Geri Dön
EkonomiBakan Nebati: Olağanüstü fiyat artışlarının en az düzeyde yansıması için adımları atıyoruz

Bakan Nebati: Olağanüstü fiyat artışlarının en az düzeyde yansıması için adımları atıyoruz

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, "Vatandaşlarımızın günlük hayatlarını etkileyen olağanüstü fiyat artışlarının alım güçlerine, en az düzeyde yansıması için azami çabayı gösteriyor ve gerekli adımları ivedilikle atıyoruz. Enflasyonla mücadeleye katkı sağlamak amacıyla kamu olarak 2022 yılında 241,3 milyar lira vergi gelirinden vazgeçiyoruz" dedi.

Bakan Nebati: Olağanüstü fiyat artışlarının en az düzeyde yansıması için adımları atıyoruz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Meclis'e sunulan '2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile Bağlı Cetvellerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi', TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülmeye başlandı. Toplantı öncesi CHP'li vekiller, Marmaris'teki yangın üzerinden hükümeti eleştirip, 'Kur korumaya para var, yangın uçağına yok' yazılı dövizler açtı.

Bakan Nebati: Olağanüstü fiyat artışlarının en az düzeyde yansıması için adımları atıyoruz

CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, 2004'ten beri ek bütçe gelmediğini belirterek, "18 yıl aradan sonra ek bütçe geldi. Ek bütçeyi geçirmezsek ne olacak, Türkiye bütçesiz mi kalacak?" diye sordu.

HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan ise "Ek bütçe olarak değil ikinci bütçe olarak görüşülmesini öneriyorum" dedi.

İYİ Parti Ankara Milletvekili Durmuş Yılmaz da bunun ek bütçe olmadığını, mevcut bütçe büyüklüğünde olduğunu aktararak, "Bunu kanun olarak mı, bütçe olarak mı görüşeceğiz? Bunu açıklığa kavuşturalım ve millete doğru cevap verelim" diye konuştu.

'2022 YILI BÜTÇEMİZDE REVİZYONA GİTME İHTİYACI HASIL OLDU'

Daha sonra komisyona sunum yapan Bakan Nebati, kanun teklifi görüşmelerinin hayırlı olmasını dileyerek, şöyle konuştu: 

"Yerinde ve zamanında aldığımız etkili önlemlerle yakaladığımız yüksek büyüme ve artan gelir performansımız sayesinde 2021 yılını milli gelire oranla yüzde 2,7'lik bütçe açığı ile kapattık. Böylece beklenenin üzerinde bir bütçe performansı yakalamayı başardık. Bildiğiniz üzere 2022 yılı bütçe hedef ve tahminlerimiz de 2021 yılının ikinci yarısındaki makroekonomik görünüm ve beklentilerimiz çerçevesinde belirlenmişti. Ancak 2021 yılının sonuna doğru küresel salgın etkisini azaltırken, yeni riskler ortaya çıkmıştır. Dünyada hızla yükselen enflasyon, tedarik zincirlerindeki bozulma, emtia fiyatlarındaki rekor seviyeler ve Rusya-Ukrayna savaşı; tüm ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de makroekonomik görünüm ve varsayımlarda çok büyük değişimlere yol açmıştır. Bu değişim hem gelir beklentilerimizi hem de harcama büyüklüklerimizi ve ihtiyaçlarımızı farklılaştırmıştır. İşte küresel belirsizliklerin ve risklerin devam ettiği bu makroekonomik ve jeopolitik ortamda, mevcut bütçemizdeki ödeneklerin dağılımını ve miktarını yeniden taksim etme ve kamu hizmetlerinde devamlılığın sağlanması amacıyla 2022 yılı bütçemizde revizyona gitme ihtiyacı hasıl olmuştur."

'ZORLU KÜRESEL ŞARTLAR TÜRKİYE'Yİ ETKİLEMEKTEDİR'

Küresel ekonominin 1929 ‘büyük buhran’ından sonraki en zorlu dönemden geçtiğini, Rusya-Ukrayna savaşıyla daha da belirsiz ve riskli görünüm sergilendiğini kaydeden Bakan Nebati, şunları söyledi:

"Öncesinde halihazırda yükseliş eğiliminde olan emtia fiyatları savaşla birlikte daha da ivme kazanmış, enflasyon bu süreçte artmaya devam ederek, birçok ülkede son 35-40 yılın en yüksek seviyelerine ulaşmıştır. Tüm dünyada hem tüketici hem de üreticilerin yüksek enflasyon nedeniyle ekonomik zorluklar yaşadığını görmekteyiz. Küresel düzeyde petrol fiyatları 2021 yılına göre yaklaşık yüzde 60 artarak, 100-120 dolar seviyesinde işlem görmektedir. Avrupa'da 2021 yılında ortalama 47,5 avro olan megavat saat başına doğal gaz fiyatı, yüzde 173 artarak 130 avroya yükselmiştir. Küresel boyutta enflasyonist baskıların arttığı, finansal koşulların sıkılaştığı ve büyümenin yavaşladığı bir dönemdeyiz. Küresel ekonomideki bu yüksek belirsizlik ortamı uluslararası kuruluşların tahminlerinde yüksek ölçekli revizyonlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Nitekim OECD, küresel ekonominin 2022 yılı büyüme tahminini yakın zamanda yüzde 4,5'ten yüzde 3'e düşürdü. Diğer uluslararası kuruluşların genel beklentisi de dünyada önümüzdeki süreçte daha düşük bir büyüme ve daha yüksek bir enflasyonun olacağı yönündedir. Küresel aktivitedeki bu zayıflama ve Rusya-Ukrayna savaşı, küresel ticaret hacmini de baskılamaktadır. IMF tarafından dünya ticaretindeki büyümenin 2021'deki yüzde 10,1'den 2022 yılında yüzde 5 seviyesine gerilemesi beklenmektedir. Bu zorlu küresel şartlar, Türkiye gibi enerji ithalatçısı ülkeleri özellikle maliyet artışları sebebiyle olumsuz etkilemektedir."

'ENFLASYON ÜZERİNDEKİ KUR BASKILARININ DÜŞECEĞİNİ ÖNGÖRÜYORUZ'

Bakan Nebati, küresel ekonomik yapılanmasına uygun, sürdürülebilir, güçlü ve kaliteli büyüme sürecinin sağlanması amacıyla Türkiye Ekonomi Modeli'nin uygulamaya alındığını bildirerek, şöyle konuştu: 

"Bu modelde; yatırım, yüksek katma değerli üretim ve ihracat artışını teşvik etmek suretiyle cari işlemlerde dengeyi sağlamayı, dış finansman ihtiyacını azaltmayı, dış tasarruflara bağımlılığı ortadan kaldırmayı ve güçlü istihdam artışının sürdürülebilir hale gelmesini hedefliyoruz. Azalan dış finansman ihtiyacı ile birlikte enflasyon üzerindeki kur baskılarının düşeceğini öngörüyoruz. Sanayi ve turizm gibi dış ticarete konu ve döviz kazandırıcı sektörlerin hızlanması model kapsamında attığımız adımların önemini ortaya koymaktadır. Ülkemizde üretim, ihracat ve yatırımlar, küresel ve bölgesel tüm olumsuz gelişmelere rağmen artışını güçlü bir şekilde sürdürürken istihdam piyasasındaki olumlu görünüm de devam etmektedir."

'HEDEFİMİZ 300 MİLYAR DOLAR'LARI AŞAN İHRACATA ULAŞMAK'

Türkiye'nin 2021 yılında rekor sayılabilecek oranda büyüme yaşadığına dikkat çekerek, "2022 yılının ilk çeyreğinde ise Rusya-Ukrayna savaşının neden olduğu belirsizlik ortamına ve etkileri devam eden salgına rağmen ekonomimizin yüzde 7,3 büyüme kaydetmesi oldukça değerlidir. 2022 yılının ikinci çeyreği ve sonrasına ilişkin öncü göstergeler ılımlı bir iç talebe ve güçlü bir ihracata işaret etmektedir. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliği ile Cumhuriyetimizin 100'üncü yılındaki hedefimiz, yeni rekorlar kırarak 300 milyar dolar'ları aşan ihracata ulaşmaktır. Mevcut konjonktürle başta enerji olmak üzere artan küresel emtia fiyatları ile Rusya-Ukrayna savaşı kaynaklı risklerin dış ticaret dengesi üzerinde etkilerini çok net görmekteyiz. 2022 yılı ilk çeyreğinde toplam ziyaretçi sayısı yıllık yüzde 148 artarak 6,5 milyon kişiye, turizm gelirleri ise yüzde 122 artarak 5,5 milyar dolara yükseldi. Haziran ayı itibarıyla ülkemizi ziyaret eden kişi sayısının toplam 19 milyona ulaşmasını bekliyoruz" diye konuştu. 

'241,3 MİLYAR VERGİ GELİRİNDEN VAZGEÇİYORUZ'

Bakan Nebati, küresel ölçekte artan fiyatların Türkiye gibi gelişmekte olan ve enerjide dışa bağımlı olan ülkeleri fazlasıyla etkilediğine işaret ederek, şöyle konuştu: 

"Büyük ölçüde dışsal faktörlerden kaynaklanan ve çoğunlukla arz yönlü maliyet artışlarıyla ortaya çıkan bu gelişmeler, fiyatlar genel seviyesindeki bozulmanın önemli fakat geçici olduğuna işaret etmektedir. Başta döviz kuru olmak üzere birikimli maliyet etkileri, uluslararası emtia fiyatlarındaki yukarı yönlü seyir ve enflasyon beklentilerindeki yükseliş fiyatlama davranışlarını ve enflasyon görünümünü olumsuz etkilemektedir. 90'lı yıllarda kronik bir sorun haline gelen enflasyonu iktidara geldiğimiz andan itibaren uyguladığımız ihtiyatlı politikalarla düşürdüğümüz gibi tekrar düşürmek için mücadelemizi kararlılıkla sürdürüyoruz. Vatandaşlarımızın günlük hayatlarını etkileyen olağanüstü fiyat artışlarının alım güçlerine, en az düzeyde yansıması için azami çabayı gösteriyor ve gerekli adımları ivedilikle atıyoruz. Enflasyonla mücadeleye katkı sağlamak amacıyla kamu olarak 2022 yılında 241,3 milyar lira vergi gelirinden vazgeçiyoruz."

'GELİR TAHMİNLERİ DE AYNI TUTARDA ARTIRILMAKTA'

Ek bütçe kanun teklifinin, gelir tahminleriyle uyumlu ve kamu maliyesinde genişleme ifade etmeyen anlayışla hazırlandığını aktaran Bakan Nebati, "Bizler bu ek bütçeyle vatandaşlarımızın hanelerinde tükettiği doğal gaz ve elektriği daha ucuza kullanabilmelerini, çiftçilerimizin, işçilerimizin, emeklilerimizin, çalışanlarımızın ve ihtiyaç sahibi olan vatandaşlarımızın daha fazla yanında olabilmeyi, ülkemizin büyüme ve istihdam potansiyeline katkı sağlayacak yatırımları daha hızlı tamamlayabilmeyi amaçlamaktayız. Bu kapsamda ek bütçe kanun teklifimizle merkezi yönetim bütçe ödenekleri 1 trilyon 81 milyar lira artırılmakta, söz konusu giderlerin karşılığı olarak genel bütçe gelir tahminleri de aynı tutarda artırılmaktadır" dedi.

Bakan Nebati, CHP milletvekillerinin yangın söndürme bütçesine ilişkin sorularına da "Orman yangınlarıyla ilgili 2021 yılında 39 helikopter varken, bugün 55 helikopter var. 3 uçak vardı 20 oldu, 4 insansız hava aracı 8 oldu, 13 bin gönüllü 105 bin oldu. 85 ton havadaki su kapasitesi 332 tona çıktı. Yangınla ilgili bütçe 4 milyar TL" diyerek cevap verdi.

BU YIL Kİ ENERJİ FATURAMIZIN GETİRECEĞİ EK YÜK YAKLAŞIK 50 MİLYAR DOLAR'

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda milletvekillerinin eleştirilerine cevap verdi. Nebati, büyüme olmadan vatandaşın gelirinin nasıl artırılacağını sorarak, "Bazı ekonomik çevreler büyüme, ihracat ve cari fazla verme hedefimizi haksız bir şekilde eleştiriyorlar. Diğer taraftan yoksul kesimin, dar gelirlinin olduğunu da dile getiriyorlar. Büyüme, ihracat ve istihdam artışı olmadan vatandaşlarımızın gelirlerini nasıl artıracağımızı bu çevreler bizimle paylaşırsa memnun oluruz. İstihdam artmadan iş bulunur mu, fabrikalar açılmadan iş bulunur mu? Bunlar olmadan hadi büyüyelim. Bugün objektif yorumcular dünyanın içinden geçtiği dönemi ikinci dünya savaşından beri en büyük kriz olduğunu söylüyorlar. Böyle bir dönemde ülkemizin elbette etkilenmemesi mümkün değil. Bu yıl ki enerji faturamızın getireceği ek yük yaklaşık 50 milyar dolar. İlk 5 ayda dış ticaret açığı ya da bugünkü 25 milyar dolar seviyesinde cari açığın en önemli sebeplerinden biri de petrol ve enerji fiyatlarındaki artıştır. Dünyanın içinden geçtiği bu dönemde büyümenin küçümsenmesinin vatandaşımızın nezdinde karşılığı yoktur. Büyüme iştir, aştır, adalettir. Dar gelirlilerin yanında olmaya devam edeceğiz. Enflasyon dünyanın neresinde olursa olsun dar gelirlileri mutlaka etkiler. Şirket karlılıklarını değişik oranlarda etkiler" diye konuştu.

'TÜRKİYE EKONOMİ MODELİ KENDİNE HASTIR'

Bakan Nebati, 2002 yılından bu yana çalışanların, emeklilerin maaşlarının reel olarak artırıldığını kaydederek şöyle dedi:

"Emeklilerimizin ücretlerini sürekli artırdık ve hiçbir zaman enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz. Yeni hikayemiz belli; Yatırım, üretim ve ihracata dayalı Türkiye ekonomi modelidir. Enflasyon ne zaman ortaya çıkarsa en fazla etkileyeceği grup dar gelirli gruptur. Bende bu durumu ifade ettim. Hükümetlerimiz her zaman dar gelirli vatandaşlarımızın yanında olmuş, onlar için her türlü fedakarlıkta bulunmuştur. Türkiye ekonomi modeli ne Güney Kore ne Çin modelidir. Türkiye'nin kendine has modelidir. Türkiye'nin güçlü iş dünyası var. Türkiye krizleri gerçekten fırsata çeviriyor. 2020 ve 2021 bir başarı hikayesidir. Kim bilebilirdi ki 24 Şubat'ta savaş başlasın. Bu savaş tüm dünyayı küresel derin bir krize dönüştürecek. Türkiye ekonomi modeli bu başarıyı yakalayacak. Bu başarıya ulaştıktan sonra ben şunu bekleyeceğim ve evet, Türkiye'ye özgü bir ekonomi bir modeli oluşturuldu ve bu model cari dengeyi sağlama ve sonrasında fazla vermeye dönük. Tabi ki cari açık veriyoruz, enerji fiyatları ortada. Petrolü ben üretmiyorum, bekleyeceğiz."

'HER 100 LİRALIK VERGİNİN YALNIZCA 15,1 LİRASININ FAİZE ÖDENMESİNİ ÖNGÖRÜYORUZ'

Bakan Nebati, bütçeden sosyal kesimlere yeterli kaynak ayrılmadığı yönündeki iddialara yönelik, "Öncelikle hatırlatmalıyım ki; bizden önceki dönemlerde bütçeden faize ayrılan kaynak bütçenin yüzde 43,2'sini oluşturuyordu. Yani bir başka deyişle toplanan her 100 liralık verginin 85,7 lirası faize gidiyordu. Şu anda üzerinde müzakere ettiğimiz ek bütçe kanun teklifindeki tutarlarla birlikte 2022 yılında faize ayrılan kaynak bütçenin 11,6'sına denk gelmektedir. Bu oran bütçe başlangıcında öngördüğümüz 13,7'lik orandan da daha düşük bir seviyededir. Ayrıca, bu yıl topladığımız her 100 liralık verginin yalnızca 15,1 lirasının faize ödenmesini öngörüyoruz. Söz konusu tutarı, ek bütçe ile verdiğimiz ilave ödeneğe rağmen sene başında öngördüğünüz 19,1 liralık seviyeden daha aşağı bir seviyeye indiriyoruz" dedi.

'ÇALIŞANLARIMIZIN ÜCRETLERİNDE YÜZDE 40 ORANINDA ARTIŞ OLACAĞINI ÖNGÖRMEKTEYİZ'

Bakan Nebati, ek bütçeden sosyal kesimlere sağlanan kaynaklara ilişkin şöyle konuştu:

"20 yıldır yaptığımız gibi bu yıl da çalışanlarımızı enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz. Her yıl çalışanlarımıza enflasyonun üzerinde destek verdik, vermeye devam edeceğiz. Şimdi yaptığımız iyileştirmelerle çalışanlarımızın ücretlerini enflasyona karşı koruyoruz. 2022 yılı Ocak ayında çalışanlarımızın aylıklarında yüzde 30,95 oranında artış yapılmıştır. Temmuz ayında da yapılacak artış Haziran ayı enflasyon rakamlarının açıklanması ile kesinleşecek olup yaklaşık yüzde 40 oranında artış olacağını öngörmekteyiz. Bu kapsamda, 2022 yılında memurlarımızın aylıklarında yapılacak kümülatif artış yaklaşık yüzde 83'e ulaşacaktır."

'EMEKLİ AYLIKLARINDAKİ ARTIŞIN BÜTÇEYE İLAVE ETKİSİ YAKLAŞIK 180 MİLYAR TL CİVARINDA'

Bakan Nebati, ek bütçe ile emekli aylıklarında yapılacak artışlara ilişkin şöyle konuştu:

"Emekli aylıklarında yapılan artışlar başta olmak üzere SGK'ya yapılacak transferlere 154 milyar TL kaynak ayırıyoruz. 2022 yılı Ocak ayında memur emeklilerimizin aylıklarında yüzde 30,95 oranında, SSK ve Bağ-Kur emeklilerimizin aylıklarında ise yüzde 25,47 oranında artış yapılmıştır. Ayrıca, en düşük emekli aylığı 2 bin 500 TL'ye yükseltilmiştir. Temmuz ayında emeklilerimizin aylıklarında yapılacak artışın yaklaşık yüzde 40 oranında olacağını öngörmekteyiz. Bu kapsamda, 2022 yılında memur emeklilerimizin aylıklarında yapılacak kümülatif artış yaklaşık yüzde 83'e, SSK ve Bağ-Kur emeklilerimizin aylıklarında yapılacak kümülatif artış ise yaklaşık yüzde 76'ya ulaşacaktır. Emekli aylıklarındaki artışın bütçeye ilave etkisi yaklaşık 180 milyar TL civarındadır. Prim gelirlerindeki artış da dikkate alınarak SGK'ya yapılacak transferlerin toplamı 154 milyar TL olarak teklif edilmiştir."