Eyüpsultan'da öldürülen okul müdürünün meslektaşı yaşananları anlattı
Eyüpsultan'da okul müdürü İbrahim Oktugan'ın hayatını kaybettiği silahlı saldırı anını, meslektaşı Kadriye Deveci anlattı. Saldırının ardından İbrahim Oktugan ile göz göze geldiğini belirten Deveci, "Patlama sesinden sonrasında odadan çıktığımda, hocamla yüz yüze gelip bir birimize baktık. Onun her tarafı kan içerisindeydi zaten. Ne olduğunu anlayamadım. Hocamla sadece göz göze geldiğimde, zaten üzerime doğru yığılmıştı" dedi.
Eyüpsultan'da okul müdürü İbrahim Oktugan'ın hayatını kaybettiği saldırı anını, aynı okulda öğretmenlik yapan Kadriye Deveci anlattı. Deveci, "Cümleler yetersiz kalıyor. Benim şahit olduğum sadece hocamın, patlama sesi sonrasında odadan çıktığımda, hocamla yüz yüze gelip bir birimize baktık. Onun her tarafı kan içerisindeydi zaten. Ne olduğunu anlayamadım. Sadece patlama sesi duydum, iki el. Ama 3 el atış sesi duyan olmuş. O anda, o panikle heyecanla ne olduğunu anlayamadım. Hocamla sadece göz göze geldiğimde zaten üzerime doğru yığılmıştı. Ama ne mümkün. Öğrenci bir ay bizde kalmıştı. Gönderilmesi konusunda ailesiyle görüşülmüştü. Ailesi de biraz problem çıkarmıştı ve gönderildi öğrenci. Ondan sonrasında hiç bir şekilde görmedim öğrenciyi. Problemli bir öğrenciydi. Öğretmenlerine karşı saygısızdı. Çevresine arkadaşlarına karşı olumsuz davranışlar sergileyen bir öğrenciydi" diye konuştu.
"ABLASI BİZDE 4 YIL BOYUNCA OKUDU"
Gazetecilerin, Y.K.'nın geldiği okuldan a aynı gerekçeyle mi gönderildiğini sorması üzerine Deveci, "Sanırım evet. Ama bu bize yansıtılmadı. Kimseyi töhmet altında bırakmak için bunu söylemiyorum. Bazı özel kurumlarda başından savmak için belki bunlar ört bas ediliyor söylenmiyor. Birde bu öğrencinin ablası bizde 4 yıl boyunca okudu. Öğrenim gördü ve biz böyle bir problem yaşamadık. Hırçın davranışlar görmedik, tanık olmadık. Ona binaen öğrenciyi almış bulunduk. Bir ay içinde gösterdiği tavır ve davranışlar çok problemliydi. Zaten hocamda Allah rahmet eylesin, demişti; bu öğrenciyi biz taşıyamayacağız, bu bize uygun değil, bizim öğrencilerimize çok kötü öğrenci. Öğretmenlerine saygısız, öğretmenlerine ismiyle hitap edip, küfürlü konuşan. En son zaten öğretmenlerimizden birine küfürlü konuşması oldu. Ailesi bunu kabul etmemek için çok direndi. Ama dedik yani, biz bu öğrenciyi taşıyamayacağız. Gönderilmesi yönünde karar verilmişti" ifadelerini kullandı.
"GÜVENLİK GÖREVLİSİNİN NEREDE OLDUĞUNU BİLMİYORUM"
Okulda güvenlik görevlisinin olup olmadığının sorulması üzerine ise Deveci, "Evet o anda olmuş yani. Ne desem boş. Güvenlik görevlisi var. Nerede olduğunu bilmiyorum. Olay sirayet etmeden bir dakika önce arkadaşımla birlikte odama geçiyorum. Odalarımız yan yana, kapımı kapatıp sandalyeme oturur oturmaz patlama sesini duydum. İbrahim hoca bizim arkamızdan geliyordu. Ben iki el ses duydum. Çok kuvvetliydi. Çünkü yanımdaki oda olduğu için ne olduğunu anlayamadım, bomba patladı zannettim. Odadan kendimi atana kadar İbrahim hocayla yüz yüze geldik" şeklinde konuştu.
"ANNESİYLE ARAPÇA KONUŞUNCA İBRAHİM HOCA TÜRKÇE KONUŞUN ANLAMIYORUM DEMİŞ"
Deveci, "İbrahim hoca ile velisi arasında bir konuşma gerçekleşiyor. Öğrenci annesi ile Arapça konuşmaya başlıyor. Öğretmenimiz sadece, Türkiye Cumhuriyeti'ndeyiz. Türkçe konuşmak zorundasın. Senin konuştuğun dili ben anlamıyorum. Annene ne diyorsun dedi? Bu orada çok sinirlendi. odadan çıkardılar. Bir sürü feveranlık yaptı. Kendince farklı sebepler göstermeye çalıştı. Ama hiç bir şey yok. Hocamın üslubu o kadar iyidir ki. Ben 8 yıldır onunla çalışıyorum, bir kötü kelimesini duymuş değilim" dedi.