'Palalı Sabri'nin kardeşinin de arasında bulunduğu çatışmaya ilişkin davada 3 tahliye
Ortaköy’de geçtiğimiz yıl iki grup arasında alacak verecek meselesi yüzünden çıkan çatışmada 4 kişinin yaralanmasına ilişkin aralarında 'Palalı Sabri' adıyla tanınan Sabri Çelebi'nin kardeşi Mehmet Emin Çelebi’nin de bulunduğu 5’i tutuklu toplam 22 sanığın yargılandığı davada, 3 sanığın tahliyesine karar verildi.
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Fatih Naryaprağı, Remzi Özmemiş ve Veysel Kaya ile başka suçtan tutuklu Yağız Önal, Mehmet Emin Çelebi getirildi. Bazı tutuksuz sanıklar duruşmaya katılırken, bazıları ise bulundukları şehirlerden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığı ile katıldı. Taraf avukatları ise duruşma salonunda hazır bulundu.
'SADECE KORKUP GİTSİN DİYE BİR EL SIKTIM'
Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Veysel Kaya işletmede güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, olay günü işletmede tahliye işlemlerinin ardından icra memurlarının ayrılmasıyla birlikte sanık Mehmet Emin Çelebi ve arkadaşlarının da olay yerinde olduğunu belirterek, "Patronum Mustafa Remzi Bucak tahliye işlemlerinin bitmesinin ardından olay yerine geldi. Patronum Remzi Bucak, Mehmet Emin Çelebi’ye 'İşiniz bitmedi mi ne bekliyorsunuz, ne zaman çıkacaksınız' dedi. Mehmet Emin Çelebi de ağza alınmayacak küfürler edip, 'hepinizin kafasına sıkarım' diyerek belinden silah çıkardı ve Remzi Bucak’a ve işçilere doğru ateş etmeye başladı. Bekçilik yaptığım için yanımda silah taşıyordum. İsmini dosyadan öğrendiğim Emre Avşar ile boğuşurken silahımı almaya çalıştığını fark edince ben de bir el bacağına ateş ettim. Sadece korkup gitsin diye bir el sıktım. Böyle bir olay olduğu için pişmanım. Olay yerine gelen polislere teslim oldum. Bir yıldır tutukluyum tahliyemi talep ediyorum" dedi.
"BEN PALALI SABRİ’NİN KARDEŞİYİM DİYEREK ATEŞ ETTİ"
Sanık Mustafa Remzi Bucak savunmasında, "İstanbul’da yatırım yapmak için olay yerindeki işletmeyi Ahmet Atabey’in şirketinden kiraladım. Sonrasında ben de burayı başka bir şirkete kiraladım. Kiralarını ödeyemediler bu yüzden mahkemelik olduk. Daha sonra icraya başvurduk ve icra memurları olay günü icra işlemleri gerçekleştirdi. Niyetim kötü değildi, oraya giderken Mehmet Emin Çelebi ve arkadaşlarının orda olduğunu bilmiyordum. İcra işlemleri bitince avukatlar arayıp tahliyenin gerçekleştiğini ve mekana gelebileceğimi bildirdiler. Olay yerine geldiğimde tanımadığım 4-5 kişi bekliyordu. Adını daha sonra öğrendiğim Mehmet Emin Çelebi’ye 'burayı tahliye ettik, ne zaman boşaltacaksınız' dedim. Emin Çelebi de 'elinizi kolunuzu sallayarak buraya girebileceğinizi mi sanıyorsunuz' dedi. Ardından arbede yaşandı. Emin Çelebi belindeki tabancayı çıkartıp küfürler ederek 'hepinizin kafasına sıkarım, ben Palalı Sabri'nin kardeşiyim' diyerek ateş etti. Ben de tabancamı çıkartıp, 3-4 el yere doğru ateş ederek olay yerinden uzaklaştım. Çelebi de o esnada hala bize doğru ateş etmeye devam ediyordu. Benim kimseyi öldürmek gibi amacım yoktu. Olayda yaralanmadım ancak bize ateş edenlerden şikayetçiyim" diye konuştu.
"BELİNDEKİ SİLAHI ÇIKARIP BANA DOĞRU 2-3 EL ATEŞ ETTİ"
Mağdur Hekim Yalçınkaya ise, Mehmet Emin Çelebi ve Sabri Çelebi’nin şoförü olarak çalıştığını söyleyerek, "Emin Çelebi tahliye işlemleri için beni olay yerine çağırdı. İcra memurları olay yerindeyken kilit değiştirme mevzusundan Emin Çelebi ile icra memurları arasında tartışma çıktı. Daha sonra polisler geldi. İşlemler bitince polis ve icra memurları olay yerinden ayrıldı. Daha sonra Mustafa Remzi Bucak ve 5-6 kişi 'biz burayı tahliye ettik gidin' dediler. Patronum Mehmet Emin Çelebi ile aralarında tartışma çıktı. Patronum silahını çıkarıp birkaç el geri giderek ateş etti. Ben de biriyle boğuştum, aramızda küfürleşme oldu. Belindeki silahı çıkarıp, bana doğru 2-3 el ateş etti. Kasığımdan ve karnımdan yaralanarak yere düştüm. Beni yaralayan kişi Serdal Küçükbayrak'tır. Ben kimseden şikayetçi değilim, davaya da katılmak istemiyorum" ifadelerini kullandı.
Duruşma tutuklu sanık Mehmet Emin Çelebi iddianamenin kendisine tebliğ edilmediğini belirterek, savunma yapmayacağını söyledi. Diğer tutuksuz sanıklar ise olayla ilgilerinin olmadığını belirterek, beraatlarını talep etti.
3 SANIĞA TAHLİYE KARARI
Mahkeme heyeti tutuklu sanıklar Remzi Özmemiş, Veysel Kaya ve Fatih Naryaprağı’nın tahliyesine karar verdi. Heyet, sanıklar Veysel Kaya, Mustafa Remzi Bucak ve Serdal Küçükbayrak’ın yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol hükümlerinin uygulanmasına hükmetti. Mahkeme duruşmaya katılmayan sanıklar Hakan Özer ve Oğuzhan Yılmaz'ın zorla getirilmesine karar verdi. Heyet olay günü tahliye işlemlerini gerçekleştiren avukatların tanık olarak ifadelerinin alınmasına hükmetti. Mahkeme diğer sanıklar için adli kontrol işlemlerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, müşteki şüpheliler Mehmet Emin Çelebi ile mağdur şüpheliler Ahmet Atabey ve Remzi Bucak arasında, Beşiktaş’ta bulunan bir işletmenin kira alacağı nedeni ile aralarında husumet olduğu anlatıldı. İddianamede, 7 Nisan 2021 yılında işletmede tahliye işlemlerinin yapılması nedeniyle birinci grup olarak adlandırılan müşteki şüpheliler Mehmet Emin Çelebi, Mikail Apaydın, Emre Avşar ve mağdur Hekim Yalçınkaya’nın işletmede oldukları, tahliye işlemleri sırasında ikinci grup olarak adlandırılan söz konusu işletmenin alt kiracılarından olan mağdur şüpheli Mustafa Remzi Bucak tarafından çağırılmaları üzerine gelen mağdur şüpheliler Remzi Özmemiş, Ahmet Atabey, Fatih Naryaprağı ile işletmede bekçi olarak çalışan Veysel Kaya ve beraberindeki 18 şüpheli işletme yakınında buluştukları anlatıldı. İkinci gruptaki şüphelilerin işletmenin tahliyesi için gelen icra memurları ve polislerin olay yerinden ayrılmalarını bekledikleri anlatılan iddianamede, icra memurlarının olay yerinden ayrılmalarının ardından ikinci gruptaki şüpheliler, birinci gruptaki şüphelilerin yanına giderek sözlü tartışmanın ardından tarafların birbirlerine tehditler savurduğu anlatıldı. İki grup arasında tartışmanın büyümesiyle birinci grupta yer alan Mehmet Emin Çelebi yanında bulundurduğu silahı çıkarması üzerine iki grup arasında silahlı çatışma yaşandığı anlatılan iddianamede, çatışmada 9 farklı silahın kullanıldığı ve bu silahlardan ikisinin birinci grupta yer alan Mehmet Emin Çelebi ve Mikail Apaydın tarafından kullanıldığının anlaşıldığı aktarıldı. İddianamede silahlı çatışma sırasında birinci gruptan şüphelilerin yaralandığı, ikinci gruptan şüphelilerin ise çatışmada yara almadığı aktarıldı.
İddianamede, ikinci grupta yer alan mağdur şüpheliler Mustafa Remzi Bucak, Remzi Özmemiş, Fatih Naryaprağı, Veysel Kaya ve beraberindeki 18 şüphelinin, mağdur şüpheliler Mehmet Emin Çelebi, M.Ç., müştekiler Hekim Yalçınkaya ve Emre Avşar’a karşı 'Kasten öldürme' suçundan ayrı ayrı 4’er kez 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep edildi.
İddianamede, müşteki şüpheli Mehmet Emin Çelebi ile dosyası ayrılan 18 yaşından küçük M.Ç.’nin ikinci grupta yer alan 21 şüpheliye karşı 'Zincirleme şekilde silahla yaralamaya teşebbüs', 'Zincirleme şekilde silahla birden fazla kişi tarafından tehdit' suçlarından toplamda 3 yıl 4 ay 15 günden 9 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Müşteki şüpheli Mehmet Emin Çelebi’nin şüpheliler Erkan Çiftçi, Ozan Yolaçam ve Veysel Kaya’ya karşı 'Zincirleme şekilde hakaret' suçundan ayrı ayrı 7 ay 15 günden 1 yıl 9 aya kadar hapsi istendi. Mağdur şüpheli Mustafa Remzi Bucak’ın şüpheliler Mehmet Emin Çelebi, Mikail Apaydın ve Emre Avşar’a karşı 'Zincirleme şekilde hakaret' suçundan 7 ay 15 günden 1 yıl 9 aya kadar hapsi talep edildi.