Marmara Gölü'nün tarıma açılması davasında keşif ve bilirkişi incelemesi kararı
Manisa'da, kuraklık ve su kaybı nedeniyle kuruyan ve Türkiye'nin ilk iklim davasına konu olan Marmara Gölü'nün tarıma açılmasına ilişkin Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM), Devlet Su İşleri (DSİ), Tarım ve Orman Bakanlığı ile Manisa Valiliği arasındaki iş birliği protokolünün iptali için açılan davada mahkeme, keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verdi.
Salihli, Saruhanlı ve Gölmarmara ilçelerinin sınırında yer alan, 'Ulusal Öneme Sahip Sulak Alan' tescilli, 'kuş cenneti' olarak bilinen Marmara Gölü, son yıllarda yaşanan su kaybı nedeniyle 2021 yılının ağustos ayında tamamen kurudu. Tepeli pelikan ve karabatak gibi nesli tükenme tehlikesi olan 101 farklı türden 20 bin su kuşuna ev sahipliği yapan göl, kuşlar tarafından da terk edildi. 7 mahallede 2 bin kişinin geçimini sağladığı gölde balıkçılık bitti, kuruyan zemininde dev yarıklar oluştu. Göl, çiftçilerce işgal edilerek, tarım alanı olarak kullanılmaya başlandı. Paylaşım konusunda anlaşamayan çiftçiler arasında sık sık tartışmalar yaşandı. Çıkan 4 arazi kavgasında 1 kişi hayatını kaybetti.
Gölde kuruyan alanla ilgili çözüm beklenirken; Marmara Gölü havzası, su tutana kadar Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne (TİGEM) tahsis edildi. Kuruyan Marmara Gölü'nün rehabilitasyonu için Manisa Valiliği, Tarım ve Orman Bakanlığı ve Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü (DSİ) arasında iş birliği protokolü imzalandı. Protokolün ardından göl arazinde TİGEM tarafından tarımsal üretime başlandı. Tahsis edilen 35 bin dekarlık alanda, stratejik ürünlerden buğday ve ayçiçeği yetiştirilecek şekilde faaliyet başladı.
'ÖDEME EMRİNİN İPTALİNE KARAR VERİLDİ'
Manisa Tarım ve Orman İl Müdürlüğü'nce ise gölden geçimini sağlayan S.S. Gölmarmara ve Çevresi Su Ürünleri Kooperatifi'ne, 41 bin 817 TL'si kira olmak üzere vergi ve SGK prim borçları gibi toplam 322 bin 800 TL'lik borç çıkarıldı. Bu borcun 41 bin TL'lik kısmı için 4 Ocak 2022 tarihinde ödeme emri gönderildi. Bunun üzerine kooperatif adına avukatlar Cem ve Özlem Altıparmak tarafından 18 Mart'ta, Manisa 1'inci İdare Mahkemesi'nde iklim davası açıldı.
İdare Mahkemesi ilk olarak 11 Ağustos'ta, kooperatife gönderilen ödeme emrinin yürütmesinin durdurulmasına karar verdi. Ayrıca avukatlar, Doğa Derneği adına Türkiye Cumhuriyeti Kamu Denetçiliği Kurumu'na (Ombudsman) da başvurularak, Tarım ve Orman Bakanlığı'ndan şikayetçi oldu. Manisa 1'inci İdare Mahkemesi, geçen 26 Ocak 2023 tarihinde ödeme emrinin iptali için açılan davada kooperatifi haklı buldu. Türkiye'nin ilk iklim davasında karar çıkarken, ödeme emrinin iptaline karar verildi.
KEŞİF VE BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ KARARI
Ödeme emrinin iptalinin ardından bu kez de göldeki tarımsal faaliyetler yargıya taşındı. S.S. Gölmarmara ve Çevresi Su Ürünleri Kooperatifi, Doğa Derneği, Doğal Hayatı Koruma Vakfı, Manisa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma ve Çevre Derneği, Salihli Çevre Derneği, Akhisar Çevre Derneği ve bazı bölge sakinleri Avukat Cem Altıparmak aracılığıyla Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM), Devlet Su İşleri (DSİ), Tarım ve Orman Bakanlığı ile Manisa Valiliği arasındaki iş birliği protokolünün iptali için Manisa 2'nci İdare Mahkemesi'nde yeni bir dava açtı. Mahkeme davacıların yürütmenin durdurulması talebini reddederken, dava konusu uyuşmazlık hakkında keşif ve bilirkişi incelemesi kararı verdi.
‘SADECE TARIM AÇISINDAN BAKMAK HATALI’
22 Şubat'ta yapılması planlanan keşifle ilgili olarak davacıların avukatı Cem Altıparmak, açıklamalarda bulundu. Avukat Altıparmak, “Mahkeme tarafından hidrobiyoloji, hidrojeoloji ve ziraat mühendisliği uzmanlıklarına sahip üç kişilik bir bilirkişi heyeti belirlendi.
Biz mahkemeden dava konusu uyuşmazlığın çözümü için bu uzmanlık alanlarının yetersiz kalacağının düşünerek, bilirkişi heyetine bu uzmanlıklara ek olarak flora ve fauna uzmanı biyolog ve ekolog bilirkişilerin eklenmesini talep ettik.
Çünkü Marmara Gölü barındırdığı nesli tehlike altında olan nadir su kuşları, göle özgü iç su balıkları ve bitki türleri nedeniyle, çok sayıda uluslararası sözleşmelerle ile korunan, ulusal öneme haiz bir sulak alan. O yüzden meseleye sadece tarım açısından bakmak hatalı olacak.
Bu yüzden mahkemeye başvuruda bulunduk. Mahkeme talebimizi kabul eder ise bilirkişi heyeti genişleyecek ve belki de yapılacak yazışmalar sebebiyle keşif gününün değişmesi de gündeme gelebilir. Konunun takipçisi olmaya ve kamuoyunu bilgilendirmeye devam edeceğiz" dedi.