Kadıköy'de denizci kadınlar ve denizci eşleri bir araya geldi

Denizde görev yapan eşlerini özleyen kadınlar ve denizci kadın personeller, birbirlerine destek olabilmek için Kadıköy'de kahvaltı yaptı. Eşiyle 3 senedir deniz maceraları olduğunu söyleyen Gamze Uysal, “Ondan öncesinde 8 senelik bir sigorta deneyimimi eşimle beraber denizde seyir etmek amacıyla bıraktım, istifamı ettim. Şu anda da beraber gemide seyir halindeyiz. Öğretmen eşi, mühendis eşi gibi hiçbir terim yoktur ama denizci eşi diye bir terim vardır. Çünkü biz birlikte aynı duyguları yaşayan tek insanlarız. Bazılarımız karadaki hayatlarımızı bırakıp eşlerimizin yanına gideriz ya da eşlerimizi hep beraber burada bekliyoruz. Herkesin kontratı 5-6 ay olduğu için uzun zamanlar ayrı kalıyoruz. Biz aynı duyguları yaşayan insanlarız, birbirimize destek için Denizci Eşleri grubunu kurduk. Aynı zamanda yanımızda kadın denizcilerimiz de var. Birbirimizle bu şekilde iyi günde kötü günde beraber oluyoruz" şeklinde konuştu.

Deniz hayatının ilk başta kendisine sakin geldiğini belirten Uysal, “Şu an 7/24 eşimle beraber olmak, aynı zamanda kitabımı okumak, dizimi izlemek, yürüyüşlerimi yapmak ve her limanda dışarı çıkamasak da şu anda pandemiden dışarı çıkamıyoruz ama beraber ülkeyi dolaşmak benim için çok keyifli. Ben bunu hayal ettim hep, 11'inci senemde ben eşimle evlendim ve 11 seneden beri hep bunun hayaliyle yaşadıkö ifadelerini kullandı.

Uysal, “Evlenir evlenmez evimizi bile kurmadan bizim evimiz gemi oldu. Belki 10 metrekarelik bir alandayız ama beraber olduğumuz için çok mutluyuzö dedi. Uysal, 3 senede çok fazla ülke gezdiklerini de vurgulayarak tüm denizci eşlerinin yaşadıklarını deneyimlemesini dilediğini kaydetti.

'DENİZCİLERİN ARKASINDA DURACAK BİR KURUMA İHTİYACIMIZ VAR'

Eşiyle birlikte çocuklarının okulu başlayana kadar sürekli denizde seyir halinde olduklarını belirten denizci eşi Gülüm Güler, “2 çocukla da seyir halinde olduk. Begüm gemide büyüdü zaten. Çok zorlukları olsa da güzeldi, tüm denizci eşlerine tavsiye ediyoruz bu arada, korkmasınlar, denize çıksınlar. Biz ilaç dolusu torbalarla gittik ama hiçbirini kullanmadan geldik. Denizcilerin arkasında duracak bir kuruma ihtiyacımız var Türkiye'de. Çünkü yurtdışında çok fazla dernekler var bununla ilgili özellikle Filipinler'de. Bir problemle karşılaştıklarında gemilerde çalışanlar, hiçbir sıkıntı yaşamadan çok rahat bir şekilde karşılayabiliyorlar ama Türkiye'de maalesef bu yok arkamız boş" diye konuştu.

'1 BUÇUK YAŞINDA BENİM GEMİ SERÜVENİM BAŞLADI'

14 yaşındaki Begüm Zeynep Güler ise “Bir buçuk yaşında benim gemi serüvenim başladı ve kreşe kadar hayatımın yarısını gemide yaşadım. Tabi zor yanları vardı, merdivenlerden inerken düşüyordum falan ama bence eğlenceliydi. Her çocuğun yaşaması gereken bir şey. Benim açımdan eğlenceli geçti yani korkmalarına gerek yok. Baba özlemi var sadece şu an, babamı çok özlüyorum" dedi. 12 yaşındaki Ecem Ayşe Güler ise "Aslında deniz çok güzel ama merdivenlerden falan düşebiliyorsun. Tüm çocukların gemiye gitmesini tavsiye ediyorumö dedi. Güler, en uzun süre olarak 3 buçuk ay denizde kaldığını, birçok ülke gezdiğini ve 5 yaşından beri denizde olduğunu belirtti.

Uzak yol gemilerinde 3'üncü zabit olarak çalıştığını belirten Büşra Ertuğral ise “Gerçekten çok severek yapıyorum işimi. İyi ki de bu mesleği seçmişim diyorum ancak tabi ki kadın olarak iş bulma zorluğumuz geçmişten bu yana var. Kadının denizdeki varlığına dair çok geçmişten inanılan bir düşünce var 'Kadın denizde uğursuzluktur' diye aslında böyle bir şey kesinlikle yok. Bizim olduğumuz yerde daha düzenli, daha disiplinli bir çalışma ortamı oluyor. Bunu zamanla bizimle çalışan insanlar da fark ediyor aslında. Biz yaptığımız işe kendimizi ispatlamak zorunda olduğumuz için daha sıkı çalışıyoruz. Daha fazla efor sarf ediyoruz. Mesela ben en son çalıştığımda pandemi sebebiyle yaklaşık 9 buçuk ay denizde kaldım ve bu süre zarfında psikolojik olarak hiç etkilenmedim belki bir çok erkek personel bu durumdan etkilenirken. Benim için her şey çok normal bir şekilde devam ediyordu" şeklinde konuştu.