Mahalle çeşmesinden satmak için su dolduranlara karşı 'kartlı çeşme' sistemiyle önlem
Bursa’nın İnegöl ilçesindeki Muratbey Mahallesi sakinleri, mahalle meydanındaki çeşmelerden bidonlara doldurdukları suyu sattıkları öne sürülen kişilere karşı kartlı çeşme uygulaması başlattı. Mahalleli, muhtarlık tarafından kendilerine verilen kartla, çeşmeden su dolduruyor.
İnegöl ilçesinin kırsal Muratbey Mahallesi’nde ‘kartlı çeşme’ uygulaması hayata geçti. 90 haneli 360 nüfuslu mahalleye, satmak için su doldurmaya gelenler artınca, mahalleli susuz kaldı. Mahalle meydanındaki 2 çeşmenin suyu azalınca muhtar Murat Balcıelmas, çeşmeye taktırdığı elektronik sistem ile kart uygulamasını başlattı. Bidonlarını doldurmak için çeşmeye gelen mahalleli, muhtarın kendilerine verdiği kartı, musluğun üstüne takılan cihaza okutup suyun akmasını sağlıyor. Ardından da yanlarında getirdikleri bidonları dolduruyor.
Zamanla çeşmelerden akan su azaldığı için böyle bir uygulamaya başvurduklarını belirten muhtar Murat Balcıelmas, “Öncelikle bizim suyumuz az geldiğinden dolayı, 3 köye bir parmak su geldiğinden dolayı bize yetmiyor. Normalde 45-50 hane olarak görüyorlar. Biz 90 haneli bir köyüz. 90 haneli köyün suyunun düzenli akmasını sağlamak için böyle bir sistem yaptık. Köyümüze kamyonetlerle gelip, damacana damacana su doldurup fabrikalara satış yapanları engellemek için yaptık. 3-4 köy bu konudan muzdaribiz. Gece hırlı mı hırsız mı belli değil. Geliyor, çantasını bırakıyor, köyün içinde geziyor. Ev dolu mu, boş mu diye bakıyorlar. Komşular görüyor. Kavga edecekler diye ondan da korkuyoruz” diye konuştu.
‘MİSAFİRLERE EMANET KART VERİYORUZ’
Mahallenin giriş ve çıkışında bulunan iki çeşmeden, mahalle dışından gelenlerin su alabileceğini söyleyen Balcıelmas, “Bu sistemde kimseye su vermemezlik yapmıyoruz. Kendi köylümüzde kart var. Dışarıdan gelen misafire de emanet kart veriyoruz” dedi.
Muratbey Gürcü Kültürü Yaşatma Derneği Başkanı Özgür Gürbüz de suyun devamlılığını sağlamak için böyle bir uygulama başlattıklarını belirterek, “Bu suyun buraya gelmesiyle köylü sahiplendi. Her sene bakımını köylü yapıyor. Kimseden para talebimiz yok. Köylü kendi arasında parayı topluyor. Bu suyu buraya getiriyor. Yüz yıllardır bu geleneği sürdürüyoruz. Suyun devamlılığını sağlamaya çalışıyoruz. Bu suyun devamlılığı için, böyle bir sistem gerekli. Bakın şurada su boşa akıyor. Biz bunu yapmasaydık bu kalmayacaktı” ifadelerini kullandı.
‘BİZ KİMİN GELDİĞİNİ NEREDEN BİLECEĞİZ’
Mahallede oturan Nuriye Acar, su doldurmak için dışarıdan gelenlerin, çevreyi kirlettiğine dikkat çekip, “Bu su güzel gidiyordu buradan. İnegöl’den gelenler buradan toprağı alıp, bidonların içine koyup, çalkalayıp onun içine döküyorlar. Bir senedir belediye geldi burayı açamadı. Biz burada sivrisinekten ölüyoruz. Bu su böyle gidiyor. Dertlerimiz çok” dedi.
Hatice Çelik ise güvenlik konusunda endişe yaşadıklarını söyledi. Çelik, ”Zamanında biz bu suyu çok paylaştık. Ama koca koca kamyonlar geliyor. Bidonlar alabildiğine dolu. Biz sorduk bunları satıyor musunuz dedik. ‘Sizi ilgilendirmez, benim fabrikam var’ dediler. Biz kimin geldiğini nereden bileceğiz, kimi takip edeceğiz” diye konuştu.