‘Prostat kanserinde kullanılan robotik cerrahi, tedavide ilerleme kaydediyor’

Kasım ayı, dünyada özellikle erkek sağlığı farkındalığı için önemli bir ay olarak kabul ediliyor. Bu ayda dünya genelinde erkek sağlığı hakkında farkındalık oluşturmak amacıyla özellikle mental sağlık, fiziksel aktivite, sağlıklı yaşam, prostat kanseri ve testis kanseri konularına dikkat çekiyor. Medicana Sağlık Grubu Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Fatih Altunrende, Erkek Sağlığı Farkındalık Ayı kapsamında prostat kanseri hakkında bilgilendirmelerde bulundu.

‘YILLIK OLARAK PROSTAT KONTROLÜ YAPILMALI’

Prostat kanserinin prostat hücrelerinin kontrolsüz şekilde büyümesiyle oluşan bir kanser türü olduğunu söyleyen Prof. Dr. Altunrende, “Genellikle 50 yaş üstü erkeklerde daha yaygın görülmekte ve nedeni tam olarak bilinmemektedir. Genetik ve aile geçmişi, hormonal faktörler, kronik enfeksiyonlar, diyet ve yaşam tarzı gibi çeşitli risk faktörlerinin prostat kanseri gelişiminde önemli rol oynuyor. Prostat kanseri erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türü olup, erken dönemde tanı konulduğunda tedavi edilebilmektedir. Tarama testlerinin yaygın olarak kullanılmaya başlanmasıyla birlikte prostat kanseri saptanma sıklığı son yıllarda giderek artmaktadır. Özellikle ailesinde prostat hastalığı olan erkeklerde 40 yaşından sonra, diğer erkeklerde ise 50 yaşından sonra mutlaka yıllık olarak prostat kontrolü yapılmalıdır” dedi.

‘ERKEN TEŞHİSTE TAM TEDAVİ MÜMKÜN’

Prof. Dr. Altunrende, “Düzenli sağlık kontrolleri, prostat kanserinin ve iyi huylu prostat büyümesinin erken teşhisine olanak tanımaktadır. Özellikle erken evrede tanı alan hastalarda tam tedavi seçeneği söz konusu olabilir. Cerrahi yöntemler, radyoterapi ve Yüksek Yoğunluklu Odaklanmış Ultrason (HIFU) yöntemi uygulanabilecek tedavi seçeneklerindendir. Bu seçenekler arasında cerrahi yöntem en etkili ve en çok kullanılan yöntemdir. Prostat kanserinin cerrahi tedavisi, kanseri tamamen ortadan kaldırmak amacıyla prostat bezinin ve çevresindeki bazı dokuların çıkarılmasını içerir. Cerrahi yöntemler genellikle tümör prostatla sınırlıyken, yani kanser yayılmamışken uygulanır. Prostat kanseri cerrahisi açık cerrahi (karın veya perine yoluyla), laparoskopik veya robotik cerrahi yöntemleriyle yapılabilir” açıklamalarında bulundu.

‘ROBOTİK CERRAHİ İLE 3 BOYUTLU VE YÜKSEK ÇÖZÜNÜRLÜKLÜ GÖRÜNTÜ’

Robotik cerrahinin prostat kanserinde kullanılmaya başlanmasıyla tedavide ilerleme kaydedildiğini belirten Prof. Dr. Altunrende, “Robotik cerrahi, cerrahın bir konsoldan yönlendirdiği robotik kollar aracılığıyla yapılan minimal invaziv (kapalı) bir cerrahi yöntemdir. Hekimin robotik bir sistem aracılığıyla prostat bezini ve çevresindeki kanserli dokuları çıkarmasını sağlar. Bu sistem; cerraha 3 boyutlu ve yüksek çözünürlüklü bir görüntü imkanı verir, cerrahın el hareketlerini hassas robotik kollara aktarır. Cerrah bu sayede küçük kesilerle işlem yapabilir ve hassas hareketler gerçekleştirebilir” dedi.

‘SİNİRLER VE İDRAR TUTMA KABİLİYETİ KORUNUYOR’

Prof. Dr. Altunrende, robotik prostat kanseri ameliyatı ile ilgili şu bilgileri verdi:

“Robotik prostat kanseri ameliyatı, minimal invaziv (kapalı) bir yöntem olması sebebiyle hastanın çabuk iyileşmesine, az ağrı duymasına ve hastada kozmetik açıdan yara izi bırakmamasına olanak sağlamaktadır. Robotik cerrahi, cerrahın yüksek hassasiyetle ve 14 kat büyütme altında çalışabilmesine olanak sağladığından, prostat çevresindeki sinirlerin korunma olasılığı daha yüksektir. Bu durum cinsel fonksiyonların korunmasına yardımcı olabilir ve idrar tutma kabiliyetleri daha iyi korunabilir. Robotik cerrahi prostat kanseri tedavisinde etkili bir seçenek olmakla birlikte, her hasta için uygun olmayabilir. Robotik cerrahi, prostat kanseri tanısı erken evrede konulmuş ve cerrahi tedavi önerilen hastalar için uygundur. İleri evredeki veya metastatik kanserlerde farklı tedavi yöntemleri de değerlendirilebilir.”