‘Türkiye, diyabet sıklığında Avrupa’da ilk sırada’
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Alper Sönmez, “Avrupa'da diyabet sıklığı en yüksek olan ülke konumundayız. Türkiye’de her iki diyabetli bireyden biri diyabetli olduğunun farkında değil” dedi.
Güven Hastanesi, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü kapsamında ‘Hareket Et, Diyabeti Yok Et’ başlıklı seminer düzenledi. Hastanenin 14 Mart Salonu’nda gerçekleşen seminere, çok sayıda davetli katıldı. Diyabetle mücadelede bilgi paylaşımı ve sağlıklı yaşamın önemi üzerine gerçekleştirilen etkinlikte, Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Prof. Dr. Mustafa Cesur açılış konuşması yaptı. Seminerde, Türkiye'de diyabetin güncel durumu, diyabet belirtileri ve teşhis yöntemleri, komplikasyonların yönetimi, sağlıklı beslenmenin önemi ve diyabet takibinde güncel teknolojiler gibi önemli konular ele alındı.
‘HER İKİ KİŞİDEN BİRİ DİYABETLİ OLDUĞUNU BİLMİYOR’
Prof. Dr. Alper Sönmez, Türkiye’de diyabetin güncel durumu hakkında çarpıcı veriler paylaşarak, “Avrupa'da diyabet sıklığı en yüksek olan ülke konumundayız. Türkiye’de her iki diyabetli bireyden biri diyabetli olduğunun farkında değil. Diyabet obezite, hipertansiyon ve dislipidemi gibi birçok sağlık sorunuyla birlikte görülüyor. Diyabet hastalarının yüzde 60’ı obez, yüzde 70’i hipertansif ve yüzde 95’i ise kan yağları yüksekliği yaşıyor. Bu tablo, diyabetle mücadelede yaşam tarzı değişikliklerinin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor” dedi.
'SIK İDRARA ÇIKMA, İSTEMSİZ KİLO KAYBI HABERCİ OLABİLİR’
Doç. Dr. İbrahim Demirci, seminerde yaptığı konuşmada diyabetin temel belirtilerine dikkat çekerek, "Diyabet hastalarında ağız kuruluğu, sık idrara çıkma, halsizlik, bulanık görme ve istemsiz kilo kaybı gibi belirtiler en sık karşılaşılan sorunlar arasında yer alıyor" dedi. Ayrıca diyabet tanısının önemine değinen Dr. Demirci, “Açlık kan şekeri, tokluk kan şekeri ve Tip 1 ve Tip 2 diyabetini teşhis etmek ve diyabetinizi ne kadar iyi yönettiğinizi izlemek için kullanılan yaygın bir kan testi olan HbA1c ölçümleriyle diyabetin tanısını netleştirebiliyoruz. Bu testler sayesinde diyabetin erken teşhis edilmesi, hastalığın yönetiminde büyük bir avantaj sağlıyor" diye konuştu.
‘YOĞUN STRES DİYABET YÖNETİMİNİ ZORLAŞTIRIYOR’
Uzman Klinik Psikolog Gözdem Özdem Akaydın, seminerde stresin diyabet hastaları üzerindeki etkilerini ele alarak, şunları söyledi: “Stres, kişinin bedensel ve zihinsel sağlığını doğrudan etkileyen bir faktör. Özellikle diyabet gibi kronik hastalıklarda stres yönetimi büyük önem taşıyor. Stres seviyesinin yüksek olduğu durumlarda bedenimizin çeşitli tepkiler verdiğini gözlemliyoruz. Yüksek stres, kan basıncını ve kan şekerini artırarak diyabet yönetimini zorlaştırabilir.”
‘HAŞLAMASI 76, CİPS FORMU İSE, 568 KALORİ’
Uzman Diyetisyen Serap Güzel, diyabet tedavisinde beslenmenin rolünü vurgulayarak, “Diyabet yönetiminde karbonhidrat tüketimi büyük önem taşır. Kan şekerini ani yükselten besinlerden kaçınılmalı, porsiyon kontrolüne dikkat edilmelidir. Özellikle karbonhidrat kaynakları arasında patates gibi yüksek glisemik indeksli gıdalara dikkat edilmelidir. 100 gram patates 76 kalori içerirken, kızartıldığında bu değer 308 kaloriye, cips formunda ise 568 kaloriye çıkarak diyabet yönetimini zorlaştırabilir” dedi.
Etkinlik süresince katılımcılar için ücretsiz şeker ölçümü hizmeti de sunuldu. Diyabetin erken teşhisi ve önlenmesi açısından büyük önem taşıyan bu uygulama, katılımcılar tarafından ilgiyle karşılandı. Seminerin sonunda gerçekleşen soru-cevap bölümünde, katılımcılar diyabetle ilgili merak ettikleri soruları uzmanlara yönlendirme fırsatı buldular.