Geri Dön
Sağlık-YaşamTürkiye’deki hepatit vakaları masaya yatırıldı

Türkiye’deki hepatit vakaları masaya yatırıldı

Hepatit, hepatit virüslerinin neden olduğu, karaciğeri hedef alan bir enfeksiyon hastalığı. Kronik hastalığa yol açan hepatit virüsleri kan ve diğer vücut sıvıları ile bulaşıyor. Hepatit virüsü taşıyan kişi ile aynı tıraş bıçağı, tırnak makası gibi özel eşyalarının paylaşılması, steril olmayan şartlarda cerrahi işlem ya da dövme yapılması sonucunda veya doğum esnasında anneden bebeğe hastalık bulaşabiliyor. Hastalık karaciğerde ilerleyici iltihabın oluşması ile siroz ve karaciğer kanserine neden olabiliyor. Türkiye’de Hepatit B taşıyıcılığı yüzde 2 -7 oranında görülürken, Hepatit C oranının ise yüzde 1 civarında olduğu kaydediliyor. Karaciğer nakli olan hastaların yaklaşık  yüzde 60'ında nakil nedeni hepatit B veya hepatit C. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK), Viral Hepatit Çalışma Grubu tarafından 11'ncisi düzenlenen Ulusal Viral Hepatit  Hepatit Sempozyumu'nda hepatit B ve hepatit C ile ilgili başlıklar ele alındı.

Türkiye’deki hepatit vakaları masaya yatırıldı

Klimik Derneği Başkanı Prof.Dr. Alpay Azap, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada yaklaşık 250 milyon kişi Hepatit B, 70 milyon kişinin de Hepatit C virüsü ile enfekte olduğunu kaydetti. Azap, “Ancak hasta olduğunu bilenlerin oranı çok düşük. Dünya Sağlık Örgütü, Hepatit C virüsü için ancak hastaların yüzde 20'sinin virüsü taşıdığının farkında olduğunu bildiriyor. Dolayısı ile tedavi edilebilen hasta oranı da tüm hastaların yüzde 10'unu bile bulmuyor” dedi.

TÜRKİYE'DE 3 KİŞİDEN BİRİ HEPATİT B İLE KARŞILAŞMIŞ

Türkiye'de hepatit B ile karşılaşma oranının yüzde 35'lerin üzerinde olduğunu ifade eden Azap, "Bu ise toplumda nerdeyse her 3 kişiden birinin hepatit B virüsü ile karşılaştığını gösteriyor. Ülkemizde 3 buçuk milyon hepatit B hastası, 750 bin hepatit C hastası olduğu tahmin edilmektedir. Kronik hepatit B hastalığının tedavi edilmemesi durumunda 5 yıl içerisinde yüzde 8-20 siroza dönüşme ihtimali bulunmaktadır. Sirozlu olgularda yılda yüzde 2-5'inde karaciğer kanseri gelişebilir. Hepatit C'de vakaların yaklaşık yüzde 75-85'inde kronikleşmektedir. Bu vakalarda ilerleyen dönemlerde yaklaşık 20 yıl içerisinde yüzde 10-20 oranında karaciğer sirozu ve buna bağlı her yıl yüzde1- 5 karaciğer kanseri gelişebilmektedir" diye konuştu.

TÜRKİYE'DE 9 BİN KİŞİ HEPATİT C'DEN KURTULDU

KLİMİK Derneği Viral Hepatit Grubu Başkanı Prof. Dr. Neşe Demirtürk ise, "18 Haziran 2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Sağlık Uygulama Tebliği'ndeki değişiklik ile, son yıllarda dünyada Hepatit C'nin tedavisinde yüzde 90-100 oranında başarı gösteren ilaçların geri ödeme kapsamına alındığını vurguladı. Sağlık Bakanlığı tarafından tedavi alan hasta sayısı ile ilgili resmi olarak açıklanan net bir sayı olmamakla beraber, yaklaşık 8-9 bin civarında hastanın tedavi aldığı tahmin edilmektedir. Tedavi verilen hastalarda başarı oranı oldukça yüksek olup dünya literatürü ile uyumlu olarak yüzde 90-100 arasındadır. KLİMİK Derneği Viral Hepatit Çalışma Grubu olarak yaptığımız bir çalışmada yeni ilaçlarla tedavi edilen toplam 1387 kronik Hepatit C hastasında tedavi sonuçları değerlendirilmiş ve başarı oranı yüzde 99 olarak bulunmuştur" dedi.

TEDAVİYE İHTİYACI OLAN HASTALARA ULAŞMAK İSTİYORUZ

Prof.Dr. Demirtürk, Türkiye'de yaklaşık olarak 750 bin civarında hepatit C'li hasta olduğunun tahmin edildiğini belirtti. Demirtürk, “Tedavi edilen hasta sayısına bakıldığında ancak yüzde 1 buçuk civarında hastanın tedaviye ulaşabildiğini görüyoruz. Hastaların çoğu virüsü taşıdıklarının farkında bile değiller. Bu nedenle öncelikle hastalıkla ilgili farkındalığı arttırıp tedaviye ihtiyacı olan hastaları bulmamız gerekiyor. Tedavisiz veya takipsiz hepatit hastalarını bulma hedefi son derece önemlidir. Bu hedefe ulaşabilmek amacıyla tarama, korunma ve tedavi kampanyalarının oluşturulması büyük önem taşımaktadır" ifadesini kullandı.

58 BİN DİYALİZ HASTASININ YÜZDE 4'ÜNDE HEPATİT B, YÜZDE 5'İNDE İSE HEPATİT C VAR

Prof.Dr. Neşe Demirtürk , hemodiyaliz hastalarının yüksek risk altında olmalarının önemli nedenlerinden birisinin yeterli temizlik yapılmayan hemodiyaliz makineleri olduğunu kaydetti. Demirtürk, "Uluslararası kılavuzlar makine ve hastaların ayrılmasını önermemektedir. Bunun nedeni virüsün enfekte serumda düşük titrelerde bulunması ve oda sıcaklığında hızla inaktive olmasıdır. Ancak ülkemizde Sağlık Bakanlığı'nca hazırlanan Diyaliz Merkezleri Hakkında Yönetmelik kapsamında Hepatit C pozitif hastalar için ayrı makineler kullanılması zorunluluğu bulunmaktadır. Ülkemizde hepatit C'nin hemodiyaliz hastalarında toplumda görüldüğünden çok daha sık görülüyor olması nedeni ile bu uygulama doğru olabilir. Hemodiyaliz ünitelerinde hastaların serolojik olarak takip edilmesi, sağlık personelinin belli aralıklarla hepatit serolojilerinin taranması önemlidir. Zira hepatit C'nin yayılımını önlemenin en iyi yolu hastaları yakalayıp tedavi ederek bulaştırıcılığı da ortadan kaldırmak" dedi.

TOPLUMDA YÜZDE 60-70 HEPATİT HASTASININ DURUMUNUN FARKINDA OLMAMASI ÜZÜCÜ BİR DURUM

Prof. Dr. Neşe Demirtürk, kronik hepatit B ve C enfeksiyonlarının hem Türkiye’de hem de dünyada karaciğer kanserinin ve karaciğer nakillerinin en önemli nedeni olduğunu söyledi.

Demirtürk, "Buna rağmen hastaların en az yüzde 60-70'inin hasta olduğunun farkında bile olmaması üzücü bir durum. Toplumun hepatitlerle ilgili bilgilendirilmesi, hastaların tespit ve tedavisi, bulaş yollarının engellenmesi çok büyük önem taşıyor. Hepatit B enfeksiyonundan aşı ile yüzde 99 korunabiliyor olmamız, Hepatit C enfeksiyonundan da aşı ile korunamasak bile, yüzde 95-100 başarı ile tedavi edebiliyor olmamız bu hastalıklar konusunda elimizin çok güçlü olduğunun göstergesi. Bu yüzden ulaşabildiğimiz her yolla toplumu bilgilendirip farkındalığı arttırmamız hepatitlerin gelecekte yok edilmesi için yapılabilecek en iyi uygulama olacaktır" ifadelerini kullandı.