Altın Portakal'da Göksel Kortay'a 60'ıncı yıl plaketi

Türkiye'nin en uzun soluklu film festivali olan Antalya Altın Portakal Film Festivali, bu yıl 61'inci kez yapılıyor. Festivalin son gününde Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması'nda Ayçıl Yeltan'ın yönetmen koltuğunda oturduğu 'Fidan' filminin gösterimi yapıldı. Kadrosunda Leyla Smyrna Cabas, Alican Yücesoy, Ayça Bingöl, Göksel Kortay, Gürkan Uygun, Ilgın Bingöl ve Pınar Tuncegil gibi isimlerin yer aldığı filmin Atatürk Kültür Merkezi'nde yapılan gösterimi, büyük ilgi gördü. Film gösteriminin sonrasında filmin kadrosun yer alan usta sanatçı Göksel Kortay'a, sanat hayatındaki 60'ıncı yıl olması nedeniyle bir plaket verildi.

KORTAY'A SARILDI

Kortay'a plaketi veren BİROY Sinema Oyuncuları Meslek Birliği Başkanı Renan Bilek, konuşması sırasında duygu dolu anlar yaşayıp, Kortay'a sarıldı. Renan Bilek, "Kortay ile birlikte çalışmamız olmadı ama Tiyatro Oyuncuları Derneği vasıtasıyla üzerimizde çok emeği vardır. Zarafeti, entelektüel birikimiyle, çağdaş Türk kadınının en iyi motiflerinden birisi olmuştur ömrü boyunca. Büyüklerimize özenerek büyürdük. Bizim yaşıtımız hanımefendilerin idolü olmuştur Göksel Kortay" dedi.

'BİR MESLEKTE 60 YIL, DİLE KOLAY'

Aldığı ödül ile çok duygulandığını söyleyen Göksel Kortay, "Meslek yaşamımdaki 60 yılımı göz ardı etmeyip, beni bu gece muhteşem ödülle taçlandıran BİROY'a çok teşekkür ediyorum. Çok duygusallaştım ve çok heyecanlıyım. Bir meslekte 60 yıl, dile kolay; bir ömür demek. Ne güzel bir rastlantıdır, Altın Portakal ile yaşıtmışız. Bu yolculukta oyunculuk, yönetmenlik, sunuculuk, çevirmenlik, dublaj, sendikacılık var. Bu ödülü yönetmenimiz Ayçıl Yeltan özelinde hayallerine hiçbir zaman dur demeyen ve sürekli o hedefe doğru koşan, uğraşan, didinen, tek başına başarabilen tüm kadınlarımız adına almak istiyorum. Bu, 60 emek yılımın en özel, en önemli ödülü" dedi.

'SESSİZ BİR ÇIĞLIK GİBİ DÜŞÜNDÜM ASLINDA'

Törenin ardından film ekibi düzenlenen söyleşide seyircilerin sorularını yanıtladı. Söyleşide konuşan yönetmen Ayçıl Yeltan, kız çocuklarının eğitimleri üzerinde durulmasını gerektiğini söyledi. Yeltan, "Filmde Anadolu kadınlarının 3 kuşakta birbirlerine olan desteğini gördük. Sonunda bağlamak istediğimiz yer, kız çocuklarının eğitiminin ne kadar önemli olduğu. Bunu anlatmak istiyoruz aslında. Bu çocuğun haykırışlarını daha sessiz anlatmak istedim. Sessiz bir çığlık gibi düşündüm aslında. Benim ailemde de okutulmamış bir kız çocuğunun hikayesi var. Bu benim çok onuruma dokunuyor aslında. Yazmaya başladığım andan itibaren mutlu sonla bitirmeye kararlıydım. Bizim bu umuda ihtiyacımız var" diye konuştu. İlk oyunculuk deneyimi olduğunu söyleyen filmin başrol oyuncusu Leyla Smyrna Cabas, "Bu film, benim için çok güzel bir deneyimdi. Film sonrasında gerçekten bu mesleği yapmak istediğimi fark ettim. Tüm ekipten çok şey öğrendim" dedi.