Farkındalık için kuruyan gölde halk oyunu oynadı
Burdurlu emekli öğretmen Eşraf Yurdasiper (69), tamamen kuruyan Karataş Gölü'ne dikkati çekmek için halk oyunu oynadı. Eşraf Yurdasiper, "Ağlamamak için kendimi zor tutuyorum. Eskiden bu gölde suyun içinde balıklar, suyun üstünde kuşlar oynardı. Artık göl yatağı, çöl yatağı oldu" dedi.
Burdur'un Karamanlı ilçesi yakınlarında bulunan, Göller Yöresi'nin önemli sulak alanlarından olan ve geçmişte 100 binin üzerinde kuşa ev sahipliği yapan, 2'si endemik 8 tür balıkla bölgede yaşayanlara da kazanç sağlayan Karataş Gölü, son yıllarda yeterli yağış olmaması, yer altı sularının azalması ve kuraklık nedeniyle tamamen kurudu.
Karataş Gölü yakınlarındaki Mürseller köyünden olan ve Burdur merkezde yaşayan emekli öğretmen Eşraf Yurdasiper, gölün durumuna dikkati çekmek için gölün kuruyan alanlarında halk oyunu oynadı.
'BURASI HEM KUŞ HEM BALIK CENNETİYDİ'
Eşraf Yurdasiper, "Yaşım 69. Çocukluğumdaki Karataş Gölü ile şu andaki Karataş Gölü hakkında neler hissediyorsun derseniz; tüylerim diken diken oluyor. Ağlamamak için kendimi zor tutuyorum. Eskiden bu gölde suyun içinde balıklar, suyun üstünde kuşlar oynardı. Şimdi insanlar oynuyor, ben oynuyorum, koyunlar oynuyor.
Burası hem kuş hem balık cennetiydi. Burada sazan, levrek, ıstakoz vardı. Cıvıl cıvıl bir ortamdı. Ama maalesef bu gölü bu hale getirdiler. Bu gölü bu hale getirenler, suçlular demiyorum; sebep olanlar parmak kaldırsın lütfen. Utanmayın. Bu utanılacak işi, zamanında siz yaptınız.
Bu utanç duvarını siz yıktınız, bu hale getirdiniz. Hiç olmazsa şimdi parmağınızı kaldırın da bu toplum sizi görsün, tanısın. Kaçmayın. Kuşlar cıvıl cıvıl ötüyordu, kuşlar kayboldu, balıklar öldü" dedi.
'TÜRKİYE'DE BUNUN HESABI SORULMUYOR'
Göller Bölgesi'nde başka göllerin de kuruduğunu vurgulayan Eşraf Yurdasiper, "Bunun sebebi insanlar. İnsanlar gerçekten göllere acımadı. Var mı böyle bir dünya? Böyle laçka bir ortam; Türkiye'de var. Gelişmiş ülkelerde bunun hesabı sorulur; ama Türkiye'de bunun hesabı sorulmuyor maalesef.
Çok üzülüyorum. Ağlamamak için kendimi zor tutuyorum. Bir gün belki biz değil ama torunlarımız bunun hesabını soracak. Artık göl yatağı, çöl yatağı oldu. Buralarda kuşlar, balıklar değil artık benim gibi halk oyunu bilen birisi oynar. Yeminle üzülüyorum. Bu üzüntümün ne zaman biteceğini ben göremem ama inşallah torunlarım görür" diye konuştu