Hepatosellüler Karsinom dediğimiz karaciğerde yerleşen, primeri karaciğer olan bir kanser türünde etkinliğini çalıştık. Kansere karşı koruyucu olabilecek kanser hücrelerini belirli bir dozda öldürdüğünü çalışmalarımızda gösterdik" dedi.
'TÜM MANTARLARIN KANSERE KARŞI BU ÖZELLİĞİ OLDUĞUNU SÖYLEYEMEYİZ'
Çalışmalarda, mantarın dirençli hastane enfeksiyonlarını oluşturan mikroorganizmalara karşı da etkinliğini tespit ettiklerini anlatan Doç. Dr. Gedik, "Bu çalışmalarımızın dışında aynı zamanda antimikrobiyal özelliklerinin ne olacağını da merak etmiştik. Onlara karşı da çalışmalar yapıldı ve özellikle dirençli hastane enfeksiyonları oluşturan mikroorganizmalara karşı da etkili olduğunu, çalışmalarımızda göstermiş olduk. Fakat her mantar türünün, kansere karşı etkili olabileceği, standardize olmayan ürünlerin kansere karşı ya da diğer hastalıklara karşı ya da tüm mantarların bu tarz özellikleri olduğunu hemen söyleyemeyiz. Bunların tabii ki pişirme, bekleme süresi gibi günlük hayatta tüketimlerinde çok değişen faktörler olabiliyor" diye konuştu.
'HENÜZ YOLUNDA BAŞINDAYIZ'
Söz konusu mantarın, kanser tedavisinde kullanılabilmesi için gerçek organizmalarda çalışma yapılması gerektiğine vurgu yapan Doç. Dr. Gedik, "İlaç haline getirilmesi için ayrı bir ekstraksiyon tekniği ve ayrı bir standardizasyon tekniği uygulandı. Bu mantarların isimleri olarak yine tavuk mantarı, kara trompet, enişte tellicesi isimlerinin olduğunu söyleyebiliriz. En etkilisini kendi çalışmamızda Hydnum Repandum'da görmüş olduk. Ancak kanser tedavisinde bu ürünlerin kullanımı için hem In vivo, gerçek organizmalarda olan çalışmalara ve pek çok veriye ihtiyaç var. Henüz yolun başındayız" dedi.
'MANTAR TÜKETİMİYLE KANSER VAKALARININ AZALDIĞINA DAİR RAPORLAR VAR'
Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Görkem Dülger de mantarlar ve bitkiler gibi doğal ürünlerin, yüzyıllardır insanlar arasında alternatif tıpta ilaç olarak kullanıldığının bilindiğini söyledi. Dülger, "Özellikle mantarların içerdiği antioksidanlar, flavonoid gibi pek çok maddenin tedavi edici özelliği olduğu yüzyıllardır bilim insanları tarafından da araştırılıp, belgelendirilmiştir. Mantarlar özellikle dünyanın çeşitli bölgelerinde, mutfaklarda gıda kaynağı olarak, yine lezzetleri ve aromalarıyla baharat olarak kullanıldığı bilinmekte. Bunun dışında yine karaciğer hastalıklarının tedavisinde yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Bazı mantar özütlerinin tüketimiyle ilgili yayınlanmış raporlarda mantar tüketimiyle kanser vakalarının azaldığına dair raporlar bildirilmiştir" dedi.
(Fotoğrafta, Prof. Dr. Görkem Dülger)
'ANTİKANSER ETKİNLİĞİNDE ANLAMLI SONUÇLAR ALDIK'
Çalışmalarda, geyik mantarının antikanser etkinliği açısından anlamlı sonuçlar aldıklarını dile getiren Dülger, "Biz de çalışmamızda halk arasında kullanılan farklı mantar türlerinin antimikrobiyal, antioksidan ve antikanser aktiviteleri üzerine gerek deneysel gerekse de In vivo destekli çalışmaları yürüttük. Bunun sonucunda, antimikrobiyal aktivite çalışmalarına baktığımızda gerek gram pozitif gerek gram negatif patojenlere karşı ve de mayalara karşı ciddi anlamı denecek düzeyde antimikrobiyal aktivite sergilediğini gözlemledik. Yine çalışmamızın antikanser kısmıysa araştırma ekibimizden Dr. Yener Kurman tarafından yürütülmüştür. Antikanser etkinliğine baktığımızda burada da anlamlı sonuçlar aldık" diye konuştu.
Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı Araştırma Görevlisi Dr. Yener Kurman ise "Projenin antikanserle ilgili kısmıyla ilgili aktivitelerini bizzat yürüttüm. Araştırdığımız mantarlar arasında, Hydnum Repandum olarak anılan ve halk arasında 'geyik mantarı' olarak bilinen mantar türü, karaciğer kanserine karşı en etkili mantar olarak bulundu" dedi.
(Fotoğrafta, Dr. Yener Kurman)