Diyarbakır’daki Filistinli öğrenciler, aileleri için endişeli: Arkadaşlarımın çoğu şehit oldu
Dicle Üniversitesi’nde eğitim gören Filistinli öğrenciler, İsrail’in Gazze’de kadın ve çocuklara yönelik saldırılarını dehşet içerisinde izlediklerini ve aileleri için endişeli olduklarını söyledi. Hemşirelik bölümü 3’üncü sınıf öğrencisi Muhammed Eladam, “Gazze’de, İsrail su ve elektriği kesmiş. Hastaneler, marketler, toplu yerleri bombalıyorlar. Oradaki arkadaşlarımın çoğu şehit oldu. Ailem Batı Şeria’da. Onlarla görüşebiliyorum. Ama Gazze’de akrabalarım var, abluka içindeler. Sokaklara çıkamıyorlar, her şeyi yasaklamışlar" dedi.
Filistin'den Türkiye’ye gelen yaklaşık 50 öğrenci, Dicle Üniversitesi’nde çeşitli fakülte ve meslek yüksekokullarında öğrenim görüyor. İsrail’in Gazze’deki kadın ve çocuklara yönelik saldırılarını dehşet içinde izlediklerini ve güçlükle haber alabildikleri aileleri için endişeli olduklarını belirten öğrenciler, ülkelerinde yaşananları televizyondan takip ettiklerini ve saldırılarda birçok yakınını kaybettiklerini söyledi.
5 yıldır Türkiye’de yaşayan ve İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü öğrencisi Sondos Alhassanat, Gazze’deki ailesiyle iletişim kurmakta zorlandığını belirterek, “Özellikle 2’nci haftada elektrikler kesildi, sular kesildi. İnternet ağında sıkıntı yaşıyorlar. O yüzden uluslararası aramalar yapıyorduk. Ailemizle görüşerek merakımızı gideriyoruz. Genel olarak iletişim kurmakta zorlanıyoruz. Öyle ufak tefek kelimeler alıyoruz, hızlıca ‘iyiyiz’ derler. En son ailemle görüntülü görüşmem 2 hafta önce oldu. Büyük ablam Karabük Üniversitesi’nde yüksek lisans yapıyor. 3 kardeşimiz orada, 3’ü de burada. En küçük erkek kardeşim henüz okul bitirmemiş. O yüzden hala ailemin yanında. Bize mesajlar atıyorlar. Son mesaj dün sabah gelmiş. Bu sabah bir mesaj gelmemiş. Bu yüzden ben ve kardeşim merak ediyoruz” dedi.
‘GAZZE’DE GÜVENLİ YER KALMADI’
İsrail ordusunun havadan vurduğu El-Ehli Arab Hastanesi’ni yakından bildiğini ve bombalanmasıyla artık güvenli bir yerin kalmadığını belirten Alhassanat, “El-Ehli Arab Hastanesi, daha önce tanıdığım bir yer. Çok sık giderdim. Orada bir kilise de var. Bombalandığı haberi, bayağı ağır oldu. Daha önce yaşamadığımız bir şeydi. Daha önce Gazze’de hastane bombalama olmazdı. Genel olarak hastaneler ve okullar, Gazzeliler için güvenli bir yerdi. Özellikle de hastaneler. Bu yüzden güven hissettiğimiz yerlerdi. Bombalanmasıyla artık Gazze’de hiç güvenli bir yer kalmadı. 500 şehit olunca da bayağı bir ağır geldi bize. Yani 500 sayı, 500 can, 500 aile, 500 arkadaş, dost, 500 koca. Annem ve babamla 8 kişiyiz. Diyarbakır’da biliyorsunuz önceki pazar bir yürüyüş oldu. Böyle olunca bize sarılıyorlar gibi görüyoruz. Toplum olarak ne olduğunu, nasıl bir hayat yaşadığımızı biliyorlar şükürler olsun. Bu yüzden manevi destek veriyorlar. Gazze’de birçok yerde mahalleler yerle bir oldu. Nereye kadar devam edecek bu savaş, ne kadar can vereceğiz, ne kadar şehitlerimiz olacak, ne zaman ciddi bir tepki verilecek dünyada, hiç bilmiyoruz. Bu yüzden sesleniyoruz herkese, en azından çocuklar için bir şey yapın” diye konuştu.
‘ARKADAŞLARIM ŞEHİT OLDU’
Hemşirelik bölümü 3’üncü sınıf öğrencisi Muhammed Eladam da İsrail’in saldırılarını dehşet içerisinde izlediğini ve arkadaşlarının çoğunun şehit olduğunu dile getirerek, “Biz çok acı çekiyoruz gördüğümüzde. Şimdi biz İsrail’e bakınca, sadece sivilleri öldürüyorlar. Bir de en çok çocukları öldürüyorlar. Son 24 saatte 700 şehit olmuş. Bunların yarısı çocukların yanında. Gazze’ye bakınca, İsrail suyu, elektriği kesmiş. Hastaneleri de bombalıyorlar. Marketleri, toplu yerleri bombalıyorlar. Benim orada arkadaşlarım var, çoğu şehit olmuş. Onlar çok acı çekiyor. Ben buradayken arkadaşlarım orada. Ailem Batı Şeria’da. Akrabalarım da orada. Onlar ablukada. Sokaklara çıkamıyorlar, her şeyi yasaklamışlar. Bir de her gün onlara saldırıyorlar. Biz 7 kardeşiz. Gazze’de durum daha kötü, orada her şey kesilmiş. Ama Batı Şeria ve Ürdün, Gazze’den farklı, ailemle görüşebiliyorum, konuşabiliyorum. Ama Gazze’de olanlar hiçbir şey yapamıyorlar. Ulaşım da yapamıyorlar. Dış dünya bağlantısını kesmişler. Türkiye halkı tarafından bir şeye inanıyorum, diyorum ki; Türkiye’den binlerce Fatih Sultan Mehmet çıkacak, bu şehirden binlerce Selahaddin Eyyubi çıkacak. Filistin’i de fethedeceğiz. İnşallah bir gün Kudüs’te namaz da kılacağız. Ben böyle inanıyorum. 7 Ekim’den sonra ben bir şey gördüm Diyarbakır’da. Herkes sokağa çıkmış, etkinlik de yapıyorlar. Herkes Filistinlilerin yanındayız diyor. Herkes İsrail’e karşı, kimse İsraillileri istemiyor burada. Dicle Üniversitesi’nde Türk öğrenciler bize kardeş olarak bakıyorlar. Müslüman olarak bize bakıyorlar. Çok şükür, hiçbir eksiğimiz yok” dedi.
‘3 KUZENİM ŞEHİT OLDU’
Sivil Havacılık Bölümü 2’nci sınıf öğrencisi olan ve 4 yıldır Türkiye’de yaşayan Anmak Alalami ise saldırılarda 3 kuzeninin şehit olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
“Ben Filistinliyim ama Ürdün vatandaşıyım. Benim Filistin’de akrabalarım var. Şimdi Gazze’deki 6 hastane aktif. Mezarlarda yer kalmadı. Orada milleti bırakacak yer kalmadı. Ailem bazıları İstanbul’da bazıları Ürdün’de ama orada akrabalarım var. Aslen Halil ilindeniz. İsrail’in bombalaması sonucu Gazze’de 3-4 gün önce 3 kuzenimi şehit ettiler. Manevi olarak destek geliyor Diyarbakır’dan. Rektör Mehmet Karakoç sağ olsun, bizimle toplantı yaptı ve ihtiyaçlarımızı sordu."