Gündem
Politika
Spor
Dünya
Ekonomi
Kurumsal
English
You are already subscribed to notifications.

‘Obezite ameliyatlarından sonra görülen deri sarkması tedavi edilebilir’

Sessiz bir salgın haline gelen obezite, dünyada bir milyarı aşkın insanın hayatını tehdit ederken, Türkiye’de de neredeyse her 3 kişiden biri bu hastalıkla mücadele ediyor. Yapılan araştırmalar, obeziteye karşı her yıl yarım milyonu aşkın insanın bariatrik cerrahiye başvurduğunu gösterirken, uzmanı bu ameliyatlardan sonra oluşabilecek deri sarkmalarının estetik operasyonlarla giderilebileceğini açıkladı.

ABONE OL
İSTANBUL,(DHA)- 

Dünya çapında her yıl yarım milyonu aşkın insanın bariatrik cerrahiye başvurduğunu söyleyen Prof. Dr. Mustafa Keskin, “Obezite ameliyatları, aşırı kilolu bireylerin kilo vermesine yardımcı olarak sağlıklarını iyileştiriyor. Ancak hızlı kilo kaybı, cildin elastikiyetini yitirmesine ve deri sarkmalarına yol açabiliyor. Cilt zamanla kilo kaybına adapte olmaya çalışsa da vücutta sarkmalar meydana gelebiliyor. Bu durum kişide hem psikolojik hem de fonksiyonel rahatsızlıklara neden olabiliyor” dedi.

‘SARKMALAR EN ÇOK KARIN, KOL, BACAK VE GÖĞÜSTE ORTAYA ÇIKIYOR’

Söz konusu sorunun profesyonel estetik müdahalelerle giderilebileceğini aktaran Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Keskin, sarkmaların en çok hangi bölgelerde ortaya çıktığını şöyle sıraladı:

“En sık sarkma bölgelerinin başında karın, kollar, bacaklar ve göğüs bulunuyor. Karın bölgesinde sarkan fazla deri ve yağ dokusu karın germe (abdominoplasti) ameliyatı ile toparlanırken, kol ve bacaklardaki sarkmalar için de benzer başka cerrahi müdahaleler kullanılabiliyor. Bu ameliyatlar, sadece estetik bir görünüm sunmakla kalmıyor, aynı zamanda hastaların kendilerini daha iyi hissetmelerini ve yaşam kalitelerini yükseltmelerinin önünü açıyor.”

‘HASTALARIN DA DİKKAT ETMESİ GEREKEN HUSUSLAR BULUNUYOR’

Prof. Dr. Mustafa Keskin, “Hastalar genellikle vücutlarında birçok farklı bölgede deri sarkmalarıyla karşılaşabiliyor. Fakat, birden fazla bölgenin aynı anda ameliyat edilmesi her zaman mümkün olmuyor. Hastanın genel sağlık durumu ve ameliyat sonrası iyileşme süreci dikkate alınarak bazı durumlarda bu işlemler, kişiye özel kademeli olarak planlansa da dikkat edilmesi gereken pek çok husus bulunuyor” diyerek değerlendirmelerini şöyle sonlandırdı:

“Ameliyat sonrasında hastaya da bazı sorumluluklar düşüyor. İyileşme sürecinde korse kullanımı, ödemi azaltmak ve deri altında sıvı birikimini engellemek açısından önemli bir hususu oluşturuyor. Genellikle 6 hafta boyunca korse kullanımı önerilirken fiziksel aktivitelere başlama süresi de genelde 1-2 hafta civarında seyrediyor. Elbette her hasta için bu süre farklılık gösterebiliyor. Bu operasyonlar, hastaların estetik kaygılarını gidermenin de ötesinde, kendilerine olan güvenlerini kazanmalarına yardımcı oluyor” diye konuştu.

Diğer Haberler

  1. Meme Kanserini yenen hastalar buluştu
  2. Kazakistan’da check-up yaptırırken öğrendiği meme kanserini İstanbul’da yendi
  3. Bahçelievler’de Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı için etkinlik düzenlendi
  4. Sağlık-Sen aile hekimliği mesaisini TBMM’de sürdürüyor
  5. Kekemelik ile ilgili 'akran zorbalığı' uyarısı
  6. ‘Meme kanserinin semptomları hakkındaki yetersiz bilgiler, kadınlar arasında tedavi arayışını geciktiriyor’
  7. ‘Meme Kanseri riskini azaltmak mümkün’
  8. Mevsim geçişlerinde 'beyin kanaması' riski
  9. Sağlık-Sen: Afet bölgesinden diğer illere tayin olan personele geri dönüş hakkı verildi
  10. ‘Magnezyum, uyku kalitesini artırıyor’

© Copyright 2024

DHA