Diyarbakır'da dershane önündeki bombalı saldırıda ölenler anıldı
Diyarbakır'da 17 yıl önce PKK'lı teröristlerin dershane önüne park ettiği bomba yüklü aracı infilak ettirmesi sonucu yaşamını yitiren 6'sı öğrenci 7 kişi, düzenlenen programla anıldı. Saldırıda 17 yaşındaki oğlu Eren Şahin'i kaybeden eski AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, "Çocukları toprağa vereli bugün tam 17 yıl oldu. Dile ne kadar kolaysa, bilin ki kalbe de o kadar zor" dedi.
Yenişehir ilçesi Prof. Dr. Yusuf Yazıcıoğlu Caddesi'nde 3 Ocak 2008'de PKK'lı teröristlerce bir dershanenin önüne park edilen bomba yüklü aracın, askeri aracın geçişi sırasında infilak ettirilmesi sonucu 6'sı öğrenci 7 kişi yaşamını yitirdi, 73 kişi yaralandı. Saldırıda hayatını kaybeden dershane öğrencileri Eren Şahin Eronat, Salih Ekinci, Melek İpek, Rıdvan Süer, Ferhat Mutlu ve Engin Taşkın ile kızını dershaneden almaya giden Cengiz Kaya için saldırının yaşandığı yerde anma programı düzenlendi. Programa, patlamada oğlu Eren Şahin'i kaybeden eski AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, Vali Murat Zorluoğlu, 8. Ana Jet Üst Komutanı Tuğgeneral Mert Önen, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çelenk, Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamuran Eronat, İl Emniyet Müdürü Fatih Kaya, İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Selçuk Yıldırım, İl Milli Eğitim Müdürü Murat Küçükali kaymakamlar, kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, öğretmenler, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı. 7 kişinin fotoğraflarının bulunduğu patlama yerine kırmızı karanfiller bırakıldı. Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından dua edildi.
'KANDAN BESLENEN BU VAMPİRLER ÇETESİNİN ÇOK ŞÜKÜR Kİ SONLARI GELMİŞTİR'
Teröristlerin sonlarının geldiğini belirten Oya Eronat, "Çocukları toprağa vereli bugün tam 17 yıl oldu. Dile ne kadar kolaysa bilin ki kalbe de o kadar zor. 3 Ocak 2008'de tam bu noktada insafsızca patlatılan 80 kilogram bomba, 7 canımızı aramızdan aldı. Ben de herkesten aylarca kaçtım. Elimde bir ip nereye bağlanacağımı bilmezken, siyasete bağlanacağımın en doğru yol olacağına karar verdim. Birilerinin annelerinin yaşadığı bu zulümleri anlaması gerekiyordu. Hem çocuk şehitlerimizin annelerinin hem de çocuk yaşta dağa kaçırılan evlatlarımızın annelerinin ortak ızdırapların dile getirilmesi gerekiyordu ki bu acılar bir daha yaşanmasın. Hani ne diyordu Aybüke öğretmen, 'Beni öldürende yoktur din iman.' Tıpkı Aybüke öğretmen gibi Necmettin öğretmenimizi de şehit edip, Munzur Çayı'na atan emperyalist güçlerin uşağı bu cinayet şebekesinde de din, iman, vicdan, merhamet sevgi gibi hiçbir olumlu vasfın bulunmadığını yıllardır yaptıkları katliamlardan biliyor ve izliyoruz. Sözde hak arıyoruz diye ülkemizin çok kıymetli öğretmen ve öğrencilerini yok ederek kandan beslenen bu vampirler çetesinin çok şükür ki sonları gelmiştir" dedi.
'ARTIK DİYARBAKIR TERÖRLE ANILAN, HERGÜN BOMBALARIN PATLATILDIĞI BİR ŞEHİR DEĞİL'
Vali Murat Zorluoğlu, "Şu anda bulunduğumuz bu noktada, çok vahim bir hadise yaşandı. Burada yaşanan bu vahşetin gerçekten acılarını, iliklerimize kadar hissetmiştik. Saldırıda Eren Şahin Eronat, Salih Ekinci, Melek İpek, Rıdvan Süer, Ferhat Mutlu ve Engin Taşkın ile kızını dershaneden almaya giden Cengiz Kaya kardeşimize bir kere daha rahmet diliyorum. Evlatlarını kaybeden anne ve babaların huzurunda konuşmak çok zor. Görevim gereği, birçok etkinlikte konuşmalar yaptım. Ama beni bu kadar zorlayan çok az zamanlar oldu. Bu bakımdan ne desek, ne söylesek, annelerin duygularına tercüman olmak zordur. 6 kınalı yavrumuzu burada, hiç suçları yokken, vahşi bir şekilde katledildiler. 17 yıl geçti ama anne ve babalar için sanki bugün olmuş gibi taze ve çok yoğun duygular içerisindeler. Kendilerine sabırlar diliyorum. Yeni gençlerin ölmemesi için hepimize düşen görevler var. 2008 yılından bu yana terörle mücadele konusunda Diyarbakır'da, bölgemizde ve ülkemizde çok büyük mesafeler kat edildi. Artık Diyarbakır terörle anılan, güvenlik sorunuyla anılan her gün bombaların patlatıldığı bir şehir değil. Huzurlu bir şehirde yaşıyoruz. Gençlerimizi en iyi şekilde hazırlamaya devam edeceğiz. Bu vahim hadisenin unutulmaması ve unutturmamız lazım. Burada bir çalışmayı başlatmayı düşünüyoruz. Bu alanda bu çocuklarımızın katledilişini simgeleyecek ve her zaman onları hatırlayacağımız bir anıta ihtiyaç duyduğumuz kanaatindeyim. Önümüzdeki günlerde çalışmayı yapacağız" diye konuştu.